resim
Raşit Çetiner
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:65
Uyruk:Türkiye
  • 35
    bence de kendisini denemeliyiz. henüz 60 yaşındaymış. sonra tekrar 67'lik denizli'ye döneriz, oradan 71'lik lucescu'ya geçiş yapıp 82'lik feldkamp'la altın vuruşu yaparız.

    zidane: 44
    luis enrique: 46
    diego simeone: 46
    unai emery: 45
    conte: 47
    pochettino: 44
    klopp: 49
    guardiola: 46
    allegri: 49
    tuchel: 43

    bu kadar elit hocanın hepsinin bu yaşlarda olması bir tesadüf değildir herhalde. birkaç istisna dışında (ancelotti-57/ sarri-58) benim aklıma listeye eklenecek pek kimse gelmiyor.

    tabii ki yaş her şey değildir ama raşit çetiner denince benim aklıma direkt doksanlar geliyor. hatta gaipten sesler çalınıyor kulağıma... kanal d spor bülteninde ilker yasin: "ümit milli takımlar sorumlusu raşit çetiner arnavutluk maçı öncesi açıklamalarda bulundu..." filan diyor.

    bir takımın ki -o da biziz- oyuncu havuzu yerel ligindekilerden, hoca havuzu da 60'larını devirmiş adamlardan (terim, denizli, raşit çetiner hatta lucescu vs.) oluşmamalı diye düşünüyorum. belki büyük yanılıyorum ama bende durum böyle.
  • 40
    belki de galatasaray futbol tarihinde kıymeti en bilinmeyen futbolcular biri raşit çetiner. raşit'in galatasaray'a geldiğinde bir takımdan, bir takıma transfer çok zordu. hele fenerbahçe'den, galatasaray'a imkansıza yakındı. futbolcular adeta kulüplerin kölesi gibiydi. bunu da en fazla kullanan fenerbahçe idi. ilyas tüfekçi, arif kocabıyık, erhan önal gibi transferlerde çok meşakkatli olmuştu. galatasaray o konuda baskıcı değildi. gitmek isteyene zorluk çıkarmıyordu. engin verel, en iyi örneklerinden biridir bu konunun. raşit, kocaelinden tam galatasaray'a gelirken, o dönemin modası olan futbolcu kaçırma devreye girer ve raşit, fenerbahçeli olur. sağlam bir santrafordur, ama hep mutsuzdur fenerbahçe'de. dönemin galatasaray yöneticilerinden birinin yeğeni olduğu da rivayet edilirdi o yıllarda. raşit'in mutsuzluk canına tak eder, bu sefer kendisi galatasaray'a kaçar, bilinmeyen bir yere götürürler raşit'i. fenerbahçe'nin inadı inattır vermek istemez ama elleri kolları da bağlıdır. takas için galatasaray'dan iki futbolcu talep ederler. dönemin en önemli stoperlerinden güngör tekin ve sol bekte bir numara olan erdoğan arıca'dır bu isimler. erdoğan, orduspordan bize transfer olmuş, belki de ligin en iyi solbekidir o dönem. güngör hırsıyla taraftarın sevgilisi olmuş, maç öncesi yaptığı yumruk şovlarıyla herkesi mest etmiş bir futbolcudur. yöneticiler zor bir karar verir ve iki birbirinden değerli futbolcuyu raşit'e karşılık fenerbahçe'ye verirler. iki futbolcunun da gönlü vardır gitmeye ve bu transfer gerçekleşir. raşit çocukluk aşkına kavuşmuştur. yıllarca santrafor, stoper, sağ bek neresi denirse orada terletir parçalıyı. ta ki zonguldaksporlu muzaffer'in o melün darbesine kadar. bu raşit'in futbol hayatını bitirir. aynı muzaffer daha önce de küçük metin lakaplı, metin çekiçler'in futbol hayatını bitirmiştir. samsunspor'da oynarken trafik kazasında hayatını kaybeden muzaffer'e en çok gözyaşını da raşit döker ardından. yüreğiyle oynayan, yarık, kanlar içinde kalmış kafasıyla en az on maç tamamlamış bir neferdi raşit çetiner, teknik kadro da her daim olmayı hak eden, aslan yürekli bir kahraman.
  • 29
    galatasaray'da sampiyonluk yasamis, kaptanlik yapmis ve yine galatasaray formasiyla mucadele ederken sakatlanarak futbol hayati bitmis birinin galatasaray teknik direktoru olmasina karsi elestiri getirmenin de bir adabi olmasi gerektigini dusunuyorum. galatasaray tarihinin onemli isimlerinden biridir kendisi. keske teknik direktorluk kariyeri daha iyi olsaydi da bugun gercekten bu hirsli ve liderlik vasiflari olan insani galatasaray hocasi olarak gorseydik.
App Store'dan indirin Google Play'den alın