• 26
    2023 sezonu galatasarayinda yeri olmayan oyuncudur. ozellikle turk ise.

    bu sezonunda bir araba dolusu yildiz transferi yaptik. yuksek bonservisler, yuksek maasli yabanci futbolcular varken kim yerli genc oyuncu oynatir.

    bir iki mac oynasa bile en ufak hatada gunah kecisi ilan edip hayatindaki birikmis tum nefreti uzerine bosaltmaya hazir toksik taraftar grubu varken 20 yasindaki cocuklar dayanir mi? hele de z kusagi.

    yunus, emin, kazimcan, bir ihtimal baris alper harcandi bu sene.
  • 27
    galatasaray altyapısından geliyor ise işi çok zor. dışarıdan gelse badem gözlü olur ama florya’dan çıktıysa pek olumlu bakılmaz, dış kapının mandalı gibi davranılır. yıllarca ülkenin en iyi altyapısı galatasaray’da idi ama son yıllarda bu değişmeye başlıyor. torpil olayları gerçekten çok fazla ve oradaki çocuklar a takımda süre alabileceğine inanmıyor artık. bir sürü örneği var konuşmaya gerek duymuyorum ama ne takımın başındaki hocaların genç yetiştireyim diye bir düşüncesi var ne yönetimin. bu çocuklara sahip çıkacak olan önce yönetim sonra taraftardır. bu çocuklar a takımda o formayı giyeceğine inandırmak ve giydirmek asıl mesele. anadolu’nun ücra köşesine kiralık gönderip vicdanı rahatlatıyorlar sadece. %99u dostlar alışverişte görsün kiralaması. ne gelişim takip ediliyor ne oynaması sağlanıyor. altyapımız günden güne kötüye gidiyor. suyun karşı tarafının yaptığı atılımlar ve çalışmalar son yıllarda onları ön plana çıkarıyor. taraftar gazını almak için bunlar bizim çocuklarımız şöyle yapacağız böyle yapacağız deniyor sadece, başka gelişme yok.
  • 28
    türkiye'de türk insanına ne kadar değer veriliyor ki türk kulüpleri de kendi evlatlarına değer versin. hala iyi oyuncu oynar geyiği. yahu takımında kerem aktürkoğlu var. kerem altyapılarda da keremdi. başakşehir'de yaşadıklarını hiç mi dinlemediniz? fırsat verilseydi kerem kendini gösteremezdi diyebilir misiniz? fırsat verilmediği halde bu kadar çabalamış adam. yaşamasak o günleri neyse diyeceğim ama 2021 yazında 4 milyon euro bedelle onyekuru gelecek iken fatih terim ben kerem'i oynatacağım demese ne olacaktı? son 3 sezonda 50 golden fazla katkı yapmış adam şu an hangi seviyede olurdu acaba? barış alper gelişim ligi devam etse o takımla oynamaya devam ederdi aynı şey boey içinde geçerli. a takıma çıkıp çalışmalara katılıp şans verilince de iyi performansları ile başka seviyelere çıkan oyuncular bunlar. daha geçtiğimiz hafta fransa'ya transfer olan bertuğ "volkan hoca benimle ilgilenmese, a takıma çıkarıp şans vermese muhtemelen iskenderunspor'a kiralık verilirdim" diyor. insanlar hala diyor ki iyi oyuncu oynar. yahu tete'ye gelince, kerem demirbay'a gelince oynaması lazım forma girmesi lazım oluyor da saydığım adamlar gibi geçmiş kariyeri olmadığı için bir şey hayal ettirmeyen ama ileriye dönük hayaller kurabileceğin genç futbolcular neden bu şansı hak etmiyorlar. ozan kabak yerine maicon oynasa, arda yerine carusca oynasa güzel mi olacaktı. şimdi bu oyuncuları rotasyonda kullanın diyoruz ama birileri için çok hayalperest kaçıyoruz belli. barcelona sol bekini altyapıdan kullanıyor sahaya 16 yaşında futbolcu atıyor, rennes altyapıdan yaşına bakmadan 16-17 yaşında gençleri atıyor, bugün ali turap yerine oynasın dediğimiz dubois kötü oyuncu olduğu için değil daha genç, daha ucuza oynayacak bir alternatifi ortaya çıktı diye bize satıldı. bugün dubois yedek için pahalı yerine genç oynasın deyince hayalperest olmuyoruz futbolun düşünce sistemini bilen insanlar oluruz anca. bu oyuncular şans bulacaklar. bazı insanlar bilmeyebilir ama galatasaray dediğiniz kulüp her dönem böyle ayakta kalmıştır. siz fenerbahçeleşmek isteyebilirsiniz. biz cüneytler, tugaylar, bülentler, okanlar, ardalar, ozanlar gibi niceleri yetişip oynasın diye mücadele edeceğiz. bizim tek hedefimiz kuruluş misyonumuz avrupa'da başarı, türk olmayan takımları yenmek olabilir. açıp biraz galatasaray tarihi okuyun. genç oyuncu yetiştirmek, kendi oyuncuları ile mücadele etme konusunun temelinde bu kulüp yeri geldi ortadan ikiye bölündü. günün sonunda hem profesyonellik hem oyuncu yetiştirme düsturu ile güzel bir birleşim sağlandı. her şeyin hazırına konmayı istemek, her zaman hazırcılığa gitmek bu kulübün dna'sında yok. mecbur yetiştireceğiz, gençlere şans vereceğiz.
  • 30
    ontivero gibi menajer ittirmeleri hariç, bonservis ödemenin kesinlikle zarar ettirmeyeceği oyuncu. bedavaya gelene jose rodrigues bile para kazandırarak gitti. mostafa verdiğin parayı çıkarttı.

    takımın ardında ayı bağırırken 500 bin euro'nun hesabını yapmaya gerek yok. assignon, locko, nseke, senaya veya bir başkası. hepsi birçok takım tarafından izlenen gelişime açık oyuncular. 3'e de alsan 5'e de alsan en kötü ihtimalle aldığın paraya satacağın oyuncular.

    yönetim bonservis ödememek için eli titrerken, 30'luk bitik oyuncuları kiralamak için uğraşırken şampiyonluk gidecek.
  • 31
    galatasaray taraftarının fetişi.

    ben galatasaray taraftarı kadar genç oyuncu fetişi olan bir taraftar grubu bilmiyorum, her transfer dönemi 5 tane genç alalım, bütün yaşlıları yollayalım, 29 yaşı geçmiş hiçbir topçu almayalım, 31 yaşında adam artık ölmüştür gibi bakıyorlar. şimdi clauss ve kumbedi için geçerli bu sene de konu. galatasaray çoluk çocuğu futbola kazandırma mektebi değildir, sahada aklı başında olmayan kumbedi gibi tiplerin bizimle işi yok, boey fırsat transferiydi ve kendisinin önüne de bek alınması planlanıyordu, defansif olarak iyi bir bek olarak görünse de bu kadar potansiyeli olduğunu kimse bilmiyordu, boey tuttu ama o sene alınan 5 genç oyuncu nerede? halil nerede, morutan nerede, cica nerede, asunçao nerede? çok para verdiğimiz nelsson mesela katkısını verdi müthiş şekilde, barış 3 sene sonra kendini kanıtladı. galatasaray 19 yaşında takımında geri plana atılmış bek oyuncusunu 11'e koyunca uçup kaçmayacak, sene içinde dubois diye ağlıyorsunuz sonra. köhn alıyorsun defans yapamıyor diyorsun, defans yapabilse sende işi ne mesela, neden köhn'e kaldın ki aldığın diğer adam angelino da defans yapamıyor diye yendi, sen doğru tercih yapacaksın genç ya da yaşlı diye bakmayacaksın. gomis geldiğinde genç miydi ama ne kadar skor üretti, genç forvet fetişi ile icardi yerine ali akman tercih eden bile vardı evet şakasız böyle bir olay vardı. ali akman'a ne olduğunu biliyor mu galatasaray taraftarı? belçika 2. liginde koca sezon 6 gol atabildi. kumbedi kendini profesyonel seviyeye alıştırmış olsa sende işi ne ki zaten, olmadı beceremedi büyük ihtimal kariyeri de büyük bir çöküşe gidecek çünkü verilen şansları iyi değerlendiremedi. biz neden lyon'un oynatıp da verim alamadığı, küme düşmeye adayken kadrodan kestiği adamı almak isteyelim? neden fransa milli takımı sağ beki yerine, fransa u19 milli takımında 2. 3. sıraya düşecek adamı alalım? futbol oynayan adam 31 yaşını geçince elinde bastonla gezecek sanmak komedi, mertens neden gezmiyor, modric neden gezmiyor, muslera neden gezmiyor? oynayacak adam oynar zaten, genç oyuncu yaşlı oyuncu diye bir kavram günümüz futbolunda yok. genç ve olmayacak adam yerine yaşlı olmuş adam her zaman tercihtir. doğru planlama yaparsan genç oyuncuyu da kadroya işlersin ama 12 yabancıyı kadroya yazabildiğin bir sene ben 19 yaşında profesyonel olamamış bir oyuncuyla uğraşmak istemem ki hadi performansı iyi olsa yine de ağzımı açmayacağım, performansı da kötü.
  • 32
    fm oynamaya ilk başladığım dönemler yaş 13 filan fm 2005 ile ilk defa oynuyorum bu oyunu. kafamda hep sadece paf oyuncularını oynatmak var. her seferinde alıyorum gençleri kadroya ve lige öyle giriyorum her seferinde sonuç hüsran. sonraki serilerde de genç futbolculara yönelip öyle kadrolar kurduğum dönemler oldu ama başarı maalesef böyle gelmiyor. ideal olan bunun karmasını yapmaktır ki biz de gayet böyle ilerliyoruz şu an. taraftarın fetişine uyup mertens alınmasaydı mesela geçen sezon hayal kırıklığı yaşıyorduk veya genç futbolcu yapılanma deyip kurduğumuz gençlerle bezeli kadroyu 37lik gomis gelmese kümede tutamıyorduk. futbolcunun yaşı olmaz iyisi kötüsü olur elbette kadroda genç ilerde para kazanılacak varlıklar olmalıdır sacha gibi barış gibi nelsson gibi ama bu adamların saha içinde futbolu bilen tecrübelerin yanına atmazsak sonu genelde hüsran olur.
  • 33
    oynatmaya mecburuz. bizim ülkede 25 yaş altına deniyor. iki senedir kerem, boey, bay, nelson gibi oyunculardan çok büyük katkı aldık. bana göre iki senedir gerçekten çok ciddi rakibimiz olan fenerde de arda, ferdi, osterwolde gibi isimler çok tehlikeliydi. bu sene üçünü de kaybettiler yerlerine yüksek bonservisli yıldızlar aldılar. biz kerem’in yerine yunus’u, boey’in yerine jelert’i monte etmeye çalışıyoruz. doğru planlamayı biz yapıyoruz. inşallah şampiyon oluruz. iki senedir onlar da doğru işler yapmıştı ama hoca farkıyla öne çıkmıştık.
  • 34
    altyapı aşığı biri olmamakla birlikte bana galatasaray'da uzun zaman sonra ilk kez bir şeyler hayal ettirmekte olan oyuncu kategorisidir.

    eyüp aydın, efe akman, yusuf demir, berat luş, gökdeniz gürpüz üzerinden gideceğim ki daha berk kızıldemir gibi gümbür gümbür gelen çocuklar var alttan.

    yalnız bu çocukları değerlendirirken kaçırılmaması gereken noktalar var. teknik ekibimiz elbette bunları biliyor ama taraftarımızın çoğunluğu net olarak farkında değil.

    öncelikle şu kahvehane dayılarının ağzıyla yapılan torpil muhabbetini bir geçip bu saçma sapan komplo teorilerinin aşılması gerekiyor. galatasaray as takımında birinin torpille oynaması imkansız oğlu imkansızdır. bu tamamen komik bir iddia.

    şimdi gelelim değerlendirirken yapılan hatalara. her futbolcunun kendisini öne çıkaran özellikleri vardır. bu özellikler pasörlük, markaj, top kapma, oyun kurulumu, oyun görüşü, çalım yeteneği, şut yeteneği, duran top yeteneği, hız, hızlanma, yere sağlam basma v.s. gibi özellikler olabilir.

    bu özelliklerin bazıları takım oyununda ön plana çıkarken bazı özellikler de bireysel oyunda öne çıkabilir. ama günün sonunda ikisi de olmadan tam bir takım olma şansınız yoktur. bir takımda hem agresif futbolcular, hem oyun kurabilen zihinsel yönü kuvvetli oyuncular, hem de bireysel becerikli (adam eksilten, bitiriciliği yüksek, ortaları isabetli) oyuncular harmanlanarak oynatılmalıdır.

    yusuf demir: dar alan becerisi olan, orta ve şut isabeti iyi ve yaratıcılığı yüksek bir futbolcu. bu özelliklere sahip bir futbolcu maçın her anında göze hoş gelen, oyunun gidişatını değiştirebilen özelliklerdir. dinamo kiev maçını hatırlayalım berbat bir oyun varken 90+2' dakikada yusuf ortayı osimhen'e kesti osimhen isabetli vurabilse az kalsın maçı kurtarıp uefa maceramızı bambaşka yere taşıyordu.

    eyüp aydın: pas kalitesi yüksek, şut tehdidi olan, yere sağlam basan ve duran topları isabetli kullanan bir futbolcu. bu özelliklerle öne çıkabiliyor. maç sıkıntıya girmişken kullanacağı bir korner ile veya korner'den seken topa yapıştıracağı bir şut ile maçı bambaşka yere götürüp öne çıkabilir.

    berat luş: takım oyunundan bağımsız şekilde top taşıma yeteneği ile kontra atak fırsatı sunabilen, adam eksiltebilen bir futbolcudur. bu özellikler de özellikle skoru alan takımlar için çok avantajlı özellikler olup izleyenlere göz zevki sunan özelliklerdir.

    gökdeniz gürpüz: kendisini as takımla fazla izleyemesek de az da olsa aldığı sürelerde delici dribblingleri, pas kalitesi, oyun görüşü ve ceza sahasına attığı koşular ile öne çıkabildiğini görüyoruz. diğer arkadaşlarına göre takım oyununa daha bağımlı özellikleri ile öne çıkan bir futbolcu.

    efe akman: oyun görüşü, oyun kurulumu, ilk dokunuşu, tek pasları ve pas kalitesi ile öne çıkan bir futbolcu. sahip olduğu özelliklerin neredeyse tamamı takım oyununa bağımlı olan özellikler. tek başına fark yaratmasını beklemek haksızlık olur. takım arkadaşlarının her hareketi kendisini maç içerisinde öne veya geriye atacaktır. savunma arkasına göndereceği bir uzun topa koşacak olan arkadaşının hareketlenip hareketlenmemesi ve hatta hareketlenme zamanı bile efe için çok önemli. salise farkı ile kendisinin gönderdiği pas asiste veya ofsayta dönüşebilir. oyun kurulumu özelliği ve pasörlüğü yüksek evet ancak yanındaki arkadaşlarının first touch'ı ve pas istasyonu olma durumu bu özelliklerini kullanabilmesinde çok önemli. bu özelliklere sahip oyuncular fiziksel olgunluğa ulaşmadan özelliklerini çok fazla gösteremezler. çünkü etrafında sürekli yetersiz futbolcularla oynamak durumundadırlar. efe'nin gabriel sara'ya veya berkan kutlu'ya atacağı pasın değeri aynı olmaz çünkü biri top geriye çekerek kontrol ederken diğeri verimli bir ilk dokunuş ile pası tehlikeli atağa dönüştürebilir. özellikle fiziksel olarak zayıf oldukları genç dönemlerinde topa basıp bir iki saniye düşünme fırsatları olamadığından efe gibi futbolcular için bu yaşlarda oynamak hızıyla, şutuyla, yeteneği ile öne çıkan arkadaşlarına oranla çok daha zor oluyor. 23-24 yaşlarına gelince fiziksel olarak maksimum seviyeye ulaştıklarında bu konuda daha rahat olabiliyorlar.

    her futbolcunun kendisini öne çıkaran özellikleri farklı oluyor. efe eyüp gibi şut çekemez, yusuf gibi yaratıcılık sergileyemez, berat gibi adam eksiltemez, gökdeniz gibi ceza sahası koşusu atamaz ancak bunların hiçbiri de efe gibi oyun kuramaz.

    bu çocuklar kulüpten doğru dürüst maaş bile almayan kendilerini geliştirme çalışan kulüp asetleri, hepsinin dünya yıldızı a takım oyuncusu olma zorunluluğu da yok. bazıları rotasyon futbolcusu olabilse bile çok değerli. bugün rotasyonunda yerli oynasın diye vasat altı eren elmalı için 5 milyon ödemen söz konusuysa bu altyapından eren kadar bile sol bek çıkaramamanın sonucu.

    o yüzden bu çocukları hemen eleştirip gömmek yerine destek çıkalım. potansiyeli belli olan oyunculara yıllık 2.5-3 milyon alıp götünü kaldırmayan veteran muamelesi yapmayalım. bunlar bu kulübün geleceği ve galatasaray taraftarının bunlara sahip çıkması gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın