83
geçen sezon inter, leverkusen ve atalanta'nın yükselişinden sonra 3'lü savunma varyasyonlarına ilgim arttı. işin taktik kısmı daha çok ilgimi çektiği için bu takımları çokça izledim. izledikçe üçlü savunmanın vaat ettiklerini gördüm ve heyecanlandım.
taraftarların bir kısmının sert bir şekilde, pek de etraflıca düşünmeden bu dizilişi istememesini anlayabiliyorum. zira bu dizilişe bu topraklarda 3-4 yıl önce jorge jesus'un 8-9 maç denemesinden başka pek rastlanılmadı. jorge'nin o takımının, 3'lü defansa çok uygun olmadığını düşünüyorum ama o ayrı mesele.
3'lü defansa karşı olan taraftarlarımızın bu du diziliş anlayabilmeleri için 4-5 hafta bu 3 takımı izlemesini tavsiye ediyorum. city'i de bunların arasına koyabiliriz belki ama onlar klasmanımız sayılmazlar. eminim ki izledikten sonra sempatileri artacak.
3'lü defans, hem enine hem de boyuna sahayı çok iyi parselleyebiliyor(futbolcular pozisyonunu doğru alırsa). enine 3'lü ve 5'lü defans orta saha kontrolü, rakibe alan bırakmıyor. özellikle en büyük problemimiz olan geçiş hücumlarını önlemede gerideki 3'lünün inanılmaz etkisini görüyorsunuz. yine rakip yarı alanda kaptırılan toplarda 5'li orta sahanın alan daraltarak pres ile top kazanma şansı artıyor, keza 5 kişilik orta saha ile enine kalabalık oluyorsunuz. bizim gibi pres futbolu oynayan takımlar için bulunmaz nimet.
yine 2 kanat bekinin de geçişlerde hızlı ileri çıkması ile rakip defansı enine genişlemek durumunda bırakıyorsunuz. içeri kateden her +1 futbolcu gol şansı demek.
yatayda da 3'lü dizilimde bir çok katman var. defanstan başlayarak sol ve sağ stoperin rakibe basması sırasında arkada en az 1 kişi bırakarak katman oluşturuyor ve bu ikilinin kademesine girebiliyorsunuz.
kanat beklerin pozisyonuna göre hem ileri ikiliye yaklaştırıp ikiye bir şansı elde ediyor, hem de defansif aksiyonlarda sol-sağ stoperlerle kademe, sağ ve sol orta saha içlerle ise sıkıştırma şansı elde ediyorsunuz. ve bunları yaparken defansta +1 stoper, hücumda ise +1 forvet arkası desteği alıyorsunuz.
elfsborg maçında forvet arkası oynayan icardi ve mertens'e, arkasında 2 orta saha ile daha rahat oynama şansı veriyorsunuz. zira defans hattı ile forvet hattı arası mesafe kısalıyor, bu iki isim daha dar alanda enerjilerini kullanıyor. ben özellikle mertens ve torreira'nın sıklıkla şiddetli defansif deparlar atmak zorunda kalmalarından çok rahatsızdım. üçlü formasyonda bunlar azalacaktır.
muhtemel dezavantajlar elbette var. özellikle beklerin kondisyonları çok kritik öneme sahip. geri dönüşlerde tembel davranırlarsa ki bunu elfsborg maçında barış'la yaşadık ve gol yedik, çok sıkıntı yaşanabilir. 2'li forveti ise arkasındaki hat çoğunlukla taşıyabilir fakat yüksek eforlu maçlarda forvet arkası yerine ortada 3 isimle çıkmamız daha faydalı olur. bunun yanında bireysel hataları da mutlak suretle azaltmalıyız. oyun ezberi ve pozisyon bilgisi elbette ki çok büyük öneme sahip ve oynadıkça gelişecektir.
taraftarların bir kısmının sert bir şekilde, pek de etraflıca düşünmeden bu dizilişi istememesini anlayabiliyorum. zira bu dizilişe bu topraklarda 3-4 yıl önce jorge jesus'un 8-9 maç denemesinden başka pek rastlanılmadı. jorge'nin o takımının, 3'lü defansa çok uygun olmadığını düşünüyorum ama o ayrı mesele.
3'lü defansa karşı olan taraftarlarımızın bu du diziliş anlayabilmeleri için 4-5 hafta bu 3 takımı izlemesini tavsiye ediyorum. city'i de bunların arasına koyabiliriz belki ama onlar klasmanımız sayılmazlar. eminim ki izledikten sonra sempatileri artacak.
3'lü defans, hem enine hem de boyuna sahayı çok iyi parselleyebiliyor(futbolcular pozisyonunu doğru alırsa). enine 3'lü ve 5'lü defans orta saha kontrolü, rakibe alan bırakmıyor. özellikle en büyük problemimiz olan geçiş hücumlarını önlemede gerideki 3'lünün inanılmaz etkisini görüyorsunuz. yine rakip yarı alanda kaptırılan toplarda 5'li orta sahanın alan daraltarak pres ile top kazanma şansı artıyor, keza 5 kişilik orta saha ile enine kalabalık oluyorsunuz. bizim gibi pres futbolu oynayan takımlar için bulunmaz nimet.
yine 2 kanat bekinin de geçişlerde hızlı ileri çıkması ile rakip defansı enine genişlemek durumunda bırakıyorsunuz. içeri kateden her +1 futbolcu gol şansı demek.
yatayda da 3'lü dizilimde bir çok katman var. defanstan başlayarak sol ve sağ stoperin rakibe basması sırasında arkada en az 1 kişi bırakarak katman oluşturuyor ve bu ikilinin kademesine girebiliyorsunuz.
kanat beklerin pozisyonuna göre hem ileri ikiliye yaklaştırıp ikiye bir şansı elde ediyor, hem de defansif aksiyonlarda sol-sağ stoperlerle kademe, sağ ve sol orta saha içlerle ise sıkıştırma şansı elde ediyorsunuz. ve bunları yaparken defansta +1 stoper, hücumda ise +1 forvet arkası desteği alıyorsunuz.
elfsborg maçında forvet arkası oynayan icardi ve mertens'e, arkasında 2 orta saha ile daha rahat oynama şansı veriyorsunuz. zira defans hattı ile forvet hattı arası mesafe kısalıyor, bu iki isim daha dar alanda enerjilerini kullanıyor. ben özellikle mertens ve torreira'nın sıklıkla şiddetli defansif deparlar atmak zorunda kalmalarından çok rahatsızdım. üçlü formasyonda bunlar azalacaktır.
muhtemel dezavantajlar elbette var. özellikle beklerin kondisyonları çok kritik öneme sahip. geri dönüşlerde tembel davranırlarsa ki bunu elfsborg maçında barış'la yaşadık ve gol yedik, çok sıkıntı yaşanabilir. 2'li forveti ise arkasındaki hat çoğunlukla taşıyabilir fakat yüksek eforlu maçlarda forvet arkası yerine ortada 3 isimle çıkmamız daha faydalı olur. bunun yanında bireysel hataları da mutlak suretle azaltmalıyız. oyun ezberi ve pozisyon bilgisi elbette ki çok büyük öneme sahip ve oynadıkça gelişecektir.