• 51
    ali sami yen karşısındaki shell benzin istasyonu önünde 15 kişiye yakın arkadaş grubu buluşup toplanmıştık. saat 16:00 gibi de dalmıştık içeriye. yeni açık tribünün kapalıya yakın kısmında heyecanla bekledik maçı. 5-0 ' lık mağlubiyete rağmen maç sonu hiç bir ıslıklama ve protesto olmadı. aksine tribüne çağrıldı takım. böyle bir skor ve futbolda ilk kez protestoya rastlamadım bir galatasaraylı olarak. belki de gelecek uefa kupasının habercisiydi taraftarın bu davranışı.
  • 52
    20 yıl önce oynadığımız evimizde 0-5 kaybettiğimiz maç.

    evet rezil oynadık. rezil olduk. ancak taraftar küsmedi, hocasını istifaya davet etmedi, hocaya ve takıma destek oldu. ardından mucize bir şekilde uefa'ya kalma süreci başladı ve uefa kupasını aldık. her başarının altında göz yaşı vardır sevgili arkadaşlar.

    20 yıl sonra görevimiz hocaya ve takıma evet görülmedik ve duyulmadık bir şekilde destek olmaktır. hocasını istifaya davet etmek isteyenler kesinlikle bizden değildir.
  • 53
    https://www.youtube.com/watch?v=2u0K6PVxGP4 maçın 8 dakika 57 saniyelik hd özeti.

    açıkçası, bu maç gerçekten uefa kupası şampiyonluğuna giden yolda önemli bir mihenk taşı. gönül rahatlığıyla hayırlı bir yenilgi diyebiliriz.

    ancak, vermiş olduğum linkten özeti izlerseniz bu maçta bile iki topumuz direkten dönmüş, pozisyonlarımız da var. 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçında ise futbol namına söyleyebileceğimiz hiçbir şey yok. fatih hocanın bir şeyleri çözebileceğine, değiştirebileceğine dair bir görüntü de yok. (en azından hocanın söylemine göre ocak'a kadar)

    ayrıca, bu maçtaki hezimeti yine bu oyuncular efsanevi bir zafere dönüştürdü. şimdiki oyuncu grubunda böyle bir karakter yok, en basitinden aralarından biri* çıkıp da 6-0'lık hezimet için normal sonuç diyebiliyor.
  • 54
    liseliler belki bilmez,hatirlamaz ama benim ya$itlarim benden buyuklerim iyi bilirler.

    kalede mehmet bolukba$ vardi, antalyaspor ile oynadigimiz diyarbakirda kazandigimiz turkiye kupasi finalinde de ayni kalecimiz oynami$ti ilk yariyi hatirlayanlar iyi bilir.

    bu mac ile 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçı kiyasalanamaz, bir kez hagi var hakan sukur var tugay var ali sami yen var kapali var, faruk ba$kan var. celsi de o donemin orta sirali ingiliz takimlarindan birtanesi idi desekte ingiliz ingilizdir.
  • 58
    bugunle kiyaslanmayacak kadar iyi oynandi o macta. bu gozler o zamanlar o takimi izlerken mest oluyordu mest. degil 5 , 10 yemeye raziyim o gunki gibi top oynansin.

    o gun o takim inanarak 5 yedi korkusuzca yedi o kadar golu.

    o mactaki talihsizlikler o mactaki isyandi sonrasinda olanlar. o maci 90 dakika izleyiniz , 5-0 yenildik o gun evet ama bas bas bagiriyorduk biz bu isi bi sekilde basaricaz bi sekilde bi basari elde edecegiz diye.

    bugun ile kiyaslanmasi komik bile degil hakarettir. o gun sahada gireniyle cikaniyla yurek vardi cesaret vardi kendini karsi takim ile denk gormek vardi.

    bugun sahada psikiyatrik sorunlari olan ruhsuz inancsiz kalpsiz kisiler goruyoruz.

    vazgectim 90 dakika izlemeyin. zira izledikten sonra bugunku takimi gorunce cigeriniz solar kendinizi amiyane tabirle göt bezi gibi hissedersiniz.
  • 59
    galatasaray tarihinin dönüm noktalarından biri bu maçtır. gheorghe popescu'nun birkaç roportajında dinlemiştim, bu maçtan sonra fatih terim kendisine formsuzluğunun sebebini soruyor. popescu da o dönem oynadığı savunmacılarla değil de bülent korkmaz'la oynamak istediğini söylüyor. carlos alberto oliveira capone sessizce sağ beke kayıyor, stoperde ve savunmanın çeşitli yerlerinde ağır kalan ahmet yıldırım orta sahaya çekiliyor, ergün penbe takıma monte ediliyor, epeydir doğru dürüst takımla bile çalışmayan bülent korkmaz ilk 11'e yavaş yavaş yerleştiriliyor. sonrası malumunuz. bu tarz değişiklikler her zaman lazım.
  • 62
    o dönemler genelde iyi top oynar, arada bir saçmalardık ki bu o saçmaladığımız nadir maçlardan biridir.
    şimdi ise durum bambaşka. genelde değil hep kötüyüz, hem de uzun zamandır kötüyüz. bozuk saatin bile günde 2 sefer doğruyu göstermesi kadar bile iyi oyunumuz yok maalesef. biraz kıpırdama görsek umutlanacağız ama zerresi yok.
    işin acı tarafı, bunları son 2 sezonun şampiyonu olarak yaşıyor olmamız.
    ffp-mfp.. bunlar hikaye, tamam transferde tam olarak istediklerini yapamamış olabilirsin de, bu kadro da bunu mu oynar allahaşkına!
    * kağnı yavaşlığında paslaşma ve mesafe kat edemeden, rakip takımdan hiçbir oyuncuyu oyundan düşürememek bizde.
    * es kaza rakipten adam eksiltsek bile rakip kale önünden 2-3 pasla musleraya kadar dönmek ve bunu bir maçta defalarca yapmak bizde.
    * rakiplerin analiz edilmeyişi bizde,
    * rakiplerin kolaylıkla önlem alabilmesi ve bizi kitlemesi bizde
    ....vs vs defolarımız saymakla bitmez...
  • 66
    fatih terim'in oyunculara açıp tekrar tekrar işletmesi gereken maç. 5 değil 10 gol yiyin ama böyle oynayın. zira iyi oyun illaki bir noktada kendine inananları mukafatlandirir. takım top oynasın kardeşim biz izlerken diyelim ki
    -ulan 5 yedik ama böyle oynayalım.
    o gün 5 yiyen oyuncular maç bitimi soyunma odasında ne konuştular kimbilir. ortaya nasıl bir "şahsiyet" koydular da sadece 6 ay sonra uefa şampiyonu oldular?
    karakter azizim , inanmak.
    dipnot: 10 gol kısmı şakaydı. o kadar yemeyin.
  • 67
    üzerinden tam 22 yıl geçmiş karşılaşma. o dönem kısa bir süreliğine de olsa özel bir durumdan dolayı dayımlarda kalıyordum. dayımın evde olmaması, yengemle de aramızda henüz samimiyet oluşamadığından ve biraz da sert davrandığından küçük bir çocuk olmanın da verdiği çekingenlikle maçı izleme ricasında dahi bulunamamıştım. oturma odasında oturup kanallarda zap yaparken, arada bizim maçın da üzerinden geçiyor ama bir türlü skoru yakalayamıyordum. nihayetinde yatma saati gelmiş ve kardeşimle yatmıştık. nasıl olur da maçın skorunu öğrenebilirim diye düşünüp duruyordum ama bu zaten nasıl olabilirdi ki? son çare balkonun kapısını aralamıştım, bir ümit belki gol atarsak ses gelir diye. uzun süre o şekilde derinlerden bir gol sesi beklerken uyuya kaldım. sabah aceleyle giyinip okula gittim. bahçe girişinde arkadaşlar beni görünce el sallamaya başladı. ulan dedim belli ki mağlup olduk. ama bunlar deli gibi niye hep beraber el sallıyor diye düşünürken iyice yaklaştığımda o ellerin 5 işareti olduğunu öğrendim. inanamamıştım, nasıl olur da sahamızda 5 gol yerdik? aralarında beşiktaş'lı olan bir arkadaş aslında fark yemeyi hak etmediniz diye beni telkin ediyordu.
    bütün günüm maçın moral bozukluğuyla geçti. o dönemler benim için hep avrupa maçlarıyla var. yani ben galatasaray'ı avrupa maçlarıyla tanıdım ve benim için lig o kadar önemli değildi. bütün planlarımı, hesaplarımı avrupa maçlarına göre yapardım. ki o dönemlerden hatırladığım lig maçları sayısı çok azken, 98'den beri şampiyonlar ligi ve uefa maçlarını an an, pozisyon pozisyon hatırlarım.
    konuya dönecek olursak, bu maçın üzerinden henüz 7 ay geçmeden bu sefer aynı arkadaşlar bizi tebrik etmek için sıraya girmişlerdi. gurur dolu, çocukluğumda başımı hiç öne eğdirmeyen o galatasaray'a tekrar teşekkür ederim.
  • 72
    mecidiyeköy'de 5 yedikten sonra fatih terim'in istifaya çağrıldığı, fbjk'li medyanın camiayi karıştırmak için her daldan saldırdığı maç. pes edilmedi, sonunda başarı geldi.

    kendimizi tekrar ediyoruz gibi oluyor fakat özellikle yaşı küçük olanlar (35 altı) bugünlerin ya tarihten iyi okumuyor ya da ilgilenmiyor. anında tepki ve linç ile taraftarlik olmaz.
  • 73
    taffarel hariç tam kadro çıkılan karşılaşma. bülent korkmaz ise sonrasında 11’e yerleşmiş.

    https://gss.gs/MVy.jpeg

    lige* ağustos başında antep mağlubiyeti ile başlayan galatasaray 5-0 kaybettiği grubun 4.maçı olan chelsea maçıyla birlikte yalnızca hertha berlin’den aldığı 1 puanda kalıyor.

    antep maçından sonra bu tarihe kadar 5’te 5 ile giderken bu maçtan iki gün sonraki bursaspor ile de 0-0 berabere kaldığı görülüyorsa da chelsea maçından sonra 26 maç yenilgisiz bir şekilde fenerbahçe maçına* çıkıyor…

    ve kupalar…

    henüz ağustos ayındayız. genç çocuklar’ı eleyip şampiyonlar liginde olacağız. bu takımdan, 3 senelik birikimden umudum yok diyen yalan söylüyordur.
  • 74
    sosyal medyanın olmadığı güzel günlerde oynanan ve evimizde 5-0 gibi çok kötü bir skorla elendiğimiz maç. o zamanlar gs sözlük olsa fatih terim başlığının yanında 1000, hagi başlığının yanında 500, fatih terim başlığının yanında 500 yazardı en az. yazılanların çoğu da olumsuz yorum olurdu.

    hayal kırıklığını anlıyorum. ben de hayal kırıklığı içindeyim. (bkz: 27 ağustos 2024 galatasaray young boys maçı) sadece yenilmek de değildi. hepimizin gördüğü şeyi okan buruk nasıl göremedi ve öyle kadroyla çıktık? oyuncularımız maça hiç mi hazırlanmamış? bu kadar hakederek mağlubiyet acı veriyor. okan buruk basın toplantısında ilk maçta da 2-0'dan 2-2'ye getiren kadro buydu dedi ve buna inanıyor bence. ve bu gerçeklikten bu maç özelinde koptuğunu gösteriyor. aması var bu işin. eleştiri sonuna kadar eleştiri ama istifasını istemek ya çok üzüntüye bağlıyorum ya da doyumsuzluğa. 2 sezon şampiyon olan hocanın değil iki maç en az bir sezon kredisi olmalıdır. sezon sonu bakılır duruma. benim için önemli olan avrupa, şampiyonlar ligi müziği bile içimi titretiyor. olmadı, bizi artık en az uefa yarı finali keser. sezon sonunda avrupa'da başarılı olursa benim için kredisi daha da artar. aksi durumda o zaman konuşabiliriz sinirle konuşulan konuları.
App Store'dan indirin Google Play'den alın