14125
selçuk inan’ın demirören haber ajansına verdiği ropörtajı okuyunca kan beynime sıçradı. para pul konuşmamış, avrupa hayallerini iptal etmiş ve bunları galatasaray için yapmış. bunları söyleyen selçuk inan, galatasaray ffp kıskacında feryat ederken ücretinden bir lira indirim yapmadı. hem de hakettiğinin on katını kazanırken. hatta yanlış hatırlamıyorsam tl’ye çevrilmesine bile razı olmadı.
şimdi sözleşmesinin bitimine altı ay kalmışken, sözleşmesinin yenilenmeyeceği kesinleşmişken, yani galatasaray kanını emen bir asalaktan kurtulma imkanına kavuşmuşken, ezeli galatasaray düşmanı tüpçü’nün haber ajansı vasıtasıyla galatasaray’ı sömürmeye devam etmenin yollarını aramaya başlamış.
yani düpedüz galatasaray camiasını enayi yerine koyuyor. incitmeden yolmaya devam etmek için duygu sömürüsü yapıyor.
dostunu düşmanını bilmeyenler ile düşmanından korkanların yaşamaya hakları yoktur. onlar nefes alsalar da eziktirler ve ruhlarını kaybetmiş canlı cenazelerdir. galatasaray centilmendir, fair play ruhludur ama asla ezik değildir, asla ruhsuz değildir. dostuna dost gibi, düşmanına da düşman gibi muamele yapmasını bilir. geçmişte kendisine yapılanları asla unutmaz. kindar değildir ama enayi de değildir.
bir insan galatasaray’a haksızlık etmiş ise, galatasarayı sömürmüş ise, galatasaray’ı zorda bırakmış ise kısacası galatasaray ile uğraşmış ise bedelini ödemelidir ve ödeyecektir. aksi halde herkes galatasaray’ı istismar eder. nasıl olsa bunlara iki laf edince yumoş oluyorlar diye düşünür pervasızlığa devam eder.
eboue’ye altyapıda görev verilmesine karşı çıkmamın nedeni de buydu. kendisine kulüp bulunmasına rağmen bir yıl yatıp galatasaray’ın parasını yemişti. galatasaray’ın bir kuruşu bile haramdır böylelerine. çok yardım severlerse arkadaşları (hasan şaş vs.) kendi ceplerinden yardımcı olsunlar diye yazmıştım. bugün de aynı kanaatteyim. yatarak, kazandığını hak etmeyerek galatasaray’ı sömürenler isterse babamın oğlu olsun asla bir daha florya’dan içeri girememeli. ahde vefa gösterenler, bizi gerçekten sevenler ve alınterini son damlasına kadar akıtanlar bize yeter. namertlerden kar gelmez, gelse de fayda vermez zehir olur.
benim gözümde tarık çamdal neyse selçuk inan da odur. hamit altıntop neyse olcan adın da odur. daha birçok isim var böyle. bunların boyunlarındaki vebal kıyamete kadar devam edecektir. bu vebalden kurtulmaları çok zor ama sömürdüklerini bir şekilde galatasaray’a iade ederlerse belki bir ümitleri olur.
efendim silah zoruyla mı imzalattılar sözleşmelerini diyenlere ise şunu söylüyorum: sözleşme onları kağıt üzerinde kurtarır ama vicdanlardaki mahkumiyetten asla. aslolan helal kazanmaktır, haramı reddetmektir. bu kadar net.
bir futbolcu sözleşme kapmak için bir sezon olağanüstü performans gösterip sözleşmeyi kaptıktan sonra yatıyorsa sahtekardır, hırsızdır. çünkü seni aldatmıştır. futbolcunun performansı düşebilir, formu düşebilir buna itirazım yok. ancak bunlar geçicidir ve istisnadır. daimi hal almış ise ya seni aldatmıştır ya da istismar ediyordur. her ikisi de sonuna kadar haramdır.
performansı düşmüş ve daimi hale gelmiş bir futbolcuya, seni başka takıma gönderelim, oynamaya devam et, burada yatarak kazanacağın para sana kar getirmez, ücretinin bir kısmını yine biz karşılayalım ya da ücretinden biraz indirim yap, bizi tamamen zarara sokma dendiğinde direniyorsa sahtekardır.
belki biraz sert gibi görünebilir yazdıklarım ama söz konusu galatasaray olunca dayanamıyorum. kişisel hayatımızda bu kuralları bu kadar sert uygulamak zor olabilir ama milyonlarca taraftarı olan galatasaray söz konusuysa tavizkar olunamaz. sonuç olarak bu insanları zindanlara tıkın demiyoruz, onlara hayatı dar edin demiyoruz. sadece istismara izin vermeyin, sizi sömürenlere müsamaha göstermeyin, onlara tekrar tekrar aldanmayın diyoruz.
şimdi sözleşmesinin bitimine altı ay kalmışken, sözleşmesinin yenilenmeyeceği kesinleşmişken, yani galatasaray kanını emen bir asalaktan kurtulma imkanına kavuşmuşken, ezeli galatasaray düşmanı tüpçü’nün haber ajansı vasıtasıyla galatasaray’ı sömürmeye devam etmenin yollarını aramaya başlamış.
yani düpedüz galatasaray camiasını enayi yerine koyuyor. incitmeden yolmaya devam etmek için duygu sömürüsü yapıyor.
dostunu düşmanını bilmeyenler ile düşmanından korkanların yaşamaya hakları yoktur. onlar nefes alsalar da eziktirler ve ruhlarını kaybetmiş canlı cenazelerdir. galatasaray centilmendir, fair play ruhludur ama asla ezik değildir, asla ruhsuz değildir. dostuna dost gibi, düşmanına da düşman gibi muamele yapmasını bilir. geçmişte kendisine yapılanları asla unutmaz. kindar değildir ama enayi de değildir.
bir insan galatasaray’a haksızlık etmiş ise, galatasarayı sömürmüş ise, galatasaray’ı zorda bırakmış ise kısacası galatasaray ile uğraşmış ise bedelini ödemelidir ve ödeyecektir. aksi halde herkes galatasaray’ı istismar eder. nasıl olsa bunlara iki laf edince yumoş oluyorlar diye düşünür pervasızlığa devam eder.
eboue’ye altyapıda görev verilmesine karşı çıkmamın nedeni de buydu. kendisine kulüp bulunmasına rağmen bir yıl yatıp galatasaray’ın parasını yemişti. galatasaray’ın bir kuruşu bile haramdır böylelerine. çok yardım severlerse arkadaşları (hasan şaş vs.) kendi ceplerinden yardımcı olsunlar diye yazmıştım. bugün de aynı kanaatteyim. yatarak, kazandığını hak etmeyerek galatasaray’ı sömürenler isterse babamın oğlu olsun asla bir daha florya’dan içeri girememeli. ahde vefa gösterenler, bizi gerçekten sevenler ve alınterini son damlasına kadar akıtanlar bize yeter. namertlerden kar gelmez, gelse de fayda vermez zehir olur.
benim gözümde tarık çamdal neyse selçuk inan da odur. hamit altıntop neyse olcan adın da odur. daha birçok isim var böyle. bunların boyunlarındaki vebal kıyamete kadar devam edecektir. bu vebalden kurtulmaları çok zor ama sömürdüklerini bir şekilde galatasaray’a iade ederlerse belki bir ümitleri olur.
efendim silah zoruyla mı imzalattılar sözleşmelerini diyenlere ise şunu söylüyorum: sözleşme onları kağıt üzerinde kurtarır ama vicdanlardaki mahkumiyetten asla. aslolan helal kazanmaktır, haramı reddetmektir. bu kadar net.
bir futbolcu sözleşme kapmak için bir sezon olağanüstü performans gösterip sözleşmeyi kaptıktan sonra yatıyorsa sahtekardır, hırsızdır. çünkü seni aldatmıştır. futbolcunun performansı düşebilir, formu düşebilir buna itirazım yok. ancak bunlar geçicidir ve istisnadır. daimi hal almış ise ya seni aldatmıştır ya da istismar ediyordur. her ikisi de sonuna kadar haramdır.
performansı düşmüş ve daimi hale gelmiş bir futbolcuya, seni başka takıma gönderelim, oynamaya devam et, burada yatarak kazanacağın para sana kar getirmez, ücretinin bir kısmını yine biz karşılayalım ya da ücretinden biraz indirim yap, bizi tamamen zarara sokma dendiğinde direniyorsa sahtekardır.
belki biraz sert gibi görünebilir yazdıklarım ama söz konusu galatasaray olunca dayanamıyorum. kişisel hayatımızda bu kuralları bu kadar sert uygulamak zor olabilir ama milyonlarca taraftarı olan galatasaray söz konusuysa tavizkar olunamaz. sonuç olarak bu insanları zindanlara tıkın demiyoruz, onlara hayatı dar edin demiyoruz. sadece istismara izin vermeyin, sizi sömürenlere müsamaha göstermeyin, onlara tekrar tekrar aldanmayın diyoruz.