21986
inatla bildiğini okuma konusunda gördüğüm en istikrarlı kişidir. başardığı zaman kraldır, başaramadığı zaman ise istifa sesleri yükselir.
maalesef hoca hiçbir zaman esnek olmayı başaramadı. hiçbir zaman "bu olmuyor, inadan lüzum yok" demedi. hep inat etti. başarıları çoğunlukta elbette. ama türk futbol tarihinin en büyük ve kariyerli teknik direktörü olmasına rağmen fatih terim dendiğinde akla gelen tek şey "önde baskı" oluyor.
yok takım yenildi filan diye istifa etmeyecek elbette. etmemeli de. ama bu işi kafasında bitirdiyse, istifa etmek için mağduriyet arıyorsa şu an bıraksın. daha da uzatmasın. zira takımla neredeyse tamamen ilgisini koparmış durumda. ali koç'la, hakemlerle, yönetimle ve en son taraftarla tartışmaktan takımı bıraktı bir kenara. bildiğin herkes inatlaşıyor artık.
sezon başından beri farklı bir şeyler denediği her seferinde iyi ya da kötü meyvesini almışken önünde sonunda yine bildiğini okuma derdiyle kaybetti. elinde çok geniş, bol alternatifli ve daha da önemlisi pek çok farklı dizilişi oynatabileceği bir takım var. ama gözü sadece pas yapmak, topa hakim olmak ve önde göstermelik pres dışında başka bir şeyi görmüyor. 3 senedir "kendi takımını" kuramadı. tamam. o zaman bu inat neden? kendinin olmayan bir takım gibi oynatamaz mı bu takımı? oynatır. bal gibi de oynatır.
ama oynatmıyor. çünkü sürekli "bu oyuncuları ben istemedim"i göstermek için hem sahada hem de maç sonu röportajlarında elinden geleni yapıyor. hocam istemediysen aldırmasaydın. alınan oyuncuların hepsi de gayet iyi. ama sen inatla belhanda, mariano ve feghouli ısrarıyla takımı bitiriyorsun.
ben hocanın artık fırsat kolladığını düşünüyorum. bence belhanda olayıyla bir fırsat yakaladı. önümüzdeki hafta arena'da maça belhanda'yla başlayıp, taraftardan tepkiyi alıp bir şekilde istifa yoluna gidebileceğini düşünüyorum.
maalesef hoca hiçbir zaman esnek olmayı başaramadı. hiçbir zaman "bu olmuyor, inadan lüzum yok" demedi. hep inat etti. başarıları çoğunlukta elbette. ama türk futbol tarihinin en büyük ve kariyerli teknik direktörü olmasına rağmen fatih terim dendiğinde akla gelen tek şey "önde baskı" oluyor.
yok takım yenildi filan diye istifa etmeyecek elbette. etmemeli de. ama bu işi kafasında bitirdiyse, istifa etmek için mağduriyet arıyorsa şu an bıraksın. daha da uzatmasın. zira takımla neredeyse tamamen ilgisini koparmış durumda. ali koç'la, hakemlerle, yönetimle ve en son taraftarla tartışmaktan takımı bıraktı bir kenara. bildiğin herkes inatlaşıyor artık.
sezon başından beri farklı bir şeyler denediği her seferinde iyi ya da kötü meyvesini almışken önünde sonunda yine bildiğini okuma derdiyle kaybetti. elinde çok geniş, bol alternatifli ve daha da önemlisi pek çok farklı dizilişi oynatabileceği bir takım var. ama gözü sadece pas yapmak, topa hakim olmak ve önde göstermelik pres dışında başka bir şeyi görmüyor. 3 senedir "kendi takımını" kuramadı. tamam. o zaman bu inat neden? kendinin olmayan bir takım gibi oynatamaz mı bu takımı? oynatır. bal gibi de oynatır.
ama oynatmıyor. çünkü sürekli "bu oyuncuları ben istemedim"i göstermek için hem sahada hem de maç sonu röportajlarında elinden geleni yapıyor. hocam istemediysen aldırmasaydın. alınan oyuncuların hepsi de gayet iyi. ama sen inatla belhanda, mariano ve feghouli ısrarıyla takımı bitiriyorsun.
ben hocanın artık fırsat kolladığını düşünüyorum. bence belhanda olayıyla bir fırsat yakaladı. önümüzdeki hafta arena'da maça belhanda'yla başlayıp, taraftardan tepkiyi alıp bir şekilde istifa yoluna gidebileceğini düşünüyorum.
