• 3752
    önce teknik direktörümüzden başlayalım.(bkz: hamza hamzaoğlu/@yirmi ekim ruhu) şampiyon olduğu, üç kupa aldığı halde hakkında hiç olumlu bir şey yazmadım. çünkü gelişi hiçbir zaman içime sinmedi. yavaş yavaş acı meyvelerini de topluyoruz. ben hala takımımızda temel sorunun selçuk inan ve burak yılmaz (dolayısıyla bunlara diş geçiremeyen yönetim) olduğunu ve takımdaki yerli oyuncuların çoğunun gönderilmesi gerektiğini düşünüyorum.bu bir kenara.

    şimdi şöyle bir hata da var. teknik direktör zurnanın son deliği bunu anlamamız lazım. galatasaray'ın futbolcu üreten, futbolcu arayıp bulan, bulduğu, geliştirdiği futbolcuları oynatabilen, kiralayabilen ya da pazarlayabilen bir takım olması lazım. bunun için de iyi yönetilmesi gerekiyor. kalıcı başarı böyle gelir. ancak gelen yönetimler birkaç sene başarısız olma riskini hiçbir zaman göze alamıyor. bu da ne yazık ki şunu gösteriyor:

    "galatasaray yönetimleri hiçbir zaman galatasaray taraftarını anlamadı." ya da biz kendimizi yönetimlere anlatmadık.

    hiçbir galatasaray taraftarı ligde şampiyon olalım, fener'i yenelim yeter demez. derse de galatasaraylılığı anlamamıştır.

    galatasaray taraftarının isteği (ya da en azından benim inandığım ve birçoğumuzun inandığını düşündüğüm galatasaray vizyonu) şu: günümüz şartlarında, futbol endüstrisi içinde sürekli gelişen, mantıklı bir şekilde idare edilen ve avrupa'da düzenli olarak var olan bir takım. taraftarın uzun vadede galatasaray'ı gördüğü yer de, üçüncü dünya ülkeleri içinde, futbolun baş aktörlerine kafa tutan, futbolun şekillenmesinde söz sahibi bir takım olması. galatasaray, bu ideali gerçekleştirmeye en yakın takımdı ve hala en yakın takımdır. 90'lı yıllarda başlayan ve ne yazık ki etkileri azalarak süren başarı silsilesi dünyanın birçok yerinde,karşılık da bulmuş, ancak bu başarılar, yönetimlerce dünyada karşılık bulmaya başlayan galatasaray imajına evrilememiştir.

    peki taraftar hamza'ya ve yönetime neden kızıyor. çünkü onlar bırakın galatasaray taraftarının kızılelmasını anlamayı, kötü durumdan çıkmak için yapılması gereken en basit hamleleri bile yapamıyor. tersine durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. hak etmeyenlere yüksek maaşlar veriyorlar. futboldan ve ne yazık ki galatasaray'dan bihaberler.

    galatasaray taraftarının derdi yıldız değil,
    galatasaray taraftarının derdi şampiyonluk değil,
    galatasaray taraftarının derdi kupa değil,
    galatasaray taraftarının derdi transfer şov değil,

    galatasaray taraftarının derdi takımını görmek istediği yer,
    galatasaray taraftarının derdi ali sami yen'in kuruluşta çizdiği ufuk.

    hadi bunları anlamadın, gerçekleştiremedin ya da bu riski göze alamadın.

    galatasaray taraftarının derdi birazcık da olsa mantık.

    mantıklı da mı olamazsınız ağalar?
  • 3753
    isimleri unuturuz belki ama sizin bize yaptıklarınızı unutmayız,

    nasıl ki "salı günü transfer bombaları patlıyor" dediniz,
    nasıl ki "metro durağı maçlara yetişecek" dediniz,
    nasıl ki "galatasaray'ın hakettiği sponsorları bulacağız" dediniz,

    biz size güvendik oy verdik, verdirdik başkanım. peki ya siz bizi mutlu edebildiniz mi?

    -galatasaray taraftarı transfer taraftarı değildir. herkesin bas bas bağırdığı yerlere bomba değil, sadece gelecek vaad eden birilerini alsanız bizim için yeterli. taraftarından yorumcusuna kadar herkesin sağ bek, defans, sağ açık ve forvet dediği ortamda sizin ve/veya ekibinizin anlamsız transferleridir bizi üzen.

    -biz ki çorbada tuzumuz olsun deyip orjinal formayı bir sezon boyunca kredi kartına taksitli almaya çalışırken, siz bizim çocuğumuz deyip haketmeyen futbolculara inanılmaz paralar veriyorsunuz.

    -hiç tanımadığımız mehmet özbek başkanın kardeşinden başka kimdir, ne iş yapar?

    -yönetiminizdeki ilk futbol şube sorumlusu ve hala yönetim kurulunuzdaki eski efsanelerimizden (futbolcu olarak) cüneyt tanman'ın galatasaray futbol takımını eleştiren yazıları için niye bir yaptırım uygulamıyorsunuz.

    -maddi olarak sıkıntılı durumdaysak niye taraftarlar ibrahimovic diye heycanlandığında hemen inkar etmiyorsunuz? taraftarı oyalamak mı amacınız yoksa galatasaray hisselerinin düşmemesini engellemek mi?

    -avrupa şampiyonu apoletli, geçen senenin lig şampiyonu bayan basketbol takımının sponsoru ve şampiyonlar liginde yine tek başına ülkemizi temsil edecek tek 4 yıldızlı geçen yılın şampiyonu futbol takımımızın forma sponsoru neden hala belli değil?

    biz her zaman söz konusu galatasaray'sa gerisi teferruattır, amacımız türk olmayan takımları yenmek dedik. bizim gibi düşünüyorsanız koltuğun hakkını verin, düşünmüyorsanız daha iyi işler yapabilecekler her zaman arkada bekliyordur. kaldı ki bugün sizin fazla maaş verdiğiniz sabriye bağıran bizler, yarın sizin istifanızı ister.
  • 3754
    kafası sadece piclige çalışıyor denen adamlar var ya ben onlara benzetiyorum bunları.

    baktılar olmuyor hemen ffp haberlerini yaymaya başladılar. ilk önce 5 sonra 15 şimdi de 21 ağustos. sonradan ortaya çıkıyor görüşme yok sadece dosya gonderiyorlarmis.

    bundan ekmek kalmayinca bu sefer el altından transfer haberi yaymaya başladılar. takim kötü yaz oradan bir dante haberi. olmadı hemen zlatan gir. böyle böyle gazını alıyorlar taraftarın. biz de malıź yiyoruz.

    ya madem bu kadar kafaniz çalışıyor düzgün islerde kullansaniza. sponsor bulmaya falan?
  • 3755
    çok kötü başlamış, vasıfsız bir yönetimdir. onların yüzünden hamza hoca günah keçisi oluyor ona yanıyorum. yaz boyu yalan söyleyip kanayan yaralara merhem yapamadılar. en başından beri paramız yok, oyuncu alamıyoruz. gelin oyuncularımıza güvenin, toparlanana kadar kenetlenelim bu şekilde diye propoganda yapsalardı ben dünden razıyım. 2010-2011 sezonunun bile en rezalet dönemlerinde gözlerim parlaya parlaya izliyordum takımımı ben. üzerinde galatasaray arması var diye.
  • 3756
    şimdi şöyle bir kısır döngü vardır ki bizleri tam olarak içine sokacaklar. yönetim maliyet azaltmak adına transfer yapmıyor ya biz bu kadro ile zaten avrupa kupalarına katılamayız e ozaman nasıl bir gelir kaynağından mahrum kalacağız bundan da haberleri vardır herhalde. yani bizim gelecek kazançlarımızı garanti altına almamız için bu masrafı yapmamız gerekiyor başka çaremiz yoktur.
  • 3757
    taraftarla alay etmektedirler başka açıklaması olamaz. sağ bekinde sabri ve tarık olan takıma bonservisi olmayan maxi pereira'yı almamanın bonservisi 3-4 milyon euro olan 25 yaşındaki rafael'i almamanın ne gibi bir açıklaması olabilir ki? ayrıca bir ara hocanın istediği sigthorsson vardı adam gitti nantes ile anlaştı siz daha sigthorsson'u bağlayamıyorsanız o koltuklarda ne diye oturuyor sunuz? bostan korkuluğu musunuz?
  • 3759
    33 yasindayim..cocuklugumun ali tanriyar baskanligina denk gelmesine ragmen, futbola ilgimin baslamasiyla beraber ilk hatirladigim baskan alp yalmandi. aradan gecen bunca senede bir cok baskan gelip gecti.. bu yonetimlerde, kendisini futbol subesi sorumlusu olarak sevip begendigim, fakat baskan olarak felaket bir yonetim gosteren adnan polat kadar kotusunun bir daha gelmeyecegini soylemistim. kendisinden ozur dilerim..yanilmisim..
  • 3762
    14 yıl şampiyon olamayan takımın bile böyle büyük eziyet çektiğini zannetmiyorum.
    galatasaray taraftarının içi kararmış, mutsuz, umutsuz, hiçbir heyecan duymaksızın yeni sezona giriyoruz.

