17013
kendisinin fanıydım. bence bu sene en sağlam galatasaray'ı yaratma konusunda iddialı da başlamıştı. ancak kibirle maç küsümseyen oyuncu grubuna söz geçiremedi, belki de kendisi de o kibre yenik düştü ve domino etkisiyle taa malmö deplasmanında başlayan seri saçmalamalar sonucu önce ilk 8'i kaybetti, sonra avrupa ligini, şimdi de ligi ne zaman verir onu tartışıyoruz.
takım sağlam durmuyor. maç alırken barış ve osimhen'in sırtına binip gidiyor. yaklaşık 2 aydır bu böyle. bu sene şampiyon olsa dahi bu adamların 2si de seneye olmayacak. o zaman ne yapacağız hocam? oyuncular değişse de bağlı olunan taktiğin baki kaldığı bir galatasaray görmeyeli ne kadar zaman oluyor ben de hatırlamıyorum. bir oyuncu maça ortasahada başlıyor, bi bakıyorsun 40. dakikada stopere çekilmiş, 70'de sağ bek olmuş. başka bir ortasahana bi bakıyorsun sol bekte devam ediyor. bir takımın taktik esnekliği olması başkadır tarhana çorbası olması başkadır. hoca taktik show değil bildiğin tarhana yapıyor da haberi yok.
bir takımın başarıya ulaşması makineleşmesine bağlıdır. ortasahadaki oyuncu topu ayağına alınca sağdan kim kaçıyor soldan kim uzuyor bilir. kafasını kaldırmasına gerek olmadan forveti nasıl konumlanmış ezberinde olur. ama bizde öyle mi? taktik belli değil, kim nerde oynuyor belli değil, maç içinde kim nereye geçmiş hele o hiç belli değil. bu şekilde sürekli çorba karıştırır gibi mevki değişimleri devam ederse burdan çok bir başarı çıkmayacağı bariz.
bu sene taraftarın avrupada başarı istediği seneydi. bu kadar yüksek paralar harcayarak bir zahmet trabzonun falan önünde şampiyon olacaktın zaten. bir rakibin fener vardı. bakalım haftaya ölüm kalım maçında ölecek misin yine? o maç giderse cepte görülen şampiyonluk da gider.
okan hoca ile uzun yıllar birlikte olma hayali kuruyordum. sonra geçen sene hocanın bize fazla gelmeye başladığını ve avrupaya transfer yapmasının olası olduğunu düşünmeye başladım. sonra bu sene young boys faciası sonrasında kurduğu takımla ilk 2 ay esip gürleyince sene sonu kesin avrupa yapar biz ne yapacağız diyordum ki hoca geldi bir çuval inciri berbat etti. şu sefil avrupa takımlarından birini yensen bugün fener andertleth ile oynarken sen dinleniyor olacaktın. şu az rezilliklerini görmeyecektin. şimdi ne oldu? bir dinano kiev rezilliği yüzünden belki avrupayı, belki ligi verdin. özgüven bırakmadın, huzurumuzu kaçıralı çok oldu.
şimdi istifa demem. bırak git de demem. ancak kaan ayhan gibilere prim vermeye devam edersen, göz göre göre beli dönmeyen adamlara idman yaptıramamaya devam edersen sene sonunda şampiyon da olsan sorgularım. sorgulanırsın. bu seneden tek beklentim fenerbahçe 4. yıldızı alamadan 5. yıldızı takıp güzel bir psikolojik baskı yaratmak. başka da elimizde bir şey kalmadı zaten. kocaman bir yazık. sorumlusu da en çok da sensin hocam.
takım sağlam durmuyor. maç alırken barış ve osimhen'in sırtına binip gidiyor. yaklaşık 2 aydır bu böyle. bu sene şampiyon olsa dahi bu adamların 2si de seneye olmayacak. o zaman ne yapacağız hocam? oyuncular değişse de bağlı olunan taktiğin baki kaldığı bir galatasaray görmeyeli ne kadar zaman oluyor ben de hatırlamıyorum. bir oyuncu maça ortasahada başlıyor, bi bakıyorsun 40. dakikada stopere çekilmiş, 70'de sağ bek olmuş. başka bir ortasahana bi bakıyorsun sol bekte devam ediyor. bir takımın taktik esnekliği olması başkadır tarhana çorbası olması başkadır. hoca taktik show değil bildiğin tarhana yapıyor da haberi yok.
bir takımın başarıya ulaşması makineleşmesine bağlıdır. ortasahadaki oyuncu topu ayağına alınca sağdan kim kaçıyor soldan kim uzuyor bilir. kafasını kaldırmasına gerek olmadan forveti nasıl konumlanmış ezberinde olur. ama bizde öyle mi? taktik belli değil, kim nerde oynuyor belli değil, maç içinde kim nereye geçmiş hele o hiç belli değil. bu şekilde sürekli çorba karıştırır gibi mevki değişimleri devam ederse burdan çok bir başarı çıkmayacağı bariz.
bu sene taraftarın avrupada başarı istediği seneydi. bu kadar yüksek paralar harcayarak bir zahmet trabzonun falan önünde şampiyon olacaktın zaten. bir rakibin fener vardı. bakalım haftaya ölüm kalım maçında ölecek misin yine? o maç giderse cepte görülen şampiyonluk da gider.
okan hoca ile uzun yıllar birlikte olma hayali kuruyordum. sonra geçen sene hocanın bize fazla gelmeye başladığını ve avrupaya transfer yapmasının olası olduğunu düşünmeye başladım. sonra bu sene young boys faciası sonrasında kurduğu takımla ilk 2 ay esip gürleyince sene sonu kesin avrupa yapar biz ne yapacağız diyordum ki hoca geldi bir çuval inciri berbat etti. şu sefil avrupa takımlarından birini yensen bugün fener andertleth ile oynarken sen dinleniyor olacaktın. şu az rezilliklerini görmeyecektin. şimdi ne oldu? bir dinano kiev rezilliği yüzünden belki avrupayı, belki ligi verdin. özgüven bırakmadın, huzurumuzu kaçıralı çok oldu.
şimdi istifa demem. bırak git de demem. ancak kaan ayhan gibilere prim vermeye devam edersen, göz göre göre beli dönmeyen adamlara idman yaptıramamaya devam edersen sene sonunda şampiyon da olsan sorgularım. sorgulanırsın. bu seneden tek beklentim fenerbahçe 4. yıldızı alamadan 5. yıldızı takıp güzel bir psikolojik baskı yaratmak. başka da elimizde bir şey kalmadı zaten. kocaman bir yazık. sorumlusu da en çok da sensin hocam.