• 351
    bu maç denge dengeoğlu ve sonrası 4×4 serilerine selam çakmıştır. hepimiz üzgünüz fakat yarın yine umutla bakmaya devam ederiz. 3 madde sunacağım.

    ilk 11 alanya iç saha maçında hücuma yönelik olabilir fakat trabzonda oyuncuyu ödüllendireyim demek takımı cezalandırmak ile sonuçlanıyor. önceden de yapıldı sonuç aynı.

    sorumsuz oyuncular. küfür etmeden anlatılmıyor iki kişi özellikle ön planda belhanda ve maicon. bu kadar zarar veren oyuncu az gördüm ömrü hayatımda.

    meloyu yönetirsen alkış, yönetemezsen eleştiri bugün olmasa da yarın bu böyle. italyada ne oldu hemen şutladılar.juvede de bidon seçmişlerdi. milli takımda da yakmıştı. şimdi bununla sınanıyoruz.sinan bu takımı ileri taşıyamaz en fazla arada katkı sunar. al veri yok sağbeke alan açma yok defansa katkı yok geriden eşlik ediyor sadece. 4 hafta oldu ben hala ne oynamaya çalışıyoruz da olmuyor onu anlamadım. eğer öne geçersek hızlı kanatlar ile farkı açacağız orası tamam. pas oyunu için bu takım hiç ışık vermiyor bu deplasman için geçerli daha ziyade. zaten topu bu kadar yavaş dolaştıran bir takım bunu mümkün değil oynayamaz. sosa önaziyi bulmuşuz başakşehir göz açtırmadı bunlara evet deplasmandı ama o kadar ara top denediler sonuç sıfır. isabetli şut bulamadılar. biz adamlar geri çekilmiş ahmet ile yarı sahalarında iki kişinin arasına dalarak hücum şekillendirmeye çalışıyoruz. maicon sağındakine top verecek 10 saniye sürüyor ya da ara top deniyor tekrar kontra. bu mudur plan? top almaya gelen, tırmalayan oyuncu yok. napoli de forvetsiz oyuna geçti zamanında ama adamların 50 tane hücum planı vardı.
  • 353
    trabzonun çok daha iyi hazırlanıp doğru tespitler yaparak kazandığı maç. galatasarayı böyle yenebilirsiniz dedi diğer takımlara. bize tebrik etmek düşer.

    hiç sinirlenmedim, üzülmedim de. hocam maçtan sonra biraz sitemliydi ona üzüldüm. istersen bu ligi 5.bitir hocam biz yine de gerek tribünden gerek televizyonların başından takımımızı desteklemeye devam edeceğiz. umarım bu maçta yaptığımız hatalarda tekrara düşmeyiz.

    galatasaray buralardan döner beyler hiç problem yok hala lideriz, kasımpaşayla milli aradan sonra hemen ali samiyende oynuyoruz yine liderliği alırız allahın izniyle. beşiktaş da yarın* puan kaybederse tamamen bu maçı yok sayabiliriz.
  • 354
    galatasaray puan kaybettiginde asiri sinirlenen, bazen uyuyamiyan biri olarak oldukca sakin karsiladigim mac. ilk 11'i gordugum zaman bu maci kazanamayacagimizi anlamistim. hem cikan ilk 11 olarak iyi degildik, hem de maca kafa olarakta iyi baslamadik. hani hayirli maglubiyet vardirya bence o bu mac iste. iyi oynayip maglup olsak uzuldurdum. ama simdi fatih hocamin bu hatalari bir daha yapmayacagini, belhanda, sinan , calik gibi isimleri kizaga cekecegini tahmin ediyorum. trabzonspor dersini iyi calismis, bizden fazla istediler ve hakketikleri rahat bir galibiyet aldillar. evet stoper ve forvet eksikligi buyuk ama denayer ve gomis bu macta olsa pek birsey degismezdi.
  • 355
    zorda olsa kazanırız dediğim ama fena yanıldığım maç oldu, sinirden ikinci yarıyı izlemedim bile. geçen haftaki alanya maçı skor olarak göz doldurmuştu ama futbol olarak tam da istediğimiz seviyede değildi ve birçoğumuz bunun farkındaydı da. ancak hiçbirimizin bu denli kötü bir maç beklemediğine de bahse girebilirim.

    sağolsun yönetim transfer dönemini kötü bir şekilde bitirdi (ki bunda ffp'nin büyük payı var fakat tam bir hazırlık yapmadığımız da bariz bunu muhakkak belirtmeliyim) ve hafta sonu bizim açımızdan kötü başladı. iyi oyundan çok galibiyeti getirecek bir skor beklentisi içindeyken sanırım takım ve teknik heyetimiz de transfer döneminin etkisi altında kalmış olacak ki işler hiçte beklediğimiz gibi gitmedi.

    açıkçası trabzonspor'a hem de 4 gollü bir skorla mağlup olmuş olmak ortalığı yakmak istememe sebep olsa da biraz nefeslenip sakinleşmenin, hocaya ve takıma desteğimizi devam ettirmek gerektiğinin farkındayım. inanın şuan neler neler demek istiyorum ama alime bir şey geçmeyecek bu yüzden susuyorum.

    tamam, belki yönetim yanlışı en azından devre arasına kadar bizi zorlayacak, çok iyi çektiğimiz bir şampiyonlar ligi kurasını belki de hiç etmiş olacak ama fatih hocaya güvenim tam, keşke eline istediği kadroyu tam olarak verebilseydik ama olmadı. ben hocanın çıkış yolunu bildiğine ve ne yapıp edip o yola bizi sokacağına eminim. varsın hafta sonumuz biraz moralsiz geçsin.
  • 356
    mariano’nun önünde sağ açıkta başlayan sinan gümüş adeta bir beckham havasında olduğundan bir kez bile geriye dönmedi. bunun suçlusu da hocadır. eminim binlerce gsli mariano önünde sinan’ı görünce ürktü.

    gelelim maicon efendiye... tudor’un gönderildiği süreçteki hatalarından bi kesit sundu bize. karaktersiz adamın tekisin belgeleri yetiştiremeyen arap klubü acaba nasıl bir sevap işledi.

    belhanda sen sadece montpeiller ile bir şampiyonluk yaşamış vasatın tekisin. öyle yetenekli agresif triplerine girme. senin oynadığın topu 36 yaşındaki emre koşmadan oynuyor.

    güzel bir yenilgi olmuştur diye düşünüyorum. herkes kendi dersini almıştır.
  • 357
    2018 2919 sezonununikinci yarısında oynanacak rövanş maçı için şimdiden bilet ayarlama planları yaptığım maç. çok acayip kinlendim, çok acayip hırs yaptım. kendimize çok kızdım, sahada ne oynadığını bilen bir futbolcunun bile olmamasına çok kızdım, ama hepsinden çok fenerbahçe gibi ellerinden şampiyonluk çalmış bir takımdan kendi sahasında her seferinde 3 4 gol yiyen ruhsuzlar takımı neden bizim maçlara hayvani ekstra bir motivasyonla çıkıyorlar, ona kızdım. aslantepe’deki ikinci devre maçı için şimdiden motive oldum, bekliyorum. sesim kısılana kadar bağırmazsam insan değilim.
  • 360
    hayırlı bir mağlubiyet oldu. sinan gümüş’ün 4 haftadır as oyuncu olarak oynatılmasına rağmen as takım oyuncusu olamayacağının tokat gibi vurdu yüzümüze. 25 yaşındaki emre akbaba’nın güçsüzlüğünü, oyun içindeki kopuşlarını ve neden alınmakta bu kadar ısrar edildiğini sorgulattı. fatih terim’in kadro tercihlerinde sanki liyakat yokmuş hissini verdi. fatih terim’in eski huyu olan gereksiz ısrarlarını taraftara hatırlattı. hayırlı bir mağlubiyet her yanıyla. ne kadar erken o kadar iyi.
  • 361
    macin kaybedilmesini belhandanin yaptigi aptalliga baglamak yapilacak en buyuk yanlis olur. mac boyunca geride olmaya isyan eden adam yoktu, tek caba gosteren henry idi. ama o da tek basina mucadelede zayif kaldi. defans inanilmaz kotu olmakla birlikte aslinda zaten bu sebeple defans oyuncusu istenmekte idi.
    sinanin ve henrynin tek forvet asla olamayacagini herkes gormustur heralde. isin kotu tarafi su macta 10 kisi iken bile eren ne rakibe basti, ne top tutabildi, ne de bir tane bile sut atabildi. baski yedigimizde ihtiyacimiz olan topu tutacak, her durumda tehdit olacak bir forvet bizde yok. ayrica golcu ve hucumcu sandigimiz ortasahaninda onlerinde duvar olacak adam olmayinca aslinda sut bile atamadigini gorduk. bundan sonra fatih terim sapkadan tavsan cikartirsa sansimiz var yoksa ocaga kadar kanser
  • 362
    takım olarak kötü olduğumuz, başta maicon, sinan ve balhanda olmak üzere birçok futbolcumuzun kafa olarak maçta bulunmadığı, kötü oynayarak, rakibe teslim olarak ağır kaybettiğimiz maç oldu.

    lakin trabzon ile deplasmanda oynadığımız son 5 maçta 4. yenilgimiz oldu bu. kazandığımız tek maç ise ligi 6. bitirdiğimiz 2015-16 sezonundaki 19 eylül 2015 trabzonspor galatasaray maçı. artık trabzon'a yenilmek kanıma dokunmaya başladı. saçma sapan takımlara kaybedip, evinde 5-6 gollü yenilgiler alıp gelip bizi yenmeleri ciddi manada sinir bozucu. fenerbahçe'ye kaybetmek bile bu kadar koymuyor bana.
  • 363
    bir musibet bin nasihatten iyidir
    böylesi bir ağır yenilginin hem de böyle bir kötü futbolla sezon başında olması, telafisinin mümkün olması ve ayakların yere daha sağlam basması açısından yıkımdan çok olumlu etki yaratacağını düşünüyorum ve buna inanıyorum.
    o gitti yeri dolmadı o alınmadı demek artık boş, maalesef gidenlerin yeri dolmadı ve ocak ayına kadar da istesek de istemesek de bu kadro ile üç kulvarda yarışıyo olacağız. bu transfer başarısızlığı yönetimin hanesine koca bi eksi olarak yazıldı ve ocak ayında tablo vahim olmaz inşallah ki telafisi olsun.
    öyle ilginç bir maç oldu ki akşam resmen maça 1-0 yenik başladık. bence kadro tercihi hatalıydı bu orta saha ile iç sahada işler yürür ama ilk deplasmanda yürümedi. daha temkinli ve önce biraz daha topa sahip olup sonra gole gidecek bir kadro tercih edilmeliydi. bu 4-0lık galibiyet nasıl trabzonspor için göz boyayacaksa ki bence yine sene sonu ilk üçte olmaları pek mümkün gözükmüyor, 6-0lık alanya galibiyeti de biraz bizim cephede göz boyamış.
    yenilen gollerde ve görülen kırmızı kartta ortaya çıkan görüntü ne transfersizlikle ne de oyuncu yetersizliği ile açıklanabilir. bu kadar kademe hatası ve rezil bi defans oyunu herhalde nadir görmüşüzdür.
    sonuç olarak bu maç gösterdi ki;
    sinan sadece bi hamle oyuncusu olabilir
    ya maicon oynamayacak ya da içinde maicon olan farklı bi sistem düşünülecek
    belhanda kendisine güvenilmeyeceğini yine sorumsuzluğun dibine vurarak gösterdi
    acil olarak erensiz de bi hücum varyasyonu yaratılmalı.
  • 364
    tüm takimin en kötü oyununu oynadigi macimiz.

    muslera'sindan, maicon'a emre akbaba'dan eren'e hatta nagatomo'ya, hic öyle su adam sundan 1 gram daha kötü oynadi diyemez hickimse, komple kötü oynadik.

    sezonun belli dönemlerinde genelde takimlar bazi maclarda böyle oynar, hatta en güclü oldugumuz dönemlerde dahi böyle yenilgilere aliskiniz, 90'larda olsaydik en az 1-2 oyuncu daha kart görürdü, terim de bu dönemleri yasadigi icin cikti komple kötüyüz mazeret yok dedi.

    iddia ediyorum bir daha lig boyunca böyle kötü oynayacagimiz (belki yorgunluktan) mac sayisi en fazla 2 olur.

    bu maci 1-0 kaybedecegimize 4-0 kaybetmemiz cok iyi oldu, 3. golden sonra yanimdaki arkadasima bu mac 5-0 olur, taraftar havaalaninda takimi karsilar ve sadece belhanda'ya fiziksel temas olur demistim, az cok camiamizi ve taraftar profilimizi biliyoruz.

    sonradan giren feghouli'yi begendim.
  • 365
    maglubiyetin nedenleri benim için sirasi ile:

    1. rehavet
    puan kaybi ya$amayip, 3. maçta da alanya'ya 6 atinca, bu ligi donumuzda sallariz havalarina girdik.

    2. belhanda
    bu arkada$ hala nerede oynadiginin farkinda degil. yaptigi sorumsuzluk kolay kolay affedilir cinsten degil. 1 degil, 2 degil. oyununu begenmeme ragmen sene sonu makul bir fiyata satilmasi taraftariyim.

    3. ts'un a$iri motive olmasi
    eskilerden karadenizi firtinasi tabiri vardi ts için. açikçasi bu maçta eski günlerinden esintiler sundular. bizim maçlara a$iri motive oluyorlar. bu konuda 2. bir fenerbahçe oldular diyebilirim. bizi yenip sonra ligde tekrardan serbest dü$ü$e geçiyorlar. bakalim bu yil da aynisi olacak mi? ts çok iyi oynadi. ileri uçlari çok istekliydi. belhanda atilmadan önce durum 2-0'di. en fazla beraberlik ile ayrilidirdik diye dü$ünüyorum. 2. gol çarparak girdi ama futbolda olan bir $ey bu. geçen hafta da sinan'in çektigi $ut çarparak kaleciyi kontrpiyede birakmi$ti. 3 ve 4. golleri saymiyorum.

    4. pisikolojik çöküntü
    2-0'in üstüne bir de belhanda atilinca futbolcular + fatih terim için maç bitti. bu biraz da ligin 4. maçi olmasindan kaynaklaniyor. maç ligin ortalarinda oynansa bence maçin rengi yine farkli olurdu. terim gerekli müdaheleleri yapar, oyuncular da gerekli olan özveriyi ortaya koyarlardi.

    sonuç:
    kli$e bir tabirle hayirli bir maglubiyet diyebilirim. hatta kisaca tokat diyelim. bu tokatin bizi kendimize getirecegini umuyorum. rüyadan uyanma zamani, hadi kalkin.

    erken tokat iyi oldu. buradan çikartilacak dersler var.

    ben bu maçi bir i$ kazasi olarak görüyorum. bundan sonra daha dikkatli olacagiz.

    enseyi karartmaya gerek yok. haftasonu 11 transfer yapan fener'in kayseri maçini* izledim.

    bu yilda en önemli rakibimiz önce kendimiz sonra ba$ak$ehir.

    olacak, olacak..
  • 366
    maç yarım saatte 2-0 olup da belhanda da kırmızı kart görünce kalan süre için tek isteğim oyuncularımızın sarı kart ve kırmızı kart görmeyip, sakatlık yaşamamasıydı.

    mariano'nun sarı kartının dışında kart görmediğimiz için mutluyum. kaybedilen 3 puandan fazlası olabilirdi.

    dilerim bu maç bize ders olacaktır.

    bizim böyle sezon başı maçlarımız vardır. bize iyi bile gelecektir.

    üzüldüğüm şey trabzonluları sevindirmiş olmamız. neyse onlarla da hesabı 2. yarıda keseriz, sıkıntı yok.
  • 367
    takımı kenetleyecek mağlubiyet olduğunu düşünüyorum.

    forvet transferiymiş, stopermiş, eren'miş, modeste'ymiş, cornelius'muş, garry cahill'miş derken uçtuk gittik. kimseyi alamadık, kaosu yaşadık. yönetime kızdık, pozisyon aldık, hatalar, yanlışlar, iyi niyetli açıklamalar, gerçekleştirilmeyen vaatler falan filan.

    bu maç taraftarı, yönetimi, hocayı, oyuncuları kendine getirdi. bu maçla beraber transfer sezonunun kapandığını idrak ettik.

    şapkayı önümüze koyacağız. fatih hoca milli maç arasında gerekeni yapacak, bu takım en iyi ne oynayabilecekse o çözümü bulacaktır.
  • 368
    maglubiyetin en büyük nedeni fatih terim'dir. evet ağır maglubiyet oldu fakat fatih terim elindeki oyuncu grubundan trabzon deplasmanında savunmayı orta sahaya kadar getirip önde baskılı oynamasını istiyor. evet kafasındaki futbolu seviyorum o da seviyor ama işte trabzon da yumuşak takım değil bizim basacağımızı biliyorlar, ona göre kontra atak şanslarını değerlendirdiler işte. yediğimiz tüm gollerde geniş alanda yakalandık. belhanda'nın kırmızı kartı sadece ekstra oldu o da 2-0 geri düşünce hırsına yenik düşme potansiyeli olan bir oyuncu yani erkenden 2-0 geri düşünce tüm dünyada böyle kırmızı kartlar olabiliyor.
    kısaca maicon çalım yedi yok mariano ruhsuzdu falan değil tamamen taktiksel bir maglubiyet.
    sonuçta iyi takımız ama yani biz barcelona ya da real madrid değiliz, ki onlar bile her deplasmanda aşırı şekilde önde baskılı başlamıyorlar.

    bir de fernando ne kadar mevkii ön libero olsa da donk kadar savunmada sağlam değil.
  • 370
    trabzonspora deplasmanda kaybetmek anormal bir durum değil, hatta her sezon sıfır puan olarak bakıyorum ben bu deplasmana. adamlar bizim karşımıza özel bir hırsla çıkıyorlar, taraftarları da ayrı motive oluyor. bu yüzden trabzonspora deplasmanda yenildik diye çok mesele etmem. takımda tek santrafor bulunmasıyla da alakası yok bunun.

    ama futbolcuların düşük formu, özellikle defansın hali çok kötüydü. buna ek olarak belhanda'nın sabırları zorlayan ve sahada takımı on kişi bırakan halleri farklı yenilmemize sebep oldu. tüm bu olumsuzluklar insanlarda, bilhassa belhanda özelinde, bir sinir patlaması yarattı diye düşünüyorum.

    ne olursa olsun bu ligin en büyük şampiyonluk adayı biziz ve sezon sonunda ipi gogusleyecegimize inanıyorum. ligin henuz basinda trabzon deplasmanından puan alamadık diye koyvermek gerekmez. bu mağlubiyetin hem takımın genel performansı hem de teker teker futbolcular hakkındaki düşünceler bakımından hayırlı olduğunu düşünüyorum.
  • 371
    maça trabzonspor, seyircisinin de desteği ile oldukça hırslı ve istekli başladı. trabzonspor topu kaptırdığı anda hızlıca topun arkasına geçti ve birbirlerine yakın, yardımlaşmalı savunma yaptı. trabzonspor kazanılan toplarla çabuk da çıkınca, hatta beklerinde de destek alınca, ileriden destek alamayan geri dörtlümüz arızalar gösterdi ve hiç umulmadık şekilde 2-0 geriye düştük. trabzonspor'un çabuk ataklarında savunma bloğumuzun panik halinde sürekli pozisyon hataları yapması hiçte olumlu bir görüntü vermedi. savunma oyuncularımız (bilhassa maicon) çok kötü bir gece geçirdiler ancak bence bunda en büyük etken önlerinde oynayan oyunculardan yeterince savunma desteği alamamaları.

    aslında geçen haftada ki alanyaspor maçı fatih hocayı aldattı. belhanda ve emre'nin birlikte oynaması defansif bir zaafiyet yaratabilirdi ama alanyaspor'un takım olarak organize çabuk çıkışlarla bunu değerlendirebilecek bir ofansif gücü yoktu. trabzonspor, savunma önünde oynayan sosa ve onazi, onlarında önünde oynayan serbest adam rolünde ki yusuf yazıcı, kanatlarda çok çalışan nwekaema ve olcay ile ilerde rodellega gibi oyuncularla bize cezayı kestiler.

    bizim takımda ise eren adeta sahada yoktu. onyekuru çok savruktu. sinan zaten kalabalığı ve fiziksel teması sevmez, oyunda kaybolup gitti. haliyle ne pas yapabildik, ne şut atabildik ne de pozisyona girebildik.

    akhisar ile oynanan süper kupa maçı ve bu maçta rakiplerin hızlı çıkışlarında verilen pozisyonlar düşündürücü. malesef orta sahamız rakibi hiç yıpratamıyor. savunmada da yerleşim ve pozisyon hataları olunca rakipler rahatça pozisyona giriyorlar. şampiyonlar ligi'de kapıda. fatih hocamın acil olarak kafa yorması gereken en önemli mesele bu bence.
  • 373
    ligin ilk uc haftasinda, genelin aksine takim savunmamizin cok daha ilerledigini, bunun da stoperlerin performansina yansidigini dusunmus ve yazmistim. yani bana gore maicon, serdar ve ahmet'te gordugumuz nispeten iyi performanslar takim savunmasinin gecen seneye gore biraz daha iyi olmasindan kaynaklaniyordu. ancak bu daha tutucu oyun, alanya macinin erken kopan ikinci yarisi haricinde futbolumuzun daha temposuz ve heyecansiz gozukmesine de yol acti. bence ozellikle sampiyonlar ligi icin elimizde olmasi gereken bir meziyet bu.

    trabzon macina gelirsek; bence terim benzeri bir temposuz, bol pas trafigi iceren kontrol futbolunu devam ettirmek pesindeydi. ancak trabzon'un maca baslarken yaptigi pres daha ilk 3 dakika icinde top cikaramaz, ne oynadigini bilemez hale dusmemize yol acti. inanilmaz sekilde 3 dakika icinde gol geliyorum diye bagirdi ve hatalar zinciri ile geldi. gol sonrasi trabzon'un motivasyonu artti ve bir sure daha on alan baskisi devam etti. biz buna yine cevap veremedik. sanirim orta sahada donk sertliginde birisine ihtiyac duyuyor bu takim. ozellikle de deplasmanlar ve zor maclarda. trabzon'da orta saha cok yumusak kaldi, baskiya cevap veremedi. isyan eden oyuncumuz da zaten olmadigi icin resmen helva gibi dagildik. macin hic bir aninda bu mactan umudumuz var diyemedik.

    belhanda'ya gelirsek; evet, hatalidir, zor durumdaki takimi sacma sapan bir hareketle 10 kisi ve caresiz birakmistir. her ne kadar bu isi biraz dengesiz yapiyor ve takimi cezalandiriyor olsa da belhanda gibi maglubiyete sinirlenen ve tepki veren oyunculara ihtiyacimiz var. yoksa geri dustugumuz ya da iyi gitmeyen her macta dagilmaya devam edecegiz. maalesef gecen seneden beri en buyuk sorunumuz, deplasman probleminin kok nedeni de bu diye dusunuyorum.

    melo mesela bunu cok profesyonelce yapardi. hem takim maca motive olur, hem rakip zivanadan cikar, hem de kendi kart gormezdi. bu tip bir zirve performans bekleyemesek de en azindan maglupken sahada isyan eden bir hasan sas, bir kaptan bulent gormek istiyor insan.
  • 374
    yeniliriz yahut yeneriz önemli deül de bana en çok koyan trabzon'un doğru düzgün top oynamadan bizi 4'lemesi. 17-18 ve 18-19 sezonundaki mağlubiyetlere bakınca, 18-19 sezonunda yalnızca bu maç, takımda neredeyse hiç top oynama isteği yoktu ve berbat bir şekilde oynadık. buna karşın rakipler çoğu zaman hiçbir şey oynamadan bizi rahatça yendiler.

    en çok zoruma giden bu işte. karşı taraf hiçbir şey oynamadan bizi rahatlıkla yenebiliyor. bu çok ama çok kötü bir durum. umarım düzelir bir gün.
  • 375
    bu maç benim için, biraz dönüm noktası oldu. sosyal medya kullanan bir insan değilim, kendimi hiç öyle şeylere kaptırmadım. evliyim, mutluyum. işimi de iyi yaptığına inanan bir mühendisim. işim de kısmen galatasaray ile ilgili, bu yüzden benim de kulağıma yönetim ve içeride olan olaylar hakkında çok su kaçıyor.

    lakin hayattaki tek zaafım galatasarayımız. takip etmeden, her şeyden haberdar olmadan duramadığımdan, bir twitter hesabı açtım. tabii ki galatasaray ağırlıklı, bir de finans takip ediyorum. bu maçtan sonra tamamen tüm galatasaray ile ilgili takip ettiklerimi bıraktım. gerek transfer dönemindeki gerginlikler, yalan ve takipçi arttırmak için duyumculuk kasan tipler, gerekse de kötü oynanan bir maçtan sonra ortalığı yangına çeviren o "fenomenlerimiz" yüzünden gereksiz gerildiğimi fark ettim. aktif olarak galasarayımız için burayı takip etmeye devam ediyorum.

    lakin bu platformun da geleceği çok parlak durmuyor gibi. hayırlısı..
App Store'dan indirin Google Play'den alın