    kadro çok mu kötü? hayır.
    çok mu başarısızlık gördük? - hayır.

    ama herkes bilincinde, o kadar kötü ve basiretsiz bir yönetim var ki, yönetimin hiçbir hamlesinin doğru olacağına inanmıyoruz.
    teknik heyetteki vurdumduymazlık, mevcut durumu görmezden gelmek, rakiplerin güçlenmesine aldırış etmemeleri çıldırttı...

    ben size şahsım adına bir itirafta bulunayım...

    farzedelim ki galatasaray aklımıza hayalimize gelmeyecek adamları transfer etmek üzere bir transfer taarruzu başlatsın şuan, ve tam da istediğimiz adamları satın almaya kalksınlar mesela:

    - bu adamlar ibrahimovic'i transfer etse, transfer ayrıntıları açıklandığında x milyona bitecek transferi 2x milyona bitirdiklerini duyar yine kahroluruz. o yüzden ben bu adamların transfer yapmasını da istemiyorum artık. çünkü neredeyse eminim yaptıkları hamlelerde kazık yiyecekler yüzde yüz...

    dünyada bunun başka örneği var mıdır acaba?

    - biz en güçlü zamanımızda avrupa'da başarıyı gelenek haline getiren lucescu'yu kovup fatih terim'i getirerek 10 sene kaybettik.
    - şimdi, 4 senede 3 şampiyonluk yaşamış, son senesinde 3 kulvarda şampiyon olmuş halimizle rakiplerin yapılanma şovlarını izliyoruz, muhtemelen rezil rüsva olacağımız bir sezona giriyoruz.

    çok doluyum sözlük çok... moralim çok bozuk... hiç böyle bir sezon başlangıcı yaşadığımı hatırlamıyorum.
    ciddi anlamda depresyondayım.
  • 3771
    yıllarca koyun dahi güdemeyecek adamlar tarafından işgal edildi bu mevkiler.

    ribery'i kaçıranlar,

    yaş ve ücret artışını makul karşılayanlar,

    yabancıya kale kapısı gibi sözleşme yapanlar,

    uefa almış galatasaray'ın futbolcularını bedelsiz gönderenler,

    futbolcu pazarlayamayanlar,

    altyapıdan anlamayanlar,

    avrupa başarılarını kasaya yansıtamayanlar,

    buranın altını çiziyorum başarıları yönetemeyenler...

    diyoruz ya galatasaraya en büyük kazığı yine galatasaraylılar atıyor diye öyle işte bu durum da.

    bu takım, istisnalar kaideyi bozmaz ama onlarca yıldır hatır-gönül ilişkileri ile futbolu ve bu branşı bilmeyenlerce yönetildi.

    ona rağmen buralarda isek; bu da armanın, taraftarın gücü hocam.

    gerisi de masal, gerisi de hikaye...
  • 3773
    abdurrahim albayrak, bütün futbolculardan 'kulüpten alacağım yoktur' şeklinde imzalı kağıt aldıklarını açıklamıştı 3-4 ay önce. bu olay aklıma tarihi bir anektodu getirdi;sscb'de her şeyin devlete ait olduğu dönemde halk arasında "biz çalışıyormuş gibi yapıyoruz, devlet de bize maaş ödüyormuş gibi yapıyor" denirmiş. o sistem bir süre sonra çöktü bakalım bizim -mış, -miş sistemi ne zamana kadar sürecek?
  • 3775
    eleştirilecek çok noktası var ama eğer başıma bir iş gelmeyecekse sabri sarıoğlu dışında bu sene yapılan sözleşmelerde izledikleri maaş politikasını beğendiğim yönetim.

    sabri sarıoğlu sözleşmesi konusunda ise, ödenecek rakamın denge uzmanı hamza hamzaoğlu ve neden halen yönetimde durmaya devam ettiğini anlamadığım cüneyt tanman'ın eseri olduğuna inanıyorum.

    eleştirilecek noktalara gelmeden önce şunu da belirtmek istiyorum; geçen sezon iki kupa kazanmış hamza hamzaoğlu'nu kulübün futbol şubesinin başında tutma kararı doğru bir karar mıdır bu tartışılır, ancak mayıs 2015'te alınan bu karar için hiçbirimiz "yanlış karar" demedik.

    eleştirilecek noktalar:

    -algı yönetimi yok. malesef türkiye'de yaşıyorsan, her ne yaparsan yap, yaptığın işleri insanların gözüne sokman lazım. bunu yapamadılar. belki ekonomik olarak iyi işler yaptılar (bilgim yok) ama bunları basına sızdırmadıkları veya paylaşmadıkları için bugün çıkıp "abi transfer dönemi kötü geçti ama x lira borç azaltmışız" diyerek kendimizi avutamıyoruz.

