resim
Franklin Edmundo Rijkaard
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:62
Uyruk:Hollanda
  • 2426
    sag bekteki diger alternatifleri, dani alves, maicon falan oldugu icin ve bunlari inatla oynatmayip ali turan'a tahammül ettigi icin birak hocayi adam bile degildir :(

    bu arada yönetim sag beke sergio ramos'u transfer edecekmis. ama rijkaard iste, bana sabri yeter, o sakatken nasil olsa ali turan var, ohoo hic para harcamayin sagolun kalsin demis. hoca falan degil kardesim, gectim sistemi falan...
  • 2429
    başarısız olduğunu söylemek için argüman vermeye gerek yoktur. fiilen bu platformdaki herkes galatasarayı takip etmektedir. sonuç ortadadır.

    ayrıca kimse eleştirilemez değildir. rijkaard'ı sahiplenip, ben futboldan çok iyi anlarımcı zümre tarafından putlaştırılmaktadır. bahsedilmek istenen konu budur. anlayan anlar, anlamayan sivri zekalılar da ayar vermeye çalışırken komik duruma düşerler.
  • 2430
    rijkaard elindeki herhangi bir futbolcuya kendi sistemini oynatmasi icin, ögretmenlik yapmasi icin getirilmis bir hocadir. o yüzden bunu yapmaktadir. yönetim de bunu bilerek kendisini getirmistir. rijkaard prensipleri önceden belli, kimseden sakli gizli olmayan, calisma mantigi belli bir hocadir. vay efendim bize neden ayak uydurmuyorsun diyen bir yönetim varsa eger, bu yönetimin problemidir. ben sunu sunu yapar, böyle calisirim arkadas diye pesinen söyleyen hocanin degil.

    zamaninda ne demisiz bakalim:

    --- alıntı ---

    bugün sirketinize bir ceo'yu alirken o adamin cv'sine bakar, bugüne kadar sirketleri nasil bir felsefe ile yönetmis, bu felsefe sizin sirketiniz ve sektörünüze uyar mi diye analiz eder, sonra ise alir ya da almazsiniz. eger sektörü dönüstürecek bir piyoner olmak vizyonunuz var ise de, adami ise aldiginizda, ilk birkac senede ya haci kar etmiyoruz, sen ne kötü ceo'sun dememeniz gerekir. ya da piyoner olmaya hic soyunmayacaksiniz. secim sizin.

    --- alıntı ---
  • 2431
    --- alıntı ---

    başarısız olduğunu söylemek için argüman vermeye gerek yoktur. fiilen bu platformdaki herkes galatasarayı takip etmektedir. sonuç ortadadır.

    --- alıntı ---

    denmis.

    neden basarisiz abi bu adam? cevap verin diyoruz. neyi yanlis yapti da basarisiz? somut bir neden gösterin, bu nedenin ürettigi sonucu gösterin, diyelim ki haaaa su sebep, bu sonuca götürmüs, ve basarisiz olmus, cünkü yanlis secim yapmis. nedir abi sayin bunlari diyoruz. ama diyoruz, bu sebepler daha önce buralarda cokca aciklanmis, cürütülmüs varsayimlara dayanmasin. gercek, somut, halihazirda gözümüzle gördügümüz faktörlere dayansin diyoruz. buna gerek yok diye cevap aliyoruz.

    biz de diyoruz ki o zaman, sen elestiri yapmiyorsun, derdin de elestiri degil, kara çalmak, çamur atmak, mesnetsizce insan yargilamaktir. bunu yemeyiz diyoruz, hocamizi da sana yedirmeyiz diyoruz. simdi git hangi kiraathanede hangi lumpenleri gazlayacaksan onlari gazla diyoruz. burada da istedigini yaz ciz, ama ciddiye alinmayip dalga gecildiginde de zirlama. kimse senin söz hakkini elinden almiyor da, sacmaladiginda ona göre muamele yapma hakkini da elinde tutuyor, bunun adi da demokrasi oluyor diyoruz.

