• 98
    --- alıntı ---
    bakın arkadaşlar ben size bir kişisel yaşanmışlığımı anlatayım, 2001'lere ucu dayanan bir hikâye...

    o vakit neden avrupa ve süper kupa şampiyonu galatasaray'ımızın o günlerden sonra sıçrayarak büyümesi gerekirken neden bugünkü sıradanlaşmaya savrulduğunu daha iyi kavrayacaksınız.

    malum ve meşhur gsyiad'ı biliyorsunuz. hani, tam adıyla: galatasaraylı yönetici ve iş insanları derneği. kuruluşu, 2001 yılı.

    elbette ultraslan'ı da biliyorsunuz, rahmetli alpaslan dikmen'in ön ayak olmasıyla vücut bulan taraftar grubumuz. onun da kuruluşu 2001 yılıdır.

    ne tesadüf diyeceksiniz belki ama değil. şöyle ki:

    o vakitler ben istanbul'da büyük bir reklam ajansının kreatif direktörlüğünü yapıyorum. aynı zamanda ülkemizin ilk dijital reklam ajansı. sahibi liselilerimizden, sonra boğaziçi okumuş aslında tribünden arkadaşım. sonradan iş arkadaşı olduk. cem uzan'ın unitel, telsim, motorola, hatta bu koçgillerin akıllıkart adıyla çıkarttıkları ilk çipli kart falan, hep bizim müşterilerimiz.

    ofisimiz de ortaklar caddesinde, eski kanal d binasının hemen yanında, öz hakiki ali sami yen'in hemen arkasında, aslan yuvası manzaralı yani. -evim de hemen eski açığın arkasına bakan apartmanların birinde bu arada :))-

    neyse, tribün arkadaşım ve patronum da olan zatın liseli olmasından da kaynaklı bizim yazıhane galatasaraylıların uğrak yeri tabi. maç günleri after/before partiler vs vs... anlatmama gerek yok ortamlarımızı, tahmin edersiniz.

    velhasıl-ı kelam; bu gsyiad kurulumu safahatından bizim patron vesilesiyle haberdardım. alparslan'ın bir vakittir taraftar oluşumu hayalleri olduğundan da zaten tribündeki herkes haberdardı.

    kısa keseyim, arası uzun hikâye... sonuç itibarı ile, bu patronların derneği galatasaray kulübünden icazet alıp, galatasaray ismi ve nüfusuna malik olarak kurulabildi ve fakat taraftar derneği olarak bir oluşuma icazet çıkmadı. o yüzden adında galatasaray olamadı, #ultraslan oldu.

    şimdi gelelim bugüne:

    taraftar o günden bugüne sevgisinden ve heyecanından gram bir şey eksilmeden, hatta o eski zamanlardakinden çok daha büyük masrafları yaparak galatasaray'ının peşinde koşmaya devam ediyor.

    ama bu asalak iş adamları sürüsü, galatasaray'ı yiye yiye bitiremediler o günden beri. şimdi artık alenen soyuyorlar, hepimizin gözü önünde.

    galatasaray için önü açık bir gelecek hayal ediyorsanız, bu iş adamı denen tayfanın derneğini kapatacaksınız. büyük galatasaraylıların taraftar derneğini açacaksınız.

    ultraaslan kriminal bir zümrenin elinde suçla karışık bir oluşum olmaktan çıkacak. galatasaray para babası kifayetsiz muhterislerin oyuncağı olmaktan kurtulacak.

    çeyrek asırdır gördüklerim, benim daha 2001'deki söylediklerimi hep doğruladı ki o günlerin canlı şahitleri hayatta.

    parası olan kapitalist baronların galatasaray etiketi arkasında, kulübün kanı-canı taraftarlarını söğüşlediği bu düzen yıkılmazsa, galatasaray yıkılır. ama bugün, ama yarın. markası kalır, özel mülküne döner bir oligarkın.

    ben bunları 25 yıl önce anlattım. arada çok muhabbetini yaptım. yine anlatıyorum. bir daha da anlatmayayım artık lütfen. herkes bir akıllansın rica ederim. özellikle genel kurul üyelerim, sizler, aklınızı başınıza devşirin. bu adamcılık, abicilik, lisecilik gibi ilkel feodal hasletlerden sıyrılın. din bezirganı tarikatlardan farkınız yok. kulperest, putperest avam olmuş çıkmışsınız, haberiniz yok. galatasaray'ın yüzyıllara dayanan kültürünü hiç ediyor, spor kulübümüzün kurucularının mirası ve vasiyetine ihanette yarışıyorsunuz.

    2001 yılında tersine mühendislikle arpalığa dönüştürülen galatasaray, iş adamları ve para babalarının tasallutundan kurtulmalı... genel kurul yapısı mutlaka baştan tasarlanmalı ve komple değiştirilmeli... camia liseci faşizminin gölgesinden sıyrılmalı...taraftar grubu da o oligarkların beslediği mafyözlerin tribünleri ve taraftar psikolojisini yönlendirdiği bir kontrol mekanizması olmaktan çıkarılmalıdır.

    aksi, yok oluş. ki zaten fetret dönemini yaşadığımızı herkes iliklerine kadar hissediyordur sanırım.

    --- alıntı ---

    https://x.com/.../1890427750504120437

    (bkz: #4148473)
  • 99
    network için toplanılacak dernek. galatasaray için değil. antitezi kolayca üretilecek bir tanım yaptım. ne bana ne sözlüğe yakışır normalde. ancak artık içimizden geçeni yazma zamanı. galatasaray hem içeriden hem dışarıdan darbeler alırken aman birilerini üzmeyelim diye düşünecek değilim.

    fatih terim - kulüpte değil
    ergin ataman - kulüpte değil
    erden timur - kulüpte değil.
    mustafa cengiz başkanım ebediyete intikal etti.

    kalbi kırılır mı diye tedirgin olacağım galatasaraylılar bunlar. geri kalanının kendisini kanıtlaması lazım.
  • 100
    burada başkanlık yapmış 4 isim (içlerinden 1'isi geçici başkanı) şuanda dursun aydın özbek yönetiminde önemli pozisyonlarda görev alıyorlar. bu isimlerden metin öztürk ve ibrahim hatipoğlu hem galatasaray yönetim kurulunda hem de galatasaray sportif a.ş.'de yer alan isimler. ismail sarıkaya galatasaray sportif a.ş.'de yer alıyor. hakan sarıöz ise galatasaray mağazacılık ve perakendecilik a.ş.'de yönetici. hakan sarıöz içlerinde geçici başkan olan isim, diğer 3'ü en az 1 dönem başkanlık yaptılar. birisi* dursun aydın özbek'in ilk döneminde dolmuş hediye etti, 2. dursun özbek döneminde mükafatını 2. başkan olarak aldı. öbürü* kemerburgaz metin oktay tesisleri'ne saha sözü verdi, mükafatını galatasaray transfer komitesinin başına geçerek aldı.

    kısacası liselilerden sonra bunlar bir de çıktı. dursun aydın özbek ise hem liselilerin hem de galatasaraylı yönetici ve iş adamları derneği'nin ortak kesişim kümesi. o yüzden dursun aydın özbek'i koltuğundan etmek çok zor.

    (bkz: dursun özbek istifa)
App Store'dan indirin Google Play'den alın