• 1
    yazarlarının her gün bıkmadan usanmadan şu paylaştığım linke bakmalarını tavsiye ediyorum şiddetle. 26 yaşındayım ama burada okuduklarıma baktıkça daha iyi anlıyorum ki hayat üzerine düşünmenin, aydınlanmanın, olgunlaşmanın yaşla falan ilgisi yok. üzgünüm dost acı söyler. çok net bir şekilde görülüyor ki çoğunuz hayatınızı "takım sevdası" kisvesi altında kızgınlıklar üzerinden, nefret üzerinden, stres üzerinden yürütüyorsunuz. dinlersiniz dinlemezsiniz yine sizin bileceğiniz iş; he açık söylemek gerekirse pek umrumda da değil şu hayatta düşünecek çok daha önemli şeyler var adlarını bile bilmediğim adamlardan. şimdi okuyup yine celallenirsiniz diye söylüyorum bu dediklerimi yanlış anlamayın sadece dürüstüm ve sözlüğe bu entry'le bir katkım olsun istiyorum. bakarsınız aranızdan birinin hayatına dokunur söylediklerim. hayatı değişir. dünya değişir. ben böyle bakıyorum. haberiniz olsun beyler. galatasaray bir bok değil. ben bir bok değilim. sen bir bok değilsin. fatih terim, ünal aysal, metin oktay, roberto mancini bir bok değil. bunlar gördüğümüz küçücük resimler şu hayatta. hepsi ama hepsi gelip geçecek. o yüzden size önerim. kırmayın, germeyin. sevin abicim. değer verin. gülün. mutlu olun. sağlıklı olun. gidip kocaman sarılın en sevdiğinize, annenize, babanıza, kardeşinize, dostunuza her kimse artık. şu geçirdiğiniz zamanın, aldığınız her nefesin kıymetini, onu en güzel en olumlu şekilde içinize çekerek bilin. ve dediğim gibi bu fotoğrafa her gün bakın.

    http://voiceseducation.org/...rlsaganexistence.jpg
  • 4
    (bkz: cristiano ronaldo/#1792740)

    şu entry'e verilen tepki dursun özbek'e verilse çoktan istifa etmişti. ne ırkçılığımız kaldı, ne şakirtliğimiz. ayıp dedik anasını satayım. bu sözlükte dönen tüm kadın muhabbetleri içimi bayıyor. bu denli bir vaka karşısında da, o kadarını yapmayın demek için yazdığımız 2 cümlelik entry ahaliyi ayağa kaldırdı.

    http://i.hizliresim.com/YlOGkj.jpg
  • 10
    beni hayretler içinde bırakan sözlüktür. neler neler söylenmiş ya. yakını ölen teyzeden falan bahsedilmiş. ben yakını ölen teyze falan göremiyorum. aranızda teyze olan varsa çıksın ben teyzeyim desin. biz de elini öperiz. bu kadar mağdur olmayı nasıl başardınız :( siz olmayan şeyleri düşünüp düşünüp gaza mı geliyorsunuz. kimsenin acısıyla falan dalga geçilen bir durum yok. bunu anlamak kolay galiba. kolay değilse mesela bir yerde buluşup acı nedir, dalga geçmek, hakaret etmek nedir, bunlar üzerine konuşalım. istemiyorsanız www.tdk.gov.tr size yardımcı olacaktır :(

    burada ne soykırım çağrısı yapılıyor ne çocukların ölümüyle dalga geçiliyor. burada kendisi gibi düşünmeyen insanları "töröröst" diye yaftalayanlar trolleniyor. hemen entry yazıp sonra silen arkadaşlardan da beklenen sonucun alındığı görülmüş. deney meney boş laflar bence ben gayet eğlendim. arada kaygılanan saygın arkadaşlar varsa da onlardan da yok yere kaygılandırıldıkları için özür dilenir elbet. sonuçta düşünen arkadaşların eline sağlık. düşünmeyip sonradan destek olan hktwoo dahil olmak üzere hepimizin de eline sağlık. mesela ben gece el nino başlığını gördüğüm anda "bu doğru olabilir mi????" diye düşündüm.*(u: türkçe düşündüm :() sonra da sordum muhattabına, trollüyoruz dediler. ben de hemen şu (bkz: #1817023) entriyi yazdım. sonra hktwoo da gayet ironi olduğu anlaşılan entrysini girdi. her iki entrynin de ironi olduğu gayet anlaşılır. anlaşılmasa bile insanı şüpheye düşürecek cinsten. şüpheye düştüğünde de içime "su serpildi, zaten belliydi" falan yazmayacaksınız arkadaşlar. sonuçta hayat kısa sonra entryler uçuyor :(
  • 13
    daha fazla içinde olmanın gereğini görmediğim sözlük formatındaki web sitesi.

    yalnızca galatasaray'a dair analiz, eleştri, öneri yazmak ve bunları okumak için dahil olduğum bu ortamın, aslında okur penceresinden baktığımdan çok daha farklı olduğunu gördüm. adamcılık, grupçuluk, hizipçilik, nefret, sözlük üstünden siyasi ve terör örgütü propagandası, ırkçılık, yönetim kadrosunun güven vermeyen tavırları, entry oylamaları ve silinmeleriyle ilgili kuşku uyandıran olaylar.

    sonuçta keyifle yazı yazıp, yeri geldiğinde teknik taktik analiz üstünden fikri tartışma ortamı beklerken, ahbap dost ilişkisinin en iğrenci adam kollama, gruplaşmayı gördüm. farklı düşüncelerle problemim yok. sıkıntı türkiye cumhuriyeti tarafından terör örgütü kapsamında nitelenen grupların bir takım yazarlar tarafından sempatiyle bakılıp destekleyecek yazılar yazılması. ve bunların sözlüğe etkisinin gözardı edilmesi.

    tam da içinden geçtiğimiz bu sıkıntılı ve gergin günlerde tam olarak patlak vermesi olayın hararetini nezdimde iyice arttırdı. galatasaray'ı değil, terör örgütü sempatizanlarını konuşuyor, takip ediyor oldum. yok "sosyal deney", yok "gerçek yüzü görme", yok "kol gibi geçirme", yok "üstten çaktım alttan kopardım", yok "kardeşlerim çok güzel yapmışlar" yok şu yok bu.

    bana ne senin terör örgütünden, propagandandan? bana ne senin arkadaşını yalanlarla manipüle ederek temizleme çabandan? bana ne senin o iğrenç ve hastalıklı öç alma duygundan? bana ne grubunuzu kollama çabalarından? galatasaraylı kimliğiyle toplandığımız ortamda bana ne ırkçılık yaptığı için atılan yazarın, yalandan hapse girmesi? o ırçkı kişinin başlığında yazdığımda da (u: hagi tarafından niteliksiz entry olarak silmeden önce, ama diğer yalanlar duruyor hala orada) bu tarz suçlu bireylerin/suçu ve suçluyu övme zihniyetindeki bireylerin burada nasıl olabileceği vurgudaydı.

    önceden aynı terör örgütüne defalarca sempati gösterdiği yazılar yazan kişinin, daha sonrasında o terör örgütüyle organik bağının çıkması, şaşılacak durum değil. arkadaşları tutuklandı diye yalan söylediklerinde, haber linki attıklarında, mod işin içine dahil olduğunda kimse demedi ki "ulan bu çocuğun pkk ile ne işi olur" diye? irkçı ve terör örgütü sempati olan bir adamın terör örgütüyle bağlantısı olması herkesin aklına yattı. ben burada birileriyle durmadan kavga etsem, ölümle tehdit etsem ve bu sebepten sözlükten atılsam, ardından bir gece yarısı birileri benim hakkımda "haginin telefonu sinirlenmiş takmış bıçağı birini öldürmüş, savcılıktaki sorgusunun ardından cezaevine yollanmış" dese, ardından "arkadaş kavgası kanlı bitti" diye bir link paylaşılsa. ne diyecektin arkamdan? o sözde gerçek yüz görücü kitle arkamdan "zaten burada da sataşmadığı tehdit etmediği adam yoktu" diye ilk onlar koşmayacak mı başlığıma. nasıl da arkadaşınızı temize çıkarmak için, o arkadaşınız burada sanki hiiiç ırkçılık yapmamış, terör örgütünü haklı gören yazılar yazılmamış gibi bir tavır takınıyorsunuz? ne sebepten atıldı o arkadaşınız bu sözlükte, ne sebepten geçen hafta başlığına bilmem kaç tane entry girildi? sonra utanmadan "iştee gerçek yüzünüzü gördüük", "işte masumiyet karinesii", "işte böyle bilezik gibi geçirirler adama" triplerine girdiniz. farkında olmadan sözlük ortamında kendi sürünüz dışında ne kadar iğrenç bir intibaya sahip olduğunuzu kendi elinizle ortaya çıkarmışken.

    yönetime dair ne yazsam boş. "top benim oynatmam güç benim yazdırmam" şeklinde silinebiliyor entryler. ama diyeceğim, sadece bu goygoy meselesinde değil, terim-aysal, yerli-yabancı, vb. konularda da bu kadar tarafgar olacaklarsa, buraya galatasaray sözlük adını vermesinler. rerererarara sözlük şeklinde değiştirsinler.

    kısaca yazıp gidecektim ama tutamadım kendimi. diyeceğim bırakıyorum sözlüğü. sadece yazar olarak değil okur olarak da. çok bir şey katmayı, çok bir şey kazanmayı düşünürken, boktan bir olayla bırakıyorum. halbuki nasıl heyecanla sözlüğün bir parçası olmayı beklemiş, ne kadar tereddütte kalarak "acaba yeteri kadar kaliteli mi yazdığım" diyerek çaylak entrylerimi girmiş, ne kadar mutlu olmuştum "tebrikler yazar oldunuz" mesajını ilk gördüğümüzde. ama başım öne eğik bir şekilde değil, sinirlerime hakim olamayıp çirkinleşmeden, başım dik şekilde gitmek istiyorum.

    hagi isimli sözlük sahibinden tek ricam bu entrymi "niteliksiz entry" diye değerlendirip silmemesi. bu zamana kadar yazdıklarımı okuyan, geribildirimde bulunan ve bana bir şey katan yazarlara teşekkürler. umarım şu kötü günlerden hem milletçe hem galatasaray olarak çok daha güçlü bir şekilde çıkarız.

    https://youtu.be/Eu9B0polR4Y?t=29m1s
  • 14
    sadece spor daha doğrusu futbol temalı bir sürü televizyon kanalı, gazeteler, dergiler kısaca yazılı ve görsel basın organı mevcut artık memlekette. açıyorsun sabahtan akşama kadar konuşuyorlar, aynıları zaten yine gazetelerde de yazan adamlar.

    galatasaraylı bir futbolcu oyundan çıkarken mesela; (bkz: emre çolak) hocasının elini sıkmaz, hocaya tavır yapar filan, açarsın bakarsın, alayı veryansın ediyor. bi'bakmışsın hepsinin ağzında etik değerler. adamlıktan girip futbolculuktan, kişilikten girip insanlıktan çıkıyorlar. hangi takımlı oldukları da önemli değil. hatta rakiplerden daha çok galatasaraylı yorumcular buna öncülük ediyor. kendilerinden beklendiği gibi.

    öte yandan fenerbahçe maçında van persie oyuna girerken, kendisine taktik vermeye çalışan teknik direktörünü hiç sallamıyor, hocası ne kadar uğraşırsa uğraşsın adamı dinlemediği gibi bir de "la hadi git otur yerine" dercesine öyle bir hareket yapıyor ki, akıl alır gibi değil. sonra açıp bakıyorsun aynı adamlar çok acayip şeyler konuşuyorlar.

    bu verdiğim iki örnekte yakın zamanda yaşanmış somut örnekler ve şimdi bunlar üzerinden bir değerlendirme yapalım.

    galatasaray örneğinde; oyuncu maçın sonlarına doğru oyundan çıkıyor, hocasına tavır yapması elbette kabul edilebilir bi'şey değil ama arkadaşına, kendisine, hocasına, hakeme veya bi'başka nedenle sinirlenip böyle bir harekette bulunuyor. oyuncu çıktığı için olay sadece oyuncu ile hoca arasında gerçekleşen kişisel bir olaya dönüştüğünden maça etkisi olmuyor. bunun üzerine yapılan yorumlar; kadro dışı bırakılmalı, çok ağır ceza verilmeli, hoca istifa etmeli, başkan bırakmalı vb. bi'şekilde en üst sınırında üstünden cezayı kesip noktalıyorlar.

    diğer örneğe bakıyorsun, adam oyuna girecek, hocası da bi'şeyler anlatmaya çalışıyor. hadi seni geçtim, senin taktiğe filan ihtiyacın yok o derece futbol üstü bi'adamsın ama adam sana belki de "sen oyuna girince ali'ye söyle sağ geçsin, veli de sola geçecek, ahmet ortaya mehmet kenara geçecek, senle hamdi de forveti çiftleyeceksiniz" şeklinde belki de tamamen takımın dizilişi değiştirecek taktik verecek ama onu da dinlemeyip üstüne bir de hocaya şu hareketi yapıyorsun. https://gss.gs/B31.jpg hadi tekniği, taktiği geçtim ama bir futbolcunun hocasına şu hareketi yapması bile başlı başınına apayrı bir olay ve son derece ayıp.

    https://gss.gs/9F4.jpg
    https://gss.gs/loh.jpg
    https://gss.gs/kOu.jpg
    https://gss.gs/m3A.jpg
    https://gss.gs/KsL.jpg

    ancak bakıyorsun yine aynı adamlar bu kounuyu yorumlarken bir anda bambaşka şeyler söylüyorlar. galatasaraylı futbolcu için kesin hükmü verip konuyu direk kapatan adamların konu van persie örneğine geldiği zaman "van persie hatalı, yanlış yaptı" vs. diye başlayan cümleleri mutlaka bir "ama" ile devam ediyor ki, nasıl bi'garabet akıl almaz.

    neymiş;
    "bunlar basit şeylermiş" , "her takımda olurmuş" hatta onu da geçtim, başarı için hırslı olduklarını göstermesi açısından "zaten olmalıymış" gibi artık izleyen insanların zekasıyla alay edercesine yorumlar yapmıyorlar mı? ben utanıyorum artık, bi'insan nasıl bunu yapabilir diye kendimden. insanlığımdan.

    tamam siyasi bağlantılar ve çeşitli derin ilişkilerin sonucunda orada konuşup, yazabiliyorlar, bir noktaya kadar anlıyorsun, o noktayı geçiyorlar "tamam hadi" diyosun ama adam durmuyor arkadaş. çünkü insanın gözünü para hırsı bürümüş ise aklını, fikrini, kalemini her şeyini satar.

    peki bütün bunların sözlükle ne alakası var ki diyeceksiniz;

    medyanın durumu ortada. galatasaray'ın durumu da öyle.
    dışarıda etrafını sarmış çakallar, sırtlanlar yetmezmiş gibi bunlardan kulübün, camianın içine sızmış olanlar, liseciler ve haliyle bir türlü düzgün yönetilemeyen bir kulüp. tüm bunları gördükten sonra sözlükte işi gücü bırakıp, sadece diğer yazarların fikirleri üzerinden bireysel tartışmalara giren ve konu son derece seviyesiz ve rahatsız edici hale gelene dek buna devam eden kişilerin öncelikle bi'durup kendilerine ne yaptıklarını sormaları gerekiyor.

    "galatasaray taraftarı olarak kulübü ile ilgili kendi fikri olmayan bir taraftar mıyım ?"

    bence bu çok önemli bir konu ve bu konuyu kendi içinizde çözmedikçe, şahsi düşünceleriniz ve egolarınızın konu galatasaray olunca hiçbir önemi olmadığını idrak edene dek "ben galatasaraylıyım" derken hissedeceğiniz boşluk dolmayacak.

    not : camianın olduğu gibi sözlüğün de içine sızmış olan provakatör solucanları ayrı tutuyorum. o nedenle her yazılana aşırı tepki vermeden önce kişinin biraz düşünüp, sakinleşip hiç umursamadıkları sürece yazarların bu süngerlere tepkiden öte verilebilecek en büyük cezayı da vermiş olduklarının garantisini verebilirim.
  • 16
    http://strawpoll.me/6170983

    su ankette lig sampiyonlugunu uefa kupasina yegleyen 30 kisilik kitleyi (simdilik) gordum ya, bizden hakikaten bir bok olmaz.

    edit: birkac yazar arkadasim ayni anda uyardilar "ankette uefa'yi alinca cl'ye direkt katilinabildigi belirtilseydi oyle oy verirlerdi cunku cl'yi dusunuyorlar" dediler. bence boyle de olsa verilmemesi gerekirdi. kaldi ki bu sekilde oy kullandiklarini da hic ama hic sanmiyorum.
  • 17
    a spor'da hıncal uluç sanırım bize kızıyor. bu sanal medya umut'u bitirdi, maça çıkacak sabri'nin sözleşmesindeki maddeyi kaldırttı. ultraslan'mış bunları yaptırtanda. umut'u sabri'yi harcamak nedir yaa... beyler umut ve sabriyi alıp bakkala gitsem sakız eder mi? etmez ama bu zihniyet sabri'yi umut'u adam yerine koyuyor. http://i.hizliresim.com/NgLj5Y.png
  • 18
    a spor'da ki şu programda http://i.hizliresim.com/ZQaE2o.png zamanında ali güneş'i forvet oynatarak sürpriz yaptığını ve beşiktaş maçında da sürpriz bir karar alarak 11'de ilginç değişiklikler yapabileceğinden bahsedilirken. ali güneş nerede nasıl forvet oynadı denildi ve küçük bir internet araştırmasıyla 6 mayıs 2001 fenerbahçe galatasaray maçıbaşlığını buldular ve nasıl bir kadro çıkardığından bahsedildi. çok sevindim "galatasaray sözlükte yazılmış" denilmesi gayet güzel. reklamımız da oldu hem. :)
  • 20
    birbirinden gerçek anlamda 'nefret eden' insanları barındıran sözlük. benim kimseyle herhangi bir sorunum yok.

    http://gss.gs/1870637

    böyle bir entry'i giriyorum. çat en ofsayt entry haline geliyor. niçin insanlar karşısındaki insanın fikirlerine saygı göstermez. sözlük içerisinde başka takımı tutan bir yazar var mı yok mu bilmiyorum ama formatı gereği bu sözlük galatasaray için yanıp tutuşanların buluştuğu bir yer. biri x'i savunduğu için ona karşı bu kadar antipati hissedilmemeli. fikrine katılmadığım bir sürü insan var bu sözlükte ama birisini düşünceleri sebebiyle linç etmek yanlış bence.

    bunu x yazar için değil genel hepimiz için söylüyorum.
  • 23
    yeni yılda yazarlarına sağlık, mutluluk ve huzur dilediğim sözlük. kulübümüzden sağlık ve huzur konusunda destek görmeyeceğimiz aşikar. mutluluksa içimizde. sarıyla kırmızı işte. 35'e basıcam bu sene. ne yalan söyleyeyim 15 sene önceki gibi hissetmiyorum. sorun başarı değil. bunu söylememe gerek bile yok.

    ama şu yöneticilerin ve sporcuların takındığı tavır yok mu?! bu galatasaray'ımla bağdaşmayan tavır benim ümidimi söndürdü. kulübe sevgi küçüklükten girmiş kanımıza. sırt dönmek imkansız. ama artık yavaş yavaş kenara çekiliyorum. benim gibi çok tanıdık var. kafamızdaki, gönlümüzdeki, anılarımızdaki galatasaray bize yeter. çok sorun da değil. ama yazık oluyor, genç kuşaklar adına. büyük bir potansiyel harcanıyor.

    neyse ver müzüğü: https://www.youtube.com/watch?v=q1pHzkVW0XU
App Store'dan indirin Google Play'den alın