122
şampiyon olduğu her sene mottosu #konsantrasyon olan galatasaray için en büyük düşmandır. saha içi ve saha dışında reaksiyon vermediğiniz, garanti gördüğünüz anda şampiyonluğu verirsiniz. zamanında fenerbahçe denizli'de verdi, trabzonspor maçı ile verdi, beşiktaş evinde 10 kişi kalan karagümrükspor'a kaybederek verdi biz değerlendiremedik. geçen sene evimizde 10 kişi kalmış fenerbahçe'yle berabere kalamayıp işleri zora soktuk, 1-2 hafta daha olsa o mentalle şampiyonluğu vermiştik. son 10 haftada rakibinin 8 puan gerisindeki galatasaray teknik direktörü 8'de kapanır 18'de der ve işleri sıkı tutar, rakibi baskı altına alır, işini ciddi yapmazsan rakibe şampiyonluğu verirsin. daha ligin bitimine 12 hafta varken, berabere kalıp rakip takımla sanki şampiyon olmuş gibi boynu bükükler şarkısıyla dalga geçersen bu şımarıklığı camia'ya yansıtırsın. cebimizde bir kredi var ve fenerbahçe'den halen daha avantajlıyız fakat rehavetle bunu koruyamazsın, tam tersi konsantrasyon gerekli ve bu ne taraftarda, ne teknik heyette, ne yöneticilerde var, ortada bir başarı yokken bile başarıyı paylaşan yöneticiler, hoca vardı sezon başında sanki kupada finale çıkmışız gibi pasta kesmeler falan, ilk 4 haftada sirkülase ettiğin avrupa liginde kolay fikstürü rağmen kalan 6 maçta galibiyet alamadan elendin. benzer senaryo olabilir, son 4 maçtır uefa, türkiye kupası ve lig galip gelemiyoruz. son 6 maç tek galibiyetimiz son dakikalarda rizede geldi. florya'da yolunda gitmeyen işler var, bu durumlarda ya hoca değiştireceksin ya da florya'ya bir abi indireceksin. erden timur, abdürrahim albayrak tarzı futbolcuların stresini üzerinden alacak takımdaşlığı sağlayacak birisi lazım, belli ki hoca bunu şu an sağlayamıyor. doğru analizi yapamıyor, bu bariz belli.