    haydi iyi zirlamalar kardes.
  • 2434
    işte güzel ülkemizin güzel insanları, işte bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlar bütünü ve işte kendi kardeşinin gırtlağını sıkan imparatorların yönettiği bir imparatorluğun küllerinden doğan ama genlerde aynı kuyu kazma mantığına sahip insanların bulunduğu ülkenin en güzel takımının taraftar portresi. rijkaard ile bu cümlenin alakası ne mi? daha ne olsun? elinde barış, sarp ve ayhan üçlüsü ile morinho gelse ne yapabilir? o da mı adam değil? koskoca madrid'in başına geçer geçmez ilk iş inter'in defans oyuncularını yanına çağırmak olmadı mı? bazı teknik adamlar sadece çok iyi oyuncularla başarıya ulaşabilirler. çünkü istedikleri sistem herkesin yapabileceği bir sistem değildir. bu durum aynı michael schumacher'in içine düştüğü duruma benziyor. arka arkaya 4-5 şampiyonluk ve sayısız rekor kırarken otomobili ferrari'ydi. bu yıl mercedes'e geçti ne oldu? daha ilk 3 bile göremedi. bu şimdi schumi'yi yeteneksiz mi yapıyor? hayır. otomobili yeteneksiz yapıyor. bizim de takımımız yetenekli değil. kısacası rijkaard'ın futbol mantalitesi > gs futbol takımı. burada hemen kompleksli vatan millet edebiyatına girmeye gerek yok. adamın ortaya çıkartmakla mükellef olduğu sistem, yani 4-1-2-2-1 sistemi eldeki oyuncularla anca bu kadar. ha derseniz ki adamına göre takım kur, o zaman rijkaard'ın gelmesine gerek yok. ha derseniz ki rijkaard gelecek, o zaman da adamın altına yarışabileceği bir araç vereceksiniz. yok efendim büyük takım gibi değilmiş de, bilmem ne. efendi; şampiyon takıma 75 dakika basan, nefes aldırmayan, sürekli presli oynayan başka kaç takım var memlekette? elbette büyük takım gibi oynadık, büyük takımda oynamayacak oyuncularımıza rağmen. uzun lafın kısası, anlaşılamayan ve anlaşılmak için çaba sarfedilmeyen teknik adamdır.
  • 2436
    kendisine sesleniyorum..git saçlarına kurban olduğum al neeskensi de git. biz de alırız imparatorumuzu saha kenarına aslanlar gibi 10 sene öncenin resimlerine vidyolarına bakar mastürbasyon yaparız eleştiremezsiniz fatih terim o falan deriz. hem tercüman hatası falan derdi de yok fatih hocamın çıkıcak iki laf çarpıcak basına hiç kendini bile yormadan..
    sen ne kendini yoruyosun ali turanla falan frankciğim adammısın ki bizim için kendini yorucan sen
  • 2437
    özel bir şirkette çalışıyorsunuz ve son 10 yıldan beri şirketin her bunalımlı döneminde
    bakıyorsunuz ki tepedeki müdürün kellesi gitmiş ,,bir iki üç derken gidişat hiç değişmiyor.
    çalışmayı sağlayan işçilere kimse dokunmuyor ama hep baştaki kurban ediliyor..

    bunu galatasaraya ve şu anda tepedeki duran adam rijkaarda uyarlarsak ne mi olur ?

    anladın sen onu
  • 2443
    bu arada kendisini "fizik kondüsyon" üzerinden elestirenler garip bir bicimde neden kewell'in, baros'un kondüsyonunun düsmedigini, ve fakat yerli oyuncularinkinin yerlerde süründügünü görmemekte ya da görseler de hic deginmemekte, soruldugunda da aciklamamaktadirlar. elestiri anlayisiniza hastayim, kisa bir yorganla uyumaya calismak gibi, basini örtsen ayaklarin acikta kaliyor, ikisini örtsen kicin acikta kaliyor. bir ettiginiz laf da kendi icinde tutarlilik göstersin be.
  • 2448
    22 agustos 2010 galatasaray bursaspor maci ile ne oynandığı belli olmayan futbol anlayışımızı devam ettirmiştir. oturmakta olan meçhul sistemin, yine herhangi bir emaresi görülmedi. pasla savunmadan çıkar gibiydik bir ara, lakin servet'in 50 metrelik diagonal paslarıyla o da yersiz çıktı.

    oyuncularımızın kalibresi baş bahane olarak sürülmekte. barış-sarp-ayhan üçlüsünden dolayı takımın bu halde olduğunu düşünmek geçici bir rahatlamadan ibaret. takımın genel olarak ileriye dönük sunduğu hiçbir pırıltı yok. en ideal adamlar transfer edilmedikçe; ki o kalibrede adamları şu zamanda alıp takıma getirmek de hayli zor, o zaman insan direksiyondaki kişiden "hamle" yapmasını bekliyor. hoş, barış-sarp-ayhan üçlüsüne mahkum olduğu için böyle denen hocamızın geçen sene elinde topal-elano-keita-dos santos gibi adamlar varkenki halini görmemiş olsak belki geçiştirirdik biz de.

    yönetimin hatalı olduğu doğrudur, ki yönetimi kutsayan herhangi bir yorumumu hatırlamıyorum. ama yönetim yanlış yaptı diye, alttaki herkesin "bırakıvermesini" beklemek neden? yönetimin hocasına yardımcı olması şart ama, olmuyorsa ya da olamıyorsa hoca herşeyi bırakmalı mı?

    rijkaard'ın oyuncularla iletişimsizliği, neeskens ile karmaşık şekilde lanse ettiği otorite, maç gidişatlarında pek fazla hamlelerde bulunmuyor olması, duran toplardan sürekli gol yemek ve buna karşılık çok az sayıda duran top golü bulmak gibi artık kemikleşen sorunlara takımın ruhsuzluğu da artık iyice yerleşerek eklenmiş durumda.

    tamam cemiyetin sandığı gibi sırf gaz ile bu işler yürür demiyoruz ama, en azından takımı motive tutmak da teknik direktörün görevleri arasındadır. 18-19 yıl aradan sonra bursaspor'a ali sami yen galibiyeti sunmak, 2 maçta sıfır çekmek gibi olaylar dikkat çekici ama çok büyültülebilecek türden değil. ama takımda herhangi bir futbol anlayışının olmaması ve herhangi bir umut sergilememesi de, sadece 2 transferle sünger çekilebilecek gibi değil.

    bir takım 1,5 senede bu kadar kötü bir hale düştüyse, buradan çıkışın sadece 2-3 oyuncu ile olacağını sanmak çok büyük iyimserlik, hem de çok.
  • 2450
    kendisi hakkinda sürekli bir takim dayanaksiz yargilarda bulunuldugunu düsündügüm ve hakkinda sordugum sorulara cevap alamadigim teknik adamdir.

    --- alıntı ---
    22 agustos 2010 galatasaray bursaspor maci ile ne oynandığı belli olmayan futbol anlayışımızı devam ettirmiştir.
    --- alıntı ---

    bu yargiya neye, hangi somut kritere göre varilmistir? örnegin ben bugün elinden geldigince pas yapmaya calisan, oldukca baskili oynayan bir takim gördüm. bu takim gecen sezon lig basladiginda da gayet karakteri belli, paslasarak ilerleyen ve gol bulan bir takim hüviyetindeydi. ta ki elano takima alinip, arda turan maestro pozisyonundan sol kanada cekilene kadar. o günden beri de parca parca desteklenen ve bugün hasan sas'in da dudaklarindan dökülerek iyice somutlasan bir teorim vardi: "bazi yerli oyuncular bilincli olarak takimi sabote etmektedirler". yani bu "22 agustos 2010 galatasaray bursaspor maci ile ne oynandığı belli olmayan futbol anlayışımızı devam ettirmiştir." tamamen subjektiftir ve herhangi bir nesnel kriteri baz almamaktadir. dedigim gibi, siz öyle dediniz diye öyle olmuyor.

    --- alıntı ---
    oyuncularımızın kalibresi baş bahane olarak sürülmekte. barış-sarp-ayhan üçlüsünden dolayı takımın bu halde olduğunu düşünmek geçici bir rahatlamadan ibaret.
    --- alıntı ---

    bunun böyle olup olmadigi ancak bu kadro degistikten sonra ortaya cikabilir. o yüzden bu da tamamen subjektif ve dayanaksiz bir yargi. neden gecici bir rahatlama? "zamaninda yapilan" (yani lig basladiktan sonra degil) transferlerden sonra da gidisatin ayni sekilde olacagi nasil bu kadar emin bicimde iddia edilebiliyor?

    --- alıntı ---
    takımın genel olarak ileriye dönük sunduğu hiçbir pırıltı yok.
    --- alıntı ---

    neye göre, kime göre yok? burada piriltinin nesnel kriteri nedir? ne kolay böyle yargilarda bulunmak yahu. rijkaard 1 yil icinde sunu sunu yapacagim demistir, söz vermistir ama söz verdigini yapamamistir deyin, anlayalim. ne demis bu adam, neyi yapamamis, neyi taahhüt etmis, neyde eksik kalmis? kendi kafaniza göre koydugunuz kriterlere göre pirilti sizi ilgilendirir, futbolu degil. bu durumda da nesnel degil öznel bir yargida bulunacaksaniz "bence" demeyi ögreneceksiniz. "bence takımın genel olarak ileriye dönük sunduğu hiçbir pırıltı yok." dediginiz zaman, adamin kisisel görüsü buymus, eyvallah diyecegiz. ama somut kriterleriniz olmadan futbol otoritesi tonuyla konusunca alacaginiz cevap bu oluyor.

    --- alıntı ---
    ki o kalibrede adamları şu zamanda alıp takıma getirmek de hayli zor, o zaman insan direksiyondaki kişiden "hamle" yapmasını bekliyor.
    --- alıntı ---

    ne hamlesi yapacak? neeskens'le soyunup kendileri mi inecekler sahaya? somut öneriniz nedir, hamleden kastiniz nedir? forveti ciftlesinler demeyin, artik takimda zaten 2 forvet var biri de sakat, yeri gelince bu adam bu takimi 4-2-4 oynatti diyoruz. ne hamlesi yapsinlar?

    --- alıntı ---
    rijkaard'ın oyuncularla iletişimsizliği, neeskens ile karmaşık şekilde lanse ettiği otorite, maç gidişatlarında pek fazla hamlelerde bulunmuyor olması, duran toplardan sürekli gol yemek ve buna karşılık çok az sayıda duran top golü bulmak gibi artık kemikleşen sorunlara takımın ruhsuzluğu da artık iyice yerleşerek eklenmiş durumda.
    --- alıntı ---

    acaba burada gercekten rijkaard'in oyuncularla bir iletisimsizligi mi var, yoksa bazi oyuncularin takimda otorite olma hirsi ve hocalarin arkasindan kuyu kazmalari, yönetimin de buna seyirci olmasi mi yatiyor? gecen sezon bir takim yerli oyuncularin "hayalledigi" nizam kurulmusken tozu dumana katan takim neden tökezlemeye basliyor? neden bazi "yerli" oyuncular alenen "oynamiyorlar" da, iletisimsiz rijkaard'in takimindaki "yabanci" oyuncular yirtinircasina oynuyorlar? bu sorulari 1 yildir soruyoruz. hala cevap alamadik. ama sanirim hasan sas bu aksam bir cevap vermis buna, cogu kisinin vermek ve duymak istemedigi bir cevap.

    --- alıntı ---
    hoş, barış-sarp-ayhan üçlüsüne mahkum olduğu için böyle denen hocamızın geçen sene elinde topal-elano-keita-dos santos gibi adamlar varkenki halini görmemiş olsak belki geçiştirirdik biz de.
    --- alıntı ---

    mehmet topal'a gecen sezon bireysel performansiyla ilgili sirf bu sozlukte yazilan olumsuz entrylerin sayisi kactir? kör ölünce badem gözlü mü olmustur? dos santos galatasaray'da kac mac yapmistir? yaptigi maclarin kacinda partnerinden (cogunlukla caner) pas alabilmistir, kac defa arda turan'dan pas almistir? bu durum kac kisi tarafindan "ama zaten pozisyon almayi bilmiyodu" gibi bir argümanla cocuk kandirir gibi savunulmustur? gio toplamda kac maca cikmistir? elano'ya kac kisi oynamayi bilmiyor gönderilsin diye saldirmistir? elano kac maci asil mevkiinde oynayabilmistir? takim icinde kendisine verilen sorumluluk yerli oyuncular tarafindan ne derece kabullenilmistir? elano dmc oynamasi gereken yerli arkadaslarinin tabiri yerindeyse kicini toplamaya calismaktan asil isini yapabilmis midir? keita her zamanki oyununu oynamis isini yapmistir ama takimdaki bütün yerli oyuncularin alenen "oynamadiklari" ve zombi gibi gezindikleri bir sahada bireysel performansi nereye kadar götürmüstür? gecen sene kewell ve baros'un sakatliklari olmasa keita'li bu takimin sampiyon olmayacaginin ve atletico madrid'i de elemeyeceginin garantisi nasil, neye dayanarak verilmektedir?

    --- alıntı ---
    tamam cemiyetin sandığı gibi sırf gaz ile bu işler yürür demiyoruz ama, en azından takımı motive tutmak da teknik direktörün görevleri arasındadır.
    --- alıntı ---

    eger takimdaki bazi "unsurlar" alenen takim motivasyonunu zehirleyecek ve sabote edecek hareketlerde bulunuyorlarsa, orada ise yönetimin el atmasi ve disipliner uygulamalara gecmesi gerekir. bu yapilmiyorsa, hoca oyunculara yem ediliyor demektir. bu sorgulanmadiktan sonra her sene yeni gelen hocanin kalitesini sorgulamaya devam edebilirsiniz. oysa yukarida bir soru sormustuk. frank'in keyfi yok ise, neden digerlerinin de bu takima gelince keyfi olmuyordu? skibbe? kalli? bunlar da mi kötü hoca. dünyada 1 tane bile iyi hoca mi yok? yoksa siz problemi inatla yanlis yerde mi ariyorsunuz?

    --- alıntı ---
    bir takım 1,5 senede bu kadar kötü bir hale düştüyse, buradan çıkışın sadece 2-3 oyuncu ile olacağını sanmak çok büyük iyimserlik, hem de çok.
    --- alıntı ---

    bu takim rijkaard gelmeden önce de bu kadar kötü bir haldeydi ve bu camiada, bu kulüpte bazi zihniyetler degismedikce bu kötü gidisat, degismeden devam edecektir. asil bu gidisatin sorumlusunun 1 yildir bu takimin basinda olan ve alenen sabote edilen bir teknik adamda oldugunu düsünmek cok büyük iyimserliktir. belki de aymazliktir. adini siz koyun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın