• 36052
    gerek taraftarların transfer doyumsuzluğu, gerek yönetimin iş bilmezliği yüzünden kaos'a sürüklenen takım.

    sosyal medyada her gün takımdan bir futbolcunun ayrılmak istediği yönünde haberler dolaşıyor. bu da yetmezmiş gibi 3 senedir takımın savunma kaptanı olarak bilinen oyuncu afiyetle yeniyor. (bkz: victor nelsson)

    beyler, sezona kötü bir kupa mağlubiyeti ile başlamış olabiliriz. evet eleştirmekte herkes haklıdır. lakin bu kadro iki sene üst üste şampiyon oldu. başımızda okan buruk gibi elit bir hoca var. herkes hata yapabilir elbet. okan hoca'yı 2 konu üzerinden yapıcı eleştiride bulunabilirim. bazı önemli maçlarda orta sahayı boşaltıp forvetleri içeri atması, bir de yönetimi gereksiz savunması.

    iki eleştirimde sizi kulüpte, hava yastığı olarak kullanan yöneticilerin ekmeğine yağ sürüyor. bu yönetim, taraftarı bir transferle arkasına alır, sizi paketler hocam aman dikkat.

    not: taraftardan kastımda genelleme yapılmamıştır. bu entry'i okuyanların aklına o kitlenin kimlerden oluştuğu gelecektir.

    o yüzden sakin ol takıma güven
  • 36053
    takımın oyun gücü olarak bir eksikliği olduğunu düşünmüyorum.

    sadece savunma parselasyonunda eksiklikler var. okan hoca bunu diziliş değişikliği ile yapabilecek bir kadro var. fakat bunun için bir tane daha sander berge tarzında bir oyuncu gerekiyor. takım kurgusu çok akıcı bir fluid 4-3-3 oynayabilecek oyuncu havuzuna sahip. savunma karşılamalarında 4-2-4'e evrilebilecek, hücumlarda 2-4-4 oynayabilecek yapıya çabucak kavuşturabilir okan hoca ve ekibi.

    bence karalar bağlanacak bir şey yok. şimdi konuşan herkes 5-0'ın etkisi ile konuşuyor. şu anda anket yapalım şampiyon beşiktaş çıkar. yine de en iyi topu biz oynuyoruz. aynı olay biz ilk kopenhag maçına çıkmadan önce de vardı. sonra ilk 30 dakikada hepimiz ağzımız açık izlemiştik kopenhag maçını. kerem biraz becerikli olsa 3-0 içeri girecektik neredeyse.

    o yüzden sakin olmakta fayda var. bu takımın içerisinde problem varsa onu okan hoca ve yönetim çözecek ama oyun gücü olarak kesinlikle eksik değiliz. konsantrasyon sıkıntısı ve yorgunluk göze çarptı beşiktaş maçında. geçen yıl en dikkate değer özelliğimiz dk 1-90 aynı sakinlikle top oynardık. beşiktaş maçında bu sakinliğimizi kaybettik ama bunun da bir daha tekrarlanacağını sanmıyorum.
  • 36054
    ön alanda pres, önde savunma ile 4-2-3-1 oynamaya devam edecekse davinson, barış, batshuayi gibi oyunculara ihtiyacı olan takım.

    jelert ve sara’yı henüz görmedik. muhakkak katkı sağlayıp fark yaratacaklardır. ancak alternatifi yusuf delir olan 37/38lik mertens’e güvenip b plansız bir 4231 bu seneyi zora sokacaktır. icardi-batshuayili 442 ise tamamen korkunç.

    yine de şampiyon anlayışını güncelleyip avrupa ve türkiye’de başarı için mücadele edecek favorilerdendir. yolu bahtı açık olsun.

