resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 6377
    galatasaray kariyerinde iki önemi dönüm noktası var:

    1- 13 temmuz 2017 östersunds galatasaray maçı
    2 - 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı

    avrupa'dan elenerek çok kredi yedi, orası kesin. gerçi biz hala transfer yaparken, östersunds o dönem çivi gibi takımdı. o sene avrupa kupasında da iyi yol kat etmişlerdi.

    22 ekim 2017 galatasaray-fenerbahçe maçına kadar ise beyaz futboldakiler bile "bu maçı da kazanırsa elini öpeceğim, türkiye'nin en iyi teknik direktörü ilan edeceğim" falan diyorlardı. o maçta da büyük darbe aldı. o maçı statta izleyenlerdendim. aslında etkili taraf bizdik ama sonuçta klasik iç saha fener maçıydı. sıkıcı geçen maçta penaltı beklenebilecek pozisyonda belhanda atılınca galibiyet hayal olmuştu.

    o maçtan sonra işler iyice ters gitmeye başladı. "oyunculara çorap atan teknik adam" diye haberini falan yaptılar. swh. sonra da fatih terim ismi ile çalkalanmaya başladı kulisler. derbilerde alınan yenilgiler de sonu oldu.

    baktığımda taraftardan bu kadar tepkiyi hak ediyor muydu emin değilim. sonuçta kendisinden sonraki süreçte de avrupa kupalarında tutunamadık. kendisi zamanında başakşehir'e, beşiktaş'a ağır kaybettik. o dönem yeni kurulmuş bir takım olarak oldukça kırılgandık. madalyonun diğer yüzüne bakarsak, mesela bu sene de konyaspor * ve rize'den * 4'er gol yedik. beşiktaş'ı ise hala yenemiyoruz *.

    kendisi toy bir teknik adam olarak, çok yeterli değildi belki ama kendisinden sonra futbol olarak ne kadar yol kat ettik onu da herkesin takdirine bırakalım.

    edit: şimdi düşününce kendisine dair iki anıyı daha eklemek istedim.

    1- ben türkiye'de basın toplantılarında bu kadar üzerine gidilen teknik adam hatırlamıyorum. riekerink dahil. adam üşenmedi, aykut kocaman gibi kaçmadı, tek tek cevapladı bu garip soruları.

    2- kulüpten ayrıldıktan sonra yapılan röportajda kendisine fatih terim sorulmuştu. çok güzel ve sıcak cevaplamıştı hoca hakkındaki soruları. keza, kulüp için de tek kötü söz söylememişti.
  • 6378
    galatasaray kariyeri ile ilgili konuşmaktan da, konuşulanları takip etmekten de yoruldum. o yüzden direkt juventus'a geçiyorum.

    bence yardımcı hocalığı kabul ettiği gün dahi kafasında pirlo'nun 1 yıl içinde kovulacağı vardı. bunu hesap etmek için dahi olmaya gerek yok elbette ama yine de mantıklı iş yaptı.

    normal şartlarda, hırvatistan veya türkiye'de takım çalıştırarak juventus seviyesine gelmek en iyi ihtimalle 5 yılını alırdı. şimdi, yardımcı hoca olarak başladığı juventus kariyerinde 1 yılı doldurmadan birinci adam olacak. pirlo'nun yerine geçeceği konuşuluyor italyan medyasında.

    buradan sonrası da kendisine kalmış iş. daha 40'ında bir teknik adama galatasaray ve juventus gibi büyük takımlar çalıştırmak nasip olmaz. iyi değerlendirse tutunur, olmazsa silinir gider.
  • 6379
    ülkedeki futbol uleması tarafından teknik direktör olmadığı ilan edilen hırvat teknik adam. lakin bu herşeye vakıf insanlara hak vermiyor da değilim. başakşehir'den 5, beşiktaş'tan da 3 yiyen bu hırvat köylüsünün o gün notunu verenler, şimdilerde hiçbir şartta toz kondurmadıkları terim'i de ipe gönderirlerdi, 96 yılında sami yen de fener'den 4 yiyince. çünkü onlar için futbol skor tabelasından ibarettir. 96-2000 arası galatasaray bir günde takım olup avrupa'ya hükmetdiyse o gün de bazı şeylere sabır göstermek, hoş olmayan bir kaç neticeyi de sineye çekmek gerekirdi. 36 yaşında görmüş geçirmiş bir taraftar olarak, tudor dönemindeki iç saha maçlarındaki baskıyı, hücum oyununu ve rakip üzerinde böylesi ezici bir üstünlüğü daha önce hiç görmemiştim. şimdi çıkıp diyecekler ki; büyük maçlarda şamar oğlanı olduk blaa blaa blaa! evet canım benim, dünyanın her yerinde büyük maçlar, büyük oyuncuların sahne alanıdır. eğer yıldız bir oyuncu o maçın kulüp ve taraftar için önemini bilmeden oynarsa fenerbahçe'den 6 tane de yersin... aa şimdi hatırladım, o maçta da hoca bu hırvat yetersiziydi. hani büyük maçların hocası değil ya, o bakımdan! galatasaray'da olurdu olmazdı bunu kimse bilemez ama bildiğim bir şey var ki; içerde rizespor gibi takımlara çimleri yoldururdu. sol kenarda tolga ciğerci kullanıp içine toni kross yükleyen adam, imparatorun 10 dakikalık kerem aktürkoğlu'na neler yapmazdı!
  • 6380
    kendisi döneminde transfer sezonunda yaklaşık olarak 40 milyon euro harcanmıştır. bu meblağ fatih terim, lucescu, kalli gibi baba teknik adamlara bile verilmemiştir. transferlerde başarısız olundu demiyorum, geri dönüşleri de güzel oldu ama o paralara yaş ortalaması 27 - 28 olan olmuş oyuncular yerine moder gibi coulibaly gibi jozwiak gibi genç ve aç oyunculara yönelinseydi 5 senemiz kurtulurdu diye düşünüyorum.

    dikkat ettiyseniz tudor'un teknik adamlığından hiç bahsetmedim çünkü kendisi hoca falan değildir.
  • 6381
    aynı gün başlığına ikinci enrty olacak ama gözlerim kanamaya başladı artık.

    tudor efendi zamanında 2017/2018 yaz transfer sezonunda 35 milyon euroluk transfer yapıldı. tarihimizde böyle bir transfer dönemi hiç yaşanmadı ve muhtemelen de bir daha yaşanmayacak. hiçbir hocanın eline bu imkanı vermedik. sadece adamlara verdiğimiz bonservis bu rakam. yüksek maaşlar falan sonradan belimizi nasıl büktü anlatmaya gerek yok. oyunculara bu paraların verilmesi tabi ki tudor'un suçu değil, burada anlatılmak istenen son bilmem kaç yüzyıldır ilk defa bir hocaya bizim nazar-ı itibarımızda sınırsız harcama yetkisi verildi. karşılığında ne mi aldık;

    8 tane büyük maça çıkmış bu arkadaş.
    7 mağlubiyet
    1 beraberlik

    18 gol yemişiz ve sadece 2 gol atmışız.
    ------------------------------------------------------
    27 şub 2017 galatasaray 0:1 beşiktaş
    18 mar 2017 trabzonspor 2:0 galatasaray
    10 nis 2017 başakşehir 4:0 galatasaray
    23 nis 2017 galatasaray 0:1 fenerbahçe
    22 eki 2017 galatasaray 0:0 fenerbahçe
    29 eki 2017 trabzonspor 2:1 galatasaray
    18 kas 2017 başakşehir 5:1 galatasaray
    02 ara 2017 beşiktaş 3:0 galatasaray

    bu maçların tamamını hatırlıyorum ve bazılarını tribünde izledim. hiçbir maçta kazanacağımıza dair ne oyun oynadık ne de o hissiyatı verdik. rezil kere rezil günler geçirdik. bir maçta 3 atarsın 4 yersin, stoperin, kalecin vs. hata yapar gol yersin ama karşılığında sahada bir futbol olur kardeşim, gol atarsın, pozisyona girersin. biz bu maçlarda ringe yaslanmış boksör gibi sadece yumruk yedik.

    podolski ve sneijder gibi adamları bu köylünün taktiğine uymayacağı için göndermişiz. hele ağlayarak kulüpten ayrılan sneijder görüntüsü halen içimde yaradır.

    bu adam bile fatih terim ile kıyaslanıyorsa galatasaray taraftarı gerçekten vefasızdır.

    ben o yıllarda bugünleri nasıl yaşadık diye sorguluyordum, bu rezilliğe, kepazeliğe nasıl müsaade ettiğimizi düşünüyordum ki bugün bile adamı hala savunanları görünce herhalde biz bunu hak etmişiz diyorum.
  • 6382
    sneijder yerine belhanda tercihi bile nasıl kötü bir teknik direktör olduğunun kanıtıdır. kendisi okadar kötü bir teknik direktördürki beceremediğini anlayıp pirloya yancı olmuştur. ayrıca o müthiş oynuyor dediğiniz takım başakşehir'den 5 yemiş, beşiktaşa karşı tarihinin en ezik futbolunu oynatmıştır. her kaybedilen maçtan sonra başlığı hortlamasın bir zahmet fener'in efsanesi ersun gibi sarmayın başımıza bu boş beleş adamı.
  • 6383
    eski teknik direktorumuz.

    karabuk'ten istanbul'a uzanan bir firsat yakalamisti. hem de dunyanin en buyuk kuluplerinden biri olan galatasaray'da.

    kaybettigi maclardan sonra matthew syed'in black box thinking kitabini okuyup basinda olay olmustu. zira, kitap onemli bireylerin veya kurumlarin yaptiklari hatalar ve ogrenimleri uzerine bir kisisel gelisim kitabi.
  • 6385
    galatasaray sözlükte sebepsiz yere kin tutulan eski teknik direktörümüz. kendisi galatasaray aleyhine tek bir söz söylememesine rağmen öyle bir eleştiriliyor ki sanki galatasaray'ı küme düşürdü. oysa 2017- 2018 sezonunda görevinden kovulduğunda liderin hemen arkasındaydık. ilk yarı bitmeden 30 puanı geçmişti ki 2018-19 ve 2019-20 sezonlarında 17 haftada 30 puan toplayamadık. yine kendisiyle kondisyoner diye dalga geçildi, sonraki iki sene en çok kondisyonerlerden şikayetçi olduk.

    igor tudor bana göre lige gelmiş en kaliteli yabancı hocalardan biridir. nice isimli hocaların şaşkına döndüğü ligde gayet iyi performans göstermiş ve iz bırakmıştır. kendisinin yönettiği kardemir karabükspor bu ligde izlediğim en dirençli takımlardan bir tanesiydi ve bunu oyuncu kadrosuna değil igor tudor'a borçluydular.

    gelelim galatasaray dönemine. galatasaray'a florya'nın iyice çiftlik olduğu bir dönemde geldi. işi zordu, artık doymuş ve hedefsiz, pek genç olmayan kadrodan bir şeyler çıkarmaya çalıştı, yapabildiği kadar yaptı. 2017-2018 sezonunda ise elinde henüz yeni oluşturulmaya çalışılan bir takım varken uefa avrupa liginde karşısına çıkması en son istenen takım olan östersund çıktı. elendi ve büyük olay oldu. sonra o östersund hocasını ve oyuncularını ingiltere'ye yollayacak performansı gösterdi. tudor'u desteklememdeki en önemli olaylardan biri ise (bkz: 20 temmuz 2017 galatasaray östersund maçı) sonrası "mükemmel bir takım olacağız" sözünü verip, sözünü tutmasıydı.

    2017-2018 sezonuna çoğu daha havalimanından yeni maça çıkmış topçularla öyle bir başlangıç yaptı ki galatasaray'ı unutmuş olanlara, üst üste üçüncü şampiyonluk kovalayanlara "ne oluyor ne bu tantana" dedirtti. ilk 8 haftada hemen hemen hiç zorlanmadan 7 galibiyet aldık. aklımda kalan en önemli olaylar 25 ağustos 2017 galatasaray sivasspor maçında takımın yanılmıyorsam iki farklı öndeyken bile gol araması ve gol arıyorum diye pozisyon vermesiydi. diğer bir maç ise 24 eylül 2017 bursaspor galatasaray maçında iki bek çıkarıp * iki kanat * alarak maçı çevirmesiydi. bu hamlesiyle hıncal uluç'tan bile övgü almıştı. bir diğer örnek ise 9 aralık 2017 galatasaray akhisarspor maçı. muslera'nın iki bireysel hatasıyla pozisyon vermeden 0-2 geriye düştüğümüz maç. daha dakika 50 olmadan 2-2 olmuştu. 2-2 iken 10 kişi kalsak bile maçı çevirmiştik. şu an devre arasına handikaplı skorla giriyorsak 60'a kadar pozisyon bulamadan devam ediyoruz.

    gelelim çok eleştirilen derbi veya büyük maç performansına. zannımca en çok abartılan husus bu konudur. kendisinin en büyük şanssızlığı muslera'nın 10 sene boyunca ki en kötü dönemine denk gelmesidir. örneğin 18 kasım 2017 başakşehir galatasaray maçında kaleye gelen tüm isabetli şutlar gol olmuştu hakeza 2 aralık 2017 beşiktaş galatasaray maçında ilk yarı avrupa'da çok formda giden beşiktaş'a deplasmanda pozisyon vermezken ikinci yarı başında muslera'nın asistiyle gelen gol sonrası dağıldık. şimdi gelelim tudor sonrası derbi performansımıza. öncelikle tudor ile içerde yenemediğimiz fenerbahçe'yi hâlâ yenemedik. 2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçı hariç gol atamadık. tudor döneminde deplasmanda iki kez yenildiğimiz trabzonspor'u ve başakşehir'i daha bu sezon yenebildik. **. tudor gittikten sonra da beşiktaş deplasmanlarında iş yapamadık. vodafone park'ta son golümüzü atan isim hâlâ bruma. demek ki bu konuda da ağır eleştirilmeyi hak etmiyor.

    tudor, galatasaray'dan ayrıldı, bir kez bile kötü konuşmadı. bugün kaptan, evlat diye alkışlananların dün neler dedikleri hâlâ hafızalarda iken 17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçı öncesi davet edildiği stadyum programında galatasaray'ı övdü ve başarılar diledi. oysa ersin düzen'in amacı o maç öncesi galatasaray'da sıkıntı çıkarmaktı, bunu herkes tahmin eder.

    lafı çok uzattım, sözün kısası tudor, galatasaray'da ağır eleştirileri hak etmeyen, başarılı bir performans sergilemiştir. kendisinin döneminde var olan sorunların büyük kısmı şu anda da devam etmektedir.

    edit: maç tarihi değişikliği. uyaran tlhgs'ye teşekkürlerimle
  • 6386
    terim'in dördüncü dönemindeki iki şampiyonluğun en azından %40ı kendisine yazar hocadır. kadroyu kuran ve belli bir oyun şablonu oturtan kişi olarak, sezarın hakkı sezara verilmelidir.

    kendisinden sonra da keza bu oyun disiplini hızla kaybolmuş ve yerine de hiç bir şey gelmemiştir.

    ilk yarım sezonunda derbi maçlarda başarısız oldu diye hoca göndermek de fenerbahçe de bile olacak şey değildir. imparatorun onun yaşı kadar derbi mağlubiyeti vardır. galatasaray kariyerine asy'de 4 yiyerek başladı fenerden. ayıp değil mi bu kadar çifte standart?

    iyi hoca mı değil mi, sorusuna da, juventus kulübü adamı banka oturtmuş, onlar anlamıyor, biz anlıyoruz, he.
  • 6387
    balkan ekolünden geldiği için sevdiğim teknik direktör. yaşım yetmiyor ama özetlerden izlediğim yugoslav futbolcuların* olduğu dönemleri hatırlatıyor bana igor tudor.

    ön not: igor tudor'un galatasaray kariyeri net bir şekilde başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

    galatasaray'ın başında 2017-2018 sezonunun ilk birkaç haftası mükemmel top oynatmıştır. ne olduysa aynı sezonunun ilk yarısında içerdeki fenerbahçe maçında oldu. bir derbiyi kazanacağımız konusunda en rahat izlemeye başladığım maç ıstırap olmuştu resmen. o oyun geleceğin de sinyallerini vermişti. netekim müteakip haftalarda takımdan gönderildi.

    ben kendisini östersund maçı sonrası yaptığı basın toplantısı ve ligde oynattığı pres futboluyla hatırlarım. kişisel problemlerini ve futbola dair teknik sorunları profesyonel bir yardımla çözebilirse büyük hoca olacakmış gibi bir intiba uyandırdı bende hep.

    juventus'un başında başarılar dilerim. kendisi juve'nin öz evladıdır. evlat kontenjanı maalesef pek tutmuyor ama azıcık başarılı sayılabilecek istisnalar da var. solkjaer-man utd birlikteliği gibi. en azından bu seviyede başarılı bir kariyeri olur umarım.

    son not: umarım juve'nin sol bekini latovlevici ayarında futboldan bîhaber, sol ayağının jiroskop ayarı bozuk olan bir solağa emanet etmez.
  • 6394
    hakkını teslim etmek gerekirse iç sahada taraftar desteğiyle yüksek tempo yapan bir takım yaratmıştır. başka da hiçbir şey yaratamamıştır.

    seyircisiz bir sezonda takımın başında olduğunu hayal edince, kendimi küme düşme hattının beş puan üstünde olan takımımızın ligde kalmak için kaç puan alması gerektiğini hesaplarken buluyorum.
  • 6396
    kendisinin döneminde sezonu erken açmamızın vermiş olduğu avantajla ilk bir kaç hafta oynadığımız futbol ilüzyonu bi bitmedi gitti aq. o canavar gibi takımın ilk haftalardan sonra çöküşe geçen, başakşehirden 5 yiyen, beşiktaştan 10 yemeğe ramak kalmış bir takıma doğru evrilmesine değinemiyor sözlükteki futbol ulemaları nedense. derbilerde bırak galibiyeti, gol bile atamadığımız dönemlere özlem duyuyoruz sanırım. ya bir şey derdim de maç sonu çok sinirliyim açtırmayın ağzımı benim :)
  • 6398
    tabi tabi kendisini beden eğitimi öğretmeni juventus yardımcı teknik direktörlüğüne de kpss ile gitti zaten. neymiş efendim "bir bjk maçı varmış rezil olmuşuz" artık hatayspor'a rezil oluyoruz onu söyleyen yok tabi. igor tudor üçlü savunma deneyince "üçlü savunma mı kaldı amk" diyenler fatih terim 2 maç deneyince "efsane hamle" goygoyu yapıyordu.

    kendisi galatasaray'da değişim yapmak isteyen son teknik direktördü sonrasında idare ediyoruz. kendisine yapılan itibar suikastinin benzeri okan buruk'a da yapılıyor.

    sustukça azıyor millet.
    yok elinde ki kadro iyiydi ondan üç maç kazandı goygoyu da bitmedi elinde seri, nzonzi, lemina, falcao olan kadro ile 6. oldu bu takım. 4 senedir ne oynuyoruz açıklayan delikanlı çıksın görelim. ben her sene 7 farklı diziliş sayarım.

    fatih karagümrük'ün başında kim var? adını sanını duymadığın teknik direktör o bile senin takımının içinden geçiyor dışından çıkıyor, hanzo bülent sana sahanda 4 atıyor, lige yeni çıkmış hatay 3 atınca 5 tane kaçırdı diye dua ediyoruz, lig sonuncusu ankaragücü falan gelmiyorum bile. neymiş bjk maçında fark yiyormuşuz falan. yav he hee.
  • 6399
    takımdan kovulduğunda başakşehir'in 1 puan arkasında, 32. puanla ligde 2. sıradaydı galatasaray. 16 maçta 32 puan toplamış ve tam 2.0 puan ortalaması yapmıştır. https://gss.gs/LQ8.png

    küçük maçlarda canavar gibi oynayan bir takım vardı, izlerken dopamin seviyem sürekli artardı. o günden beri öyle bir futbol görmedik şu takımda. bununla birlikte, büyük takımlara karşı performansları yetersizdi. fakat burada göz önüne alınması gereken başka şeyler de var. medya kimseye yüklenmediği kadar bu adama yükleniyordu. milli takımdan kovulan fatih terim'in ismi demokles'in kılıcı gibi her saniye göz önündeydi. terim'in boşta olduğu bir ortamda galatasaray teknik direktörü hiçbir zaman güvende değildir, kabul edelim. süper kupa bile alan lucescu bile olsanız, terim boştaysa kovulabilirsiniz. bu baskıları genç bir teknik adam olarak kaldıramadı tudor. tudor daha uzun kalsa başarılı olur muydu bilemeyiz ama ona o fırsatı sunacak bir taraftar kitlemiz de yok ne yazık ki.
  • 6400
    son diyeceğimi baştan diyeyim kendisi iyi teknik direktör adayı olan ama cesaretsiz oluşu ve iletişim yönünün zayıf olmasıyla fiyaskodur.

    lakin kendisini takdir etmemiz gereken husus çılgınlar gibi basan, rakibi boğan, hücum gücü ve kondisyonu yüksek son galatasaray'ı izleten kişi olmasıdır. türkiye coğrafyasında hem ülkemizin itibarı hem de kulüplerin zihniyeti her transferi scout önerisiyle yapacak genç oyuncu getirecek seviyede değil bu bir gerçektir. istediğimiz iki yıldız adayından biri genoa biri derby forması giymeyi bize tercih etmiştir bu her şeyin özetidir. tudor'a dönecek olursak kurduğu takım isim isim bakıldığında bazıları düşüşte, bazıları mental sorunlu, bazıları kadro dışı oyunculardı. fakat hepsinin temel özelliği hocanın zihnindeki mücadeleci ve boğucu oyuna uygun isimler olmasıydı. nitekim o takım 2 sene üst üste şampiyon oldu. 3 ve 4. seneye gelindiğinde ise değişimle tamamen farklılaştı ve gelen isimler yan pas geri pas ile inanılmaz sıkıcı bir oyunun parçası oldular. duran toptan gol atamayan rakip ceza sahasına gidip topu arkadaşına atamayıp tekrar kalecisine dönen berbat bir takıma dönüştü. buna izin veren kim ya da kimler düşünmesi sizden. fatih terim bu kulübün en önemli figürüdür ama futbolun gerçekleri vardır. tudor tarafından bizzat kurulan ve ilk cezası östersunds tarafından kesilen takım sabır selamet sonucunda makinaya dönüşmüştür. tudor korkak ve büyük maçlarda oynattığı iğrenç futbolun bedelini ödemiştir. fakat kurduğu takım ve oynattığı o baskıcı futbol akıllarda daima kalacaktır.

    kıssadan hisse galatasaray tudor gibi bir takım kurabilecek, fakat onda eksik olan cesaret ve iletişim yönü eksikliğini yaşatmayacak bir hoca bulmalıdır. fatih terim'in ismi yeni tesislere verilse heykeli dikilse hakkıdır. iyi futbol izlemek ve takımımızın oyunundan keyif almak ise biz galatasaray aşıklarının hakkıdır. kurduğu keyifli takımla hatırladığım, korkaklığı ve beceriksiz iletişimiyle sinirlendirmiş eski teknik direktörümüzdür.
App Store'dan indirin Google Play'den alın