kaybedilen maç sonrası sözlüğün hali

• 226

  karşılıklı sevgi ve saygı çerçevesinde eleştiri yapabilmek, modern toplumların en doğal hakkıdır. o sebeple, yendiğimizde nasıl ki övüyorsak, yenildiğimizde de eleştirebilmeliyiz. biz taraftarız. elbette ki bizim yaptığımız eleştirilerle takım uçup gitmeyecek, ama burası galatasaray'ın her anlamda tartışılabildiği bir yer ise, ki öyle olduğunu düşünüyorum. birbirimizi kırmadan, yenildiğimizde de birlik ve beraberlik içinde eleştiri yapmalıyız. çünkü, yenildiysek elbet bir şeyler ters gitmiştir. neyin ters gittiğini de, farklı fikirlerin bir araya gelmesiyle bulabiliriz.
• 227

  sıradan kaybedilen bir maç değildi bu. 6 puanlık maçta kendi evimizde başakşehire karşi yenildik. hem de hak ederek.
• 228

  kaybetmememize rağmen nedense bağzı yazarlarımızın sayesinde içten içe hissedebildiğimiz üzücü hal. çabuk toparlarsınız umarım.
• 229

  (bkz: kaybedilen seçim sonrası sosyal medyanın hali)
  
  edit: yanlış anlaşılma olmasın. kaybedilen cumhuriyet sonrası sözlüğün hali diye bkz verilmişti ama ya yazar kendisi sildi ya da modlar sildi.
• 230

  galatasaray'ın mağlubiyeti sonrasında yazarların halet-i ruhiyesi.
  
  malum sözlüğün hali belli de ben galatasaray maç kaybettikten sonra çıldıracakmış gibi oluyorum. maçtan sonra ne buraya, ne ekşi'ye girmek istiyorum. hatta maç sonrası açıklamalara bile tahammül edemediğim için televizyona dahi bakmıyorum. maç bittikten sonraki ilk birkaç saat başım ağrıyor, ağzımdan küfür düşmüyor.
  
  futbol gibi basit bir uğraş için bunları yapmaya değer mi bilmiyorum ama galatasaray bağladı beni. maç sırası ve sonrası çocuklaşıyorum. çok şey yapmak istiyorum ama bir şey yapamadığım için sinirlenip strese giriyorum. ertesi gün tekrar büyük bir hırs ve istekle haftaya oynanacak maçı bekliyorum. mutlu et be bizi galatasaray.
• 231

  (bkz: kaybedilen maç sonrası sözlüğün hali)
• 232

  bok gibi olan haldir. allah belanı vermesin tudor! ne ekşi'ye ne buraya giresim gelmiyor. yazarlar birbiribe sövüyor, futbolculara sövüyor, teknik adama sövüyor. hiç kimse de haksız değil.
• 233

  (bkz: enkaz)
  
  büyük ihtimalle yarın* sakin kafayla sözlüğe girdiğimde kaybedilen maçın siniri ile yazdıklarımdan utanacağım. çoğu yazarın da aynı şekilde olacağını düşünüyorum.
• 234

  (bkz: 18 şubat 2018 kasımpaşa galatasaray maçı)
  
  hayırlı işler.
  
  kurun dar ağaçlarını.
• 235

  (bkz: 18 şubat 2018 kasımpaşa galatasaray maçı)
  
  haklı olarak tatsızdır.
• 236

  (bkz: sözlüğün %50'sini pilot olmaması için zor tutuyoruz)
• 237

  (bkz: 18 şubat 2018 kasımpaşa galatasaray maçı)
  
  ilk defa sözlüğü bırakma seviyesine getirdi beni. bazı insanları anlamak gerçekten çok zor. yenildik, hepimiz üzgünüz. bunda hakemin de büyük payı vardı. bahane değil elbette. fatih hoca da çok kritik hatalar yaptı. bunları kimse inkar etmiyor ama birileri illa kendini haklı çıkarmak için saçma sapan tespitlerle insanları birbirine düşürüyor. sanarsın ki fatih terim'in takımın başına geçmesini isteyenler kaybetti bugün, tudor'un kalmasını savunanlarsa kazandı. çok yazık çok.
• 238

  ben direkt sözlüğü kapatıyorum. zaman zaman uğruyor gene ışık hızıyla çıkıyorum. soluğu saçma sapan tv programlarında alıyorum. halbuki o geceki planım tamamen spor programları izlemek oluyordu.
  
  okuduklarım, yazdıklarım acayip moral bozuyor. bi' nevi kaçıyorum gerçeklerden.
• 239

  toparlanmak istiyorum ama hala depresif haldeyim. şampiyonluğa giden yolda 18 şubat 2018 akşamı kasımpaşa deplasmanı puan kaybedilecek yer değildi. maç kazanılır, kaybedilir problem değil de, 2-3 fark yapabileceğimiz maçı kendi elimizle verdik ya ona yanıyorum. bu puan kaybı fatih hocaya yazar fakat kredisi fazlaca vardır elbet. karşılığını şampiyonluğu alarak ödemek istediğini iyi biliyoruz.
  
  enseyi karartmaya gerek yok. ipler elimizde. hoca artık bazı şeyleri daha net görüyor olmalı. mesela bir daha sinan gümüş denilen adamdan medet umacağını hiç sanmıyorum. fernando dönecek. belhanda ve mariano artık toparlanmış olarak devreye girecektir. ben muslera'nın dinlendirilmesi fikrine karşıyım. son düzlükte tüm silahlarımızla dolu dizgin yürümeliyiz. (buna taraftar da dahil!!!) muslera da kendini bulacak. dün akşam * penaltıyı çıkarmak üzereyken kısmet olmadı. bu adam oynayacak! kendini bulacak!
  
  öncelikle önümüzdeki bursa, karabük ve konya maçlarında yüksek averajla gelen 9 puanla moral depolamalıyız. bursa ve karabük maçları averaj maçı olmalı. konya'yı averaj maçı görmek mümkün değil ama yenmek durumundayız. bu maçlarda puan kaybına tahammül yok. kadıköy deplasmanında ne olacağını hep beraber göreceğiz inşallah. yıllardır yenip yenmemek umrumda değil fakat bu seneki yarışta vurursak fişi çekebiliriz. yıllardır yapabilmiş miyiz? o da umrumda değil. ben passat medyasının gazcısı değilim! önümdeki maça bakarım. yenilirsek ise hesapları bozmayacaktır adımıza. hala ipler elimizde olacaktır diye düşünüyorum, çünkü peşinden iç sahada tek tek devirmemiz gereken rakipler geliyor. (ts, bjk, başakşehir)
  
  işin özeti iç sahada puan kaybına tahammül yok. deplasmanda ise sadece papazın çayırında puan kaybını mazur görebiliriz. top yekün tüm unsurlarımızla savaşmalıyız. yönetim bir zahmet hakemler konusunda masaya yumruğunu vurmalı. adamlar dilim dilim ediyor maçlarda bizi. sahipsiz olmadığımızı göstermeli artık yönetim. taraftar ise iç sahada artık bir zahmet minimum 40.000'e ulaşmalı. hoca da tüm silahlarımızı etkin kullanmalıdır.
• 240

  uykusuz bir gece, göğsüne bir yumrunun oturması ve çok şey söylemek isteyip hiç bir şey söyleyememe halidir. aşkın ızdırabı, cefanın en kederli halidir. toparlanması da bir iki günü bulur. hele de elinde olan maçı kaybetmişse ruh hali daha da kötüdür.
• 241

  modun tamamen düşmesi, boş boş internette dolaşma, futbol programlarını atlayarak saçma sapan bir diziyi izlemeye koyulmak. akabinde gelen eski, güzel ve daha önce izlenmiş bir film izleme isteği. filmin yarısında uykunun gelmesi ve uyumak. sabah işe gelirken fenerlilerin göndermelerini çekmek zorunda kalmak.
  
  şahsımın başına gelenlerin özeti.
• 242

  (bkz: uyku yok uyku)
• 243

  (bkz: uyku hapları, yalan dolan gülümsemeler)
• 244

  13 sene sampiyonluk gorememis ama ve lakin hicbir sekilde destegini esirgememis taraftar profilinden, 1 maglubiyet ya da puan kaybi neticesinde ortaligi yangin yerine donusturmeye ant icmis taraftar profiline donusumunu tamamlamis haldir efendim.
• 245

  ne yazık ki ortalık yine yangın yerine döndü. yazacak bir şey bulamıyorum moralim o kadar bozuk ki.. lütfen eleştirilerinizi dikkatli yapın, eğer sinirliyseniz çıkış yapın sözlükten, bir şeyler yazmayın. yazacaksanız bile kendi futbolcularınızı asıp kesmeyin. gerekli tepkiyi sezon bittikten sonra verelim. buraya yazarak rahatlamaya çalışmayın yani hepimiz sinirliyiz.
  
  şampiyonluk hedefimiz hala devam ediyor. bugün oynanan oyun* ne kadar kötü olsa da yapacak bir şey yok, maç bitti ve 3 puan kaybettik. sizi bilmem ama benim takıma inancım tam. kendi evimizde başakşehir ve beşiktaş’ı yenersek bu işi bitiririz. boştan yere umutsuzluğa kapılmanın bir anlamı yok şimdiden.
• 246

  kayıp yazarları ortaya çıkarır.
  
  (bkz: mağlubiyetten mağlubiyete sözlüğe uğrayan kayıp yazarlar)
  
  edit: mağlubiyetten mağlubiyete ortaya çıkanlar dedim, sürekli olumsuz düşünceleri olan mağlubiyeti pusuda bekleyenlerin üstüne alınmasına gerek yok. *
• 247

  sorun maç kaybetmek değil aslında. hani iyi oynarsın çok gol kaçırırsın top bir türlü girmez. bizim olayımız bu değil. biz iç sahada ligin açık ara en iyi futbolunu oynuyoruz. sonra gidiyoruz saçma sapan bir deplasmanda yokları oynuyoruz. taraftarı umutsuzluğa iten de bu. yarın tt arena'da başakşehir ve beşiktaş'a 5 er tane sallasak bile akhisar, göztepe ve alanya deplasmanlarını korku ile izleyeceğiz. bu takım yeni malatya, sivas, kasımpaşa, gençlerbilriği gibi deplasmanlarda birbirinin kopyası malubiyetler alarak bunu taraftara aşıladı çünkü.
  
  macion, feghouli ve mariano üçlüsü deplasmanlarda kocaman bir 0.
  gomis yakalarsa atıyor ama tt arena'da rakip kaleciye atılan geri paslara hayvan gibi koşan, rakip stoperlere bir panter gibi saldıran gomis deplasmanda rakip stoperler arasında uyuyor çıkıp 2 kafa topu bile almıyor o derece.
  belhanda desen bişeyler yapmaya çalışıyor bazen ama o tt arena'daki coşkusundan eser yok.
  takımda bu kadar oyuncu kötü oldu mu nagatomo da onlara ayak uyduruyor. sivas ve gençlerbirliği deplasmanında olduğu gibi.
  
  hal böyle olunca en keklik deplasmanlar bile coşkudan uzak, antreman maçına çıkmış gibi oynayan oyuncular yüzünden kabusa dönüşüyor. bu takım haftaya başakşehir'e 5 tane atsın. alanyaspor maçını yine bu korkuyla izleyeceğiz. çünkü elimizde tt arena'daki eforu ile deplasmandaki eforu arasında gece ile gündüz kadar fark olan en az 5 tane topçu var.
• 248

  her olumsuz yazıya "bunlar zaten sadece mağlubiyette ortaya çıkar" payesi yapıştıran yazarları ortaya çıkaran durumdur.
  
  sadece istediğiniz şeyleri okuyorsanız bu yazanların kabahati değil.
• 249

  kendimi, öyle bir geçer zaman ki dizisinde ebeveynleri tartışınca masanın altına kaçıp ağlayan osman gibi hissetmeme sebep olan hal.
• 250

  surekli linc edecek insan avina cikilan hallerdir.
  
  yapmayin etmeyin yahu. linc edince elinize ne geciyor?