18009
bu sezon saha dizilimi olarak zirvesini tottenham maçında görmüş galatasarayımızın teknik direktörü.
tottenham maçını değerlendirirken herkesin hemfikir olduğu tek bir eksiği kalmıştı takımın: defansif yerleşimdeki problemler ve muslera performansıyla kolay gol yiyor olmamız.
okan hoca hücümdaki yerleşimi savunmaya da sirayet ettireceğini beklerken; icardi'nin sakatlığı sonrası hücümun savunmaya ayak uydurup komple takım olarak yanlış yerlerde duran, hiçbir sahipsiz topu toplayamayan, kalabalıklaşmakta sorun yaşayan, takım olarak kalabalıklaştığımızda herkesin birbirine yakın ve üst üste bindiği, asla rakibi genişletemeyen; savunmada da oyunu genişleten rakip karşısında aciz bir şekilde delik deşik boşluklar veren bir takım haline geldik.
düşen formumuzda ligde bireysel performanslarla süpürmeye devam ettik ancak avrupada bu çöküş direkt olarak skorlara yansıdı ve üst üste birçok kötü sonuç aldık.
bu işin tuz biberi de kasımpaşa deplasmanında gelen 3-3 lük beraberlik oldu.
avrupa yoğunluğu vs derken taktik çalışmaya vakit bulamadığını düşünüyordum hocanın; ancak fazla polyannacı olduğumu farkettim.
okan hoca'nın takımı taktik olarak çalıştırmadığı artık çok net. bir de sezon başı çalışıldığı düşünülen, kusursuz olmasa da iyi kötü çalışan taktiğin her şeyiyle oynayarak iyice ne yaptığını bilmez bir oyuncu grubu haline getirdi takımı.
bir takıma yeni gelen teknik direktör tek bir taktik antrenmanla oyunu komple değiştirdiğini biliyoruz. okan hoca'nın takımdaki herkese çok hakim olduğu bu ortamda bu haftayı çok iyi değerlendirmekten başka şansı yok.
bir sonraki maça kadar gerekirse ekstra antrenmanlarla bu işi çözmesi gerekiyor.
yoksa işler çok kötü yere gidecek; bu çok açık.
tottenham maçını değerlendirirken herkesin hemfikir olduğu tek bir eksiği kalmıştı takımın: defansif yerleşimdeki problemler ve muslera performansıyla kolay gol yiyor olmamız.
okan hoca hücümdaki yerleşimi savunmaya da sirayet ettireceğini beklerken; icardi'nin sakatlığı sonrası hücümun savunmaya ayak uydurup komple takım olarak yanlış yerlerde duran, hiçbir sahipsiz topu toplayamayan, kalabalıklaşmakta sorun yaşayan, takım olarak kalabalıklaştığımızda herkesin birbirine yakın ve üst üste bindiği, asla rakibi genişletemeyen; savunmada da oyunu genişleten rakip karşısında aciz bir şekilde delik deşik boşluklar veren bir takım haline geldik.
düşen formumuzda ligde bireysel performanslarla süpürmeye devam ettik ancak avrupada bu çöküş direkt olarak skorlara yansıdı ve üst üste birçok kötü sonuç aldık.
bu işin tuz biberi de kasımpaşa deplasmanında gelen 3-3 lük beraberlik oldu.
avrupa yoğunluğu vs derken taktik çalışmaya vakit bulamadığını düşünüyordum hocanın; ancak fazla polyannacı olduğumu farkettim.
okan hoca'nın takımı taktik olarak çalıştırmadığı artık çok net. bir de sezon başı çalışıldığı düşünülen, kusursuz olmasa da iyi kötü çalışan taktiğin her şeyiyle oynayarak iyice ne yaptığını bilmez bir oyuncu grubu haline getirdi takımı.
bir takıma yeni gelen teknik direktör tek bir taktik antrenmanla oyunu komple değiştirdiğini biliyoruz. okan hoca'nın takımdaki herkese çok hakim olduğu bu ortamda bu haftayı çok iyi değerlendirmekten başka şansı yok.
bir sonraki maça kadar gerekirse ekstra antrenmanlarla bu işi çözmesi gerekiyor.
yoksa işler çok kötü yere gidecek; bu çok açık.