706
arap ligi. ingilizler liglerini araplara peşkeş çektirmişlerdir. bunun sadece başkanlık koltuklarında bulunan kişilerin milliyeti ile ilgili olduğunu düşünmeyin. sponsorluklarla birlikte ciddi bir arap hegemonyasına girdiler fakat ileride çok pişman olacaklarını düşünüyorum. futbolun büyüyüşü durup ilgi farklı spor dallarına kayarsa ekonomik denge merkezi de aynı şekilde sapacaktır. sonuçları ağır olabilir. belki de 15-20 senelik başarı için liglerini ve takımlarını yurt dışı kaynaklara satmaları akıl tutulması. newcastle united zaten sahipliydi fakat bu çılgınlığın newcastle ile kalacağını sanmıyorum. premier lig güzel bir rant alanı haline geldi. kalan takımlar da zamanla kapışılacaktır.
şu an ingilizlerin ülkelerine yüksek miktarda döviz giriyor ama bu tarz büyük paraların döndüğü mecralardaki en büyük tehlike yine paranın kendisidir. belli bir süre sonra ekonomi şişiyor ve aynı hızla şişmeye devam edemeyeceği noktada direnç noktası oluşuyor. büyümesi bile yetmiyor çünkü büyüme hızı küçülmüş. oysaki ekonomik dengenin sağlanabilmesi için büyüme hızının artması gerekli oluyor. sonra bir bakmışsın balon bu yükü kaldıramayıp patlamış. bunu yaşayan birçok ülke, futbol kulübü, şirket vs. oldu. öyle inanılmaz ya da sıra dışı bir şey değil.
dünyanın en iyi ligi olabilir ama eskisi kadar ilgimi çekmiyor. serie a'nın futbola yaklaşımını daha tutarlı buluyorum. örneğin inter de farklı milliyetten bir adam tarafından sahipli ama takım kendi bütçesiyle yönetilmeye çalışılıyor. roma da bir amerikalı tarafından sahiplenilmiş durumda fakat bu takımlar arap milyarderler gibi ekonomik bozulmayı körüklemiyorlar, mevcut yapıya ayak uyduruyorlar. sanırım bu yüzden serie a benim için premier lig'den daha zevkli ve sempatik bir hal almaya başladı.
tabii premier lig maddi girdiler ile bu kadar şişerken dışarıda kalan real madrid başkanı perez de ciddi anlamda kara kara düşünüyordur. avrupa süper ligi'ni kurmaya çalıştı ama elinde patladı. şimdi avrupa süper lig'i premier lig'de kuruluyor. barcelona'nın yaşadıkları ortadayken çözüm için yeni bir şeyler aradığına eminim. zira real madrid'in mevcut ekonomik durumu da çok iyi sayılmaz. zaten onlar da sansasyonel transferlere dur demek zorunda kaldılar. bütün bunlar olurken sesi çıkmayan fifa ve uefa da bu olanlardan ekmek çıkarıyor demek ki. bakalım bu durumun sonu nereye gidecek, ben de çok merak ediyorum.
şu an ingilizlerin ülkelerine yüksek miktarda döviz giriyor ama bu tarz büyük paraların döndüğü mecralardaki en büyük tehlike yine paranın kendisidir. belli bir süre sonra ekonomi şişiyor ve aynı hızla şişmeye devam edemeyeceği noktada direnç noktası oluşuyor. büyümesi bile yetmiyor çünkü büyüme hızı küçülmüş. oysaki ekonomik dengenin sağlanabilmesi için büyüme hızının artması gerekli oluyor. sonra bir bakmışsın balon bu yükü kaldıramayıp patlamış. bunu yaşayan birçok ülke, futbol kulübü, şirket vs. oldu. öyle inanılmaz ya da sıra dışı bir şey değil.
dünyanın en iyi ligi olabilir ama eskisi kadar ilgimi çekmiyor. serie a'nın futbola yaklaşımını daha tutarlı buluyorum. örneğin inter de farklı milliyetten bir adam tarafından sahipli ama takım kendi bütçesiyle yönetilmeye çalışılıyor. roma da bir amerikalı tarafından sahiplenilmiş durumda fakat bu takımlar arap milyarderler gibi ekonomik bozulmayı körüklemiyorlar, mevcut yapıya ayak uyduruyorlar. sanırım bu yüzden serie a benim için premier lig'den daha zevkli ve sempatik bir hal almaya başladı.
tabii premier lig maddi girdiler ile bu kadar şişerken dışarıda kalan real madrid başkanı perez de ciddi anlamda kara kara düşünüyordur. avrupa süper ligi'ni kurmaya çalıştı ama elinde patladı. şimdi avrupa süper lig'i premier lig'de kuruluyor. barcelona'nın yaşadıkları ortadayken çözüm için yeni bir şeyler aradığına eminim. zira real madrid'in mevcut ekonomik durumu da çok iyi sayılmaz. zaten onlar da sansasyonel transferlere dur demek zorunda kaldılar. bütün bunlar olurken sesi çıkmayan fifa ve uefa da bu olanlardan ekmek çıkarıyor demek ki. bakalım bu durumun sonu nereye gidecek, ben de çok merak ediyorum.