• 24953
    geçen bütün bir sezon ve 2 hazırlık maçında da donk'u ön libero oynatmayan fatih hocanın, donk'un ön libero oynatılacağı bir kadroyu kafasında tasarladığı iddia edilen takımdır.

    https://twitter.com/...231034299514880?s=19

    süleyman rodop pozitif bir hava estirmeye çalışırken ali naci küçük'ün neden bir anda taraftarı iyice gerecek haberler yaptığını anlamıyorum. ama çıkar yakında kokusu.
  • 24954
    içinde bulunduğumuz bu günlerde ondan nefret edenlerin kin kusmasına, ligdeki neredeyse diğer tüm takımların nasıl yapar da galatasarayı baştan devre dışarı çıkarabiliriz şeklinde ortak bir derdi olmasına, şerefli basınımızın en küçük olumsuzluk üzerine perişanlık destanı yazmasına, bunlar yetmezmiş gibi, galatasaray'ı herkesten fazla sevdiği iddiasıyla yetersizlik edebiyatına girişip, insaf sınırlarını aşarak yıkıcı eleştirilerle yerden yere vurduğu bir taraftar kitlesine rağmen hala aslanlar gibi dimdik ayakta duran gözümün bebeği futbol takımı.
  • 24956
    avrupadan önelemelerde elenip, ligin ilk haftalarında özellikle başakşehir ve fenerbahçe maçlarında aşırı kötü performans verince “takım iyi, yeterli, yönetime güvenin yangıncılıl yapmayın ortasaha almasak da olur” diyenler buraları bizzat yangın yerine çevirecek eminim. görünen köy kılavuz istemez, ömer’e belhanda’ya babel’e hatta feghouli’ye güvenerek sezona başlanmaz. aynı kuyuya kaç kere düşmemiz gerek anlamak için ?
  • 24957
    2019-2020 sezonunda şampiyonluğu kaybetmesinin en büyük sebebi corona virüsü olmayan takım.

    ligin ilk 16 haftasında 24 puan alırken, şampiyonlar liginde rezil rüsva olup 6 maçta sadece 1 gol atarken, kendi sahamızda tuzlaspor'a karşı pozisyon bulamadan 0-2 kaybederken, maç başı 1-2 gol pozisyonuna girerken corona virüsü'de yoktu, muslera'da her maç kaledeydi.

    2018-2019 sezonundada böyle rezil bir ilk yarı geçirmiştik, eylül ayından sonra aralığın sonuna kadar kendi sahamızda galibiyet alamamıştık, ligde ancak ikinci yarıdaki müthiş çıkışımız ve başakşehir'in seri puan kayıpları sayesinde 3 puanlı sistemde en düşük şampiyon rekorunu kırarak şampiyon olabildik.

    bu sene bunlardan ders alıp ligin ilk yarısında vitesi elimizde tutmamız gerekiyor, artık ilk yarıyı 8-10 puan geride kapatmamalıyız. yoksa yine farkı kapatmak için her maç rakiplerimizin oynadığı takımların eline bakarız.
  • 24958
    bugün fark ettim ki gördüğüm en kötü olmasa da en güvenilmez kadrosuna bu sezon sahip olan takım. 28 yaşındayım. 1998 yılından başlar galatasaray'la ilgili hatıralarım. her sezon en azından bir kaç tane çıkıp ne yapacağı belli olan, hani belli performansı cepte görebileceğimiz, standardı olan ama ekstrası da olan birileri vardı bu takımda. şimdi muslera'nın yokluğunda günündeyse, sakatlanmazsa, oynamak isterse, kendisini maça verirse, ciddiye alırsa, gerilmezse, kart görmezse, pas gelirse şu olursa bu olursa o da belki performans alabileceğimiz oyunculara sahibiz sadece. kimsenin sağı solu belli değil ve bu taraftar için izlemesi, katlanması çok zor bir durum. şu 3 sezonluk bütün memnuniyetsizliğimizin altında bu yatıyor gibi.

