15
beni sosyal medyanın diğer yerlerinde yapılanı ilgilendirmeyen tam bir acun taktiği.
beni sözlükteki hakaretler, saçma sapan eleştiriler altında yapılan husumet ilgilendiriyor. 120 yıllık galatasaray tarihinde sanki her sezon, her maç iyi oynadık da okan buruk döneminde ilk defa kötü oynuyoruz. sıfır tahammül, sıfır anlayış ama bolca suçlama var.
avrupa'dan elenmemizin tek olmasa da en büyük kabahati okan buruk'tadır burası doğru. mahalle takımı gibi bir takım olan rfs'ye 2-0'dan 2-2 yaptıran takımın zaten hocaya ihtiyacı olmaz. kiev'e 3-1'den maç verirsen tek suçlu okan buruk olmaz. şu maçlardan birini kazanmış olsak şimdi son 16'daydık. geçen sezon prag'ta turu verdik herkes okan buruk'a yüklendi. ezbere ezbere hem de. maçın gidişatını kimse anlatmıyor; varsa yoksa elendik, kritik maç kazanamıyor oldu. ilk maçı 3-2 almışsın, berabere kalsan turu geçeceksin. ikinci maç tam da istediğimiz gibi giderken 70 küsürüncü dakikalarda kaan ayhan'ın zeka belirtisi olmayan faulü ile skor 1-1 iken 10 kişi kalıp dağıldık. bu sonucun tek sorumlusu okan hoca değil.
ulan her şeyi geçtim karşımızda kuduz köpek gibi her yerden saldıran milyonlarca bir grup var. her maç istisnasız kurucuna küfür edecek kadar o.. çocuğu olmuş bir grup. hakemini, federasyonunu, basınını ele geçirmiş, her yere irini bırakmış alçak bir grup. eminim galatasaray maçında stad yıkılsa sevinçten bayram edecekler. hah işte bu şerefsizlerin sportif anlamda tek istediği okan buruk'u kovmamız. medyanın çok etkisinde kalıyorsunuz hem de çok.
eskiden bilgisayar, internet vs. yoktu. televizyona çıkan yorumcular şimdikiler gibi satılık kalemler değildi. uslubunca eleştiri yapar dağılırlardı. izlediğin yorum sayısı hafta boyunca en fazla 2-3 programa sığdığı için zıvanadan çıkmıyordunuz. şimdi 50 tane program var. internet üzerinde, ulus kanallarda bir ton o... evladı var. ağzına geleni söylüyor. milyonlarca köpek internet başında yazıp çiziyor. etkilenmemek elde değil tabi. ama azıcık sabır, mantık, öz fikir lazım. bizim en şaşalı dönemimiz fatih terim ile geçti. allah'tan o dönemlerde şimdiki şeyler yoktu. iddia ediyorum ya fenerbahçe'den 4 yediğimiz maçta ya bilbao'ya kaybettiğimiz maçta ya da rosenborg'a deplasmanda 3-0 yenildiğimiz maçta ipi çekilmiş olurdu. en fazla chelsea maçına kadar kalırdı.
belki de 1990'ların sonuna doğru doğan, her şeyi her istediği anda elde eden, hazıra ve kolaya alışmış nüfusun doyumsuzluğu bu konuyu doğuruyordur.
okan buruk galatasaray'ı geçen sezon son haftalarda fenerbahçe'ye kaybetmesine rağmen şampiyon oldu ama adamlar öyle bir şablon çıkardı ki biz "hak etmiştik" saçmalığını bizim taraftara da işletti. bazen görüyorum ve sinirden utanıyorum artık bu tür yazılara. çok şükür ki bu tipler, gerets döneminde hem içeride hem de dışarıda fenerbahçe'ye kaybettiğimiz 2006 şampiyonluğunda internet alemine dahil olmamışlar. mazallah fenerbahçe şampiyondu aslında dememeleri için sebep yok çünkü.
futbol bu; her maç iyi oynayamazsın, mümkün değil. ara ara sıkıntı olur, önemli olan toparlanmaktır. toparlanamasan bile sonuca ulaşmaktır.
şampiyonluk yolunda en ciddi rakibinle maçların bitmiş, ikili averaj sende, o takımdan 4 puan almışsın ve şu an 6 puan öndesin. konuşulanlar o kadar sıradan, mantıksız, düşmanca şeyler ki; şampiyon olsa bile gitmeli, bu hafta gitmeli, en pahalı kadroya rağmen başarısı bu mu... uzar gider.
okan buruk çok şey vaadeden, potansiyeli yüksek bir teknik adam. hataları olmuştur, olacaktır ama hiçbir şey başaramamış gibi davranılması düşmanlıktır. 2 şampiyonluğu bu kulübe bedavadan vermediler. çıktı kazıya kazıya aldı. seneye avrupa'da başarılı olursa ne denilecek? şu futbolcu sayesinde oldu falan denilir muhtemelen. şu an deniliyor çünkü.
bir bekleyin, bir sene daha şansı hak etmiyor mu bu adam? roma 1 günde inşaa edilmedi. kloop liverpool'u hemen şampiyon yapamadı. elbette galatasaray yine bir hoca bulur, yine şampiyon olur ama neden her şeye sıfırdan başlasın? böyle bir durum mu var? bu sene 3. senesi hocanın. artık iyice alıştı, tecrübe etti, futbolcuları tanıdı. yeni bir sistem gerekiyorsa bulur, öğretir. yaşı daha çok genç, dinamik, nato kafa biri değil.
kendisine güvenim tamdır. onunla kazanacağız allah'ın izniyle çok daha büyük başarıları. bir çırpıda, kibire boğulup kellesi istenecek adam değildir.