olması gereken iştir.
10 kişi de olsa, 20 kişi de olsa, olmalı.
o sırada, bu kendi arasında maç izleyen bir arkadaş grubu yaftasıyla küçültülmemeli,
bir 10 kişi düşünün ki, 10'u da 10 numaralı parçalı metin oktay forması giymiş olsun,
zaman zaman galatasaray'la ilgili güncel veya tarihi mesajlar içeren pankartlar açsın,
maçtan önce ve sonra oturup düşüncelerini, hüznünü ve sevincini paylaşsın,
farklı bakış açıları ve yorumları ile sürekli birbirine bir şeyler katsın..
illa k böyle bir grupta, birbirinden haz etmeyen, düşünceleri çatışan insanlar olacaktır. lakin, galatasaray sözlük'ün genel profili; diyalogla sorunların çözüme bağlanabildiği bir insan kitlesi gibi gözükmekte. örneğin, anlık sinirle, bir yazar kişisi oyuncusuna küfür ediyor, bunun ne kadar yanlış karşılandığının ilk etapta farkına varamayabilir. ama galatasaray sözlük erkan ve adabını biraz soludukça, kendisi bunun yanlış bir şey olduğunu görebilecektir. farklı bakış açıları ile, mutlak doğru bulunabilecektir.
şöyle örnek vermek gerekirse, dün
* binlerce kişi kendi futbolcusunu ıslıkladı. sözlükte yüzlerce yazar bunu eleştirdi. o sözlük yazarları o tribünde olsalardı o ıslıklama eylemine katılma ihtimali neydi? yanılıyor olabilirim lakin, bugün burada o taraftarı eleştiren bizler, orada olsaydık, o ıslıklama eylemine katılma ihtimalimiz oldukça fazlaydı gibi geliyor bana. diyeceğim o ki, ya sürü psikolojisi stadda olduğu gibi sözlükte de hakim, ya da buradaki insanların çoğu gerçekten erdem sahibi. ben ilk ihtimalin var olduğunu pek düşünmüyorum, ikinci ihtimalde burada gerçekten erdem sahibi insanların daha fazla olduğunu zannediyorum. diğer kardeşlerimiz de, o erdemli girileri okudukça, aslında burada söylenen şeylerin mantıklı şeyler olduğunu fark ediyor.
işte böyle bir grup olursa, farkı o olur. sadece erdem sahibi taraftar ile, o taraftarın erdemli olmayı öğrettiği kardeşlerinin oluşturduğu minik bir oluşum. kendi halinde maç izleyen küçük bir arkadaş grubu küçültmesi ise yanlıştır. dediğim gibi, böyle bir grup, mensubu olan kişilerin galatasaraylılık bağlarını ve galatasaray'a bakış açılarını değiştirebilir. çabanın adının galatasaray olması ise, sen orada yanlış bir şey yapılıyor ve ona katılmıyorsan, açtığın bir pankart ile bir kişinin de olsa kafasında bir kıvılcım oluşturuyorsan, ortaya attığın bir fikirin kulubüne menfaat sağlama ihtimali varsa, değmez mi?
insanı düzeltince dünya da düzeldi hikayesi var ya, önce kendimizi düzeltsek, sonra grubumuzu düzeltsek, sonra tribünde yanımızda bulunan bir kişi bile, "yahu adamlar ne güzel işler yapıyor" dese fena olmaz mı?
götümüzü keserler, bizi sindirirler, resmiyet kazanamayız falan, önemli değil. tahminimce 30 kişiyi geçmez bu grup, küçük ama etkili olur. düşün derim sözlük, türk telekom arena seni bekler.