961
rus takımlarının elenmesi sonrası dahil olduğu eurocup women'in dörtlü finali için gün itibarı ile fransa yollarına düşmüş olan takım. yarı finalde ev sahibi ile finale çıkma mücadelesi verecek. yarı finalin diğer ayağında ise favori gösterilen çukurova ile 2018'de kupayı elinden aldığımız venezia kozlarını paylaşacak. bu iki maçın kazananı da 7 nisan akşamı kupa için sahaya çıkacak.
açıkçası bu tarz finallerde yüzdemiz çok yüksek olsa da enteresan bir ruh hali içinde gidiyoruz. takımın en büyük silahı konumundaki kelsey plum sadece bu iki maç için amerika'daki milli takım kampından fransa'ya geçti, oradan tekrar ülkesine geri dönecek. kalitesi ve takım içindeki rolü tartışılmaz olsa da maaş alamadığı için takımdan ayrılmış durumda iken ne katkı vereceği tabi merak konusu.
yönetimin ibra edilememesi sorası şube yönetiminin önümüzdeki sezon olmayacağı kesinleşti. hal böyle olunca da eurocup finaline yetiştirilmesi hedeflenen transfer "bütçe kullanamama" bahanesiyle iptal edildi. bahane, çünkü aynı bütçe kullanamama durumuna sahip olan erkek basketbol takımına transfer yapıldı. koç da kazanılan beşiktaş deplasmanı sonrası yayıncı kuruluşa "çok şey söylemek de istiyorum, söylememek de istiyorum" gibilerinden bir mesaj verdi, hatta bu mesajı resmi sitede sansüre uğradı.
bir avrupa kupası dörtlü finaline takımı kafası rahat götürmekten bile aciz bir kulübüz aslında. bu detaylar da kimsenin umrunda değil. transfer komsiyonlarından büyüttüğü sermayesiyle var olan çukurova bile bizden daha hazır ve daha favori olarak gidiyor fransa'ya. kazanırsak takımı övüp caka satmak, kaybedersek koç başta olmak üzere herkesi asmak için bekleyen kitle nedense sessiz kalıyor tüm yaşananlar karşısında.
insan hakikaten isyan ediyor, soğuyor tüm bu durumlar karşısında. kazansak çok sevinemeyeceğim, kaybetsek üzülemeyeceğim. insan sevmekten vazgeçmese de bıkıyor bir yerde. bu sahipsizlikten, adaletsizlikten, ilgisizlikten. kamuoyu diye uğraştığımız zırdeli sürüsünden bile bıkıyor.
yazık günah gerçekten...
açıkçası bu tarz finallerde yüzdemiz çok yüksek olsa da enteresan bir ruh hali içinde gidiyoruz. takımın en büyük silahı konumundaki kelsey plum sadece bu iki maç için amerika'daki milli takım kampından fransa'ya geçti, oradan tekrar ülkesine geri dönecek. kalitesi ve takım içindeki rolü tartışılmaz olsa da maaş alamadığı için takımdan ayrılmış durumda iken ne katkı vereceği tabi merak konusu.
yönetimin ibra edilememesi sorası şube yönetiminin önümüzdeki sezon olmayacağı kesinleşti. hal böyle olunca da eurocup finaline yetiştirilmesi hedeflenen transfer "bütçe kullanamama" bahanesiyle iptal edildi. bahane, çünkü aynı bütçe kullanamama durumuna sahip olan erkek basketbol takımına transfer yapıldı. koç da kazanılan beşiktaş deplasmanı sonrası yayıncı kuruluşa "çok şey söylemek de istiyorum, söylememek de istiyorum" gibilerinden bir mesaj verdi, hatta bu mesajı resmi sitede sansüre uğradı.
bir avrupa kupası dörtlü finaline takımı kafası rahat götürmekten bile aciz bir kulübüz aslında. bu detaylar da kimsenin umrunda değil. transfer komsiyonlarından büyüttüğü sermayesiyle var olan çukurova bile bizden daha hazır ve daha favori olarak gidiyor fransa'ya. kazanırsak takımı övüp caka satmak, kaybedersek koç başta olmak üzere herkesi asmak için bekleyen kitle nedense sessiz kalıyor tüm yaşananlar karşısında.
insan hakikaten isyan ediyor, soğuyor tüm bu durumlar karşısında. kazansak çok sevinemeyeceğim, kaybetsek üzülemeyeceğim. insan sevmekten vazgeçmese de bıkıyor bir yerde. bu sahipsizlikten, adaletsizlikten, ilgisizlikten. kamuoyu diye uğraştığımız zırdeli sürüsünden bile bıkıyor.
yazık günah gerçekten...