36
çocuktum daha futbola ilgim 1 sene önce başlamıştı. çaylak sayılırdım yani anlayacağınız. önceki sezon takım şampiyonlar liginde çeyrek final oynayınca ilgim daha da artmıştı futbola, özellikle de bu renklere, parçalıyı giyenlere. zaten koyu galatasaraylı bir aileden geldiğim için biraz da çocukluk hevesimle hiçbir maçı kaçırmıyordum. bizim ev maç günleri ayrı bir bayram havasına girerdi. işte gene öyle ailecek izlediğimiz maçlardan biriydi bu maç. her şey iyi başlamıştı aslında ümit'le ilk golü bulmuştuk. golü attığımız anda sadece insanların küçük ve şimdiki gibi ağır olmayan beni sırtlarına aldığını hatırlıyorum. her şey iyi gidiyordu cafu golü atana kadar. biraz suratlar asılmıştı evde. maçın bitiminde o malum olaylar çıkmıştı. bizimkiler romalı oyunculara sövüp,sinir krizi geçirirken.annem sırf etkilenmemen için uyutmuştu, ondan sonra da evde çok fazla roma maçı izlenmedi, izlenenlerde de hep karşı tuttuk.
tanım: as roma klubünden nefret ettiren maç.
tanım: as roma klubünden nefret ettiren maç.