    (bkz: we have icardi they don't)
  • 36055
    sezonun başlamasına 3-4 gün kala oyuncularından bazları para için bazılar "ama çok üstüme geliyorlar" tribi için bazıları ise hocasıyla aynı paralelde olamadığı için gitmek istiyor..

    baştan söyleyeyim bu bir yönetim savunma entrysi değildir. keser hep bir tarafa vurulmaz, adelet böyle sağlanmaz.

    kerem aktürkoğlu ile başlayalım.

    mayıs ayında şampiyonluk kutlarken "ben gidiyorum haberiniz olsun" tribi atan, şarkısını böyle seçen zat-ı muhterem döndü dolaştı, kaldı, kalıyor, kalacak derken son maçtan sonra yine gitme kararı almış yazılanlar doğru ise.

    zidane "yedek kalmayı hazmedemiyorsanız büyük futbolcu olamazsınız" demişti. olay yedek kaldığınızda duruma nasıl tepki verdiğinizle alakalı. kerem bu duruma hiç doğru tepki vermedi.

    barış alper'in önünde her maç 11 yazılırken, bu takımın yıldızı görülürken sorun yoktu. zirveye çıkmak marifet değil orada kalmak marifettir. bu takımın taraftarı lig tarihinin en çok gol atmış futbolcusunu ıslıkladı.

    kaptanına "doğru top oyna" dedi.
    haliyle şu anda ona yapılanları haksızlık olarak görüyorsa istediği şey adalet değil ayrıcalıktır...

    abdulkerim'e gelince.
    ne kadar çok kazanabileceği, bizde az kazandığı 30 yaşında, ağırlaşmış bir stoper için 3-4 milyon maaş kulağa çılgınca geldiği için gitmek istemesi normal gibi görünebilir.

    ancak bence böyle bir şey olmaz.

    zaha'ya ise hiç değinmiyorum.
    kamptaki performansı öv. nasıl top oynadığımızı anladılar, güçlendiler de sonra maç 3-0 iken 11 kişiyi geçip gol atamadığı için sinirlen.

    burada ana suçlu, oyuncular ve teknik kadrodur. galatasaray teknik kadrosu ne yazık ki iş şakalaşmaya ve espri yapamaya gelince iyi çalışıyor ancak oyuncular ile ciddi konularda iletişim sıfır.

    oyunculara gelecek olursak onlarda sezonun başlamasına şurada birkaç gün kala ben gideceğim diyecek kadar aidiyetten yoksun olması "analizlerin" boşa çıktığını gösteriyor.

    mayıs ayında ben gideceğim diyen adam kalacağım dediğinde bile göndermeyen yönetim de suçlu. birisi gideceğim diyorsa planlamanı ona göre yapıp "hadi kardeşim bak keyfine" demek lazım.

    maaş olarak düşük kalıyorum zengin olmam lazım, para lazım diyen bir stoperle, mayıs ayında konuşup "biz seni satmak istemiyoruz sen ne istiyorsun?" diye sormak gerek. isteği gitmekse onunda kalmasına müsaade etmemeli kulüp.

    teknik kadro bu konuşmaları yapıp, oyuncuların isteklerine göre yeni sezon kadrosunu yapılandırmalı. sol ayaklı stoper bakıp, yerli kanat oyuncularına odaklanmalı....

    galatasaray futbol takımı artık giden dur dememeyi, gidenin yerini hemen dolduracak teknik yeterliliği ve daha da önemlisi her gitmek isteyeni uygun maliyetle elden çıkarmayı bırakmalı.

    wendel gelmek istiyorum dediği halde nasıl zenit'in satmadığını, oyuncu gitmek istiyorum deyince akan suların durmadığını görebiliyoruz. aynısı fofana için geçerli. monako hala istediği rakama yakın bir rakam gelmeden salmıyor. manu desen öyle.

    oyuncular şu an gitmek istiyorsa belirlenen bonservis bedelinin altına satılmamalı, gerekirse kalmalılar ve yedek olarak rotasyona dahil edilmemeliler.

    galatasaray öyle her canınız istediğinde gidip gelebileceğiniz, para kazanmak için gitmem lazım diyebileceğiniz bir yer değil.

    yönetimden beklentim bunu hatırlamaları. teknik kadro ise görevini daha doğru şekilde yerine getirmeli ve gidecekleri mayıs ayında belirleyip "kampta bir göreyim ya" demeyi bırakmalı.

    sanırım artık yeter! dediğimiz noktadayız.
  • 36056
    üst üste 2 şampiyonluk sonrası her zaman olduğu gibi avrupa’ya açılım beklerken kaosa sürüklenen takımımız. buna medyanın şer odaklarının çanak tutmasıyla iyice belirginleşiyor. yönetim yok zaten de iletişim diye bir şey de yok kulüpte. işimiz yine şansa kaldı. ilk haftalar bir şekilde galibiyet alırsak belki tutunuruz, aksi taktirde bu sezon zor geçer.
  • 36057
    kulüpte olan biteni, soyunma odasında olan biteni, 3-4 gün öncesinden ilk 11’i gazetecilere servis eden kişileri barındıran takım. yönetimi çıkıp oyuncusunu savunmaz, en ufak olumsuz skorda kaçacak yer arayıp tepkilerin kucağına hocasını atar. hem de yeniden seçilmelerinin tek nedeni olan hocasını. etimle kemiğimle iğreniyorum bu son olaylardan. allah sonumuzu hayretsin.
  • 36058
    tam şimdi kenetlenmesi gereken futbol takimidir.
    eger sezona baslarken kenetlenmeyi basaramiyorsak biz dnalarimizdan uzaklasmisiz demektir.

    simdi kenetlenmeyi becerdigimiz an bu sezon yine surklase edecegiz bu ligi. cok belli bariz bir sey bu.
    bir antrenman ziyareti, baklava borek, cuma gunu takiminin yaninda olan bir galatasaray tribunu... her seyi degistirir.
  • 36061
    inanılmaz büyük paraların döndüğü, milyonlarca insanların gündelik yaşamlarına direkt etki eden bu sektörde daha önce üst üste 4 sene şampiyon olarak yarattığı dominasyona benzer izlerle ilerlerken dışarda düşman edinmesi çok normal olan takımım.

    ancak içerde niye böyle toksik, rezil, kaprisli hainleri olmasını anlamıyorum. amaç kesinlikle ben galatasaray'a daha iyi hizmet ederim, takımımı daha iyi yönetirim değil; yürüyen bu kervandan ben de biraz tırtıklayayımdır.

    2023-24 sezonu boyunca saha içinde ve dışında nelerle uğraştığımızı unutmadık; yayıncı kuruluşu, geleneksel ve dijital medyanın mamalanması, hakemleri, temsilcileri, kurulların uyguladığı farklı cezaları derken 8 kollu japon canavarlarıyla uğraştık.

    bu kadar pislikle uğraşırken ekranlarda galatasaray'ı temsil edip, kulübe ve şahsına yöenlik tehdit, hakaret ve tacizleri göğüsleyen tek kişi erden timur'du. onun ayrılığıyla karanlık günlerin bizi beklediğini tahmin etmek zor değildi ancak daha sezon başlamadan ve işler çirkinleşmeden, daha dışarıyla hiç uğraşmadan içerden öyle büyük bir pislik fışkırıyor ki bununla baş edemez olduk.

    transfer listelerinin elden ele gezmesiyle kulübün mahremleri sızıyor derken soyunma odasında olduğu iddia edilen konuşmalar sızdırılarak takımın ikinci kaptanı kerem aktürkoğlu taraftarın önüne atılıyor.

    günlerdir medyadaki satılık/kiralık isimler büyükekşi federasyonu gitti, galatasaray bitti tadında küçücük beyinleri ve satılık karakterleriyle, ağızlarında salyayla galatasaray'a saldırıyor ama yönetimden çıt yok.