    edit: şok fatih terim effect yedik ve sezona çok iyi bir futbolla başladık.
  • 24960
    32 kişi ile (26 sözleşmeli futbolcu ve 6 altyapı oyuncusu) sezona hazırlanan takım. valentine ozornwafor ise eski kulübünden geç geldiği için antrenmanlara çıkmıyor ama 3-4 güne oda antrenmanlara katılır bence fatih hoca onuda bir görmek ister. mevkilere göre ayıracak olursak 32 kişi şu şekilde.

    kaleci
    fernando muslera
    okan kocuk
    fatih öztürk
    berk balaban(altyapı)

    stoper
    christian luyindama
    marcao teixeira
    ryan donk
    ahmet çalık
    emin bayram(altyapı)

    sağ bek
    omar elabdellaoui
    martin linnes
    şener özbayraklı

    sol bek
    marcelo saracchi
    emre taşdemir
    süleyman luş(altyapı)

    orta saha
    taylan antalyalı
    younes belhanda
    ömer bayram
    emre akbaba
    atalay babacan(altyapı)

    kanat
    sofiane feghouli
    emre kılınç
    ryan babel
    arda turan
    oğulcan çağlayan
    jimmy durmaz
    jesse sekidika
    yunus akgün(altyapı)

    santrafor
    radamel falcao
    mbaye diagne
    adem büyük
    ali yavuz kol(altyapı)
  • 24962
    ligin açılmasına 2 haftadan az zaman kalmışken, ayrıca hemen arkasından başakşehir, fenerbahçe gibi çok önemli rakiplerle oynayacak olmamıza rağmen orta saha için transferi geçtim transfer söylentisi bile çıkmayan takımdır. 6 aydan uzun zamandır orta saha oynamamış donk, gamsız belhanda ve ömer’e güveniliyorsa sezon çoktan çöpe gitmiş demektir zira orta saha, forvet almamaya benzemez. yönetim kampanya yapacağına önce kendi görevini yerine getirsin, taraftar sonrasında gerekeni yapar.
  • 24963
    2,3,4,6,8 ve 11 numaralı formaları boşta olan takımdır. bunun yanı sıra omar, sekidika'nın 28 numaralı, oğulcan ise yunus'un 17 numaralı formasını almış.

    ekleme:

    buradan takımın kadrosu ve fatih hoca'nın yapısına dayanarak bazı yorumlarda bulunarak devam etmek istiyorum.

    aslında kadro hemen hemen belli gibi. tek bilinmez orta sahadaki 2 oyuncu. marcao giderse bir de marcao'nun yerine kimin alınacağı.

    arda bir kere kesin ilk 11'de. herkes için "acaba mı?" diyebilirsiniz ama arda kaptan olarak ilk 11'de olacak. bu kaçınılmaz. nasıl oynadığı ya da oynayacağından tamamen bağımsız olarak bu böyle. bunu kabul edelim.

    feghouli kalırsa onun da ilk 11'deki yeri garanti gibi. hoca yıldız oyuncu seviyor. muhtemelen soso'yu, 19/20 sezonunun ilk yarısındaki belhanda krizi gibi bir kriz yaşayana kadar oynatacaktır. umarım böyle bir kriz yaşamayız.

    falcao da banko diye düşünüyorum. tabii son anda gidesi tutmazsa.

    emre kılınç'ı da kesmeyecektir hoca çok ekstra bir durum olmadıkça. ancak yukarıdakiler kadar yeri garanti diyemem. umarım iyi bir performans gösterir ve hocanın gözüne girer.

    yani hücum hattımız şu şekilde olacak:

    falcao

    emre - arda - feghouli

    bu diziliş sadece tahmini. ara ara soso ortaya, emre sağa geçer. bence emre ortada oynamalı. içlerinden en dinamik ve defansif katkı verebilecek oyuncu o. bu diziliş 2 kanat 1 on numara değil de 3 tane ofansif orta saha gibi düşünülmeli aslında. kanat işi beklere kalacak. şu şekilde:

    cf

    amc - amc - amc

    çünkü içlerinde dinamik kanat oynayabilecek tek oyuncu emre. o da çok çok hızlı bir oyuncu değil.

