• 29176
    en büyük eksikliği ciddi anlamda zeki futbolcusu olmamasıdır. bu takımda çok yetersiz futbolcular oynadı bu kadromuz o oyunculara göre yeterli bile sayılır ama sahada hep liderler ve zeki futbolcular vardı. en basiti melo, riera, sneijder, drogba, elmander gibi topçular dany, semih, engin, emre çolak gibi büyük takım için yetersiz adamlarla şampiyon olan kadroyu zirveye çıkardılar ve bu isimleri de yükselttiler.

    genç takım fikri çok güzel evet ama sahaya gerektiğinde hakemi baskı altına alacak ve takıma kalite katacak 2-3 tecrübeli ayağa ihtiyaç var.
  • 29177
    6 ayda bırak elmas seviyesine düşmüş bir başkan, her sene olduğu gibi artık klasik haline getirdiği sezonun yarısını tribünde yarısını da saha kenarında, maçları en güzel yerde izlemekle meşgul, takıntılı bir hoca, evlatların doldurulduğu yetersiz bir teknik ekip, yapılanma adı altında parlatılmaya çalışılan, bir günü diğerini tutmayan, beceriksiz, birçoğu vasat, güvenilmez, ne fizik ne de mental olarak formanın ağırlığını kaldırmaktan uzak, bir türlü benimseyemediğim, tuhaf hatalar yapan kırılgan bir oyuncu topluluğu.

    öylesine güçsüzüz ki saha içinde ve dışında böyle aciz kalmaya devam edersek tff, mhk, mevcut siyasi düzendeki tüm tescilli galatasaray düşmanları sırtımıza binmeye dahası kırbaçlamaya devam edecek gibi görünüyor.
  • 29178
    2021-2022 sezonu üçüncü haftası takımın şampiyon olamayacağını maçları bu bakış açsısıyla izlediğimi yazmıştım. 16. hafta itibariyle şampiyonluk için mucizeden fazlası lazım.
    o nedenle bizim odaklanmamız gereken yer avrupa kupası maçları ve türkiye kupası'dır. bu gidişle lig sonunda avrupa'ya gidemeyecek bir sıralamada olursak şaşırmayacağım o nedenle gelecek yıl avrupa kupalarında olmanın en kısa yolu türkiye kupası ya da hayallerimizi süsleyen uefa avrupa kupasını almak.

    lig'de alınan sonuçları kafanız takıp canınızı sıkmayın derim.
  • 29179
    ligde galibiyet alamamasının en büyük nedeninin hücum hattındaki kalitesizlik olduğunu düşündüğüm takım. avrupada başarılı oluşundaki temel faktör o arenadaki takımların kendi futbolunu oynamaya çalışmasıdır. geride açık alan bırakan takımları hızlı ve dikine oynayarak çözmek daha kolay. iş ligde topun arkasına geçip 10 kişi ile rakibi savunmaya çalışan takımlara gelince çilingir rolü üstlenecek oyuncu olmayışı ve bir türlü kapalı savunmaları pas oyunuyla aşamamız ligdeki kötü gidişatın başlıca nedenlerinden biri. kapalı savunmaları aşarken bulduğunu atan santrafor olmamasına ek olarak orta sahada talisca tarzı uzaktan şut atabilme becerisine sahip oyuncuların da olmaması kabız bir futbol oynamamıza sebep oluyor. kış transfer döneminde santrafor 6 numara ve direkt isim olarak telaffuz ediyorum taliscaya ihtiyacımız var. kaliteli dokunuşlar şart.
  • 29180
    bu sene öyle bir doğranıyor ki fenerbahçeliler dahil hemfikir.

    2018/19 sezonu benim gördüğüm en buyuk dogranma senemizdi. resmen hakemlere rağmen ligin ilk yarisi dogramalarinda kaybettiklerimiz + kadikoy inonu deplasmanlarında kaybettigimiz puanlara rağmen 8'i de kapatıp şampiyon olmuştuk.

    ancak bu sene durdurak bilmeden doğruyorlar. 5 hafta evvelki karagumruk maçından beri tek bir mac atlamadan bariz skora etki eden aleyhimizde kararlar veriyorlar.*

    farkı 18 yapmadan durmayacaklar sanırım. 18 de kapatırız demiştik de o söz gelimi idi. kapanmaz fark kapanacak bile olsa kapattirilmaz.

    verilmeyen penaltımız neticesinde oyunun devamında kalecimiz fernando muslera da sakatlandı.
    (bkz: 13 aralık 2021 sivasspor galatasaray maçı)
  • 29181
    takım için populer söylem, sabretmemiz gereken takımdır. doğrudur bu takıma sabretmemiz lazım nitekim sabrediyoruz. 17 hafta geçti 1 tane bile iyi oynadığımız, oyunu domine ettiğimiz maç yok fakat sabrediyoruz.

    ligin en zayıf takımlarına karşı abuk subuk puanlar kaybettik, kaybetmeye devam ediyoruz fakat yine sabrediyoruz. avrupada işler yolunda giderken orada oynanan futbolun yüzde biri türkiyede oynanmıyor yine de sabrediyoruz.

    fakat ben artık sabretmiyorum. sabretmiyorum arkadaş. kime sabredeceğim 3 senedir takıma hiç birşey verememiş diagneye artık sabretmem. alenen maç seçen canı istediği zaman top oynayan, miadı dolmuş feghouliye artık sabretmem sahada da görmek istemem. kurtarıcı diye her sıkışan maçta alınıp iyi giden bir oyun varsa onu bile bozan ömer bayram denilen yetenek fakirine sabretmem. sabretmeyeceğim de.

    bu zamana kadar hep sustuk, genç takım dedik, bir plan var dedik, oturacak bu takım dedik sustuk. fakat oynadığı her maç iyi oynayan mostafa ne yaptı bilmiyorum hep yedek. morutan ne yaptı ya hocaya? tamam formsuz da feghouli ne katıyor takıma morutandan fazla?

    hakemler falan eyvallah kötüler de her maç sonu burada hakemlere özellikle yazdım ama bu takım da artık çıkıp oynayacak. yapılanma sezonu falan beni ilgilendirmez, geçen sene çok mu iyiydi takım tek golle şampiyonluk verdik. şu puan tablosundaki yerimizi görmeye tahammül edemiyorum, utanıyorum ya.
  • 29182
    hakemi de yenmesini istemediğim futbol takımı. adalet galatasaray üzerinden sağlanacaksa hiçbir problem görmüyorum. bırakalım 3-5 sene de şampiyon olmayalım gerekirse ama bu zihniyetten sonsuza dek kurtulalım. artık taraftarlar olarak o kadar alıştırılmışız ki bilinçli hakem operasyonlarına günlük sövüp sayıp geçiyoruz. lig başından itibaren kanlı canlı doğranan bir takım galatasaray. hakemi de yeneceksin söylemi bu tarz operasyonları meşrulaştıramaz. taraftarlar olarak futbolla yatıp kalkacağız ama ne idüğü belirsiz bir takım insanlar gelip yıllardır yaptığı gibi futbolun tadını bizden çalmaya devam edecekler. hakemi yenelim yenmesine ama futbolun içinde hata yapan hakemleri yenelim maçlara galatasaray lehine düdük çalmaktan korkan talimatlı hakemleri yenmeyelim. çünkü bunun sonu yok. bu kirli futbol ortamına hizmet etmeyi de bir gün bırakmak dileğiyle. canın sağolsun galatasaray'ım.
  • 29184
    kapanan takımları açamayan takımımız. ne yazık ki üç takım hariç ki bazen onlar bile öyle oynuyor bütün takımlar kapanan takımlar. anadolu takımlarının yıllardır tek taktiği var kapanmak ve kapılan toplar ile hızlı çıkmak. takım ismi değişse de taktikleri hep aynı. bunu nasıl aşacağımız da belli. ilk defa ligi oynayan bir hocamız yok. duran topları iyi kullanacaksın. kanattan çizgiye ineceksin uzaktan şut deneyeceksin en ilerdeki oyuncun da mücadele eden ve top saklayan bir oyuncu olacak. bu kadar basit aslında. maça hızlı başla, rakibi strese sok ve ilk golü bul gerisi kolay. ama biz duran top kullanamıyoruz. bu yıl bir tane duran top golümüz var sanırım.
  • 29186
    süper lig 2021-2022 sezonu‘nda kayserispor, konyaspor ve sivasspor maçları dışında hiçbir maçta kötü oynamamış takım ki konyaspor maçını biz kazandık skor beklenmesini anlıyorum hatta dün öfkemle çevremdeki insanları incitmemek için evden çıkıp geç saatlere kadar dönmedim ben de buradaki herkes gibi helak oluyorum puan kayıplarından sonra ancak buradaki eleştiriler öyle mesnetsiz ki okurken öfkeleniyorum. istisnasız her oyuncu hak ettiğinden fazla eleştiriliyor. son 5 maçtır rakibe verilen, bize verilemeyen penaltılarla skora direk etki ediliyor, momentumu bizden alıp rakibe veren kararları şuraya yazacak olsam uzun diye okumaya imtina edersiniz. yine kelle istemeler başlamış buradaki (bkz: #3277458) entryde bütün olanları anlattım, mevzu teknik heyetin kellesini istemekle çözülmüyor 4 sezonda geçicilerle birlikte 8 hoca değiştirdik ne kazandık? maddi durumumuz mu iyileşti? geleceğe yönelik tek bir miras bırakabildik mi? en başarılı hoca olan mancini’nin kellesini 52.000 kişi statta hep bir ağızdan istemedik mi? aklınızı kullanın bir sezon kaybetmek belki önümüzdeki 10 yılı kazandıracak. iyilik güzellik bolluk bereket getirdi sanıp yarın olacakları düşünmeyen zihniyetle geleceğiniz nokta doların 15₺ olduğu 2021 türkiyesi olur daha fazlası değil. şu yapılanma olsun diye kendimizi yırttık senelerdir. eleştiri yapılacaksa ilk önce mevcut düzene, onun uygulayıcısı federasyona sessiz kalıp çaba göstermeyen burak elmas yönetimine, son 5 maçtır açık seçik bariz hatalarla bizi bu hale getiren tff hakemlerine yapılacak sonra neden feg oynuyor morutan oynamıyora geliriz.sen o yaşta sınavdan kötü aldığında dünyan başına yıkılıyordu belki bu haksızlığı adaletsizliği göğüsleyebilecek olgunlukta mı sence oyuncuların? onları oyuna bağlayacak hocana 6 maç ceza vermişler, kaptanın bariz hatalı karar sonrasında aylar sürecek bir sakatlık geçirmiş. bu konjonktürde problem hoca değiştirmekle çözülecek mi sizce? bugün adil bir yönetim için fatih hocayı türk futbolundan galatasaraydan koparmak isteyen tff yarın kimbilir ne isteyecek? her zaman dediğim gibi azdan az çoktan çok gider bu saatten sonra. bugün olmadı belki ama yarın mutlaka bu takım federasyonu da nihat özdemir’i de diğer takımları da üst üste koyup ezip geçecek.
  • 29187
    sorunu çok belli olan takım . ''asist'', ''servis'', ''top atma'' yetisi olmayan futbolcular. bu takımın yıllardır en büyük sorunu bu. garry- gomis ikilisi takımdan ayrıldığından beri bu takımın hangi forvetinden verim aldık? bir sürü forvet beğenmiyoruz ama bunlar gol kaçırmıyorlar bile. gol kaçırmadan forvet beğenmiyoruz yıllardır.

    yemin ederim halil, diagne, mohammed, falcao, adem bunların o kadar az gol kaçırdığı geliyor ki aklıma. maçları da iyi hatırlarım bu arada onu da söyleyeyim. serdar dursun, valencia, batsuayi, hatta djanin dendiğinde hepsinin kaçırdığı goller geliyor gözümün önüne. ama bizim forvetlerimiz yıllardır gol bile kaçırmıyorlar adam gibi. anca penaltı kaçırırlarsa o zaman eleştiri alıyorlar. ya da yapmadıkları presle almadıkları kafa topuyla. en son hangi forvet kaleciyle karşı karşıya kaldı vallahi hatırlamıyorum. falcao, diagne, mohammed gibi kafayla gol atma makinası olan adamlara kaç kafa golü attırabildik yıllardır? kaç isabetli orta attık? diagne gibi cüsseli adamın üstüne serseri top bile atamıyoruz yahu. bu takımın yıllardır en büyük sorununun forvet besleyememek olduğunu, bu yüzden seti oynayamadığımızı, asist yapan, asist yapmayı seven, servisçi futbolcular takıma katılmadan bu sorunun nasıl çözebileceğini düşünmüyorum. şu 13 aralık 2021 sivasspor galatasaray maçında ilerde diagne olsa nolur halil olsa nolur lewa olsa nolur topu oralara atan yok ki? inanamıyorum hala bunun çok az konuşulmasına. kerem golcü, cica golcü, taylan berkan defansif, feghouli 10 maçta sağdan bi tane sert top içeri keserse şükür, yedlin, pva orta atamaz bu takımın forvetleri nasıl gol atabilir ki? atamaz zaten atmıyor da. halil'in çalımcı tarafından faydalanıp ''bizi oynatıyor'' diye kendimizi kandırıyoruz. forvetimizi biz oynatamadığımız için tutturduk forvet takımı oynatsın diye. saçmalığa bakar mısın. hala yok gedson yok dannis man yok jovic. inanamıyorum yahu. evet gedson bize sınıf atlatır ama galatasaray bırakın forvetini kaleciyle karşı karşıya bırakmayı, topu koca ceza sahasına atamadıkça arkaya kante gelse nolur, muslera en iyi muslera olsa nolur, marcao-nelsson harika oynasa nolur. ben söyleyeyim nolur. avrupada iyi defans yaparız, ligde rezil oluruz. öyle oldu zaten.

    20 tane kanat ve orta saha oyuncusu olup marcao'nun 10da 1i kadar kilit pas deneyen bir tane hücum futbolcusu olmayan takım.
  • 29188
    muslera'nın sakatlığı sebebiyle kaleci arayışına hız vermiş gibi gözüken takımım. türk kaleci havuzu çok dar. içlerinde yetenekli olanları var ancak galatasaray'ın kalesini koruyacak kadar istikrarlı olanı bence yok. bu yüzden yabancı alternatiflere yönelmeliyiz. muslera varken zaten yabancı kontenjanını ona kullanıyorduk, bir değişiklik olmaz.

    bu durumda önümüzde iki seçenek var; ya kulübünde istediği şansı bulamayan tecrübeli kalecilerden birini yarım sezonluğuna kiralayacağız (leno, rico gibi) , ya da imkanımız varsa ciddi potansiyeli olan genç bir kaleci bulup, yatırım yapacağız. ortaya konan vizyon gereği ikincisi daha akla yatkın tabi.
  • 29189
    ----------muslera*-----
    ------nelsson-alpaslan-marcao----
    boey------------------------------aanholt---
    --------berkan----cica-----
    -----------halil/morutan----
    ----diagne/mostafa---kerem/halil

    bu şekilde bir 3-4-1-2 ile en azından ligde başarılı olabilecek takımımız. şu anki hücum problemimizi anca bu şekilde çözebilecek gibiyiz. avrupa için zaten oturmuş bir oyunumuz var ama ligde kapanan takımları uzun top atıp ilerde baskı ile çözebiliriz.
  • 29190
    ne yazık ki bu sene avrupa ile türkiye arasında uçurum olan futbol takımım.
    bunda bence 2 sebep var;
    birincisi; futbolcuların avrupa maçlarında daha kolay motive olması ve havaya girmesi.
    ikincisi ise fatih hocanın avrupa maçlarına daha hırslı çıkması (özellikle yabancı ve iyi teknik direktörler karşısında) dünyaya ''hala iyi bir hocayım ben buradayım'' mesajı vermek istemesi.

    takımın önümüzdeki sene bir kaç takviye ile toparlanacağını düşünüyorum. bu sene artık şampiyonluk değil de tekrar avrupa arenasına girmeyi kovalayacağız gibi görünüyor.
    o yüzden futbolculara yeterli bilgilerin verilmesini ve lig ile ilgili gerekli konuşmaların yapılmasını onların da öncelikle bu bilinçle karşılaşmalara çıkmasını temenni ediyorum.
  • 29191
    bu sezon(2021-2022) avrupa liginde başarılı ligde başarısız bir sezon geçiren takım. bu takımın üretim sorunu var, savunan rakibe karşı yaratıcılık sorunu yaşıyoruz. bu gibi maçlarda savunmanın önde kurulması ve defanstan çıkarken yapılan hatalarsa savunma zaafiyeti de yaşıyoruz üstüne. galatasaray bu sezon avrupa'da çok doğru bir strateji ile ilerledi ama bir avantajı şu oldu; hiçbir maçın hiçbir anında karşımızdaki rakipten daha fazla gole ihtiyaç duyduğumuz olmadı.

    içerdeki lazio maçı biz risk almadık ve beraberliğe razıydık, lazio da öyleydi; bir şans golü oldu kazandık. deplasmandaki marsilya maçı zaten marsilya için kazanılmak zorunda olan bir maçtı, biz 1 puana razıydık, gol yemeden o puanı aldık. deplasmandaki lokomotif moskova maçında rakibin sadece 1 puanı vardı ve gruptan çıkmak için kazanmak zorundalardı, savunmayı önde kuran rakibe karşı çok güzel bir golle kazandık o maçı. içerdeki lokomotif maçında 1 puana üzülmeyecek taraf biz olarak çıktık, lokomotif'in kazanmadığı taktirdi işi mucizelere kalıyordu. öne geçtik ve yakalandık. 1 puan aslında lehimize görünmesine rağmen son 10 dk orta sahaların çok kolay geçildiği tehlikeli bir maça döndü ve şanslıydık bu beraberlikte. içerdeki marsilya maçında marsilya kazanmak zorundaydı, erken öne geçmemiz daha da açık bir marsilya getirdi karşıda, güzel bir galibiyet aldık. deplasmandaki lazio maçı zaten bize beraberlik yetiyordu, tertemiz bir geçiş oyunu oynadık. hücumda rakibi tehdit edecek silahlarımız topyekün bir baskı yememizi engelledi, bir net gol pozisyonu bile vermeden 1 puanı aldık.

    bu 6 maça baktığımızda topa rakipten daha fazla sahip olduğumuz tek maç içerdeki lazio maçı(55-45). marsilya deplasmanında 64-36 marsilya, moskova deplasmanında 55-45 moskova, içerdeki marsilya maçında 41e 59 marsilya, lazio deplasmanında 62ye 38 lazio topa daha fazla sahip olmuş. içerdeki moskova maçı da 50-50 sonuçlanmış. bunca laf salatasının sonunda gelmek istediğim yer bizim avrupada oynadığımız oyun epey başarılı ama şanslıyız ki bu oyunun dışına çıkmak zorunda kalmadık hiç. topa hakim olup skor üretmek zorunda olan biz olduğumuzda ligde de gördüğümüz üzere başarılı değiliz.

    aleyhimize hakem hataları yapıldığı doğrudur, bu denli skandal hakem hataları olmasa bugün belki lig 2. olacaktık buna da katılıyorum fakat yine kötü bir oyunla gerçekleşmiş olacaktı bu. veri boca edip biz aslında iyi oynuyoruz diyen arkadaşlara cevaben yazıyorum aslında bunu, 13 aralık 2021 tarihinde oynana sivas maçından geriye doğru giderek ligdeki maçlarımıza tek tek bakalım;

    sivasspor maçında futbol namına hiçbir şey yapmadık, 80. dakikada net gol pozisyonu olmayan bir anda rakip stoper bize bir penaltı yaptı ve verilmedi 3 puan alabilirdik belki ama oyun çok kötüydü.

    altay maçında çok pozisyona girdik. altay bizim maçtan önceki 7 maçta sadece 2 puan aldı, her maçında çok çok pozisyon verdi ve bu maçların çoğunda giremediği kadar pozisyona galatasaray karşısında girdi. bu maçta altay'ın xg'si 2,11. hatalı penaltıyı çıkıyorum, 1.32 xg kaldı. altay'ın bu 7 maçta ürettiği xgler sırasıyla; 1.4, 1.49, 1.21, 0.85, 0.69, 1.7, 0.26

    yeni malatyaspor deplasmanında kayıp bir ilk devre var, ikinci devre özellikle son 30 dk oynadığımız oyunu eleştirmem bu maçta. kapanan rakibe karşı birkaç pozisyon da ürettik, hiç pozisyon vermedik ama kazanamadık. bir de penaltı pozisyonu var, bu maç özelinde sadece ilk devrenin neden kaybedildiği sorgulanabilir belki onu da anlıyorum kerem ve cica'nun ufak tefek sakatlık sorunları sebebiyle.

    fenerbahçe maçında mesut'un golüne kadar çok iyiydik, o golden sonra dakika 70e kadar rezalet bir oyun vardı. saha içinde ve tribünde gerginlikler oldu, bu atmosfere çok alışık olmayan takım oyundan düştü. en ufak pozisyon vermememize rağmen fenerbahçe'den topu alamadık. kaybedilen zaman oldu. 70'den sonra biz gerekeni yaptık ve maçı kazandık benim gözümde ama abuk subuk bir gol iptali oldu, net fırsatlardan faydalanamadık ve şanssız bir gol yedik. bu maçta da 70den sonraki oyun tamamdır benim gözümde ama dk 65de taylan oyuna girene kadar fenerbahçe'den topu alamamak da büyük başarısızlıktı. maç sonunda da hoca tff'nin kendisine ceza vermek için yer aradığını bile bile şımarıkça atıldı. sonucunda da hak etmediği ağır bir ceza aldı. bunu yapan fatih terim bile olsa bunun adı şımarıklık. galatasaray'ın kenarda bir teknik direktörü yok 3 maçtır, 3 maç daha da olmayacak. bu ilk kez olan bir şey değil, her sene aynı olay. hoca öfkesini kontrol edemiyorsa bıraksın teknik direktörlüğü locasında istediği sinirlensin, galatasaray'ın her sene 5-10 maçı kenarda teknik direktörsüz geçirme lüksü yok.

    karagümrük maçı teknik açıdan rezalet bir maç bizim için. şans yanımızda olsa maçı kazanırdık muhtemelen ama dakika maçın 60 dakikasını biglia zukanovic oynayan takıma karşı diagne dakika 80de girdi oyuna. stoperdeki zaafiyetin yanında biglia'nın orta sahadan geri çekilmek zorunda kalmasıyla oyun kurulumunda da zora giren rakibe önde de basmadık ve temkinli oynadık. bir hata ile golü yedik. kalan kısıtlı süre de çevirmeye yetmedi. bu maçta xg yüksek görünüyor ama golü attığımız pozisyonda 2. vuruşta atıyor golu mohammed. o pozisyon tek başına 0,80 xg civarı muhtemelen. maçtaki toplam xg değerimiz de 1,65. bu maçın uzatma anlarında üst üste atılan kornerler ve bunlardan hiçbir şey çıkmayacağını net olarak bilmek de ayrı bir can sıkıntısıydı.

    antep maçında çok üretemediğimiz bir devrenin sonunda morutan güzel bir gol attı. neredeyse hiç tehdit üretemeyen antep gibi bir takıma karşı 2.yi de bulup rahat bir galibiyet aldık.

    beşiktaş deplasmanında klasik bir derbi mağlubiyeti oldu. hakem takdir haklarını rakipten yana kullandı, klasik derbide iç saha takımına avantaj sağlayan türde hakemdi. öne geçtik, oyunun kontrolünü rakip aldı ve öne geçtiler. kazandığımız penaltıyı da gole çeviremedik. mohammed penaltıcı olmamasına rağmen topu aldı ve penaltıyı kullandı, bunu eleştirince kızıyor insanlar ama baskın bir oyun oynayamayan bir takımsanız böyle detaylarda da kaybetme lüksünüz yok. en ince detaya kadar planlı olmalı bu konular.

    içerdeki konyaspor maçında erken bir gol bulduk devamında da çok baskı yedik, pozisyon verdik. konyaspor'un golü bulamaması kendi beceriksizlikleri idi. konyaspor %56 topla oynadı, 36 kez galatasaray ceza sahasında topla buluştu, 1,46 xg üretip gol atamadı. şanslı bir galibiyet aldık.

    rize deplasmanı değişik bir maçtı. erken öne geçtik rahat bir galibiyeti gidiyoruz gibi görünürken bir gol yedik, öncesinde faul olan vardan dönmesi gereken bir goldü, dönmedi. peşine bir gol daha yiyip geriye düştük. pozisyona da girdik pozisyon da verdik, 2-2 iken rakibin penaltı kaçırması peşine 90+9da diagne'nin getirdiği topta morutan'ın golü oldu, bence o golün de vardan dönmesi gerekirdi ama ilk golde ki hatanın de etkisiyle muhtemelen çağıramadılar vardan. kaçan penaltı, verilen pozisyonlar vs de hesaba katıldığında şanslı bir galibiyet denebilir. oyunun tatmin ettiği bir maç hiç değildi.

    içerdeki göztepe maçında ilk devre kötüydük ve 1-0 mağlup durumda gittik soyunma odasına. ikinci devrenin hemen başında göztepe kalecisinin ikramı ile 1-1 yaptık, henüz dk 60 olmadan da morutan'ın güzel golüyle 2-1 yaptık. oyunu ölçmek için bir ölçü olmadı bu maç. çok pozisyon üretemedik, 2-1den pozisyon da vermedik. skor erken gelmese belki pozisyon da üretecektik bilemiyoruz.

    buradan da geriye gittiğimizde kayserispor ve alanyaspor mağlubiyetleri var, trabzonspor ve kasımpaşa beraberlikleri var, öncesinde de hatay ve giresun galibiyetleri var. bu maçları sezon başı yeni kurulan kadro vs. düşünerek ölçü almıyorum. ligin 7. haftasından itibaren bakıp 10 maçı değerlendiriyorum, iyi oyun diyebileceğim maç sayısı belki 4 ve yukarı doğru bir ivmelenme yok, tam bir istikrarsızlık var. bu takımın bu haline bakıp doğru yoldayız, iyiye gidiyoruz vs diyen arkadaşlara katılmıyorum. kazanmamız gereken rakibin topu bize bıraktığı maçlarda kötüyüz, geçen sezonun da epey gerisindeyiz. devre arasında kerem ve marcao bu takımdan başka bir yere transfer olsa ya da allah korusun sakatlık yaşasa sezonun geri kalanında bu takım ligde ilk 3e girer mi diye değil, küme düşme hattına yaklaşır mı diye düşünmeye başlarız mevcut duruma bakınca. galatasaray'ın hocası fatih terim değil, başka herhangi biri olsaydı şu an kovulmuştu. avrupa liginde başarılı olmak elbet önemlidir ama ligdeki oyunun yetersiz olduğu gerçeğini değiştirmez, mustafa reşit akçay 13-14 sezonunda trabzonspor'u 14 puanla 16-17 sezonunda osmanlıspor'u 10 puanla avrupa liginde gruptan çıkarttı, ligde sabredilse uçuracak mıydı o takımları, hayır her iki takımdan da gruptan çıkardığı sezonlarda şubat mart aylarında kovuldu.
  • 29192
    an itibariyle 30 kişilik kadrosu var galatasaray'ın. bunlardan 3 tanesi büyük sözleşmesi olmayan* genç oyuncular. dolayısıyla 27+3 gibiyiz.

    12 tane kiralık gönderdiğimiz futbolcu var. onlarında 6 tanesi küçük sözleşmeli* genç oyuncular.

    çok geniş kadromuz var. fakat geniş kadro faydadan çok zararı var. şişik kadro demek daha mantıklı şu anki durumumuza. sayıyı azaltarak kaliteyi arttırmamız lazım. aynı zamanda maliyetleri de düşürmemiz lazım.

    *geniş kadroyu daralt
    *kaliteyi arttır
    *maliyeti azalt
    *yerli kuralına göre planlamayı doğru yap

    tabi ki teoride bunları yazmak en kolay şey. ama kabaca böyle toparladım. kadroda çok fazla çöp demeyeyim ama ortalama kalitede futbolcu var. ve bu futbolcular ortalama 400k €-500k € kazanan topçular. kış transfer dönemi için bu ortalama futbolculardan kurtulup kaliteyi arttırmalıyız
    yapılabiliyorsa
    6 oyuncu gönder 2 al.
    5 gönder- 2 al
    6 gönder 3 al vs. vs.

    yukarıda yazdığım 27+3 kadroyu. 22+3 gibi toparlayabiliriz. rakamları çok keskin yazmıyorum. transfer işleri çok değişken ve dinamik olduğu için kabaca yazıyorum fikirlerimi.
  • 29193
    hakkında futbolculara maaş ödenmesinde sorun olduğu haberleri çıkıyor.
    bazı arkadaşlarla konuşuyorduk; yok x oyuncu satılmamalı, y oyuncu burada kalmalı falan.

    bu ekonomik durumda galatasaray'da satılmayacak futbolcu yok. maaş ödemekte problem yaşamak yerine herkesin satılmasını tercih ederim. bu euro kurunda kim giderse kardır. yerine ondan daha ucuzunu koyduğumuz sürece.
    bu takım bu ekonomik düzende öyle avrupa'da kupa falan alamaz. hayal dünyası bunlar.
    en son kupa hayali gördüğümüzde harcadığımız para yüzünden bu haldeyiz zaten. başarı hayalini bırakalım artık. ayakta kalıp borçları ödesek yeter.
  • 29194
    rakibi yenecek gücümüz dahi yokken üstüne bir de hakem eklenince facia bir sezon geçiriyoruz takım olarak. süper lig 2021-2022 sezonu'nda son 7 maçın 6sında puan kaybettik. gerçekten kabul edilebilir değil. yeni malatyaspor, kayserispor, altay, kasımpaşa gibi takımları dahi yenemedik. fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor maçlarını zaten saymıyorum.

    tartışmasız bir doğranma ve organize bir operasyon yapıldığı zaten aşikâr. onun karşısında ise takımın performansı asla ve asla kabul edilemez. başka bir teknik direktör olsaydı başımızda, çoktan arkasına teneke bağlanmıştı.

    2021-2022 sezonu ara transfer dönemi'nde gerekli takviyeleri yapıp, hocanın da silkelenmesiyle en kötü ihtimalle 2. sıraya yerleşmeliyiz fenerbahçe ve beşiktaş jimnastik kulübü'nü geçerek. tabi ki türkiye kupası'nı mutlaka almalıyız, direkt olarak uefa avrupa ligi biletini cebe koymak için.
  • 29195
    bu futbol ile ligde "kümede kal" tezahüratları yemesi yakındır. taraftar şimdiden hazırlasın kendisini.
    ligde sahada curling oynuyor olabilirler, futbol oynandığını sanmıyorum.
    seneye bu gidişle avrupa'da olamazsak 3. yıllık plan nasıl gider bilemiyorum. avrupa'da olmadan oyuncu falan satamayız kimse de bize gelmez.
    (bkz: 18 aralık 2021 galatasaray başakşehir maçı)
  • 29197
    sanırım ligi komple bırakmış futbol takımı. ben bu yaşıma kadar aralık ayında ligden koptuğumuzu hiç hatırlamıyorum. tamam bunda trabzonspor'un daha ligin ilk yarısında üç büyüklere 15+ puan farkı koymasının da etkisi var ancak ikincilik, üçüncülük gibi hedefler de bırakılmış anlaşılan. hocam hani kaybettiğimizde değil, vazgeçtiğimizde yeniliyorduk? o zaman ben de bırakıyorum ligi, kendime bu zulmü neden yapayım? mart'ta tekrar avrupa sahnesinde görüşürüz.
  • 29198
    görünen o ki bütün psikolojisi bozulmuş. yarım saatte itirazdan iki sarı kart görmesi hiç hayra alamet değil. geçtiğimiz yıllarda fenerde bunu çok görürdük. işler kötü gittikçe esas sorunlarla yüzleşmek yerine tali düşmanlarla savaşmaya çalışırlardı. maalesef bizde de aynısını görüyorum.

    bunda zayıf bir yönetimimizin olmasının da payı yüksek. ancak fatih hoca biraz florya’yı da kaybetmiş gibi görünüyor buradan. inşallah yanılıyorumdur. *
App Store'dan indirin Google Play'den alın