    şu sorunsuz günlerde yaşadığımız rezil şeyler, sezon içerisinde yaşayacağımız çok daha kötü günlerin habercisidir.

    bu takım net bir şekilde sahipsizdir. tek sahip çıkacak unsur taraftardır ve örgütsüz olduğu için onun da gücü neye yeter bilemiyorum. ultraslan'ı asla taraftarın içine almadım. çıkar gözermeksizin galatasaray'ı dert edinenleri kastediyorum.
  • 36062
    kadrosundaki yerli futbolcuların metehan baltacı'yı da dahil edersek sadece 5 tanesi uefa gözünde yerli oyuncu sayılıyor. yunus akgün, barış alper yılmaz, kerem aktürkoğlu ve abdülkerim bardakcı performanslarından bağımsız şekilde bu yüzden çok değerli. bu yüzden emin bayram gitmesin diye yırtındım. yoksa galatasaray dururken belçika'da küme düşmemeye oynayan bir takıma gitmek için can atan kimseyi tutmam.

    basında bize yazılan normalde hiç beğenmediğim 2'li mehmet zeki çelik ve yusuf yazıcı'nın gelişine sırf yerli sayıldıkları için maliyetleri de uygun olursa karşı çıkamıyorum.
  • 36063
    bir taraftari olarak benim idealimde beklerinin savunmada sağlam, hucumlarda sürekli bindirebilecek kondisyonda ve hızlı oyuncular olması gerekiyor.

    ortasahada ise hem rakiple temaslı oynayabilecek hem de hucumlarda kanat ve beklere yakinlasip oyunu rahatlatabilecek oyun bilgisine sahip ve pas zamanlaması iyi oyuncular barındırması gerekiyor.
    kanat oyuncularinin ise topun kıymetini bilmesi gerekir. her hücumda çizgiye inmek veya direkt olarak orta açmak ya da birebir oynamak zorunda olmadıklarını bilmeleri gerekiyor. beklerini de oyuna dahil etmeliler. ortasaha, forvet veya bekler ile üçlü kombinasyonlar kurup pozisyonel olarak kendilerini boşa çıkarmayı veya boşalacak alanlara koşmayı da dusunebilmeleri lazım.

    bir diğer husus ise stoperlerimizin koşu atan kanat veya bekleri ödüllendirememesi. nelsson zaten bu konuda çok çekingen. diyagonel uzun pas ile sol beki topla bulusturmaya çalışmıyor. kerem sol kanatta oynadığında içeri kaydigindan dolayı kohn sürekli boşluk buluyor rakibin sağ tarafında. stoper ikilimiz burayı kullanabilmeli. kohn ne zaman pas alabilecek konumda olsa o top asla ona gitmiyor. kohn ne zaman rakiple yakın ve temaslı oynasa top ona o zaman atiliyor. bu zamanlama kesinlikle ayarlanmali. çok fazla pozisyon bulma ihtimalimiz var bu durumdan. kaan ayhan yeterince dinamik olmadığı için bu boşlukları asla sağ tarafta bulamıyoruz. jelert'in takıma katılmasi ile belki bu durum değişebilir.
  • 36064
    kaleci - muslera yaşlanıyor. büyük ihtimalle son yılına giriyor ve arkasında yerini alacak diyebileceğimiz kimse yok ve bununla ilgili bir girişim yok.

    sağ bek - jelert gibi sürpriz bir yumurtamız var. takıma cuk da oturabilir, angelino gibi hiç uymayabilir de. yedeği zaten yok.

    defans- elde sisteme uyan ve kaliteli 1 tane defans var, o da sanchez ve onu da satmaya çalışıyoruz. abdülkerim ve nelsson çok kötü durumdalar.

    sol bek - köhn defansif olarak okan buruk'un yaptırmak istediklerini yapamıyor. ofansta iyi olsa da hocanın kendisini tutmadığına eminim. kendisi de satılmaya çalışılıyor ve yedeği zaten yok.

    6 numara - torreira tek adam. alternatifleri berkan ve kaan. bu bölge bence takımdaki tek net bölge.

    8 numara - sara buraya oturur mu? inanılmaz bir soru işareti. kerem demirbay oynadığı maçlarda 1 gün 4/10 diğer gün 8/10 oynuyor. asla yeterli değil. hatta bu durum maçtan maça da değil, maç içerisinde dakikadan dakikaya bile değişiyor. 30 dakika hayalet gibi takılıp, pas hataları ile oyunu bozuyor, 15 dakika 2 pas yapıyor "vay be" diyorsun. takım o 15 dakika için 30 dakika kendisini taşıyor. ortası yok. standartı yok...

    10 numara- mertens buradaki tek adam. keşke 5 yaş genç olsaydı. alternatifi de yok yedeği de.

    kanatlar- elindekiler zaha, kerem, barış, ziyech, yunus. ve bu 5 isimden 4'ü takımdan ayrılabilir. ne yapılmaya çalışıldığı belli değil. sezona inanılmaz hırsla hazırlanan zaha varken bir anda kesilip kerem başlıyor, sonra kerem sıçıp batırınca yerine zaha'yı almıyorsun bile. maçtan sonra da saçmasapan açıklamalar yapıyorsun. hem zaha'yı hem kerem'i kaybediyorsun... berbat yönetilen bir rotasyon ve süreç.

    forvet - icardi aylardır yürüyerek oynuyor. sakatlığı geçti deniyor ama sahadaki hali değişmiyor. acil kendine gelmeli. batshuayi de kalite katıyor. özellikle sonradan dahil olduğu maçlarda çok işimize yarayacak. bu bölge de 6 numaradan sonra şu anlık net olan ikinci bölge.

    görüldüğü üzere; ne bir planlama var ne bir netlik... bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete! hayırlısı.

    yönetimde yaşanan rezillikler, içerideki köstebekler, futbolcuların ve hocanın yalnızlaştırılması konularına girmedim bile farkındaysanız. saha içinde bile berbat haldeyiz. dışı zaten yorumsuz...
  • 36065
    yeni bir heyecan, heves gereken takım. değişiklik zamanı gelmiş de geçiyor.

    gün içinde kerem aktürkoğlu ve köhn için rusya'dan çok güzel paket teklifi haberleri geliyor. 20 milyon üzeri bedel çok ama çok iyi para. birisi ederini bulamamış ve ne vereceği belli olmayan sol bek, öteki gün geçtikçe kötüye giden ve toparlanma emaresi de göstermeyen sol açık. çok iyi bir anlaşma olur bizim için.

    bunların yanı sıra zaha, ziyech, abdülkerim gibi isimlerin de öyle veya böyle ayrılması hayrımıza olur. çok korkunç maaşlar alan bu arkadaşların yapacağı bir şey kalmamış gibi.

    atletik, başarıya aç ve genç isimlere yönelelim. evet vakit çok kısa ve böyle bir değişiklik için geç kaldık sayılır ama yapılabiliyorsa değişim yapılmalı.

    satılması halinde şampiyonluğu ateşe atacağımız isimler; muslera, sanchez, torreira, barış alper, kaan ve icardi'dir. gerisi ise faydalanılacak ama olmasa da olur isimlerdir. keşke böylesine büyük bir değişim için sezon başında hazırlık yapılmış olsaydı.

    takımın tadı tuzu kalmamış her şey ortada.
  • 36068
    son haberlere göre kafamda bir senaryo yapıyorum.

    kerem aktürkoğlu'nu 13 milyon euroya sattım.
    köhn'ü 8 milyon euroya sattım.
    abdülkerim bardakçıyı 15 milyon euroya sattım.

    rıdvan yılmaz'ı 1 milyon euro kiralama bedeli + 4 milyon euro opsiyon ile kiraladım.
    yasin özcan'ı 6 milyon euroya aldım.
    bradley locko'yu 15 milyon euroya aldım.
    mario hermosoyu bedelsiz aldım.
    tiago santos'u 15 milyon euroya aldım.

    gelenler 37 milyon euro, gidenler 36 milyon euro.

    ne bek sorunu kalır ne kanat sorunu.
  • 36069
    2024-25 sezonunun hemen başlangıcında kadrosunda pek çok değişiklik iddiası olan takım. öncelikle ağustos'un bu vaktinde bence bu kadar değişiklik olmamalı. kanat oyuncularımızın oyun planında ciddi bir sıkıntı çıkardıklarını da düşünmüyorum. üstüne üstlük bu oyuncuların ikamesini yapmak bir o kadar masraflı olacak.

    geçen sene* özellikle şampiyonlar ligi maçlarında yapılan yorumlar genel olarak takımın hücum olarak iyi olmasına karşın defansif açıdan çokça zaafiyeti olmasıydı. henüz biz bu zaafiyetleri kapatamadık. orta sahada eksiğimiz var, beklerde değişim olacak deniyor, abdülkerim bardakcı ayrılabilir deniyor. biz bunları yapmadan zaha, ziyech, kerem konuşuyoruz. bu üç oyuncu da geçen sene istikrar konusunda problem yaşamalarına karşın üst düzey oyuncular. çok maçı kazanmamızda da ana rolde oynadılar hatta. üstüne üstlük tete'nin ikamesini hala yapmadık.

    okan hoca'nın takım içi uyum, oyun planına uyum gibi konularda en optimum seçeneği bulması gerekiyor. 3 ağustos 2024 galatasaray beşiktaş maçı bence kondisyon eksiğimizi -ki geç yüklüyoruz zamanla düzelecek planlamaya göre- ve özellikle savunma hattı, orta sahadaki defansif zaafiyetlerimizi ve oyun kurulumundaki zaafiyetlerimizi gösterdi. ben olabildiğince bu yönlere odaklanma görüşündeyim.

    keskin sirke küpüne zarardır. en doğru hamleleri yapmak için ince eleyip sık dokumak gerekli bu saatten sonra.
  • 36070
    herkes başlamış yine 4-4-2 oynasın, kanatsız 4-3-3 oynasın vs diye ancak sorunu bu sayılar olmayan takımdır.

    zaten bu sayılarla da çok alakalı olmuyor artık oyun. biz uzun zamandır 4-2-3-1 oynuyoruz. ama sözde bir 4-2-3-1 bu. rakibi karşılarken 4-4-2. oyunu kurarken 3+1li değişken formasyonlar kullanıyoruz.

    yani demem o ki bu sayılara takılmayalım. kötü bir sonuç alındığında öyle artık 4-3-3 oynuyoruz diyip, eğer ki bir sorun varsa bu sorunu çözememeyiz bence.

    kaldı ki ben ortada büyük bir sorun da görmüyorum, sadece üstünde kara bulutlar ve ölü toprağı bulunan bir takımız şu an. 2, 3 galibiyetle kara bulutlar da gider ölü toprağı da kalkar. ben hocaya da takıma da güveniyorum.

    itidalli olup takımımıza güvenelim arkadaşlar.

    hedef : 25.
  • 36071
    yarın itibariyle lig maratonuna başlayacak olan takımımız. en sonda söyleyeceğimi şimdi söyleyeyim, bu sene şampiyon olmamız imkansız.

    hala oliveira dubois cicaldau halil gibi isimler gönderilemedi. morutan’ın hangi takımda olduğu bile belli değil. zaha, abdulkerim, kerem, yunus gibi isimlerin ayrılmak istediği biliniyor. kanat rotasyonunda barış hariç elle tutulur kimse yok. abdulkerim ve kerem giderse şampiyonlar ligine yazılacak yerli oyuncu sayısı 1. yunus giderse yedeğin yedeği batuhan ve 4. stoper metehan’dan başka alt yapı yetişme oyuncumuz yok. 38 yaşındaki mertens’den başka o bölgede oynayacak oyuncumuz yok. bizim rotasyonumuz geniş değil tam tersine daracık. sadece kadromuz şişik. ve bunun için hiçbir adım atılmıyor.
  • 36072
    taktik, sistem, diziliş, yayılım, fizik vs. bu konularda bazı problemler elbette var futbol takımında. ama daha büyük ve bu sezon acı bir şekilde yüzleşeceğimizden korktuğum konu disiplin ile alakalı. bu takım iki sezon boyunca "aman tadımız kaçmasın", "aman kimse üzülmesin", "olur öyle şeyler, dert etmeye gerek yok" tatlılığında yönetildi. okan hocanın göztepe'den başakşehir'e çalıştığı birçok takımda da başına belirli bir sürenin ardından iş gelmesine sebep olan durum, bu yönetim anlayışıydı. bu yönetim anlayışının galatasaray'da miadı 2023-2024 sezon sonu itibari ile dolmuştur. okan buruk'un miadı dolmamıştır ancak futbolcu grubunu yönetim tarzındaki narinliği mutlaka değiştirmesi gerekir. bu takımda bazı yabancı futbolcuların ilk sezonlarından itibaren başlayan ve her geçen sezon sınırları daha da genişletilen imtiyazları var. o imtiyazlar artık disiplin sınırlarını zorlamaya başladı. saha dışına ve saha içine olumsuz yansıyor bu durum. teknik heyet ve futbolcular arasında olması gereken ve teknik direktörün lehine olması gereken güç ve saygı sınırı, bazı futbolcuların lehine gelişmeye başladı. güç dengesinde ipler bazı yabancı oyuncuların eline geçti. türk futbolculara gelelim. bu takımda bazı türk futbolcuların gruplaştıkları, kadrolaştıkları çok açık. ekipçilik anlayışı söz konusu. bu ekipçi kadronun içerisine girenler var, girmeyenler var. ama bu ekipçi bakış açısı galatasaray'a fayda vermez, zarar verir. yerli-yabancı, bütün bu durumlar okan hoca tarafından "olur öyle şeyler takımlarda" mantalitesi ile ele alınmakta. görmezden gelinmekte. bugüne kadar, bu konular bu bakış açısı eşliğinde kazanılan başarılar doğrultusunda halının altına süpürüldü ama halının altına o kadar çok toz, o kadar çok kir biriktirildi ki; halı artık bu tozu, bu kiri kapatamıyor. müdahale edilmesi lazım. bazı organların kangren olmadan kesilmesi lazım. bu konu isimlerden bağımsız, bu konu maçların sonuçlarından da bağımsız. yarın hatayspor'u 6-0, 7-0 yensek de florya'daki takım tablosunun alınmasını zorunlu hale getirdiği idari ve teknik kararlar değişmeyecek. bu idari ve teknik kararlar için hala yeterli vakit var ama biraz daha geciktirilirse bu hamleler/operasyonlar, sezonu kaybetme ihtimalimiz çok yüksek. benden söylemesi.
  • 36073
    geçtiğimiz sezonu 102 (yazıyla yüz iki) puanla şampiyon tamamlamış takım. beşiktaş maçı inanılmaz bir hezimet oldu farkındayım. ancak herkesin kendisine gelmesi açısından iyi de oldu denebilir. bu takıma güvenmekten başka çaremiz yok. yaratılmak istenen kaos ortamı bize fayda sağlamayacağı gibi rakiplerimize yarayacaktır. itidalli olmalı ve takıma güvenmeliyiz.
  • 36074
    21 ağustos tarihinde şampiyonlar ligi playoff ilk maçına çıkacak takım fakat elimizdeki tek sol beki satmaya çalışıyoruz. hadi sattık diyelim. yeni transferi 13 gün içerisinde transfer edip direk playoff maçına hazırlayabilecek miyiz ? hazırlanacaksa eğer ben kabulüm hemen satalım fakat playoff maçına sol beksiz çıkıp şampiyonlar ligine gidemeyeceksek eğer herkes hesabını ona göre yapsın. bu takım bu sene şampiyonlar ligine olur da gidemezse eğer seneye iflas eder iflas. plansız programsız işleri yarıda bırakıp gereğinin yapılması gerekiyor.
  • 36075
    koca kulüp kimlerin eline kaldı... sözlüğe her gün girip takip ediyorum ama eskisi kadar yazmıyorum.
    bazen insanı çileden çıkartıyorlar ama.

    yahu sen 2 senedir şampiyon bir kulüpsün, şampiyonlar liginden para geldi, boey'i sattın kasan doldu derken resmen eski günlere döndük. kendi ceplerinizi doldurun diye yok bu kulüp, yönetin diye var.

    boey'i sattın kaan'ı, barış'ı oynattın. koca dönem geçti hala bek yok. aldığımız bek oynamıyor herkes kafadan bir şey yazmış. ağrıları var, fiziği yeterli bulmadığı için okan hoca oynatmıyor, okan hocanın istediği alınmadı diye okan hoca oynatmama kararı aldı vs vs. bir yönetici de çıkıp bir açıklama yapmıyor ki biz gerçekleri bilelim. başkan zaten varla yok arasında, iyi bir şey olsa çıkıp konuşur kötü durumlarda ortada yok.

    okan hoca'nın da var hataları ama kulübü yöneten yöneticidir. saha da sorun olursa okan hoca'dan biliriz. ama transferler borçlar ödemeler sizde yahu.

    geçen seneden belli değil miydi orta sahaya bir adam ihtiyacımız, sol bek, sağ bek ihtiyacımız? planlama yok resmen.

    içeride köstebek var deniliyor ama ne hikmetse bulunmuyor ya da bulunmak mı istenmiyor? bu adam ilk geldiğinde de belliydi böyle olacağı. iki sene birilerinin sırtından geçiniyor sonra kaçış. içeriden birilerini ayarlayınca yine geliyor seçiliyor saçma sapan konuşmalar sonra yine ortadan kayboluyor.

    bu sene şampiyon olmamız imkansız gibi görünüyor ve milletin ağzına da laf vermiş olacağız. bak tff gitti şampiyon olamadınız.

    sırf bu lafların altında kalmamak için bile kadronun kaliteli kurulması gerekiyordu. ama bizde bu başkan ve yardımcıları olduktan sonra bu sene bu iş çok zor. son dakika saçma sapan bir iki transfer yaparlar göz boyarlar ve çıkıp bakın biz transfer yaptık derler.

    6. hafta da ezeli rakibimizle oynayacağız adamlar 3 kadro birden çıkartabilecek durumdalar. son bilmem kaç derbi de top bile oynamadık.

    en son süper kupa maçındaki halimizi görüp acilen transfer yapmamız gerekirdi ama lig başlıyor gelen futbolcu sayısı 3.

    play off maçı geldi, rakibimiz güçsüz olsa bile ne olacağını bilmiyoruz sonucun. sen bunu garantilemelisin ki kasana para girsin, kendini avrupa'ya pazarlayabilesin.

    velhasıl; bu sene bu yönetimle biz saç baş yolarız. bundan sonra ne kadar ekmek o kadar köfte..
    sen transfer yapmazsan ben de forma almam, alışveriş yapmam bu kadar basit.

    umarım yıl sonunda ben yanılırım ve unutmazsam gelip editlerim, arkadaşlar çok pis yanılmışım(burayı daha güzel doldurabilirsiniz malum o kelimeyi yazarsam sorun olur) derim.

    erken edit: transfer sayısını yanlış yazmışım. *
App Store'dan indirin Google Play'den alın