    -transferler. ben çocukken boyum kısa diye bir sene basketbol oynamıştım. nba maçı seyretmeyi severim ama dürüst olmam gerekirse özellikle avrupa basketbolu konusunda cahil bir adamım. şimdi bazı işi bilen arkadaşların yazdıklarını okuyorum (hatalıysam yeşillendirin düzelteyim) ve ergin ataman'ın kısıtlı bütçemize rağmen çok iyi işler yapabilecek, şubeyi bir iki tık yukarı, olması gereken yere taşıyacak ve ulaşılması gereken hedeflere ulaştırabilecek bir kadro kurduğunu anlıyorum. öte yandan futbol şubesine baktığımda şubedeki gerekli yerlere (her ne sebepten olursa olsun) transfer yapılmadığı gibi, futbol şubesinin başındaki hocanın bu bölgeler ile ilgili olarak kafasını kuma gömen bir tavrı olduğunu görüyorum. yine burada gedikler dururken vasıfsız adamların alındığını ve kadroda tutulduğunu (birlo,jem, sabri) görüyorum. hal böyle olunca yönetimin takımlar konusunda tüm yetkiyi hocalara verdiği izlenimi ortaya çıkıyor. temel olarak burada bir yanlış yok; dünyada 3-5 kulüp dışında hiçbir yerinde başkanlar şubelerin içinde bu kadar olmamalı. bu nedenle transfeler konusunda boku yönetime mi yoksa hamza hamzaoğlu'na mı atmak lazım tam olarak bilemiyorum.

    -ibrahimoviç meselesi: bakın temmuz ayında cücü ve hamza ikilisi ibrahimoviç ile ilgilenmediğimizi net şekilde söylemişti. ibrahimoviç'e kim hayır diyebilir ama biz takımın alayına 47.2 milyon euro (yekta sonrası bu sezon 46.6, gelecek sezondan itibaren 46.1 milyon euro öderken ibrahimoviç'e 15 ödeyemeyiz. böyle bir lüksümüz yok, olmamalı da. ha bu dedikodu nasıl çıktı konusunu tartışırız ama kulüp resmi sayfasından bu transferi geç yalanladı diye yönetime kızılmaz. sen "ibra gelecek diye kombine aldım" diyorsan ben senin galatasaray sevgini sorgularım.

    -sponsor. bak bu konuda anormal kırgınım. mali kriterler vb. derken, 4 yıldızlı tek, şampiyonlar ligine katılacak tek takımsın ve geçen sezonu 3 kupa ile tamamlamışsın. başkan olarak mayıs ayında gelmiş olabilirsin ama seçim döneminde "zaten %90 işi yapıuorum" dedin. o zaman bir senedir yönetimde olmana rağmen ağustos ayı bitti ve göğüs sponsorun yok. sırt sponsorun da dört büyükler arasında en ucuzu. böyle rezalet olmaz. ha bunu söylerken "basketbol takımı için yıllık 6 dolar ödeyecek sponsor bulduk" diyen bir diğer başkan ahmet özdoğan'ın da kulaklarını çınlatayım. eğer sen galatasaray başkanlığını sırf galatasaray sevginden ötürü istiyorsan, dersin ki "dursun başkan bizim böyle bir sponsorumuz var; biz anlaştık buyrun şu şartlarda isterseniz kullanın". türkiye'nin en büyük markasını pazarlayamamak affedilebilecek bir durum değildir.

    -cüneyt tanman meselesi: kerhen futboldan sorumlu hale gelen, türk seviciliği nedeniyle taraftarın tepkisine maruz kalan, şubeden istifası sonrasında ise gazete köşesinde kendi yapmadıkları ile çelişen ve yönetime sallayan bu adamın neden halen yönetimde durduğunu anlayamıyorum. teorik olarak kendi istifa etmeden bir şey yapamazsın ama galatasaray teamülünde başkan ve tüm yönetim istifanı isterse o istifayı sunmak gerekir. buraya yazıyorum cüneyt, yönetimde kaldığı her saniye kulübe zarar verecektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın