resim
Lucien Favre
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:67
Uyruk:İsviçre
  • 41
    sezon sonu olsa gelmesini çok isterdim. ancak şimdi gelirse başarısız olacak, sezon sonu gönderilecektir. favre akılcı, yenilikçi bir hoca; onun başarısızlığı bizi yine türk futbolu denen çöle mahkum eder. bu nedenle şimdi mustafa denizli, sonra lucien favre (ve benzeri isimler) diyorum. yoksa şimdi favre'nin gelmesi demek, sezon sonu ersun yanal mı mustafa denizli mi diye tartışırız demektir.
  • 155
    henüz hiç doğal şampiyonluk adayı olan bir takım çalıştırmamış, underdog takım hocası. oynattığı futbol daha yüksek profilli takımları haketse de, son b.dortmund macerası başarızlığa daha yakın yerde bitti. zaten imkanı en yüksek olan takımda da başarılı olamaması maalesef kendisine eksi yazar. ben bir mikel arteta sonrası arsenal hocalığı bekliyorum kendisinden.
  • 104
    gelmesini beklemiyorum lakin gelirse yerliler tarafından harcanacak olan bir baska hoca.
    paşalar kaset bile izlemek istemiyor, ağır idmana isyan edip kasten top oynamıyor.
    favre falan hepsi hikaye geliyor bana o yüzden.

    reçetemiz belli. yönetimin değişimi - oyuncu profili değişimi (yukarda saydığım zihniyet) ve bununla beraber sistemi olan bir td.
    bunlardan biri eksik olursa aynı filmin bir baska bölümünü izler dururuz.
  • 34
    proje adamlarını severim, büyük saygı duyarım. çünkü uzun vadede düşünürler. takımla alakalı kararlarını, transferlerinin bir çoğunu, hatta sözleşmesini bile buna yönelik ayarlamaya çalışırlar. proje adamlarının ortak yanı, sabırlı ve zeki olmalarına dayanarak ileri görüşlü olmalarıdır.

    tabi uzun vadede düşünen ve buna göre hareket eden herkes ama başarılı, ama başarısız bir şekilde bir 'istikrar' tutturur. bunu sadece futbolla alakalı söylemiyorum, hayatımızda her şey için geçerlidir bu. mesela zayıflamak isteyen bir insan, günlük idman temposunu çok yüksekte tutmaz. çok sayıda güne, hafif tempolu koşular, ağırlık kaldırmalar, vücut egzersizleri koyar. artık belirlediği periyot ne kadarsa aşağı yukarı bulunduğu tahminde de o derecede kilo verir. eğer kilo verememişse ya sabırlı davranmayıp antrenmanını aksatmıştır, ya da idmandan sonra tereyağlı bir buçuk porsiyon iskenderi de görmüştür. yani bir her iki halde de programının dışına çıkmıştır. nitekim o programda yağlı yiyecekler yoktur.

    burada en önemli kıstas süreklilik ve sabırdır. sabırla belirlediği çalışma haritasını işleme döken herkes uzun vadede istediği şeye ulaşır. ama er ama geç ulaşır. burada önemli olan husus sürekliliktir. sürekliliği de sağlamak için sabırlı hareket etmek lazım.

    bizim de ihtiyacımız olan şey bu aslında. teknik direktör lisansı almış herkes bizden daha fazla biliyor bu işi. bizim burada yazdığımız her şey eksik. her ne kadar yazsak da çizsek de eksik. hiçbirimizin daha önce takım yönetmişliği, velev ki heyecan edip bu işe kalkışmışsa da bu derece önemi yüksek seviyelerde tecrübesi yok. bu nedenle sen de, ben de, o da teknik direktör olmadığı için bu işin muhakkak bir yerlerini bilmiyoruz.

    önce sabır demiştik ya. artık bir teknik adamda ısrar etmek gerek. israr edeceğimiz kişide aradığımız tek ölçüt sadece ve sadece uzun vadede bu takım teknik direktörlüğü yapmak istemesi olmalı. hamza hamzaoğlu'nun bilhassa son zamanlarda yaptığı açıklamaları ve saha içerisini etkileyen kararlarını eleştiriyor, hatta saçma ve gereksiz buluyordum. fakat aklımda istifa kelimesi hiçbir zaman olmadı. zira istifa yerine istikrar istiyordum. don değiştirir gibi teknik direktör değiştirmek, temcit pilavı gibi her seferinde aynı şeyleri yaşamaktan ciddi derecede usandım. geçen bir yazı gördüm, ne kadar doğru bilmiyorum, 2000'den bu yana 17-18 teknik direktör değiştirmişiz. rakam inanılmaz derecede ürkütücü.

    artık iyi veya kötü, yabancı veya yerli, ismi olan veya daha yolun başında, birisinde ısrar etmeliyiz. inanın bana şu anki tramvanın daha kötüsü olmayacak. ha elbette dünya üzerindeki her teknik direktör olamaz, buna da katılıyorum. fakat artık yeter be kardeşim. 2 seneden fazla takımda çalışan bir teknik direktörümüz yok. o da üçüncü sefer geldiği galatasaray'ın en çok şampiyonluk görmüş teknik direktörü.

    lucien favre de kesinlikle uzun vadede güvenilebilecek, arkaya bakmadan takım emanet edilebilecek bir insan. uzun vade demek, bir proje demekse ve hepimiz bu projede mutabık kalıyorsak bazı şeylerden feragat etmesini de bilmeliyiz. bu sene şampiyonluk gelmeyecek mi, proje adına eyvallah. kendi sistemini oturtması için zamana ihtiyacı mı var, okey. yaza kadroyu gençleştirip temizlik yapılacaksa bu sezon geçiş dönemi olarak mı gözüküyor, ona da tamam.

    fakat bu projenin meyvesini alacak mıyız? sadece bu sorunun cevabını istiyorum. aynı şekilde de bu soruya 'evet' şıkkını işaretleyip, bir hışımla başlayıp da sonradan mızıkçılık yapılacaksa ne anladım peki o işten?

    prandelli de, mancini de, rijkaard da, fatih terim'in son dönemi de, hatta hamza hoca ile olan serüven de uzun vadeli düşünülmedi mi? hepsinde de bu uzun vadeli sistem ama başarısızlık, ama başka şeylerden dolayı birkaç günde, hatta birkaç saatte bozulmadı mı?

    bu adamı gerçekten istiyorum. gelip de bu sezon şampiyon yapamayacaksa, ama sezon sonunda kadronun yarısını temizleyip, yerlerine daha genç ve daha gelecek vadeden isimler getirecekse ve bu hocaya ve ekibine sonuna kadar sabredilecekse, istikrar denilecekse istiyorum. ve inanın bana, 1.5 - 2 seneye de bu adam uygun gördüğü mantaliteyi tıkır tıkır ilerletir. hatta bu süre zarfında da gerçekten kısa dönemli bile olsa gelecekte yapmak istediği şeylerin fragmanını da izletir. izletir ki, sonunda vizyona gireceği yeni filminin reklamını yapsın. bu fragmanda avrupa maçları da olur hatta, inanın buna. ben buna razıyım.

    peki siz razı mısınız? galatasaray yönetimi hazır mı? ota boka zırtlayan, anlık fevri hareketler sergileyen hoppa taraftar hazır mı? galatasaray'ın derin kesimi bu hocayı sever mi? tabiri caizse sahibine göre kişneyen sözüm ona profesyonel futbolcularımız hazır mı?

    cevap hayırsa o zaman kalsın. yok o zaman adama da yazık, bu işe başlarken girişeceğimiz emeğimize de.
  • 80
    (bkz: lucien favre/#1919220).
    galatasaray ismi cazibelidir, ünal aysal'ın dediği gibi herkesin istediği seksi bir kulübüz. diyelim ki bu adamı ikna ettik ve geldi. bu yönetimin arkasında durmayacağı onu türlü yalanlarla kandırıp buraya getireceği aşikar. eline selçuk, olcan, balta, yasin, semih, umut, sabri gibi adamları verip malzeme bu başarılı ol diyecekler. yaptırmak istediği transferlere kendi menajerleri, para kazanamayacak diye engel olacaklar. sonra türk basınının ulemaları geldiğinde favre mükemmel, favre galatasaray'ın aradığı isim derken; giderken büyük bir küstahlıkla 'favre diyince küfür etme isteği oluşuyor, sonra diyorum la havle' şeklinde kafiyeli yorumlar yapacaklar. sonra rijkaard, tigana, del bosque, aragones defterlerini açacaklar. en son türk futbolunun çok zor olduğundan, ispanya'da, ingiltere'de, fransa'da takım yönetmenin basit olduğundan, türkiye'de tüm faktörlerin yönetilmesinin gerekliliğinden, burda futtbolculara abi yaklaşmanın öneminden, yabancıların görev tanımının dışına çıkmadığından bahsedecekler.

    o yüzden favre, bielsa ya da garcia; aklınız varsa gelmeyin bu kulübe. bu kulüp yönetim bazında yerli guardiola tolunay kafkas'a, yerli mou hikmet karaman'a, yerli mancini cihat'a müstehak. gelip de kariyerinizi harcamayın, burdaki topçular para mevzuuna gelince profesyonel, paranın karşılığını almaya gelince duygusal, insan, hassas, abi desteğine ihtiyaç duyan birer çocuklardır, siz alışamazsınız.
  • 162
    gelirse aşağı yukarı şu şekilde bir galatasaray kariyeri olacak teknik direktör.

    (bkz: bielsa'nın lazio serüveni 2 gün sürdü)

    --- alıntı ---

    serie a ekiplerinden lazio ile 2 gün önce anlaşmaya varan teknik direktör marcelo bielsa, görevinden istifa etti.

    yarın roma'ya gelerek kendisini lazio ile sözleşme imzalaması beklenen arjantinli teknik adam, ani bir şekilde bu kararından vazgeçti.

    --- alıntı ---

    kaynak: https://www.eurosport.com.tr/...o5679312/story.shtml
  • 61
    oynattığı futbolu takip etmediğim teknik adam. benim itirazım kendisi veya herhangi bir yetiştirici teknik adam hakkında 18-19 yaşında adamı çıkaracak ve bu adamlar yuhalanacaklar olayınadır. herhangi iyi bir teknik adamın bir oyuncuyu yetiştirmesi için takımda futbol bilgisi ve taktik anlayışı oturmuş disiplinli en az 8-9 adam olacak ilk 11'inizde ki, siz altyapı eğitimini de iyi almış ( burası çok önemli 18-19 yaşındaki adamın, kabiliyetleri messi, xavi gibi olması gerekli değil ama altyapısı iyi olacak önce), türk veya yabancı genç oyuncuyu yetiştireceksiniz ve takımınızda bu arada iyi top oynayacak. siz burak, sabri, umut, yasin gibi 1 iyi 5 kötü oynayan, taktik ve teknik seviyeleri yerlerde olan oyuncuların arasında kimseyi yetiştiremezsiniz. yani şu adam gelsin oyuncu yetiştirsin demekle olmuyor. öncelikle buna uygun bir kadro, çok olmasa da belli bir bütçeniz olacak. şu anda 23-24 yaşlarına gelmiş türk futbolcuların çoğunlukta olduğu hiç bir takım (ortalama üstü seviyede gurbetçi dolu değilse) zart diye adam yetiştiremez. ama bu hiç bir zaman bu yola girmemeliyiz demek değil. biryerlerden başlanmalı. teknik adama tablo iyi anlatılıp (adama yalan söylenmemeli), bu sene bitirebildiğimiz en yüksek yerde bitirip, yüklerden kurtulup iyi bir planlama yapılırsa, önümüzdeki ve daha sonraki seneler kurtulabilir.
  • 131
    wesley sneijder ve aynı sistemde inat etmesi konularında biraz haksız eleştirildiğini düşündüğüm teknik adam. tam aksine sorun sürekli sistem değiştirmesinde olabilir.

    bu sezon* yeri geldi sneijder'i 10 numaraya koyup 4-2-3-1 oynattı, amiens'den 3 yediler. yeri geldi balotelli'yi kesip klasik 4-3-3 oynattı. 4-4-2, 3-5-2, 4-3-1-2 hatta ve hatta 3-6-1'i bile denedi ama ne yaptıysa olduramadı. kovulduktan sonra frank rijkaard gibi sırra kadem basabileceğini düşünüyorum.
  • 164
    mustafa cengiz yönetimi ve başarılı transfer politikalarıyla çalışmaya can atmakta olan teknik direktör. umarım gelir ve şu koşullarda teknik direktörlük yapar. o zaman bizim bazı takıntılı arkadaşların kafasına dank eder belki gerçekler. bu ülkeye rijkaard ekibiyle geldi arkadaşlar. bam orta sahasına mahkum edildi adam ve 1.5 senenin sonunda istifa etti. gittiği her takımda ortalama 200-250 milyon euro aralığında transfer yaparak yapılanmaya giden adam, üç gün dayanmaz senin basiretsiz kulüp yönetimine.
  • 32
    yüksek sesle dillendirilmeye başlamıştır. benim fikrim de tartışmasız şekilde kendisinin getirilmesi yönünde ki teklife gelirim dediği söyleniyor.

    şampiyonluk önemli değil, zihniyet değişmeli. zihniyeti denizli değil, favre değiştirir.

    son olarak, thomas tuchel'i maalesef alamamıştık ve futbol kalitesi anlamında bir türlü belimizi doğrultamadık. aynı hataya düşmeyelim bu sefer. çare lucien favre.
  • 51
    futbol takımımızın yarısı hatta daha fazlası ana dili gibi almanca konuşuyorken gelmesi iletişim açısından büyük problem olmayacaktır. zaten kendisi güzel adamdır. önemli olan ikna edebilmek. yanına ümit davala gibi türkiye'yi ve türklerin yapısını anlatabilecek en iyi alman türk karışımı birini de koyarsak güzel günler bizi bekleyebilir. tabi yönetim yeni işgüzarlıklar yapmazsa.
App Store'dan indirin Google Play'den alın