• 16351
    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)

    dünyanın en büyük kulüplerinden, şampiyonlar liginde deplasman galibiyet rekoru kırmış takımını muhtemelen hayatlarında göremedikleri futbolu oynayıp 75 dakika ezdiğimiz, ama yenemediğimiz için takımın teknik direktörünü engin futbol bilgileri ve oyunu okuma zekaları ile eleştirmekten hiç geri durmayan futbol bilginlerinin olduğu sözlük.

    keşke bu arkadaşlar 96-00 dönemini görebilseydi. görebilselerdi de zaferlerin nasıl büyük acıların sonunda geldiğini anlayıp takımlarına tam destek verebilselerdi.
  • 16352
    galatasaray kültüründe en doğal şeylerden biri olan eleştiri hakkını kullanan yazarların olduğu sözlük. normaldir ama bazı şeyler okuyorum ki yazanların galatasaraylı olması imkansız. arkadaşlar bu takım bugün inanılmaz bir top oynadı. bunu takım halinde yaptı. şu kötüydü, bu bir şey yapmadı, hoca eksik kaldı falan böyle bir maçtan sonra ayıp kaçar sanki. keyfini çıkaralım bu takımın. bu sene avrupa'da gruptan çıkmak başarıdır, avrupa ligine gitmek de öyle. asıl hedef bu sezona özel lig şampiyonluğu olmalı. dominasyon başlatabilecek bir sene bu sene. desteğe devam edelim takıma. çok iyi bir takımımız ve çok iyi bir teknik direktörümüz var. yanlarında olalım.

    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)
  • 16353
    kaybetmeyi hazmedemeyenleri anlamadığım sözlük. dünyanın en iyi futbol takımından birine karşı oynadın ve bunun yarısından fazlasında sahayı dar ettin. daha 2 sene önce yan pas, kaleye pas, yan pas yapan bir takımdın. emre akbaba gibi oyuncular için transfer çalımı haberleri dönüyordu. yaşadığımız yer türkiye, elimizde ki imkanlarla en iyisini yapmaya çalıştık ama olmadı. ekşi sözlük gibi her aklına geleni yazıyorsan bu ortamın kalitesine zarar veriyorsun.
  • 16357
    futbolun eninde sonunda bir oyun olduğunu unutan kişileri barındıran yer. biraz keyif almayı bilelim artık. bu yaz döneminde orta sahaya 2 tane 30 milyon euroluk transfer yapsaydık bile bayern gelip 5 tane atamaz mıydı? lütfen biraz ayaklarımız yere bassın. ilk yarı sahadan sildik adamları. her bölgede bizden üstün oyuncuları var. yıllardır bu seviyelerde oynuyorlar. sane denen adam 90+3'de depar atıyordu hala. yok o olsaydı bu olsaydı şu olsaydı kerem atsaydı orta sahada şu olsaydı. yetti gayrı.

    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)
  • 16358
    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)
    allah aşkına avrupa'nın hangi büyük takımında kendi sahamızda 3 yedik ama 70 dakika çok iyi oynadık helal olsun, şunu eleştiren böyledir bunu eleştiren şöyledir diyen bir kafa yapısı vardır ya. ben galatasaray'ı avrupa'da yarı finaller finaller oynayan, kupalar kazanan, bayern'lerle real'lerle kendi sahasında oynadığında kazanıp en kötü berabere kalıp kazanamadığı için üzülen bir takım olarak görmek istiyorum. günün sonunda 3 yiyip iyi mücadele ettik, ilk yarı şöyle iyiydik böyle olsaydı faeklı olurdu bilmem ne diye kendimi teselli ederek mutlu olamıyorum kimse kusura bakmasın. kendi hayatımda hiç bir problemim de yok işim gücüm var ülke ortalamasının çok üstünde gelirim var nişanlım var ailem sağlıklı vs vs. takımım kazanamadı diye üzülüp daha iyi olabilecekken olmayan şeyleri eleştiriyorum diye negatif bir insan olmuyorum. galatasaray'ın potansiyeli, büyüklüğü gibi konularda bayern münih'e karşı 45 dakikalık iyi oyunun teşekkürü hak ettiğini düşünen arkadaşlardan farklı noktadayım sadece.
  • 16360
    bu entry'i nereye koyacağımı bilemedim ama içeriği itibari ile sözlüğün geneli ile ilgili olacak sanırım. doğrudan konuya da gireceksem: bayern munih gibi takımları yenmek ne kolay, ne de olay. zannediyorum bu büyütme işi, biraz bizim topluma özgü bir durum. ortasızlık ya da gri alanların bir türlü oluşturulamaması gibi. galatasaray takımı bayern munih'i yenebilir. işte, bu akşam yenebilirdi de. bayern munih, galatasaray takımını farklı da yenebilir. bu olasılıklar gibi bunları tahayyül edişimiz, bunları kendi gerçekliğimizde yorumlalamız, bunlara verdiğimiz reaksiyonlar da elbet bireysel farklılıklar içerebilir. konuyu biraz daha örneklerle bağlarsam;

    -bugün oynanan futbolla gurur duyulabileceği gibi kimi taraftar galibiyeti, puanları kaçırmaktan dolayı üzüntü duyabilir. bu çeşitlilik aynı olayın, bireyler üzerinde farklı bakış açıklarına göre, farklı tepkiler yaratması kaynaklıdır. buradaki sorun, bu görüşlerin bir diğerini yok edici bir üslupla, yok sayması, herkesin aynı olayı aynı tepkileri vermesini beklemesidir. bir argüman olarak, ilk 45 dakikadaki oyunla tatmin olabilen ya da "yenildik ama ezilmedik" diyen bir taraftar için, 2 hafta önce 11 değeri 3'te 1'imiz olan kopenhag takımının, bazı benzer istatistiklerle, 83'te golü yiyerek, bayern'e yenildiğini hatırlatmak faydalı olabilir.

    (bkz: 3 ekim 2023 kopenhag bayern munich maçı)

    -eleştiri, yine bizim toplumumuzda çoğu zaman düşünülen gibi salt yerme amacı taşımaz. eleştiri, inceleme, sınama, değerlendirme açısından kişinin yaptığı ve hatta talep ettiği bir süreç olabilir. burada da kişilerin bir kişi ya da olguyu eleştirmeleri illa ki ona karşı bir nefret duydukları anlamına gelmez. normal hayatta kişi eleştirilmeyi bizzat talep dahi edebilir ve hatta eleştirinin olmadığı bir ortamda bir şeylerin yolunda olmadığını düşünebilir. yine maça dönersek, kötü netice veren aynı hataların, sürekli tekrar etmesi, eleştirile(bile)cek bir durumdur. bu durumu yok saymak da evet, yine eleştirilebilecek bir durumdur. daha önce de bu mecrada da eleştirilemezlik ünvanı çokça kullanılmıştır ve sonuçları da malumdur. o nedenle, bu konuda hakaret içermemek kaydıyla açık olunması, gelişim için olması beklenen, sağlıklı bir durumdur. tabii bazen maç atmosferi ile bu düşünceleri böyle soğukkanlı yazmak mümkün olamayabiliyor. bu da kendime bir eleştirim olsun.

    -maç ve zihin yorgunluğu dolayısı ile biraz dağınık ve üstü kapalı yazmış olmak ve bazı düşünceleri belki tam detaylandıramamakla beraber, genel anlamda daha anlayışlı bir sözlük ortamına belki bir nebze katı sunabilmek amacıyla, birkaç açıklayıcı kelam etmekte ve aklımdakileri dökmekte fayda gördüm. mazur görün.

    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)
  • 16361
    (bkz: 24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçı)
    ilgili maç sonrası sakin kafayla sözlükte geziniyorum ve anlıyorum ki maçta iyi oynayan oyuncumuz yok, teknik direktörümüz berbat bir performans göstermiş oyuncu değişikliklerimiz geç olmuş veya yerinde olmamış, idari kadromuz tamamen yanlış bir transfer politikası ile yola çıkmış ve rezil bir transfer dönemi geçirmiş, maça giden taraftarımız ise bayernli futbolcuların ağız birliği etmişçesine söyledikleri o muhteşem atmosferi yaratmamış da bilmem kaçıncı dakikadan sonra düşmüş.
    19 yaşındaki sol bek de eleştirilmiş, maçta boğazı patlayarak desteğini verip haliyle yorulan taraftar da. 2 gün önce bjk yi elini kolunu sallayarak yenen teknik direktör , 70 dk bayern’i sahasına hapseden teknik direktöre aslında daha iyi olabilirdik yazılmış.
    iyi ki bu takımı konsensüs kurularak bu sözlük yazarları yönetmiyor. iyi ki alınan kararlara ufacık da olsa bir dahlimiz olmuyor.
    tüm sözlüğe iç ferahlığı, biraz daha hayattan keyif almaya çalışma, biraz olumlu bakma ve en önemlisi huzur diliyorum.
    bir çoğunuzdan büyüğümdür yaşım 45. bir çoğunuzun abisi olarak heyecanınızı anlıyorum, galatasaray sevginizi anlıyorum ama ömür böyle geçmez dostlar. geçmemeli.
  • 16363
    önümüzde kritik ve zor maçlar olmasına rağmen kıçındaki kıllar kadayıf olan adamları sözlüğe taşıyarak tartışma yaratan yazarlar bulunduran platform. bizim amacımız galatasaray mı yoksa elin adamının gururunu kurtarmak mı? bizden giden ne yaparsa yapsın, biri gitsin en iyi futbolcu olsun ötekisi çok iyi teknik direktör olsun. futbolcu ve teknik adam tabi ki tartışalım ancak geçmişe de mazi yani. gündemimizi yanlış yönlendiriyoruz sözlük olarak. biz önümüzdeki maçın hakemleri hakkında kamuoyu oluşturmalıyız mesela. saha zeminini tartışmalı, kadro planımızı düşünmeliyiz. gereksiz gerginlik içinde olmaya gerek yok.
    sözlük sinerji ekibini önümüzdeki maç için göreve çağırıyorum.
    konsantrasyon.
    28 ekim 2023 çaykur rizespor galatasaray maçı emin olunsun ki münih maçından önemsiz değil.
    rakibi küçümsememeliyiz.
  • 16365
    ligde 2 derbi oynamış, üstüne bayern ve manchester gibi maçlardan sonra antalya ile rize gibi istanbul'a uzak deplasmanlara gittiği halde henüz test maçı oynamamış balon rakibinden sadece 2 puan geride olan takımın taraftarlarının sözlüğüdür. lütfen bunun bilincinde olalım arkadaşlar. tersini düşünün biz hep kaymak rakiplerle oynarken fb zor maçlarla boğuşuyor ve puan farkını açamıyoruz. deli olmaz mıydık ? işte onlar da şu an bunun sinirinden dolayı korkuyor ve sağa sola saldırıyor. lütfen sakin olalım biraz. galatasaray bu malum camia ile girdiği hangi yarışı kaybetmiş ki bunu kaybedecek ? tabii ki futbol bu her şey var ama bir yandan da makus talihi diye bir şey var onlar için.
  • 16366
    bir an evvel fikir naziciliğinden arınması gereken sözlük. adam kendi fikrini dayatmak için kalkıyor, bir yöneticinin başlığının altına aynı maç sırasında iki ayrı saatte iki ayrı bomboş entry giriyor. fenerbahçe'nin maçını izleyen ve oynadığı futbolla ilgili bir entry giyen şak diye kripto ilan ediliyor.

    ben bu sözlüğe lise yıllarımda üye oldum. hatta üyelik açamamıştım da şifremi hagi kendisi koymuştu, öyle girebilmiştim. arada galatasaray'dan uzaklaştığım senelerde haliyle sözlükten de uzaklaştım ama 2009'dan beri az çok buralardayım ve şimdi 30'umu bitiriyorum.

    hem bu sözlükte hem de taraftarlık ortamında komedi konusu olan antu vardır. biz gide gide onlardan hallice bir yere oturmaya başlıyoruz da haberimiz yok. burada sorgulayan insan sayısı o kadar azaldı ki.

    fenerbahçe pendikspor'la oynuyor, pendikspor maç satmakla itham ediliyor. yav adamlar zaten 19. sırada be arkadaşım. şimdiye kadar bir tane maç kazanabilmişler. sen niye hiç sorgulamıyorsun bu lig neden 20 takımla oynanıyor diye?
    adamlar gol atıyor, "dünyada sadece fenerin atacağı bala göte goller" deniyor. yav daha dün bizim oliveira'nın şutu rakibe çarparak girmedi mi? bunlar bana çok komik geliyor ya. futbol bu arkadaşım. taraftarlık bu değil.

    veya rakipten herhangi bir futbolcuyu övmek. çarmıha gerilirsin. benim örneğimde szymanski. adam net bir şekilde benim gözümde bu sezon lige şimdiye kadar damga vurabilen tek transfer. uyum sorunu yaşamadı, daha şimdiden 9 gol 7 asist yapmış ve bir dönem bizimle anıldığı için neden kendisine değil de sahadan uzak oyunculara yöneldiğimizi sorguluyorum. her seferinde en ofsaytlara giriyor, her seferinde "adamlar daha dişli rakiple oynamadı" oluyor. yav arkadaşım ligde ilk 6 hariç dişli rakip mi var? biz de ligin son 5'inin 4'üyle oynadık. bizim zaha, tete, ziyech neredeydi bu maçlar oynanırken?

    sözlük sorgulama yetisinden hiç olmadığı kadar uzaklaştı ve bu beni üzüyor. şu istifa, bu istifa değil olay. istifa yaygarası koparmayın zaten. ama neden sorgulama kalmadı da herkes nazicilik peşine düştü?
  • 16367
    https://anketinho.com/5495/s

    fazlasıyla iyi niyetli düşünen sözlük. gerçekten bana da biraz verin şu iyi niyetten yahu :) cl’de ki hiçbir takım grubunda deplasmanda oynandıktan sonra kendi liginde deplasmana gitmiyor. şampiyonlar liginde sadece galatasaray’ın böyle bir fikstürü var her cl deplasmanı dönüşü hem de hepsinde kendi liginde deplasmana gidiyor diğer 31 takımın hiçbirinde böyle bir fikstür yok. galatasaray cl deplasmanı sonrası kendi liginde de deplasmana gidiyor, yetmiyor istanbul'a en uzak deplasmanları veriyorlar. gerçekten şunun tesadüf olduğuna inanıyorsunuz türkiye'deki futbol ikliminden çok uzaksınız.
  • 16368
    bir yazar olarak bu diyarlardan uçup gitsem mi yoksa biraz daha pasif şekilde buralarda kalsam mı? şeklinde düşündüren sözlük.

    24 ekim 2023 galatasaray bayern münih maçından sonra okan buruk ve kerem aktürkoğlu başlıklarına ağır sayılabilecek eleştiriler yazdım. bunların üstüne overrated başlığına da bu iki ismi yazarak bir entry girdim.

    mesaj kutum bi anda patladı tabii. insanlardan çeşitli ithamlar, ufak ufak hakaretler falan işittim. kimsenin hakkını yemeyeyim, laf sokmaya çalışan oldu, aklımla alay etmeye çalışan oldu, ufak ufak hakaret denebilecek şeyler söylendi fakat ne ağır bir hakaret ne de küfürle karşılaşmadım. tabi şöyle bir şey de var, ben lügatı sert bir insanım. bana ağır hakaret ve ya küfür olarak gelmeyen şeyler başkasına çok ağır gelebilir. ama dediğim gibi ben böyle şeylerle karşılaşmadım bence.

    onun yerine hakkımda çeşitli ithamlar, yargılamalar oldu. sözlükte bir anda savcılar, yargıçlar ve cellatlar oluştu.

    hainlikle suçlandım, ahrazlıkla suçlandım, antu'cu olmakla falan suçlandım. en son banlanmamı falan isteyenler çıktı.

    bunların tek sebebi kendi özgür irademle kendi özgür düşüncelerimi özgür bir platform olarak gördüğüm bu sözlükte yazmamdı. okan buruk ve kerem aktürkoğlu, bu iki isim ne ilah ne devlet başkanı ne de başka bir şey. biri galatasaray teknik direktörü diğeri de futbolcusu. dokunulmaz değiller, eleştirilebilirler. futbol < hayatın kendisi. galatasaray eşit değildir futbol. bunların bu sözlükte bilinen şeyler olduğunu düşünmüştüm takip etmeye başladığımdan beri fakat yanılmışım. insanların kendi düşündüklerinin tamamen zıttı olan şeyler duyunca "dellenmesi" pek de uzun sürmüyormuş burda da.

    bu olayların hepsi, o günki maçın gerginliğine bağlanabilir. yazarlarla karışıklı adımlar atarak, dilemesi gerekenlerin benden özür dilemesiyle falan bu konular tatlıya bağlanabilir. bundan sonra daha dikkatli olalım denebilir. ve ya insanlarla aram bozuk kalır, hiçbir adım atılmaz. bunların nasıl gelişeceği sözlük için pek de önemli değil. sonuçta o gün kendi düşüncemi söyledim diye üstüme gelen yazarlarla aram soğuk olsa, sıcak olsa, herhangi bir aram olmasa da sözlük akışına pek bir etkisi yok. herkes kendi fikrini yazmaya devam edecek. yalnız, moderasyonun bu olaydaki tutumu adeta "sayıca az olan tarafı susturarak konuyu kapatmak." ve ya "moderasyon olarak biz de çoğunluk gibi düşünüyoruz, aksini düşünenin sözlükte yeri yok." tarzı bir tutumdu. ikisinden biriydi.

    o günki bütün entrylerim silindi, üstüne 1 hafta ceza aldım, kendi başlığıma kendimi ifade etmek için yazdığım entry dahi silindi. yetmedi cezalı vaziyetteyken 2-3 tane aylar önce attığım ve aylardır sıkıntı görülmeyen entry'm de silindi. fakat gelin görün ki, o gün başlığımın altına mantıklı mantıksız yazılan hiçbir entrye dokunulmadı. misal "irlandalı yazar" yazıp bırakılan bir entry var. bunun herhangi bir mantığı, kanıtı, delili vs. yok. bu bir tanım değil, bunun yazılma sebebi belli. o gün yaşanan olayları açıklamadığı anlatmadığı da belli. sözlüğe hiçbir faydası olmayan bir entry, çok sevgili moderasyon tabii ki silmedi onu. niye silsin ki mesela.

    çoğunluğun duymak istemediği ve ya aksini düşündüğü şeyler söylendiği zaman söyleyen yazarın kibarca linç edildiği, moderasyon tarafından "isteneni söylememesi" ve ya "çoğunluğun tepkisini çekmesi" sebebiyle insanların özgür düşüncelerini yazdığı entrylerin silinebileceği ve yazan yazarın ceza alabileceği, genel kanının aksi olan fikirlere "düşmanlık, hainlik, ajanlık" yaftası vurulması ve bu fikirlerin burda yer almamasının istenmesi gibi sebeplerle "burası antu değil" diyen yazarlar tarafından maalesef gitgide antu'ya çevrilmiş aşırı özgür (!) bir platformdur galatasaray sözlük.

    okuduğunuz yazı ise başta moderasyona sonrasında da birtakım yazarlara (üstüne alınmak isteyen herkese) yani genel olarak tüm sözlüğe sözlüğün içinden bir yazarın kendi hür iradesiyle ve özgür düşünceleriyle yaptığı bir özeleştiridir. moderasyon bunu da silmezse sonsuza dek burada kalacaktır. yazar bu entry'nin arkasında olduğunu ve sonuna kadar olacağını şimdiden teyit etmektedir.
  • 16371
    girilen "kayıp zamanlı entry" ve "forum tarzı entry" sayısı göze batacak düzeyde artmış sözlük. sözlükte zaten kurallar esnek şekilde uygulanıyorken en azından bunlara dikkat etmek lazım. kaldı ki günün maçından bahsederken ilgili maçı eklemek çok kolay artık. "kayıp zamanlı entry" olmaması için sadece maç butonuna tıklayıp maçı seçmek yeterli, oyalansanız 2 saniye sürer toplam. sizden 2 entry önce yazılmış entry'deki konudan bahsederken "forum tarzı entry" olmaması için de 1 tanecik twitter linkini üstteki entry'den "bağlantıyı kopyala" deyip yapıştırmak yeterli.

    yazdığınızı 2 sene sonra okuyanın da hangi maçtan bahsettiğinizi ya da konunun ne olduğunu anlaması lazım.
  • 16373
    birlik çağrısını sabitleyip mevcut savaşta konum almasını temenni ettiğim platform. bakın ben de gelişim için eleştirilerin her zaman yanındayım, ama önümüzdeki birkaç hafta erden timur ve yönetimin kafasını transfermiş, performansmış, saha içi skormuş çok yormamamız lazım. toplum olarak örgütlenme ve protesto refklesimiz alındığı için elimizden çok bir şey gelmiyor ama yönetime ve hocaya destek olmak adına en azından bunu yapabiliriz.

    ayrıştıcı, linç edici bütün söylemleri birkaç haftalığına bırakıp tam destek moduna girelim. kerem'i, ndombele'yi, okan hoca'yı rahat bırakalım. sürpriz skorlarda bile telaşa kapılmayalım. bütün renktaşlardan ricamdır. saldırıldıkça kenetlendiğimizi gösterelim.

    biz ne kadar güçlenirsek, düşman o kadar hızlı çözülecek.
  • 16374
    konuyla alakalı başka bir başlık olsa bile farklı bir bakış açısıyla yani farklı bir isimlendirmeyle yeni bir başlık açılmasının hem iyi hem de kötü yanları var.

    iyi yanı daha fazla kişiye erişmek, yani sözlükte bir konu ile ilgili bir şeyler arıyorsanız eliniz boş dönme ihtimali azalıyor. ne bileyim 14 nisan 2023 galatasaray kayserispor maçında yeterince konuşulmuş olmasına rağmen nicolo zaniolo'nun kayserispor'a attığı gol başlığını da spin-off gibi ayrı olarak açmak mesela.

    kötü yanı ise konu bütünlüğü kaybolabiliyor. aynı şeyler farklı başlıklarda aynı cümlerlerle yazılabiliyor, karman çorman bir hale dönebiliyor.

    artı yanı daha ağır basıyor bana göre. her zaman aradığım şeyi doğru arayamayabiliyorum. spin-off başlığa önce erişiyorum sonra oradan ana başlığa gidiyorum derken yazılanlar bana daha kolay ulaşıyor.
  • 16375
    ben şahsen aynı konuda farklı başlıklar açılmasını seviyorum. hiçbir sosyal medya platformu eski ansiklopediler gibi olmayacak. hangi bilginin nerede olduğu bilinmeyecek. hangi başlık o anlık bir zenginlik katıyorsa ve bir tartışma açıyorsa yeter benim gözümde. gökhan zan’ın ayı zannettiği kuğu diye bir başlık var mesela. aslında bu başlıkta kuğu hakkında bilgilere erişmemiz lazım ama kuğu hakkında hiçbir şey yazılmamış. silelim mi bu başlığı?
App Store'dan indirin Google Play'den alın