• 22505
    bir süredir tempo ve dinamizm problemleri yaşayan takım. *

    deplasman takımı gibi değil, her zamanki temposuzluğuyla * oynamış takım. takım neredeyse vefat edecek sahada temposuzluktan ve dinamizm yoksunluğundan. deplasman takımı bulduğu fırsatları iyi değerlendirir, hücuma seri bir şekilde çıkar, en azından çıkmaya çalışır. bizde o da yok. herkes alıyor bekliyor bu zaman zarfında rakip zaten geriye yerleşmiş oluyor. çok yaşlı bir takımız. topun bize her gelişinde bağıra bağıra belli oluyor bu. bu yıl ligde idare ederiz kaliteyle bireysel yetenekle iyi puan yapabiliriz ama artık bu takıma teknik kapasitesi sahadakiler kadar yüksek olmasa bile tempo yapacak adamlar şart. maçları izlerken içim geçiyor, bıktım bu temposuz futboldan.
  • 22509
    ilk ihtiyacı adam geçen kanat oyuncusuna ihtiyacı olan takım. anaa, varmış len. emre mor

    orta sahada topu alıp ileriye sürebilecek, topla mesafe kat edecek de bir oyuncu lazım. lan yoksa sofiane feghouli mi?

    orta saha beşlisi

    steven nzonzi
    emre feghouli lemina/seri babel

    olmalı.

    bir de tempolu kanat oyuncularına ihtiyacı var. maalesef takımda onlardan yok gibi. aslında şener özbayraklı var ama daha onu izleyemedik.

    yine de 18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçında kötü oynamayarak puan kazandı. oturmuş bir takım olsa maçı da alabilirdi. ama sanki yukarıda yazdığım gibi bor orta saha kurgusuyla oynasa daha iyi olacak gibi.
  • 22510
    "korkmayın, sakin, defansta ben varım" diyen lider bir stoper, "yok ben daha yorulmadım, ileri bindireceğim, bindirmezsem yanlarım ağrır" diyen dinamo gibi bir sağ bek, " hişt falcao, şimdi bakmadan topu tam kafana kesiyorum" diyen bir sol bek, " "yalvarıyorum artık pas atın da gidip 2-3 kişiyi oyundan düşüreyim" diyen bir kanat ihtiyacı olan takım. bu 4 oyuncu tipinin katılımı ile her kupada, her takıma karşı iddialı olur. ama zor tabii.
  • 22511
    sıkıntısı bellidir. kanatları ağır. bu kadar. hem hücum hem de defans oyuncuları çok ağırlar. tempo yapamıyorlar. bu nedenle de oyunu açamıyoruz. ama bu kadro kalitesi lige misliyle yetmeli.

    seri, lemina ve nzonzi üçlüsü 3-4 maç birlikte oynarlarsa bence bu takımda çok fark yaratırlar. ama iki kanadın da topu ayağına beklemesi ve rakiplerin dengesini bozamaması sıkıntı. işin kötüsü kanatta bu koşuları yapacak yedek bile yok.

    ama işte ffp yaptırımı ile bu kadar oluyor. her şeyimiz tam olamıyor ne yazık ki.
  • 22512
    evet 2 tane statik kanadımız olması hücuma çıkarken sıkıntı oluşturabiliyor, hücumcu beklerimizin olmaması da büyük problem lakin şuan takımın en büyük problemi kondisyonumuz yerlerde olması. takım inanılmaz güçsüz ve takım boyu bu kadar uzun olması çok yanlış. defans çizgisinin çok önde olması lazım ki pas oyunu daha aktif olsun, bloklar arası bu kadar kopukluk olmasın. böylece nzonzi den hücumda da yararlanabiliriz ayrıca.

    galatasaray fizik olarak gerçekten kötü durumda futbolcular 2 depardan sonra dili dışarıya çıkıyor..

    (bkz: 18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçı)
  • 22514
    fiziksel olarak hazır olmayan çok oyuncusu vardır. buna rağmen atletizmi ve çok koşması ile övülen club brugge takımından sadece 1 km az koşmuştur. bu istatistiği yaparken de topa daha fazla sahip olmuştur. bu veri bile gelecek adına heyecanlandırıyor. hem topa sahip olup hem de fiziksel olarak iyi duruma gelirse takım hepimizi tatmin eden bir oyun oynayabilir.

