• 22882
    eskiden "asker futbolcu" diye bir tabir vardı. takımdaki "generallerin" yükünü taşır, koşar, basar, yeri gelir tuvaleti temizler yeri gelir patates soyar, yeri gelir izmarit toplardı bu askerler. artık futbol böyle bir oyun değil dememe gerek yok zaten. bunu bilmeyen ilkokul öğrencisi kalmadı. artık şampiyonlar ligi seviyesinde bizim kendimize yakın görebileceğimiz takımlar 11 tane subayla oynuyorlar. özel yetenekli oyuncunun ardını toparlayan düz ama çalışkan topçular tarihe karıştı.

    bize gelirsek. kadro mühendisliğimiz ne yazık ki yanlış yapıldı. takımın yaş ortalaması transfer dönemi boyunca günden güne artarken hepimiz öylece izledik. pres gücü düşük bir takım olacağımızı bile bile görmezden geldik. şu kadroda falcao, seri, feghouli isimleri yazmasaydı da fatih terim'in pres oyununu oynayabilecek no-name isimler yazsaydı şu an rezil fenerbahçe ve beşiktaş'ın yanında değil tepedeydik.

    fatih terim pas oyununu oynatabilen bir hoca değil. fatih terim'i severim, desteklemeye devam ediyorum, kendisiyle galatasaray'ın başarisı dışında bir derdim yok. hocam bize hep şok presi iyi yapan, top kapma süresi kısa, dinamik takımlarla güzel futbol izletti. topa sahip olmaya çalışınca hiç güven veremedi. şimdi ise bu ısrarın zirvesini yaşıyor. hareketsiz yapıda oyunculardan kurulan, sahaya kötü yayılan, enerjisi düşük, maç içi reaksiyonları kötü veren bir yıldızlar karmasıyla pozisyona giremeden maç bitirmeye ve patır patır puan bırakmaya devam ediyoruz. işin kötüsü maç seçmeye meyilli de bir kadroya sahibiz. bunu psg ve gençlerbirliği maçlarında gordük. kısıtli enerjisini vitrin maçlara saklayan isimli oyuncular tehlikelidir. her maç kendini kanıtlaması gereken mücadeleci ve yetenkli oyuncularla şampiyonlar ligi maçına daha çok asılmasını anlayışla karşılayabilecegimiz kadar kariyerli oyuncular arasındaki dengeyi iyi kurmak gerekirdi. simdilik bu dengeyi kuramamış görünüyoruz. takımdan ümidim yok değil, ama kötü futbol izlemekten gerçekten bıktım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın