• 182
    bu mecra antu, twitter vb. değil arkadaşlar. lütfen bu gerçeğin farkına varın…

    isterseniz ofsayt verin, fakat dün geceden beri batuhan şen hakkında girilen entryleri görünce dayanamadım.

    neymiş kaplan kesilmişmiş, fener’e karşı niye böyle oynamamışmış.

    siz ciddi misiniz yahu? çıkıp aslan gibi oynadı işte çocuk, ne yapsaydı, mini cooper korcan gibi mi oynasaydı? umarım oynadıkça gelişim gösterir ve ilerleyen sezonlarda kaleci rotasyonumuza dahil olabilecek seviyeye ulaşır.

    tekrardan belirteyim; burası mikroblog, ya da bir forum sitesi değil. eğer puan kaybedilen maç sonrası sinirlerinize hakim olamıyorsanız hem kendinizin, hem de bizlerin ruh sağlığı için birkaç saat entry girmeyin rica ederim.

    herkese iyi haftalar…
  • 109
    tavsiye verebilecek yetide olduğumdan değil ama galatasaray'ı ve galatasaray'ı sevenleri sevdiğimden yazıyorum. efendiler; bizler bu ülkenin gördüğü en iyi kulübün taraftarı olduğumuzdan mıdır yoksa rakiplerimizden fersah fersah ileride olduğumuzdan mıdır biraz sabırsız davranıyoruz bazen. tahammül edilmesi gereken şeylere tahammül göstermiyoruz. yapıcı eleştirilerle elimizden geldiği kadar duvara bir tuğla, çorbaya biraz tuz eklemenin haricinde bir şey yapacaksak hele de kalp kırıp tahammülsüzlük göstereceksek; sakin durup o anın geçmesini bekleyerek hiçbir şey yapmamayı yeğlerim ben*.
  • 73
    lise yıllarımda okuduğum çok güzel bir yazı vardı bunu sizinle paylaşmak istiyorum renkdaşlarım.

    yazarın bir tanesi yeni kitabını yazmak için ıssız bir sahil oteline yerleşir. kaldığı günün ilk sabahında pencereden çıkıp baktığında sahilde bir adamın dans edercesine hareketler yaptığını görür ve birazda mesleği gereği olacak ki merak edip yanına gider. biraz daha yaklaştığında bakar ki bu adam dans etmiyor, yerde bulunan deniz yıldızlarından alıp denize fırlatıyor. yazar daha fazla dayanamaz ve merakını gidermek için adama yaklaşıp sorar. afedersiniz ama ne yapıyorsunuz ?

    adam gayet sakin ve üsluplu bir dil ile. birazdan güneş iyice yükselecek ve sular dahada çekilecek, kıyıda kalan deniz yıldızları maalesef yaşamını yitirecek.

    yazar adamın bu cevabı karşısında oldukça şaşırır ve tekrar adama sorar.

    iyide onlarca km sahil ve yüzlerce deniz yıldızı var ne fark eder ki ?

    adam sessizce yerden bir tane deniz yıldızını alır ve denize doğru fırlatır. ardından yazara dönüp şöyle der.

    "onun için fark etti!."

    yazar bu dakikadan sonra anlamıştır ki, adam olup biteni seyretmek yerine en azından bir şeyleri değiştirmek için mücadele etmekte ve kısmende bunu başarmaktadır.

    sözüm ona değerli galatasaray taraftarı, siz siz olun sizi üç günlük hafıza ile yatıştırmaya olanları kabullendirmeye çalışanlara taviz vermeyin, mücadeleyi asla bırakmayın.

    che ne güzel demiş " kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin". mücadeleye devam.

    #dursunozbekistifa
  • 156
    maçları biraz daha sakin izlemelerini tavsiye ediyorum. diğer bir tavsiyem de piksel piksel görüntü veren linkler üzerinden pozisyon yorumlayıp oyuncu linç etmemeleri. 8 mart 2020 sivasspor galatasaray maçında emre kılınç saracchi'ye tekme falan atmıyor. lan saracchi zaten tüy siklet adam. tekme yese o hareketi yapamaz. hepi topu ayağını çekememiş adam. ayrıca emre'ye ben de çok kızdım yerde yattı abarttı diye. sonra adam ayağa kalktı, formayı bir sıyırdı iman tahtası kıpkırmızıydı. orası öyle kızardıysa canı ciddi anlamda yanmıştır.
  • 82
    harbi siktir edin ya. ne kadar eleştirsek de kendimizce çözüm üretmeye çalışsak da dursun aydın özbek yönetimi gidene kadar hiçbir şey düzelmeyecek. hatta aynı durmayacak hep kötüye gidecek her konuda. ne kadar küfür etsek de, istifaya davet etsek de bunlar öyle karakter yoksunu insanlar ki görev süreleri bitene kadar gitmeyecekler.

    boşverin beyler canınızı sıkmayın. ülkede trend bu eğilim bu gidişat bu, galatasaray'da da öyle.
  • 36
    suan her ne yapiyorsaniz bunun tadini cikarin.
    vaktinizi bos kizginliklar ve pismanliklarla oldurmeyin, bunun yerine istediginiz bir seye yogunlasin. gozunuzu actiginizda kendinizi 40'inizda ve hayattaki basarilari hali sahada gol atmak kadar anlamsiz biri olarak bulabilirsiniz.

    kalbiniz kirildiginda bunu dusman degil bir ogretmen olarak gorun. bir daha kirin. bir daha. ask herkesin yikilmaz dedigi bir duvari kosarak devirmeye calismaktir. tum gucunuzle carpin o duvara. her dustugunuzde kalkip, daha cok gerilip, daha hizli carpin. hayatta cok yanlis yapacaksiniz, sadece aska yanlis yapmayin.

    bazen ahlak sinirlari bulaniklasir, disaridan o kadar ses gelirki hakli ve haksizi ayirt etmek imkansizlasir. ne kadar derine saklanmis olsa da, sesi ciliz da ciksa, derin bir nefes alin ve o anlarda vicdaninizi dinlemeye calisin. vicdaninizi temiz tutmak icin de yasiniz kac olursa olsun cocuklugunuzu golge gibi yaninizda tasiyin. kaybolmamasi icin surekli elinden tutun cocuklugunuzun.

    hicbir sey kolay yoldan elde edilmez, eger gereginden fazla kolaysa ortada bir yanlis vardir, kuskucu olun. haram zevk veren ya da dunyevi sey degildir, haram ona kisa yoldan ulasmaktir. bu yuzden faiz haramdir, bu yuzden butun dinlerde hirsizlik gunahtir, yalan cennetler, yalanin kendisi, baskasinin hakkini calmak da oyle. emek sarfedilmeyen, aci cekilmeyen basarilar gercek degildir, gelip gecicidir. sabun kopugu basarilari duvariniza asmaktansa emeginizle acinizin ustune gidin. unutmayin elde etmek mutluluk degildir, o'nun icin mucadele edip, o yolda ilerleyebilmek mutluluktur. sonucta sisyphos mutluydu, aklinizdan cikarmayin.

    mumkun oldugu kadar sanati hayatiniza sokun. cunku sanat en ruhani ibadetlerdendir. bunun icin hangi dine, dile, irka mensup oldugunuz da onemli degildir, ruhunuzu besler sanat. yediginiz yemekten yurudugunuz yola, gozun gorme eylemini, kulagin isitmesini, dokundugunuzda parmaklarinizdan ruhunuza giden hissi guzellestiren seydir sanat. hicbir seye yeteneginiz yoksa da sevmek de sanattir. guzel olani secebilmek, size guzel olani kutsayabilmek...

    dunyanin en kolay seyi var olani oldurmektir. siz zoru secin, yasatin. vazgecmek bir eylem bile degildir, hareketsizlik halidir. siz cabalayip secimlerinizin arkasinda durun. nedenlerini inceleyip, mantiginizla elestirin, elestirdikce gelistirin ve sonunda var olanin en optimum halini olusturun.

    kimse dilledirmese de onumuzde cok karanlik bir yol olabilir. bunun ne kadar icinde olacagiz, bizi nereye surukleyecekler hicbirimiz bilmiyoruz. belki ne icin, kimin icin yaptigimizi bilmedigimiz bir savasa bile suruklenebiliriz. hicbir sey olmasa da hayat gorundugunden cok daha kisa. herseyden cift olarak var elimizde, sadece hayatimiz bir tane, ve surekli eksiliyor.

    infaz edilecek bir mahkum icin havanin bile aromasi vadir. o havayi cigerlerine doldurdugunda aldigi haz, bizim dunyanin en guzel kadinlariyla, en guzel yemeklerini yerken aldigimizdan daha buyuktur. o mahkumun havayi icine cekmesi gibi cekin hayati cigerlerinize.

    tadini cikarin hayatinizin, hala elinizdeyken.
  • 177
    fatih terim’i esprili bir dille eleştirdiğim, 2019 tarihli bir entryim silinmiş az evvel. kuvvetle muhtemel ihbar edilmiş ve öyle silinmiştir. entryi imha eden moderasyon üyesinin bunla uğraşacak kadar boş vaktinin olduğunu düşünmüyorum.

    ihbarda bulunan arkadaş nezdinde naçizane bir tavsiyede bulunmak isterim. hayatta hiçbir şeyi bağnazlık düzeyinde takıntı haline getirmemek gerek arkadaşlar. eleştirilemeyecek, hatasız tek bir insan evladı yok. yıpratmayın kendinizi bu kadar.
  • 40
    eksi sozlukten bir alintiyi dikkatle okumamiz gerekiyor arkadaslar. bazi ser odaklarinin gazina gelip bolunmeyelim. terimci, aysalci, botokslu, heyya heyya heyya ultraslansporlu vs olmak yerine galatasarayli oldugumuzu hatirlayalim.

    --- alıntı ---

    fenerbahceliyim.

    galatasaray'in dustugu su duruma hem hayret ediyorum, hem de uzuluyorum.

    evet, bu yil cok yuksek ihtimalle biz sampiyon olacagiz (kalan 8 mactan 5'ini kazaninca garantiledigimizi dusunerek soyluyorum), ancak galatasaraylilarin 'yonetim istifa' 'mancini istifa' vb sozlerini gercekten anlamlandiramiyorum.

    1. mancini iyi bir teknik adam, takimi yari yoldan almis, o veya bu sekilde sl'de tur atlatmis, ligde de son kaybedilen kayserispor macina kadar, fenerbahce'nin hemen ardindan ikinci goturuyordu (simdi bjk'nin bir puan ardinda 3'uncu sirada, fb'nin 11 puan gerisinde).

    2. fenerbahce ve besiktas bu sene avrupa'dan men edildi ve sadece super lige yogunlasti. ancak galatasaray daha bir hafta oncesine kadar sl'de mucadele veriyordu. ve eger chelsea deplasmanindaki kotu performans olmasa, bence cok da elestirilecek bir konumda degildi, ki hala degil. unutmayalim; icerdeki chelsea macinda, biraz daha sansli ve defansta dikkatli olunsa, belki deplasmanda cok daha farkli bir futbol oynamayi tercih edecek, bugun burada ceyrek final maclarini konusuyor olacaktik. su da var ki, mourinho'lu chelsea'ye deplasmanda ustunluk kurmak gercekten cok zor, yani ezilerek kaybetmek o kadar da abes degil.

    3. drogba'ya, selcuk'a, burak'a laf sallanip duruyor. yahu biraz sakin gencler. drogba gecen yil gercekten kalite oynadi. bu sene ilk yari performansi da ha keza oyle sayilir. burak ve selcuk takimin sampiyon olmasinda pay sahibi. performanslari yerlerde son donemde ama yeni hoca, yeni oyuncular, 3 kulvarda mucadele, takim ici koordinasyon problemleri... normal karsilamak ve sabirli olmak lazim.

    4. takim 2 sene ust uste sampiyon olmus, enfes bir stadi ve kolay ulasimi var. sl'de bir sene ceyrek diger sene round of 16 oynamis. bu sene hala ligde ve kupada mucadele veriyor. yani o kadar da kotu durumda degil? kaldi ki fenerbahce ve besiktas sadece lige kasiyor, ona gore kendini ayarlamis. buna ragmen besiktas'la kafa kafaya.

    5. ayrica fenerbahce bu yil avrupa'ya gidemiyor. dolayisiyla ardindan gelen iki takim sl'ye gidecek. besiktas ile galatasaray'in ikinci olarak sl'ye direk gitme sanslari da esit bana gore. diyelim ki galatasaray ucuncu oldu ve on eleme oynayacak... bu durumda da ciddi sikinti yok cunku avrupa'da takim puani oldukca iyi, rakipleri de ona gore gelecek. yani bize arsenal cikmasi durumu gibi olmayacak.

    6. takima devre arasi gelen oyuncularin hepsi genc. bruma talihsiz sekilde sakatlanmis, hamit'in mevzu ortada. yabanci siniri da cabasi (sezon basi alper'i fenerbahce'nin almasinin onemi ortaya cikti). bu oyuncularin yeni bir hocayla saglam bir takim kimyasi olusturmasi kolay olmayacak.

    yani, sonuc olarak, yukarida saydigim faktorler goz onunde bulundurulursa, biraz sabirli olmak lazim. 'yonetim istifa' 'mancini istifa' demek bu kadar ucuz ve kolay olmamali.

    tahminim; yonetim bu seneyi en iyi sekilde tamamlayip, yazin mancini'nin istekleri dogrultusunda kilit bir iki transfer yaparak, sorunlu gordugu oyunculari ve ekstralari gonderip takimi rahatlatacaktir.

    ozetle su durum olmasin; 90'larin sonu 2000'lerin basinda firtina gibi esen galatasaray, bir anda cokus donemine girmis ve bocalamisti. iki yil ustuste sampiyon olup, sl'de ceyrek ve 16 goren ve guzel ve yeni bir stadi, iyi de bir yonetimi, ve inanarak soyluyorum (abd'den yaziyorum ve burada futbol takip eden herkes galatasaray'i biliyor) iyi bir kadrosu olan prestijli bir takim seviyesindeki bu takima, istifa cekmek ve homurdanmak hic hos degil.

    fenerbahceliyim demistim basta... neden soyledim? bunu aciklayarak bitireyim.

    bizim takimi biraz ornek alin lan!

    bir turlu bitmek bilmeyen sike davasiydi, trabzonspor'la olan surtusmenin gerginligiydi, avrupa'dan atilmaydi, son saniyede kacan sampiyonluklardi, aziz yildirim'in bir turlu kenara cekilmemesiydi, alex de souza mevzusuydu, stadyum yakmalar, yuruyusler vs. konularla bogusan biziz, ama yine de inatla ve israrla birakmiyoruz, kovaliyoruz. ya birinci ya ikinci bitiriyoruz. biz de cok kizdik aykut kocaman'a, burada hergun beddua edenler, efosmanli diye alaya alanlar vardi. ama, ozellikle de avrupa'da yari final gorunce biraz daha olayi rasyonalize ettik ve kenetlendik. yani, durumu anarsiye vurup kaosa suruklenmesi gereken bizim takim iken, size ne oluyor anlamakta gucluk cekiyorum?

    son sozum, takiminiza sahip cikin. su kotumser politik atmosferde, biraz iyimser ve sabirli olun. bir iki yenilgi ile, 5-6 haftalik performans dusuklugu ve koordinasyon problemleri nedeniyle 2-3 yilin ekstra basarili takimini heba etmeyin.

    eyyorlamam bu kadar.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın