2024-25 UEFA Avrupa Ligi Play-Off Rövanş Maçı
20:45 Ali Sami Yen Stadyumu
loading
  • 54
    meteorolojinin kar tahmini tutarsa ertelenme yada ağır hava koşullarında geçmesi beklenen maç.

    okan buruk'un bu maçı taraftara bir özür dileme fırsatı olarak görmesi gerekli. 3 farklı her skor maçı uzatmaya götürecek. zor ama imkansız değil, fenerbahçe maçını düşünmeden okan hocanın bu maça odaklanması gerek. zaten böyle bir geri dönüş ve turun atlanması, fenerbahçe maçı için takıma ekstra güven kazandıracaktır.

    bu arada kar tahminleri tutarsa fenerbahçe maçının da ertelenme ihtimali hayli yüksek.
  • 57
    allah aşkına su koyuvermeyin ey sözlük ahalisi, daha ölmedik. okan buruk'un avrupada vaad ettikleri belli olsa da kendi evimizde hollanda 4.süne 3 atma hayali bile kuramayacaksak kupayı da fenere verelim gitsin, kapatalım bu sezonu.

    herkes, herkese ve her şeye kızgın, suçlu arıyoruz, kelle istiyoruz eyvallah ama bu saatten sonra ne yönetim ne okan ne bi başkası değişmeyecek, değişse de daha iyisi olmayacak. sezon sonuna kadar kenetlenip elimizden gelenin en iyisini yapmak zorundayız. rövanşa kadar ortalık biraz durulur, kenetlenme yaşanır eminim. zorlu rize deplasmanını üç puanla geçersek rüzgar lehimize esmeye başlar.

    onun için konsantrasyon!
  • 60
    taraftarın yüksek sinerjisiyle beraber ilk 20 dakika içinde bulunacak bir golle bambaşka bir hikaye yazabiliriz. yeter ki o sinerjiyi oluşturalım.
    okan hoca istifa, kaan aynan kadro dışı gibi muhabbetler bize göre değil.
    taraftar dediğin zor zamanda yanında olur. rams park'ın tıklım tıklım olması gerekiyor o gece.
    ben inanıyorum. inanmayan otobüse binmesin.
  • 61
    dün gece uyuyamadık moral bozukluğundan. hafif uykuya dalıp dalıp uyanıyordum. uyandığım anda yüreğim sızlıyordu. maç öncesi umarım yanıltır okan bizi dedik ve yine yanılmadık. kaybedilen bu kopenhag, prag, fenerbahçe, beşiktaş, young boys, ajax ve sonuncusu olarak alkmaar maçı. hepsi final ve kritik maçlar. takım elenebilir mi tabi ki elenebilir. hep kazanacağız diye bir şey yok. yeniledebiliriz. ama burada tüm finallerin kaybedilmesinde bir sıkıntı var. okan buruk göze hoş gelen futbol oynatıp kaos sonucu alıyordu bazen başarılı oluyordu, united, tottenham gibi bazen de alamıyordu bayern ve ajax gibi. ama en azından bayern ve ajax maçlarında süper mücadele ettik ve iyi oynadık.

    dün hem kötü oynadık hem ruhsuz oynadık hem mücadele etmedik hem de rakibi izledik adeta. yahu adamları niye bırakıyorsunuz niye koşmuyorsunuz. niye savruk oynuyorsunuz. okan buruk takımı nasıl bu hale getirebildin ve nasıl bu kadar kötü hazırlayabildin. kıçıkırık torrent bile barcelona eşleşmesinde bir karakter koydurdu takıma camp nouda 0-0 berabere kaldık ve rövanş maçına kadar burada acaba eler miyiz diye heyecandan yataklarımız ıslandı, hırstan duvarları da yumrukluyorduk. ama sen alkmaar'a yenilebilirsin eyvallah ama turu komple bitirecek bir farkı nasıl orda yersin ya. kaan canlı bomba ve bazen gerizekalıca hareketler yapabiliyor. çıkar onu koy metehanı. bu kadar mı zordu ve skoru en azından 2-1 de tut gol atamıyorsan.

    dün bizim evde ölüm sessizliği vardı. maçı izlerken gram umutlu olamadım. tamam en önemli oyuncularımız yok ama en azından alkmaar'ın ismi duyulmamış oyuncularına kadar bu kadar vasat bir oyun çıkaracak kadromuzda yok heralde. en basitinden sallai'nin maaşı bile en az 4-5 alkmaarlı oyuncuya denktir. bu kadar isimli bu kadar popüler ve bu kadar para harcanmış bir kadrodan böyle kötü futbol ve rövanşa zerre umut bırakmadan böyle farkla mağlup olmak beklenmiyordu. bunun tek sorumlusu okan buruk ve yönetimdir. futbolcuların bir kabahati yok.

    prag maçından 1 sene geçmesine rağmen hala berkan kaan oynuyorsa yedeklerde demirbay varsa burada bir bokluk var demektir. sen cuesta denen cılızı nerden buldun be kardeşim scout ekibi bu kadar mı vasat ya. gardi denen adam olmasa takım kim bilir daha vasat neleri transfer edecek. 8 milyon euro bağlanmış bu adama. bulamadınız mı 19 20 yaşında dalyan gibi bir brezilyalı. güney amerika kaynıyor bunlardan. fatih terim 13. oldu ama en azından ileride satacağımız boey nelsson gibi adamlar bıraktı. boey'i 30 milyona satıp fatih terimin ekmeğini yediniz. para çöp oldu hala bek sorunu var, hala stoper sorunu var. bu sene bu scoutun tek faydalı işi sara'yı almaktı. başka faydalı bir tane transfer yok. osimhen zaten şansa geldi onda da gardinin parmağı var. bu kadar bitik oyuncuları nereden buluyorsunuz kardeşim. jelerti nerden buldunuz. jelert kötü demiyorum ama takımda fizik eksikliği var kondisyon eksikliği var koşamıyoruz eşlik edemiyoruz adamlara.

    nasıl bu hale geldik anlaması güç. tur alkmaarda kaybedilmedi. tur rigası malmö'yü ve kiev'e bırakılan saçma sapan puanlarla kaybedildi. şimdi hiç kimse alkmaar'ı istanbul'da eleme tahayyül destanı yazmasın. burada olacak sonucu söylüyorum en fazla berabere biter. zaten o maçta da kar yağabilir. okan fener maçını düşünerek iyice sıvar. daha sonra fenere de puan kaybeder. alkmaar ve fener maçlarını düşünerek rize maçını da verir. okan buruk hoca falan değildir. kendini değiştirip yenilemediği sürece avrupa da taktikleri zayıf kalacaktır. sırf malum takım nefretim yüzünden okan hocaya sahip çıkmakta istiyor bir tarafım ama bu gerçekle yüzleşmemiz gerekiyor.
  • 63
    17 şubat 2025 çaykur rizespor galatasaray maçı'nın sonucu, bu maça çok fazla etki edecek.
    rize'de puan kaybı olursa, bu maçta tribünler çok öfkeli olur.
    bırakın pas hatasını, geriye atılan pasları bile ıslıklayan, oyuncu yuhalayan bir taraftar profili görebiliriz.
    fakat rize'den iyi oyun ve iyi bir skorla dönersek, her şey bambaşka olabilir.
    belki sizlere saçma gelebilir fakat;
    ilk maçı 2-1 kaybetsek, bu maç için ümidim olmazdı.
    fakat 4-1 kaybetmenin verdiği bir rahatlık var.
    kaybedecek bir şeyimiz yok çünkü.
    "aman gol yemeyelim, kontrollü oynayalım" dediğimiz maçlardan değil bu.
    tottenham maçı gibi baskılı başlayıp, rakip ne olduğunu anlamadan golleri bulabiliriz.
    içimden bir his turu geçeceğimizi söylüyor. yeter ki ilk yarı gol bulalım.
  • 64
    hakkında fazla tatava yapmamamız gereken, ya bizden 2 gömlek aşağı kadrosu 2 gömlek yukarı sistemi olan rakibe olması gereken galatasarayı gösterip tur atlayacağımız ya da gol bulmayı denedikçe goller yiyip bir kez daha komalık olacağımız maç.

    hani sezonun en önemli maçı filan diye bir tabir var ya hah işte bu maç sezonun en önemli maçı filan değil. bu maç sadece çizilen karizmayı kurtarma maçı. kabul edelim mi lig şampiyonluğu daha önemli. kendimizi hafta boyunca strese sokmayalım.

    kendini strese futbolcular, teknik heyet ve yönetim soksun.
  • 66
    aptallığımıza doymayalım. fenerbahçe aynı saatlerde belki de rotasyon bile yapabilecekken biz korkunç eforlu bir maç oynayacağız. bu maçın yorgunluk etkileri pazartesi günkü fener maçına da sirayet edecek. napalım, galatarasaraylılık işte. biz yine umut edeceğiz, yine tribünler dolacak, yine ekran başında tırnak yiye yiye maçı izleyeceğiz. yolun sonunda üzülme ihtimali mutluluktan çok daba fazla, bunu da kendi kendimize yaptık. bir kiev maçı belki de sezonunun 2 kulvarının da olası sonucunu etkiledi. umudum sakatlıksız ve fener maçında pili biten oyuncular olmadan oynayacağımız bir maç olması.

    şimdi bu maçın stresiyle önündeki rize maçının konsantrasyonunu sağlamak da zorlaştı. mevzuu bambaşka yerlere geldi iyi mi?!.
  • 67
    boşuna ümide kapılmaya gerek yok. galatasaray'ın güçlü bir oyunu yok. geçen sene iyi kötü gol atiyorduk bu sene on pozisyondan bir gol ancak çıkartabiliyoruz. sağ - sol beki olmayan, orta saha yedeği olmayan, topa basıp oyunu soğutamayan, forvetleri gol kacirma yarışına giren, boluspor'dan bile gol yiyen bir galatasaray çıkıp ilk macta 4 yediği takıma yemeden 4 sallayacak öyle mi? eskiden olsa belki derdik ama şu anki takımın bunu yapacak ne mentali ne taktiği ne gücü var.

    kadromuz değerli olabilir ancak asla bir takım değil. beceriksiz yöneticilerimiz sayesinde olmayan bir planlamayla kadro kurulup, alınması gereken adamlar alınamayınca nitelik değil nicelik transferi yapılıp, birbiriyle uyumsuz adamları takıma doldurulup, galatasaray'ın olan parası da çarçur edilip sene ortasında sap gibi kalan bir kulüp var. maalesef hocamızın yedek bir oyun planı yok. bu kadro öyle ya da böyle ligde ilerliyor ancak onun da ne kadar süreceği meçhul.

    demem o ki çok da takmayın. bu maçtan ziyade ligdeki çaykur rize ve fenerbahçe maçları asıl hedefimiz olmalı. orayı kayıpsız atlatırsak şampiyonluk ihtimali artar. ama özellikle rize maçındaki bir kayıp fenerbahçe maçını da etkileyip bizi sıkıntıya sokacaktır.
  • 68
    bir kesim 9 kasım 1988 galatasaray neuchatel xamax maçının bir tekrarını ümit ediyor ancak 27 ağustos 2024 galatasaray young boys maçına benzer bir maç olması daha muhtemel. o maça da ilk maçı kaybetmiş bir şekilde şöyle atarız böyle baskı kurarız derken deplasmandaki maçtan daha beter duruma düşmüştük. o maçta üç dakikada bir 2-3 pasla kalemizin önüne gelişleri hala aklımda. az alkmaar'da aynısını yapabilecek bir takım. ne diyelim, umarım nöşetel olur.
  • 69
    tarihi neuchâtel xamax rövanşı ile kıyaslanması hayal kırıklığı olacak maç. alkmaar lokomotif gibi sistem takımı. birebirlerde de oyuncuları fiziksel olarak bize çok üstün geliyor. belki şansımız yaver giderse 1-2 farklı bir galibiyeti zor da olsa kazanabiliriz. ama 3 farklı galibiyet imkansız. bir kere kesinlikle en az 1, normal şartlarda da 2 gol yiyeceğiz, bizim standartımız bu son dönemde.
  • 71
    okan buruk galatasaray'ı maalesef, içimiz kan ağlayarak bunu da bize söyletti (zira bir avrupa maçı için bunu söyleyebileceğimi hiç düşünmemiştim) ama rotasyon yapıp elenmeyi kabul ederek 4 gün sonraki maça konsantre olunması gereken maç. bunun bir dolu sebebi var.

    -bu sistemsiz ve maç başına 1'den fazla gol yiyen takımla az alkmaar gibi bir takıma 5 gol atabileceğimizi (minimum 1 yiyeceğimizi varsayarak) düşünmüyorum.

    -bu turu geçersek oynayacağımız takımlar tottenham veya manchester united, çift maçlı elemelerde bu takımları geçme şansımız yok. anlamsızca takımın yorulmasına gerek yok, zira saçma şekilde avrupa maçları kırılma maçları olarak görülmeye başlandı.

    -1-2 tur geçerek alacağımız ödül parası, 4 gün sonra kazanmak ve şampiyonluğa yürümek halinde, ön elemesiz katılınacak olan 2025-26 şampiyonlar ligi'nde alınacak ayak bastı parasından bile daha az.

    -taraftar beklentisini yükseltip oyunculara daha da psikolojik yük bindirmenin manası yok.

    -bazı oyuncular artık en azından 7 gün sahaya çıkmadan dinlenmeli. barış, mertens, sara gibi...

    -ve nihayetinde bu avrupa ligi, şampiyonlar ligi değil. şampiyonlar ligi'nde son 16 kovalasak tavrım bambaşka olurdu. zira o seviyeleri 10 yılda bir görüyoruz. 13 yıldır da göremiyoruz.
  • 72
    hiç kimse bu maçta ne olacağını tam olarak kestiremiyor. bu bile takımın ne kadar dengesiz bir durumda olduğunun ve bu kadar maç oynamasına karşın net bir performansının olmadığının acı bir göstergesi. bu tür turnuvalar stabil performanslarla kazanılır. tıpkı geçen sene bayern'e karşı belirli aralıklarla oynanan oyunları, asıl oyunumuz olarak kabul etme yanılgısı gibi. oyunun yalnızca olumlu yönlerini ön plana koyarak, diğer kusurları yok saymak gibi ki "biz hücumda en çok üreten takımız", "yersek fazlasını atarız" "bizi buraya bu oyuncular getirdi", "isteyen madrid'i, city'i tutsun" gibi absürt söylemlerle yapılan da tam olarak bu oldu. sadece görmek istediklerinizi görür; kısa sekansları, günlük performansları sürdürülebilir hale getirmez, ana performansa dönüştüremezseniz işte sonra gidip kopenhag'a, prag'a biletleri kaptırırsınız.

    bu maça dönünce bu tablonun tekrar yaşandığını anlayabiliyoruz. tottenham maçında ağızlara çalınan bir parmak bal, yine bütün avrupa macerasını bitirme noktasına getirdi. çünkü o günlük performans, ki pek çok defosu olmasına rağmen, bu takımın her zaman oynadığı oyun olarak lanse edildi. geniş kadro planlamaları rafa kalktı, kaan'la berkan'la da bu iş gider diye düşünüldü, birden pastalar meydana çıkmaya başladı ve gelinen noktada bu aldatmacanın bedeli önce kolay fikstürde ilk 8'in dışında kalmak ardından 4-1 gibi ağır bir sonuçla ödendi.

    bu maç ne olura dönersek, ne farklı kaybetmemiz ne farklı kazanmamız sürpriz olacak. anlatmaya çalıştığım asıl sorun da tam olarak bu. galatasaray takımının bu seviye ve noktalarda papatya falı gibi kestirilemeyen, çok iyiden çok kötüye uzanabilen performansları olmamalı.

    keşke geldiğimiz nokta bu olmasaydı. son dönemde yönetim ve teknik ekip adına o kadar çok keşke demeye başladık ki, artık tüm bunlardan ders alınmaması can yakmaya başladı. yoksa alkmaar rahat geçebileceğimiz gibi takımdı. tıpkı geçemediğimiz young boys, kiev, riga vb. rakipler gibi...
  • 73
    4-1 değil de 3-1 bile olsa şansımızın yüksek olduğuna emin olabilirdik. maalesef eşleşmenin ilk maçı bizim için çok kötü bir sonuçla bitti. ancak okan hoca ve takım geçmişteki referanslara bakınca böyle bir atmosferden hep sıyrıldılar. avrupa'da henüz olumlu bir referansımız yok ancak talihimizin döndüğü bir an elbette olacaktır. taraftarın inanmışlığı, sinerjisi ile beraber bir geri dönüş yapmasın mı galatasaray? bizim olayımız bu, kolayca hiç kazanmadık bir şeyleri. maç bitene kadar umudumuz sürecek. defalarca dipsiz kuyulardan çıkıp döndük, nerelerden nerelere geldik. bir maç kaybettik ama sezonun gidişatı hala bizim elimizde diyelim ve umudumuzu sürdürelim, en çok buna ihtiyacımız var. kör bir kuyuda umut ışığıdır yaşamak, düşleri gerçek yapmak...
  • 75
    okan buruk için karar anı.

    fenerbahçe maçını düşünerek alkmaar maçına rotasyonlu mu, rotasyonsuz mu çıkacak?

    bence ilkini yapmalı.

    türk olmayan takımları yenmek mottosu slogandan ibaret zaten son yıllarda.

    kendisi de 3 değişikliği bahane ederek, avrupa kadrosunun kısıtlı bir kadro olduğundan sıklıkla bahsediyor. ilerisi için pek umudu yok. yolda da tottenham veya manchester united bekliyor.

    yüksek efor sarf edilecek alkmaar maçında sakatlık olması çok olası. fenerbahçe maçı öncesi bu riski almaya değer mi bilmiyorum. bir şeylerden feragat etmemiz lazım. hatta bu uğurda algı yönetimi bile yapılabilir.

    tersini düşünenlere de saygı duyarım ancak mantalite değişmeden avrupa’da bizden bir şey olmayacağı belli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın