• 37520
    herhangi maçın son 15 dakikasına 3-0 önde girse artık maçı kazandığından kimsenin emin olamayacağı bi' takım hüviyetine dönmüş durumda. belki de 5-10 hatta 20 yılda bi' olacak rezaletleri çok kısa bi' zaman dilimine de sıkıştırdık. süper kupa maçında beşiktaş'tan 5 gol yenmesi, 3-0'dan verilen maçlar, ş.ligi'nin dibine demir atmış abuk subuk bi' takıma elenme, kadrosunda part time olarak futbol oynayan oyuncular bulunan yarı amtör sayılabilecek bi' takıma neredeyse yeniliyorduk? üstelik bu kadar para harcayıp bunları yapabilmek gerçekten inanılmaz
  • 37523
    türkiye ligi ve avrupa ligi'nde son sıralardaki takımları yenemeyen takım.

    başlıca sebepleri:

    1- takım ciddi anlamda maç seçiyor. küçük gördüğü takımlara karşı iyi hazırlanmıyor ve sürekli puan bırakmasına rağmen ders almıyor.
    2- iki kanat bekinde de problem var.
    3- yedekler hazır değil. kendilerini salıyorlar.
    4- takım nasıl olsa gol atıyoruz diye savunmayı sürekli boşluyor. bu sezon gol yenmeyen çok az maç var.
    5- muslera iyi bir sezon geçirmiyor. galatasaray'ın tarihinde çok önemli bir yeri var fakat ya kendini toplamalı ya da bir süre yedek kalıp formayı garanti görmemeli. zira kimse galatasaray'dan büyük değil.

    bu konular çözülürse her şey yoluna girer. enseyi karartmayalım. iki maç üst üste puan kaybı geldi fakat hâlâ her şey galatasaray lehine.
  • 37524
    bu sezon* son günlerde alınan kötü sonuçlarda futbolcusundan teknik direktörüne, taraftarından yöneticisine kadar herkesin payı vardır.

    muslera hatalı goller yiyor tamam ama peki ya diğerleri?
    davinson niye bu kadar savruk? abdülkerim niye bu kadar formsuz? kaan ne yapmaya çalışıyor? jakobs niye güven vermiyor? barış-yunus ikilisi formda ama bunlar niye iki günde süperstar triplerine girdi? kerem neden hala kendini kereminho olarak görüyor?

    kısacası ihaleyi tek bir futbolcunun üzerine atarak kimse kendini kurtaramaz, yok öyle yağma! muslera ne kadar suçluysa, davinson da o kadar suçludur, abdülkerim de, kaan da...

    teknik direktörümüz okan hoca da suçlu ama kötü sonuçların gelmesinde en az suçlu olanlardan biri olduğunu da eklemeliyim. avrupa ligi yedek kadromuzda altyapıdan 5 oyuncumuz vardı. yine yedeklerde 2 kaleciyle birlikte ligde çok fazla şans verilmeyen 2 topçumuz var. yani oyuna alınabilecek kerem-batshuayi ikilisi dışında başka yedeğimiz yok desek yeridir. kerem'in ne halde olduğunu da hesaba katınca, yedek kulübemiz adeta yok hükmünde. tamam, kiev beraberliği her anlamda skandal ama adam kısıtlı kadroyla dört günde bir maça çıktığı için elindeki formda oyunculardan da bir süre sonra verim alamaz hale geliyor. barış sakatlansa yerine oynayacak oyuncu yok. keza yunus sakatlansa yine kimse yok. mertens'i dinlendiremiyoruz çünkü alternatifi yok. aynı şekilde jakobs'a bir şey olsa yine yedekte oyuncu yok. yok abi yok kimse yok!
    ha ama şu suçu var, atıyorum kaan haftalardır kötü oynasa bile bir türlü kesik yemiyor. abdülkerim veya davinson ikilisini yedeğe atıp nelsson'u oynatmıyor. jelert'e forma şansı vermiyor. bu oyuncular yeterli veya yetersiz tartışılır ama en azından mevkilerinde oynarlar. berkan'ı stoper yapmak çok mu mantıklı? dinamizmi olmayan kaan'ı bekte oynatmak çok mu mantıklı? o yüzden okan hocanın da artık bu inatlarını bırakması lazım. aksi takdirde kendi kuyusunu kendisi kazar.

    yönetime ise çok ağır şeyler söylemek istiyorum ama bir yandan da pilot olmak istemiyorum.
    her iki bek alternatifimiz yok, mertens'in alternatifi yok, barış-yunus-sallai dışında oynayacak bir kanat oyuncusu yok. nitelik olarak sara-torreira ikilisinin alternatifi yok. koskoca transfer döneminde ülke gezip yiyip içmekten başka hiçbir şey yapmadılar. gardi son anda şapkadan osimhen'i çıkarmasaydı, şu anda sadece batshuayi ile oynuyor olurduk. o derece berbat bir planlama yaptılar.
    sadece bununla da sınırlı değil, hoca ve futbolcuların başarısını bunlar üstlendiler ve hiçbir şey yapmadan şımardıkça şımardılar. ortada fol yok yumurta yok ama gidip uefa kupası temalı pasta kesip poz veriyorlar. böyle böyle camiayı da rehavete sokup bir çuval inciri berbat ediyorlar. takımın haklarını savunamamaları, sürekli rezil olmalarına hiç girmiyorum bile.

    şimdi geldik taraftara...
    fb taraftarı nasıl ki başarısızlıktan delirmişse, bizim taraftarda başarının vermiş olduğu şımarıklığı yaşıyorlar. asla ama asla hiçbir şeyden memnun olmuyorlar. bugün osimhen birçok gol atsa, nice fırsatları da kaçırdı şeklinde eleştiri alır çünkü doyumsuzlar. asla olanla yetinmeyip sürekli arıza çıkarıyorlar.
    keza muslera mesela doksandan gol yese onu bile eleştirirler çünkü yanlış yerde durdu derler. nice galibiyetler alırız ama clean sheet yapmadı diye hoca eleştirilir, futbolcular eleştirilir...
    eleştir eyvallah ama sırf "taraftar eleştiri yapıyor diye takım başarılı" argümanını düşünüp de herkese salça olma. buna sadece belli bir kesimi katmıyorum, ben dahil herkes suçludur.

    o yüzden en çok suçluyu aramak yerine herkes şapkasını önüne koyacak ve düşünecek. biri bile işin içinden sıyrılmaya çalışırsa, bu takım değil 6 puandan şampiyon olamamak, 16 puan fark atsa bile şampiyon olamaz.
    lakin ne zaman ki herkes hatasını kabul edip kucaklaşır, işte o zaman başarılar elde edilir.
    artık tarafını seç.
  • 37525
    hatay ve kiev maçları beni çok üzdü. zaten beş gündür sosyal medya, ekşi sözlük ve spor programlarından uzak duruyordum. yine öyle olacak.

    üç saattir düşünüyorum. şöyle bir şey aklıma geldi. ya biz bu iki maçta rezillik yaşamayıp bu maçları farklı skorlarla geçip kendimizi avutsaydık.

    oysa ki kaç haftadır oyunumuz giderek düşüyor. biz bu haftayı sağ salim atlattığımız için az ve düşük kalite transferler yeterli görülecekti.

    şu anda yaşadığımız süreci en geç bir ay sonra zaten yaşayacaktık. alarm veriliyordu. dibi görmek, reaksiyon almamızı sağlayamaz mı?

    artık görülüyor ki bu takıma sağ bek, stoper, orta saha ve forvet mevkilerine olmak üzere en 5-6 oyuncu şart.

    transfer döneminde bu gerçek yüzümüze tokat gibi çarptı. hâl böyle iken bunun telafisini yapmamız gerekiyor.

    bir tane kanat forvet. eğer ki kutucu geldiyse barış ve yunus alternatifsiz kalmaz.

    bir tane on numara- forvet arkası. mertens’i dinlendirebilecek, onunla rotasyona girebilecek kalitede skorer bir oyuncu.

    bir tane orta saha. oyunun iki yönünü de oynayabilecek, lucas-sara ikilisine alternatif olabilecek, yeri geldiğinde üçlü oynayabilecek fizikli, seri ve hantal olmayan bir oyuncu.

    sağ bek. tartışmasız. burası bizde komple yok. top sürebilen, atletik, fiziksel olarak ezilmeyecek bir oyuncu.

    stoper. hem sağ hem sol stoper oynama kabiliyetine sahip ve gerektiğinde üçlü oynama aklı olan kaliteli bir oyuncu.

    sol bek. burayı bu saatten sonra değiştiremeyiz. ben çok beğenmiyorum kendisini. en azından rotasyona sokabileceğimiz yerli bir bek şart.

    hem ilk 11 oynayabilecek kadar kaliteli hem de kulübe rotasyonunu güçlendirecek 6 oyuncu şart. kutucu ve yerli sol bek dışında kalan dört yabancıyı alabileceğimiz en yüksek kalitede olması şart.

    kadrosu zengin fb bile bana mısın demiyor parasını basıp oyuncu getiriyor. biz artık alarm veriyoruz. bi zahmet gerekli reaksiyonları alın. kara kara düşünmekten mahvolduk.
  • 37527
    1- muslera belli bir süre dinlendirilmeli. illa ki takıma geri dönecek diye bir durum yok, günay iyi oynarsa muslera artık yedek kalmalı.

    2- rotasyona mertens, barış veya yunus'u kesebilecek 2 oyuncu alınmalı. bu oyunculardan biri kutucu olabilir.

    3- sağ bek ve ortasahaya kesinlikle banko 2 adam alınmalı. torreira 3 yıldır koşmaktan yıprandı artık.

    toplam 4 transfer. ben 3'e de okeyim.
  • 37528
    1- sene başında yunus akgün ve barış alper kanat beklerine yardıma gelip adeta rakibin açık kanat oyuncuları ile kavga ediyorlardı. ancak hem biraz havaya girdiler hem de yoruldular maç trafiğinde, çoğu kez ya gelemiyorlar ya da yalandan geliyorlar savunmaya. böylece kanat savunmamız düştü. her iki oyuncumuz da ofansta çok etkili ancak kendilerini yedek bırakabilecek, forma rekabetine girebilecek kimse olmadığının da farkındalar. halbuki ilk yapmaları gereken kanatlarını korumaları. özellikle osimhen ve barış alper'in takımdan kopuk bir halde yaptıkları ön alan baskısı takım savunmasına coğu zaman zarar veriyor. ahmed kutucu ve sallai buraya bir kan getirebilir.

    2- orta alanda torreira- sara- mertens üçlüsü ne fizik olarak ne de sertlik açısından rakibe zaten cevap veremiyordu, haftalar ilerledikçe mertens'in yaşının da etkisiyle orta alanımız çok rahat geçilir oldu. torreira, her tarafa yetişmeye çalışıyor ancak kendi bölgesi zayıf kalıyor. burayı dolduracak sert bir oyuncuya ihtiyaç şart. mario lemina burayı fazlasıyla ikame edebilir. bugün ( 22 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı ) bir kez daha görüldüki ne berkan ne demirbay orta düzey bir avrupa takımına karşı bu yeterliliğe sahip değil.

    3- muslera : çok formsuz evet ama asıl sorun burada değil. bazı alışkanlıklarını terk etmiyor. zayıf yönlerini pek umursamıyor. mesela ayağı iyi değil ama ısrarla uzun menzilli toplar atıyor. zaten topu almakta zorlandığımız maçlarda topu rakibe teslim etmekte çok cömert davranıyor. ben olsam topu muslera'ya atacağıma taca atarım, oyun durur en azından. kaptan sayesinde bütün takım topun peşinden koştu maçın büyük bölümünde. konsantrasyonunda da ciddi bir düşüş var : "gol geliyorum" diyor ama kaptan takımı kendi getirmek için çok tepkisiz. çare günay diyenlere saygı duyuyorum ama avrupa'da kupa hedefi olan bir takımın kalecisi günay olamaz.

    4- stoperlerimiz... davinson sanchez diyoruz, aslan, kaplan diyoruz. çok hayati hatalar yapıyor son maçlarda. bu takımın savunma hattını orta sahaya kadar çeken, cüretkar, orta sahaya tampon olan, kaleciye kolay kolay geri pas vermeyen sanchez gitti yerine tedirgin, hata yapmaktan korkan sanchez geldi. abdülkerim... iyice hantallaştı, hava toplarını net bir şekilde karşılayamaz hale geldi. o da hata yapmaktan korkar hale geldi. ancak yine de bu kadar kolay pozisyon verip, bu kadar çok gol yememizde bence en az günah kendilerinde. yine de nelsson'u kazanmak fena olmaz. bir süre oyuncuları dinlendirmek fena bir düşünce değil. mental olarak yenilenmeye ihtiyaç duyan oyuncularımızın başında davinson sanchez geliyor.

    okan hocanın yemeyi içmeyi bırakıp savunma çalışması lazım. bu takım derli toplu, kutu gibi bir takım defansı yapabilmeli. özellikle bazı oyunculara aslî görevlerinin müdafaa olduğu bir kez daha hatırlatılmalı. 2022-23 sezonunda 36 maçın 18'ini gol yemeden tamamlayan takımın başında okan buruk, kalesinde muslera, stoperinde abdülkerim ve nelsson, orta sahasında torreira vardı. kime ait olduğunu bilmediğim şu meşhur sportif aforizmayı hatırlatarak sözlerime son veriyorum:
    " hücum maç kazandırır ama savunma şampiyonluk ."
  • 37530
    kendisinin hatalarını düzeltmesinin önünde çok önemli iki yanılgı vardır/olacaktır.

    1. gabriel sara'nın yokluğu nedeniyle kötü oynadığımızı düşünmek.
    2. muslera'nın kötü performansı yüzünden bu kadar gol yediğimizi düşünmek.

    ve büyük ihtimalle biz yine birinden çok sağlam bir tokat yiyene kadar bu ikisi ile kendimizi avutmaya devam edeceğiz.
  • 37532
    uefa avrupa ligi 2024-2025 sezonunuda rfs, malmö, elfsborg ve dinamo kiev ile yaptığı maçlarda toplam 10, maç başına 2.5 gol yiyen takım.

    olay stoper, kaleci, bek kalitesi falan değil. transferle çözülecek bir şey de değil. oyunu tutamama ve ciddiyetsizlik sorunlarını çözebilecek bir şekilde de yönetilmiyor şu an. sene sonuna kadar yediğimizden fazlasını atmaya çalışacağız ve değişen hiçbir şey olmayacak gibi gözüküyor.
  • 37533
    başakşehir maçından sonra önümüzde ki fikstüre bakıp hatay ve kiev ve konya maçlarını kayıpsız atlatırız dışarda ajax ve antep maçlarından ve içerde rize maçlarından en az bir galibiyet iki beraberlik alırız diyordum. ilk iki maçta beraberlik haklarımızı kullandık üç maçtanda galibiyet almamız lazım. alabilir miyiz peki? hiç sanmıyorum. fikstürün en kolay yerinde iki hata yaptık. en zor kısımda ne yapacağız allah bilir.
    (bkz: 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı)
  • 37534
    avrupa arenasında inanılmaz sorun yaşayan takım. iki yıldır elemeler dahil 20 küsur maç oynamışızdır ve bir tane arkamıza yaslanıp rahat bir şekilde kazandığımız maç yok. artık bu tesadüf olamaz heralde. en büyük sorunlarından biri orta saha kurgusu bu takımın. bu iki yıllık süreçte beni tatmin eden üç tane maç var. manu ve iki bayern maçı. bu üç maçın ortak noktası göbekte ayağı iyi bir tutucu orta saha olan kaan ile oynamamız. tor-sara-mertens bu üç isim teker teker baktığın zaman çok iyi oyuncular ama uyumlu değiller. bu yorumu yapmak için guardiola olmaya gerek yok. lig için seni kotarabilirler ama avrupa için olmuyor işte. çok rahat geçiş yiyorsun veya üzerine çullanabiliyor karşı takım çünkü çok fazla boşluk veriyorsun.
    avrupa’da top 16 elemesinde elenip rezil olmak istemiyorsak ya mertens ya da torreira’dan vazgeçmek gerekiyor. üçlü oynayacaksak da her iki kanatta da bek ile oynamalıyız. eleme maçlarında çerez gibi gol yememen gerekiyor her golün önemi var.
  • 37535
    2024-25 futbol sezonunda takım savunmasında ciddi problem yaşıyoruz. acizane bunun sebeplerinin çok bariz, tespitinin basit olduğunu düşünüyorum.

    1. maçlarımızda 10 kişi ile hücum ederken 5 kişi ile savunma yapıyoruz. son zamanlarda yediğimiz gollere baktığımızda rakipler bize set hücumlarında bile 4'e 4, 5'e 5, 6'ya 6 hücum ediyor. dünyanın hiç bir yerinde bu sürdürülebilir bir durum değildir. halı saha maçı yapar gibi 5 kişi ileride 5 kişi defansta oynayamayız. zaten 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı sonrası sanchez ve abdülkerim de kibarca buna değinmiş. takım olmalıyız ve hep birlikte savunma yapmalıyız demişler.

    https://www.galatasaray.org/...nu-aciklamalar/57027

    https://www.ntvspor.net/...f19202a29803f72f8399

    2. peki orta saha ve özellikle hücum hattı geriye neden koşmuyor. bunun bir çok sebebi olabilir. yediğimizden fazlasını atmanın güveni, çekirge gibi sıçrayarak alınan galibiyetlerin verdiği rehavet, yorgunluk, konsantrasyon eksikliği vs. rehavetin bir sebebi kadro darlığı da olabilir. çünkü ilk 11 oyuncularında formamı kaybederim korkusu yok. bu çok önemli.
    mesela son 2 yıldır takım savunmamızın en yüksek olduğu zamanlar ligin son haftaları oluyor. 2022-23 sezonunda şampiyon çıktığımız fb maçı öncesinde 4 haftada 9 gol atıp 1 gol yerken, son 10 haftada bu oran 25/8 olmuş. burada da 6 golü üst üste 3'er tane olmak üzere karagümrük ve bjk maçlarında olmuş. yani 8 haftada 21 gol atıp 2 yol yemişiz.
    2023-24 sezonunda geldiğimizde de benzer bir tablo var. final haftalarında yine yarı şampiyon çıktığımız fb maçı öncesindeki son 6 maçta 21 gol atarken sadece 4 gol yemişiz.

    3. son olarak da bu maraton 13-14 tane oyuncu ile gitmez. okan hoca ne yapacak edecek tüm futbolculardan verim alacak. bu futbolcuları skor olarak öndeyken son dakikalarda oyuna almakla ya da sadece ziraat türkiye kupasında oynatmakla kritik anlarda sahaya atmak arasında fark var. oyuncu kendini önemli hissetmeli.

    bu geceki maçta 84. dakikada oyuna girmelerine rağmen kısıtlı sürede jelert, yusuf demir ve batshuayinin performansını beğendim. jelert süratiyle önemli bir atağı keserken topun bizde kalmasını sağladı, yusuf demir osimhen'e nefis orta kesti, bats da daha hareketliydi. çünkü oyuna girdiklerinde skor 3-3'dü. eğer 3-1 öndeyken maç antrenman havasında geçerken sahaya atarsan onlar da ancak idare ederdi.

    ezcümle takım tekrar topu ısıran, aç futboluna geri dönmeli. tabi rotasyon da şart. yorgunluk olabilir ve bunu asla hafife alamayız. önümüzde sezonun yarısı en az 20 belki 25-30 maç daha var. bu dönemde 12-13 değil en az 17-18 kişi rotasyona dahil olmalı. hem jelert, yusuf, bats, nelsson gibi mevcut oyuncuları kazanıp hem de devre arası en az 3 takviye daha yapmamız lazım.
  • 37536
    avrupa’da bir beklentim kalmadı. sezonun kalanında antep, rize, kasımpaşa, alanya, beşiktaş, samsun, eyüp, trabzon, göztepe deplasmanlarına gidecek takım. fb maçı öncesi ve sonrasında avrupa liginde 2 playoff maçı bizi bekliyor. kupa maçları da külfet olacak. fb avrupa’da playoffa kalamazsa/kalmak istemezse hiç şaşırmam. hal böyleyken bu dar kadroyla kaybedilen momentumla tepe taklak olma ihtimalimiz düşük formumuz da düşünülünce azımsanmayacak ölçüde mevcut. ne yapıp edip momentumu ele alıp ciddi takviyeler yapılması gerekiyor. bu sezon sampiyon olan direk sampiyon ligine gidecek. pragmatist anlayışla rüzgarı tekrar arkamıza almamız şart.
  • 37537
    hala daha ne kadar az kişinin dile getirdiğini şaşırarak gözlemliyorum:
    en büyük problemi, sağ bekte kaan ayhan’ı kullanmak olan takımımız. şöyle bir zincirleme reaksiyona sebep oluyor kaan ayhan:
    -ikili mücadele, hava topu ve isabetli pas oranları sıfır kaan’ın. şaka değil gerçek anlamda sıfır yani. maç istatistiği olarak… yani kaan sadece sahada yer tutuyor. oyuna hiç bir şekilde dahil olmuyor.
    -kaan ileri çıkmıyor ve bu da sağ tarafın felç olmasına yarıyor. defansif anlamda da ileri gelmiyor. orayı torr kapamak zorunda kalınca merkez alanımız bomboş kalıyor.
    -kaan ataklara da katılmıyor. hal bu olunca sağda oynayan oyuncumuz çizgi mi yoksa içeri katetme mi yapsa kararsız bir oyun sergiliyor.
    -hava topu başarı oranı da sıfır kaan’ın. eh her topa apo veya davinson çıkamaz. alan ve adam boş kalıyor arkada.
    kesinlikle ama kesinlikle takımdan kesilmesi şart olan ilk oyuncusu kaan ayhan olan canımız. yoksa durum daha da vahim hale gelecek.
  • 37539
    takım savunmasını oturtamazsa ve yedek rotasyonu için doğru transferleri yapamazsa eğer avrupa kupasına play off tan elenecek ve türkiye liginde ise şampiyonluğu kaptıracak takımdır. her maç gol yiyen bir takımın herhangi bir kulvarda başarılı olma olasılığı yoktur. bu transfer ile de çözülecek bir konu değildir. siz bugün prime maldini ile cafuyu bu takıma getirin onlarda her maç gol yeme sorununa çare olmayacaktır. çünkü sorun bireysel performanslardan ziyade daha yapısal bir sorun. bu sorunun da tek çözümü okan burukta. geçtiğimiz iki sezon nasıl az gol yiyen takım olduysa bu sezonda yine aynı şekilde bugünün takımına uygun çözümü kendisi bulacaktır.
  • 37540
    bizim ligdeki kalite malum. puan olarak iyi durumda olsak da bu bir başarı kriteri değil. avrupa ligindeki neredeyse en kötü takımlara (rigas skola, malmö, dinamo kiev) dahi diş geçiremiyoruz. hal böyleyken "hedef kupa" temalı paylaşımlar çok komik duruyor maalesef. takımda radikal değişiklikler şart yoksa geçen seneki prag faciasını bir daha yaşayacağız.
  • 37542
    acil bir şekilde sağ beke orta sahaya ve hem kanat hem forvet oynayabilen mertens'in yerine de ikame edebileceğimiz bir futbolcuya ihtiyaç duyan takımımızdır. bu takımın stopere ihtiyacı falan yok. en azından acil bir şekilde yok. acil olan ihtiyaçlarımız yukarıda saydıklarım.

    elimizdeki 4 stoperle pekala ligi de avrupa'yı da götürebiliriz. yaz transfer dönemine gelince bana göre davinson'un yanına bir stoper bulmalıyız. abdülkerim artık üçüncü stoper olmalı. ama bu operasyona şimdi girişmeye gerek yok.

    ayrıca transferler için maalesef yine çok geç kalıyoruz hafta sonu konyaspor maçında bu takımın en azından sağ bek ve kanat forvet oynayan oyuncusunun eklenmiş olması gerekiyordu. bizim ihtiyaçlarımız geçen yazdan beri zaten belli neden transferler bu kadar geç oluyor anlamıyorum.

    neden sürekli avrupa takımlarının transfer döneminin bitmesini ve orada hiçbir boka yaramayan oyuncuların bize düşmesini bekliyoruz onu da anlamıyorum transfer görmek isteyen gitsin göztepe'nin transferlerine baksın yapacağımız transferler bizim bunlardır.
  • 37543
    maçı tutma anlamında oyuncu eksiği olan takımdır. herhangi bir maçımızda oyunu tutmak istediğimizde normalde olması gereken kaan'ın yedekten mertens'in yerine girerek sara & torreira ikilisinin arkasında konumlanarak yüklenen rakibe havadan ilk seti çekmektir. sonrasında da nelsson-jakobs değişikliği yaparak abdülkerim'i sabit bek yaparak savunmayı garanti altına almaktır. çok defansif olacağımızı düşünenlere ise maçlarımızın 65. dk sonrasında takım eforunun ne kadar düştüğüne bakmalarını öneririm.
App Store'dan indirin Google Play'den alın