    dediğim gibi orta saha soru işareti. buraya 2 adam yazmak gerekiyor. daha önce de söylediğim gibi 1 tanesi tecrübeli, diğeri genç olmalı. yukarıdaki 4'lü kesin olduğuna göre buraya seri'yi yazmak intihar gibi olur diye düşünüyorum. ama hocanın sanırım ilk tercihi seri. buraya 2 tane ileri geri oynayabilecek oyuncu lazım. mesela nakamba - coulibaly, lerma - coulibaly gibi. tempo, güç, direnç... buraya alınacak 2 adam çok çok kritik olacak.

    defansımız da hemen hemen belli:

    saracchi - marcao - luyindama - omar

    marcao, luyindama ya da her ikisi birden giderse buraya alınacak adamlar da belirsiz elbette. ama ben hocanın ikisini birden göndereceğini zannetmiyorum. göndermemeli de.

    kale de belirsiz açıkçası. hoca belli ki okan'a güvenmiyor. fatih de pek güven vermiyor. umarım söylendiği gibi muslera 10'ncu haftadan sonra oynamaya başlar da bu sıkıntımız son bulur.

    bunun dışında özellikle kerem aktürkoğlu'nu çok övüyorlar. umarım dedikleri gibi aradan sıyrılıp formayı kapabilir. yetenekli ve daha önemlisi akıllı bir oyunu gibi duruyor. ama, matah olmasa da, süper lig farklı bir seviye. en azından sertlik ve mücadele açısından. bunun üstesinden gelebilirse yukarıda yazdığımız dörtlüden bir tanesini kesebilir. ama hangisini, onu bilemiyorum?
  • 24965
    bu sene futbolcu satmada yaşadığımız büyük sorunlar nedeniyle transferde elimiz kolumuz bağlı kaldı maalesef. artık avrupa piyasasında 1-2 milyonlar para olmadığı için potansiyelli genç transferlerinde bile parasızlıktan sıkışıp hareketsiz kalıyoruz. umarım en az 2 orta saha transferiyle kapatabiliriz transfer sezonunu, aksi takdirde işimiz gerçekten çok zor olacak. yönetimde transfer sezonlarında kredi kaybetmeye ısrarla devam ediyor. bu gidişle dönemleri bittiğinde fatih terim sayesinde oralarda oldukları iyiden iyiye kesinlik kazanacak.
  • 24966
    2013-2014 sezonundan itibaren avrupa'da tek bir başarısı dahi olmayan takımımız. ufacık bir başarımız bile yok. başarabildiğimiz tek şey birkaç kez şampiyonlar ligini 3. tamamlayarak avrupa ligine devam etmek ki onda da ilk turlarda elendik hep. galibiyet sayımız bir elin parmaklarını geçmedi. geldiğimiz nokta inanılmaz rahatsız edici.
  • 24969
    31 ağustos 2020 galatasaray ümraniyespor maçında gördüklerimiz üzerine konuşmak gerekirse;

    donk’un liberoda oynadığı 3-5-2 dizilişini deneyen ve ikinci yarıda jimmy’yi orta saha rotasyonunda değerlendirip taylan’ı 90 dk oynatmak ile birlikte lig maçlarına hazırlandığını düşünerek orta saha transferi adına umut körelten takımdır.

    ayrıca donk sahadayken arda kaptan çıktığına göre kaptanlık sıralamasının muslera - arda - donk şeklinde olduğu çıkarımını yapabiliriz.

    aynı maçta göze çarpan en önemli olumlu faktör ise orta sahadan topla kat ederek çok güzel bir gole imza atan ömer bayram’dır.
  • 24970
    bu sene en önemli transferi kondisyoneri olan futbol takımı. ama o da ne derece etkili olacak tartışılır. (sezonu geç açıp erkenden yeni sezona gireceğimiz için)

    fizik kapasitesi, dayanıklılığı iyi olan adam sayısı az. en önemlisi de 3 tane orta saha lazımken 1 tane bile alamadık hala. en az 2 tane fizik kapasitesi sağlam, futbol aklı iyi orta saha almak durumundayız ama umut gözükmüyor.
  • 24971
    1998-2002 yılları arasında tam 3 kere şampiyonlar ligi'nde yarı final fırsatını kaçıran canım takımım.

    1- şampiyonlar ligi 1998-1999 sezonu'nda grupta son maçlar öncesi 8 puan ile lider bulunan galatasaray'a gruptan çıkması için 1 puan+rosenborg'un juventus deplasmanında kazanmaması yetecekti. nitekim juventus, rosenborg'u 2-0 mağlup etmiş, ancak galatasaray 9 aralık 1998 athletic bilbao galatasaray maçı'nı grupta iddiası kalmamış olan bilbao'ya 1-0 kaybederek üçlü averaj sonucu grup 2. olmuştu. o dönem 4 takımlı 6 grup formatıyla yapılan şampiyonlar ligi'nde, 6 grup lideri hariç çeyrek finale kalan 2 takım, 6 grup 2.si arasından en iyi 2'si oluyordu. grup 2.leri sıralamasında real madrid ve manchester united'ın ardından 3. sırada olan galatasaray ise avrupa'ya dramatik şekilde veda ediyordu. işin trajik kısmı, galatasaray'ın yerine grup lideri olan juventus, olympiakos gibi o dönemde güçlü, ancak galatasaray kadar gücünde olmayan bir takımla eşleşerek yarı finale kalmayı başardı.

    2- uefa şampiyonlar ligi 2000-2001 sezonu'nda 2. tur gruplarında son maça deportivo'nun 1 puan önünde lider giren galatasaray, son maçında psg deplasmanına; grup liderliği iddiasını sürdüren son ispanyol şampiyonu deportivo ise milan deplasmanına gidiyordu. deportivo'nun liderlik iddiasını sürdürebilmesi, 0-3'ten 4-3'e çevirerek kazandıkları 7 mart 2001 deportivo paris saint germain maçı sayesindeydi. son maça eksiklerle çıkıp 13 mart 2001 paris saint germain galatasaray maçı'nı grupta iddiasız olan psg'ye 2-0 kaybeden galatasaray, aynı gün deportivo'nun milan'dan 1 puan koparmasıyla 2. sıraya gerilemiş, çeyrek final kurasında real madrid ile eşleşmişti. galatasaray yerine grubu lider bitiren deportivo ise galatasaray'ın 1 sene önce uefa yarı finalinde elediği leeds united ile eşleşmişti. ayrıca bu eşleşmeyi geçen leeds, yarı finalde valencia ile eşleşmişti.

    3- şampiyonlar ligi 2001-2002 sezonu'nda 2. tur gruplarında barcelona, liverpool, roma 3'lüsü ile eşleşen galatasaray, ilk 5 maçından beraberlik çıkarıp 7 puanlı roma ve 6 puanlı barcelona'nın ardından 3. sıraya yerleşmişti. son maçlarda liverpool roma'yı galatasaray ise barcelona'yı ağırlayacaktı. galatasaray kazanması durumunda gruptan çıkmayı garantileyecekti. eşzamanlı oynanan maçlarda liverpool'un roma karşısında 7. dakikada öne geçmesiyle galatasaray için 19 mart 2002 galatasaray barcelona maçı'nı kazanmak, sadece gruptan çıkmak değil liderlik anlamı taşır hale gelmişti. ancak maçın başından sonuna kadar baskılı oynayan galatasaray aradığı golü bir türlü bulamamış, luis enrique'nin yarım metre ofsaytten attığı golle maçı 0-1 kaybetmiş, hem grup liderliği derken grupta sonuncu olmuş, hem de avrupa kupalarındaki 19 maçlık iç saha yenilmezlik serisinden olmuştu. bu sonuçlarla grubu lider bitiren barcelona panathinaikos ile, 2. bitiren liverpool ise bayer leverkusen ile eşleşmişti.

    sonuca bakacak olursak galatasaray, son grup maçlarındaki mağlubiyetleri yüzünden galatasaray, şampiyonlar ligi çeyrek finalinde sırayla olympiakos, leeds united ve panathinaikos eşleşmelerini kaçırmış ve hiçbir zaman şampiyonlar ligi yarı finalini görememiştir. o dönem istisnasız her takımla başa baş oynayabilecek güçte olan galatasaray'ımız için bu 3 senenin birinde şampiyonlar ligi finalin görmek, hatta kupayı müzeye götürmek işten bile değildi ancak kötü son maç performanslarımız yüzünden bu fırsatların 3'ünü de kaçırdık. günümüz itibariyle maalesef avrupa'nın zirvesiyle aramızda derin bir uçurum oluştu ve yakın zamanda bu fırsatlar elimize tekrar geçecek gibi durmuyor.
  • 24972
    ortasahası su an asagıdaki oyunculardan olusuyor.
    taylan antalyalı : ortalama bir oyuncu oldugunu gecen yıl gorduk, cok net eksikleri yanında iyi sayılabilecek ozellikleri de var. yedek olarak yeterli olur ama surekli 11 ancak ligin orta sıralarına oynayan takımlarda oynar.
    younes belhanda: takımın en nefret edilen oyuncusu ve su an elimizde topla iliskisi olan tek ortasaha oyuncusu fakat oyle nefret ediliyor ki su durumda bonservisini verin gitsin diyen var :)
    ömer bayram: ortasaha degil ama elinden geleni yapan tabiri caizse hamal oyuncu, gecen seneki performansını verirse 3lu ortasahanın birisi olarak is gorur.
    emre akbaba: bu sene 20 mac civarında yaparsa iyi gibi gozukuyor, zaten orta saha da sayılmaz , orada oynadıgında dokuldu.
    atalay babacan(altyapı) : su durumda bile ilk 11 olarak hic bir maca cıkamayacaksa, kontrat uzatıldıgına kendi adına da takım adına da uzulurum.
    ryan donk: 6 numara oynadıgında idare ediyor ama aynı zamanda defansı da yedekliyor,

    bu 6 oyuncu ile 60 mac yapmamız lazım yani imkansız; zaten 6 numara icin tek adam donk ki o da defans yedegi.
    8 numaraların hic birisi 8 numara degil.

    yonetimin son soylemleri kimse alamayacaklarının gostergesi , bahaneleri de kimseyi satamamak.
    anlamadıgım zaten elinde messi olsa herkes satar, ya da para olsa, kural olmasa herkes istedigi adamı alır.
    yonetim olarak hic bir ekstranız olamayacaksa ne demeye orada oturuyorsunuz.
    su an bile transfer icin cok gec olmasına ragmen;
    maalesef olacak olan ligde olacak kotu sonuclar sonucu gidip sacma sapan paraları sacma adamlara gommek olacaktır.

    1 hafta icinde en az 2 ortasaha oyuncusu gelmezse kimse basarı falan hayali kurmasın, bunun da tek suclusu yonetimdir. ama onlarda haklı albayrak cıkar bir aglar, tribunde bir kalp krizi gecirir cozer, burada bile bu oryantal tavırlara tav olan cok kisi var.
  • 24973
    türkiye futbol ligi'nde 4-4-2 oynaması şart olan takımımız.

    bugüne kadar en azından son 25-30 yılda şampiyonluklarımızın çoğunu 4-4-2 ile kazandık. kendi sahamızda tek ön liberolu sistem zorluk derecesi düşük ligimizde bize çoğu zaman yeterli olur. sahada en az 5 adet teknik kapasitesi ve fizik gücü yüksek futbolcu olmalı ki çoğunlukla kapalı oynayan rakiplerin kilidini açarken zorlanmayalım. burada temel nokta ilerideki oyuncuların da savunmaya yardım etmesi. rakibi 4 defans ve 1 ön libero ile karşılarsak tabi ki lig sonuncusuna bile puan kaybederiz.

    2019 - 2020 futbol sezonunda öne geçip puan kaybettiğimiz çok maç var hatırlarsınız. hakemler ciddi zarar verdi o konuda çok doluyum ayrıca konuşabiliriz ancak biz de gücümüzü sonuna kadar kullanmadık. mesela 1-2 farklı önde olmamıza rağmen yediğimiz bazı gollerde savunmada az adamla yakalandık. çünkü takım savunması namına bir şey yok. halı sahada oynanan futbol maçlarında görebileceğimiz türden goller yedik maalesef. ya da savunmada kalabalık görünsek bile çoğu yalandan mücadele eden ekseriyetle de topu rakibe bırakan mücadele gücü eksik futbolcular yüzünden şampiyonluk yarışından koptuk. son 2-3 yılda 3 farklı öne geçmeden içimiz rahat izlediğimiz bir maç hatırlamıyorum.

    defans önemli ancak sadece iyi savunma oyuncularıyla savunma yapılmıyor. dünyanın en güçlü takımlarına bakarsanız defansı hücumda başlatıyor. liverpool, bayern münih gibi takımların dünya çapındaki forvetleri rakip ayırt etmeden pres yaparken belli bir sistemde takım savunmasında yer alırken yardım biz paşalar koşsun diye bekliyoruz.

    aslında teknik direktörümüz fatih terim 20-25 yıl öncesinde dünyanın en modern sisteminde takım kurup futbolcuları da ona göre seçip 2000 yılında efsanelik mertebesine ulaşmıştı. o takım gerçekten dünyada ilk 10-15 takımdan birisiydi. dev rakipler ile başa baş oynayabiliyorduk.

    türkiye süper ligi teknik kapasitesi düşük ancak mücadele gücü yüksek bir lig. öyle bir takım kurmalıyız ki tabanca gibi olmalı. her kim olursa olsun takım savunmasına yardım etmiyorsa derhal kadrodan kesilmeli. 2-0 öne geçtikten sonra 3. golü arayacak azim ve tempoda olacak, formanın kıymetini bilecek futbolculara ihtiyacımız var. scott piri'nin gelmesi beni en çok tempo açısından rahatlatıyor. geçen seneki takım yeteneklerine ihanet edercesine sahada yürüyor belki de pili bitiyordu bilmiyorum. acı yok, burası galatasaray.

    az da olsa seyircili maçlar başlayacak, umarım iç saha dış saha fark etmeden gücünü sahaya yansıtan, formayı bir kapanın bir daha kaptırmamak için canla başla mücadele ettiği bir galatasaray görürüz.

    son sözüm de taraftarlara. lütfen en ufak başarısızlıkta hemen sosyal medya üzerinden futbolculara saldırmayın. sonra başarılı olduğunda alkışlarsanız samimi gelmez, futbolcu bize olan aidiyet duygusunu da yitirir.

    inşallah süper lig 2020-2021 sezonunu hayırlısı ile şampiyon tamamlarız. yolumuz açık olsun.
  • 24975
    2020 - 2021 sezonuna da eksik başlayacak takımımız.

    büyük olasılıkla sezonun ilk maçına şu ilk 11 ile çıkacağız: https://i.galatasaray11.com/1vo5w3oy.jpg

    arda yerine emre kılınç yazmayı ne kadar isterdim tahmin bile edemezsiniz ancak hocayı biliyoruz hepimiz, kesinlikle arda'yı yazacaktır oraya maalesef. onun dışında zaten "şu olmaz şu olur" diyebileceğiniz bir durum yok, eldeki malzeme bu. neydi, hah makas açılıyor tabi.

    ana problem doğal olarak herkesin haftalardır konuştuğu gibi orta saha. ömer yeteneği seviyesince dinamizm katıyor ancak hücumda merkezde etkisiz olduğu için sürekli sola kayarak oynuyor. donk savunma katkısı katıyor ancak dinamizm olarak eksik kalıyor bu yüzden de daha fazla uzun oynuyor ya da belhanda'yı tercih ediyor. belhanda zaten paris maçından beri allah'a emanet ve sahada yok bir görüntü izletiyor.

    diyelim maç içerisinde bir şeyler istediğimiz gibi gitmedi ve oyuncu değiştirmek istedik, eldeki alternatifler:

    1 - taylan antalyalı
    2 -

    emre akbaba'yı yazamıyoruz çünkü hem kaleden uzaklaştıkça verimi düşüyor hem de sakat mı iyi mi bir türlü güvenip de onun üzerine kadro kuramıyoruz. geldiğinden beri çocuk başını alamadı sakatlıktan.

    ee? alternatif? arda'yı mı oraya çekeceğiz, çekersek orta sahada bize ne verebilir? oldu olacak diagne falan orta sahada oynasın pek değerli muhterem saygıdeğer yönetimimiz bunları falan düşünüyor olmalılar!

    hepi topu 10 günümüz kalmışken abdurrahim albayrak çıkıp "daha 50 günümüz var" açıklaması yaparken yusuf günay çıkıp "şartlara uymayacağız, biz belirliyoruz. lemina'da da böyle oldu, şartlar bu dedik, bu kadar." açıklaması yapıyor. e hani 50 gün vardı beyler? 50. gün geldiğinde de şartlar uymazsa size? ben olacağı söyleyeyim, panik halinde lig içerisindeki yetersiz oyuncuların hepsine saldıracaksınız, birisi ikisi olacak ve transfer dönemi kapanınca "biz elimizden geleni yaptık" diyeceksiniz.

    bir yandan da basına servis yaptırıyorlardı geçen hafta "2 tane yıldız orta saha geliyor" bilmem ne diye. yahu 1 tane işini yapacak iki yönlü orta saha (tabir-i caizse takımın işçisi) alamıyorsun, 2 tane yıldız gelecek diye haber yaptırıyorsun. e ben izledim daha önce bu filmi. "pir degul içi forvet alacauz" açıklamasının basına sızdırılıp ortalık yatıştırmaya çalışan hali bu? sonucunu biliyoruz birisi 13 milyon euro'luk diagne (ki kendisine zerre kızmıyorum yönetimin hatasıdır bu transfer) diğeri oynamayarak gelip 1 maç hariç oynamadan giden kostas. yaşadık yani biz bunu, çok uzak geçmiş de değil.

    bu takımın şampiyon olmasını istemiyorsa eğer yönetim çıkıp diyecek "arkadaş almıyoruz kimseyi, eldekilerle ne kadar oluyorsa o kadar oynayacak takım karıştırmayın ortalığı" diye. biz de ona göre hareket edeceğiz. ama diğer türlü şu andaki davranışları aleni yalan söylemek oluyor forvet transferinde olduğu gibi. "alan'ın menajerine ve kulübüne çok teşekkür ederiz çok güzel ağırladılar bizi" diye açıklama yaparken transfere giden yönetici, resmi site aynı anlarda "profesyonel dünyanın umulmadık bariyerleri" açıklaması yapar, gerçeği öğreniriz ki senin tamamen yeteneksizliğinden (transferler için uğraşan yönetici için söylüyorum kim üzerine alınıyorsa) işi bağlasın diye götürdüğün menajer oyuncuyu dövsün!

    evet, bariyer tabi. hı hı umulmadık falan.

    "beceremiyoruz biz bırakalım" demenin erdem olduğunu siz anlayana kadar galatasaray ne kadar kaybedecek biz bunun hesabındayız!
App Store'dan indirin Google Play'den alın