    (bkz: 18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçı)
  • 22515
    orta sahası geleceğe dair çok iyi sinyaller veren takım.* ndonzi & seri ikilisi özellikle deplasman oyununda bize ciddi katkı sağlayacaklar. takımın çehresini net olarak değiştiriyorlar. eğer bek sorununu bir şekilde çözer, takım birbirine alışırsa daha keyifli maçlar izlemeye başlarız. defansta 3'lü mü oynarız, 4-4-2'ye dönüp beklerden beklentilerimizi mi değistiriz yoksa doğrudan bekleri ömer, şener, taşdemir, lemina gibi isimlerle değiştirir miyiz ona hoca karar verecek ancak avrupa'da bir başarı yakalamak istiyorsak kısa sürede bu sorunu çözmemiz gerekiyor.

    falcao'yu rahatlatmak için ya arkasında ya da yanında bir oyuncu kullanmalıyız. *

    bu durumda önde falcao - babel/andone ikilisini kullanırken ortada
    " belhanda - seri - nzonzi - lemina/feghouli "
    gibi bir 4'lü orta saha kurabiliriz. hem sol kanatta belhanda'yı rahatlatmış oluruz hem de geriden oyun kurarken kanatlarımızı da daha efektif kullanabiliriz.
  • 22519
    herkesin üzerinde farklı bir fikri olan takım.

    öncelikle artık transfer dönemi geldi, geçti. o alınmalıydı bu olsaydı ile olmaz bu işler. iki bekin de 33 yaşında. maalesef o yaşta bek falan olmaz. bek dediğin adamın fizik kalitesi çok yüksek olmalı. bu arkadaşların da 33 yaşında ne kadar fizik kaliteleri yüksekse o kadar yüksek işte. yuto nagatomo biraz daha kendine bakıyor gibi ama mariano ferreira filho daha bir bitik gözüküyor * hedef lig ise, ikisi de ligi kaldırır. şampiyonlar ligi'nde ise maalesef zor bu arkadaşlarla. yine de bu sezonu tamamlayacağız, ah vah etmeye gerek yok. ffp kıskacında bu kadar oluyor. yerlerine oynasın denilen şener özbayraklı ve ömer bayram gibi isimlerin o bölge için yeterince iyi olduğunu düşünmüyorum. zaten oynarlarsa görürüz. hatta martin linnes bile zaman zaman sırıtıyordu. kısaca yuto ve mariano ile devam edilecek. ancak seneye bek sorununu da çözmek gerek.

    bekte bu kadar sıkıntı olunca aslında steven nzonzi geriye * geldiğinde, ileri çıkıp hücuma genişlik kazandırması gereken bekler ileri çıkmadığı için hücumda çoğalamıyoruz. sofiane feghouli ve ryan babel içe kat etmeyi veya içe doğru oynamayı seven oyuncular. haliyle beklerin bu alanı kullanmasını bekleriz ancak bekler ileri çok nadir çıkıyor. hem nzonzi hem bekler gerideyken orta alan da geride kalıyor. sonuç; ileride radamel falcao garcia tek başına takılıyor. o da 33 yaşında, superman değil ki 3-5 kişi ile boğuşup gol atsın. anlık parlamalar dışında hücumda organize bir atak geliştiremiyoruz.

    beklerin dinamizmi eksik, hücuma çok çıkıp dönemiyorlar belli ki; o zaman atak geliştirmek yani çok adamla ileride olup pozisyon bulmak için başka çözümler bulmak gerek * * aslında bu çözümlerden biri kadro mühendisliği yapılarak sağlandı bence; pasla ayağında topu tutabilecek oyuncu topluluğu. tekil tekil bakıldığında hepsi pas oyununda iyi oyuncular. ancak şu an uyumlu gözükmüyorlar, bir kısmı da izleyenlerin öve öve bitiremediği performansının gerisinde * bunlar çözülürse, topu ayağımızda tutabilirsek; belki bekler de daha ileride kalıp hücuma destek olur ve atak sürekliliği / hücum genişliği / çok adamla hücum sağlanır. ancak bu birbirine alışma olayı gerçekleşirse. bekleyip göreceğiz, yapacak başka bir şey yok. işin kötü yanı, o kadar çok kiralık adam var ki alışıp iyi oyun oynasalar bile seneye olmayacaklar. tekrar sil baştan kadro kur, oyun yapısı kur, alışmalarını bekle vs. vs.
  • 22522
    mevcut oyun düzeninde beklerinden yana sıkıntı çeken takım. babel ikinci forvet gibi, feghouli ise daha orta alana yakın konumlanmayı sevdiği için oyunu genişletme görevi beklere düşüyor ama iki bek de bunu kaldıracak tempoda değil. kenar oyuncularımızın en azından biri bile çizgiye basan profilde olsa merkezdeki 8 numaralarla ceza sahasında etkin olmaya çalışabiliriz ama güncel kurguda iş beklere düşüyor. ceza sahasında sayısal olarak daha fazla olmalıyız ve bunu sağlamanın şimdilik en kolay yolu çift forvetli bir düzene dönmek gibi duruyor.
  • 22523
    vallahi billahi bu sezon için hem lig hem de avrupa da gram ümit vermemektedir. aksini iddia eden arkadaşlarıma pembe gözlükleri ile kendi dünyalarında mutluluklar dilerim.

    bir takım düşünün ki hangi şartta olursa olsun dikine oynama diye bir derdi olmasın. bir takım düşünün ki 90 dakika boyunca bir verkaç yapmasın, bir takım düşünün ki ilk isabetli ortasını maçın seksen küsür dakikasında yapsın, bir takım düşünün ki kalecisi forvet oyuncusunda. daha fazla topla oynama süresine sahip olsun. her hafta berbat oyun her hafta mükemmel bahaneler. yok takım yeni, yok form tutmadı. karşındaki takıma bakıyorsu anadolu takımı bile yardır yardır oynayıp pozisyonlar üretiyor, sen sürekli topa sahip olup al gülüm ver gülüm derdindesin. önümüzde malatya deplasmanı var, pembe gözlüklü arkadaşlarımın manşeti hazır. takım şampiyonlar liginde oynadı malatya zor deplasman vs. vs. vs.

    cidden artık yaşlandım psikolojim bu berbat ötesi futbol oynayan takımı kaldırmıyor. siz hakkını vererek oynayında, biz birşeyler görelimde mağlup olalım, 5 yiyelim.

    ama gel gelelim kendi evimizde forvet oyuncumuzun roveşatasının auta gitmesini övüp duruyoruz. biz galatasarayız, ne zaman bu hale geldik.
  • 22524
    aslında 2019-2020 sezonu hazırlık döneminden başlayarak ligin geride kalan ilk 4 maçı ve bu akşamki maç özelinde, oldukça durağan oynayan, kağıt üzerinde toplam topla oynamada üstün gözüken ama bunu oyunun akışına, pozisyon zenginliğine dönüştüremeden kısır bir şekilde maçları tamamlayan takımdır.
    o kadar ezbere bir paslaşma şeklimiz var ki, bu bizim ligin en kolay savunabilecek takımı olmamıza neden oluyor.
    saha içi pozisyonunu korumayı becerebilen her takım bizden rahatlıkla puan alabilir, hatta ileride bir iki tane de hızlı oyuncusu varsa bunu galibiyete çevirmesi pek de zor olmaz.
    hocamızın ne yapıp edip takımı hareketlendirme adına emre mor, yunus, jimmy, ömer... gibi nispeten daha hareketli oyunculara daha ciddi süreler verecek biçimde bir kurgulamaya gitmesi elzem gibi.
    şöyle düşünelim, "çok pozisyona giriyorduk da diagne atamıyordu, bu yüzden falcao'yu aldık" durumumuz yoktuki bizim.
    topu gol bölgesine getirme, kanatlardan son çizgiye inme, çabuk düşünme, hızlı ve sonuç odaklı paslaşma (gerekiyorsa %40 topla oynayarak) sorunlarımız vardı ve hala da devam ediyor.
    topu gol bölgesine taşıyamıyorsan falcao'nun varlığının hiçbir esprisi olamaz.
    umarız yavaş yavaş takım temposu, hareketliliği ve direnci gün be gün artar ve gelecek maçlara daha umutla bakabiliriz.
    (bkz: 18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçı)
  • 22525
    gol pozisyonu üretme ve gol atma konusunda sezonun ilk 6 maçı itibariyle ciddi derecede sıkıntı çeken takım. çok açık ve net şekilde ceza sahasında çoğalamıyoruz, gol pozisyonu üretemiyoruz ve
    tabii ki gol atamıyoruz. rakamlarla durumu açıklamak gerekirse;

    2019-2020 sezonunun ilk 6 resmi maçında 6 gol attık. (süper kupa, lig ve cl)
    maç başına 1 golle oynuyoruz.
    son 10 sezondaki ilk 6 maça baktım ve durumun hiç iç açıcı olmadığını rakamların da yardımıyla daha iyi anladım.

    2018-19 ---> 14 gol
    2017-18 ---> 12 gol
    2016-17 ---> 10 gol
    2015-16 ---> 9 gol
    2014-15 ---> 5 gol
    2013-14 ---> 6 gol
    2012-13 ---> 15 gol
    2011-12 ---> 11 gol
    2010-11 ---> 11 gol
    2009-10 ---> 19 gol

    son 10 sezonunun ilk 6 resmi maçının gol ortalaması: 11.2

    şampiyon olduğumuz yıllardaki ilk 6 resmi maçın gol ortalaması: 10.6 *

    son 5 lig şampiyonluğumuzun toplam gol sayıları ise şu şekilde oluşmuş:

    2018-19 ---> 72
    2017-18 ---> 75
    2014-15 ---> 60
    2012-13 ---> 66
    2011-12 ---> 69

    ortalaması 68.4 ediyor. şu anki ortalama ile gidersek ligde atacağımız gol sayısı ise 43 ediyor. yani takım gol atma konusunda sos veriyor.

    umarım hoca da rakamlarla açıkladığım bu sorunun farkındadır ve çözüm üretmeye başlamıştır. çünkü gol atamamak, bir takımın başına gelebilecek en büyük sorundur.

    edit: aradan geçen 40 günlük sürede aynı istatistikle devam eden ve gol atma sorununu çözemeyen takım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın