434
2024-2025 sezonunun kaderini belirleyecek mücadele. maçın analizine geçmeden önce bu karşılaşmanın bir maçtan daha çok son yıllarda psikolojik bir savaşa döndüğünü unutmamak gerekir. sezonun ilk derbisinde türk hakem atanmasına rağmen, bu maça galatasaray'ın istemediği bir hakemin atanması bile maçın sadece bir şampiyonluk mücadelesinden fazlasının olduğunun kanıtı.
bu maça gelene kadar yaşananları kısa bir özet geçmek lazım. galatasaray, önce çalkantılı bir transfer sezonu geçirip ardından az alkmaar'a karşı deplasmanda son derece kötü bir futbol oynayıp maçı 4-1 kaybettikten sonra okan buruk'a olan güven sarsıldı. ardından taraftar bu kırılan güvenin tazelenmesi için rizespor deplasmanında iyi bir futbol izlemeyi ümit etsede ilk yarısı son derece kötü bir futbol oynamasına rağmen galatasaray yine ortalama bir oyunla rize deplasmanını geçti. son düzlükte ise iç sahada az alkmaar karşısında yine rezil ötesi bir futbol oynayarak galatasaray avrupa'ya veda etti ve okan hoca'ya olan güven neredeyse tükendi.
yaşanan tüm bu olayları göz önüne aldığımızda bu maça iyi hazırlanmaktan öte "çok iyi hazırlanmak" gerekiyor. dilerseniz maçın analizine geçelim. benim gözümden maça nasıl bir ilk 11 ile çıkılmalı, oyuncu tercihi yaparken nelere dikkat edilmeli bunları anlatmaya çalışacağım.
muhtemel 11'ler/ birebir eşleşmeler:
- https://gss.gs/jtE.jpeg (kadro)
- https://gss.gs/1Gt.jpeg (eşleşmeler)
- https://gss.gs/6U9.jpeg (eşleşmeler)
okan buruğun geldiğinden bu yana hem savunma hemde hücum felsefesi olarak kullandığı` "birebir eşleşme"yöntemini bu maçtada uygulamasını bekliyorum. eğer galatasaray,fenerbahçe'nin 3-5-2'sinekarşıyoğun bir pres uygulamak istiyorsa mutlaka ama mutlaka4-3-3 oynamalı` ve eşleşmeler yukarıda belirttiğim gibi olmalı.
bu kadro seçimi benim tercih ettiğim hocadanda kesinlikle çıkarmasını beklediğim 11. bu maç kesinlikle 3'lü oynamasını beklemiyorum ve eğer3'lü çıkarsa büyük bir hata olacağını düşünüyorum. çünkü 3-5-2'ye karşı kendisinin istediği presi en iyi uygulayabileceğiniz diziliş 4-3-3'tür.
eşleşmelerdeki avantajlar/dezavantajlar:
öncelikle konuya stoper hattından başlamak lazım. davinson ve nesyrieşleşmesi en kritik eşleşmelerin başında geliyor. galatasaray'ın elindeki mevcut stoperlerden hava toplarında tek cevap verebilecek sağ stoperi davinson bu maçta ortalamanın üzerinde bir performans göstermeli. ki davinson'un bana göre en eksik olduğu konulardan biri hava toplarıdır. bu yüzden en büyük dezavantajlarımızdan biri stoper hattımızolabilir bu maçta. öte yandan dzeko ile abdülkerim eşleşmesi de abdülkerim için yine büyük bir sınav olacak. çünkü dzeko muhtemelen apokerim'i kendi alanının dışına çekip nesyri'ye boş olan yaratacaktır. galatasaray'ın en çok dikkat etmesi gereken ve boşluk verebileceği alanlardan biri apokerim'in savunduğu alanlar olabilir bu yüzden.
bekleri baskılamak:
bence maçın düğümünü çözecek konu ise bekler(kanat bekler). daha önce kendi x hesabımda yazdığım gibi (https://x.com/...1891787464978657404) galatasaray, az deplasmanında 3'lü oynamıştı ama en büyük problemi rakip bekleri birebir baskıda baskılayamamalarıydı. ardından rize maçında hocanın ilk cümlelerinden biri şuydu: `"beklerimiz baskıda çok gömüldü"`. çünkü eğer siz birebir eşleşerek pres yapıyorsanız 3'lüde oynasanız 4'lüde oynasanız rakip bekleri baskılamak ve gerektiğinde 3. bölgeye kadar prese çıkmak zorundasınız.
galatasaray tottenham'ı 3'lü oynayarak yendiğinde rakip beklere baskı yapan bir oyuncumuz mauro icardi diğeri ise barış alper'dive galatasaray o gün 4 hücumcu ile baskı uyguladığı için bekler gömülmemiş oldu ve mükemmele yakın bir pres şemasıyla rakibi yenmiş olduk. o gün ya kanat beklerimiz çok hücumcu deniliyordu fakat o hücumcu beklerde baskıyla gömülmedin. fenerbahçe maçı özeline dönecek olursak rakibin en büyük asist üretme mekanizmalarından biri olan kanat bekleri frankowski ve eren net şekilde baskılamalı. kostic ve oğuza sınırlı oynama alanı vermeli ve orta açmalarını minumuma indirmeliyiz. eren'i rize maçında çok beğendim ve bu maça kesin başlaması gerektiğini düşünüyorum çünkü baskıda kesinlikle rakip beki ve kanat oyuncusunu yapışarak rahat bırakmıyor. franky ise lens'teki gömülü oynama alışkanlığını bırakıp beke daha yakın pozisyon almalı. onun dışında zaten teknik kapasite olarak aşırı beğendiğim, beni son yıllarda mutlu eden transferlerden biri oldu.
3'lü orta sahaya geçiş:
orta sahada lemina-sara-torreira'yı kesinlikle popülizm'den uzak bir şekilde bekliyorum. bunun nedeni tadic'i stoperle eşleştirmek yerine 6 numara ile eşleştirmenin daha doğru olması ile alakalı. bunun yanı sıra artık mertens'i rakip stoper/6 numara arasında koşturmak ondan herhangi bir performans alamamıza neden oluyor. ayrıca sara ceza sahasına atacağı koşularlada gol üretmemize olanak sağlayabilir. sorun şu ki tadic ile kim eşleşecek? ben aslında torreira'nın eşleşmesi taraftarıyım çünkü lemina ile fred'i eşleştirmek daha az geçiş yememize neden olabilir çünkü torreira geçişlerde çalım yedikten sonra geriye jogging atarak dönen ve bizi çoğu zaman eksik bırakan bir oyuncu. bunun yanı sıra ilhan palut'un belirttiği gibi lemina'nın oyunda olması rakip kim olursa olsun orta saha üstünlüğünü ele almanıza olanak sağlayabilir. çünkü lemina hem driblingle topu rakip bölgeye taşıyabilir hemde fiziksel avantajını kullanarak ikili mücadelelerde fark yaratabilir. bu yüzden derbide kesin olarak ilk 11'de başlaması gerektiğini düşünüyorum.
ileri üçlü:
daha önce okan hoca'nın ilk sezonunda yaptığını hatırlaması gereken maçlardan ve bölgelerden biri ileri 3'lü. o sezon kadıköy deplasmanında ileriye 3 koşucu oyuncu atmış ve fenerbahçe'nin 3 stoperini aşırı derecede zorlamıştı. bu maçtada beklediğimiz üzere fenerbahçe 3 stoperle çıkacağı için galatasaray'ın 3 tane koşucu üçlüye ihtiyacı var. bizim en avantajlı olduğumuz bölge ise burası. bunun nedenlerinden biri barış alper'in muhtemelen ağır bir stoper olan skriniar ile eşleşecek olması, amrabat eğer merkez stoper oynarsa osimhen'in ona üstünlük kurma ihtimali. tam 3 koşucu ile rakip stoperleri baskılaman ve iç saha avantajınıda kullanarak oyun gücünü ele alman çok muhtemel senaryo.
özetlemek gerekirse, herşeyden önce bu maçın analizini yaparken ilk düğmeyi doğru ilikleyip 4-3-3dizilişi ile sahaya çıkarsa ve ileriye daha öncedende yaptığı gibi 3 koşucu atarsa ben şansımızını dahada artacağını düşünmekteyim. elbette kesin favori oluruz diyemem çünkü bahsettiğim gibi en dezavantajlı olduğumuz konulardan biride stoper hattımız + torreira'nın dalgalanan performansı. bunlara ek olarak, eren, frankowski ve lemina gibi oyuncular yeni bir takıma daha adaptebile olamadan büyük bir derbi maçına çıkacağı için performanslarını tam olarak kestiremiyoruz.
benim şu ana kadar yazdıklarım sadece eşleşmeler, oyuncu tercihlerinin nasıl olması gerektiği ve pres şemasına dair şeylerdi. tabiikide bir maç analizi sadece bunlardan ibaret olmayıp; duran top organizasyonları, hücum setleri, taç setleri gibi daha birçok konuyu içermektedir. fakat bunları yazabilmek için oyuncu tercihlerini daha önceden bilmek gerekir. umarım okurken keyif almışsınızdır. aynı zamanda daha önceden dediğim gibi öncelikle ilk düğmeyi doğru iliklemeli ve ilk yarıyı çöpe atmamalıyız.
şimdiden yazıyorum, 4-3-3 çıkmazsak muhtemelen ilk 45'i çöpe atacak ve ikinci yarı diziliş değiştireceğiz ama umuyorumki o zamana kadar skoru ve oyunu kaybetmemiş oluruz.
120 yıllık galatasaray tarihinin en önemli maçında umarım maç sonu gülüp eğleniriz...
bu maça gelene kadar yaşananları kısa bir özet geçmek lazım. galatasaray, önce çalkantılı bir transfer sezonu geçirip ardından az alkmaar'a karşı deplasmanda son derece kötü bir futbol oynayıp maçı 4-1 kaybettikten sonra okan buruk'a olan güven sarsıldı. ardından taraftar bu kırılan güvenin tazelenmesi için rizespor deplasmanında iyi bir futbol izlemeyi ümit etsede ilk yarısı son derece kötü bir futbol oynamasına rağmen galatasaray yine ortalama bir oyunla rize deplasmanını geçti. son düzlükte ise iç sahada az alkmaar karşısında yine rezil ötesi bir futbol oynayarak galatasaray avrupa'ya veda etti ve okan hoca'ya olan güven neredeyse tükendi.
yaşanan tüm bu olayları göz önüne aldığımızda bu maça iyi hazırlanmaktan öte "çok iyi hazırlanmak" gerekiyor. dilerseniz maçın analizine geçelim. benim gözümden maça nasıl bir ilk 11 ile çıkılmalı, oyuncu tercihi yaparken nelere dikkat edilmeli bunları anlatmaya çalışacağım.
muhtemel 11'ler/ birebir eşleşmeler:
- https://gss.gs/jtE.jpeg (kadro)
- https://gss.gs/1Gt.jpeg (eşleşmeler)
- https://gss.gs/6U9.jpeg (eşleşmeler)
okan buruğun geldiğinden bu yana hem savunma hemde hücum felsefesi olarak kullandığı` "birebir eşleşme"yöntemini bu maçtada uygulamasını bekliyorum. eğer galatasaray,fenerbahçe'nin 3-5-2'sinekarşıyoğun bir pres uygulamak istiyorsa mutlaka ama mutlaka4-3-3 oynamalı` ve eşleşmeler yukarıda belirttiğim gibi olmalı.
bu kadro seçimi benim tercih ettiğim hocadanda kesinlikle çıkarmasını beklediğim 11. bu maç kesinlikle 3'lü oynamasını beklemiyorum ve eğer3'lü çıkarsa büyük bir hata olacağını düşünüyorum. çünkü 3-5-2'ye karşı kendisinin istediği presi en iyi uygulayabileceğiniz diziliş 4-3-3'tür.
eşleşmelerdeki avantajlar/dezavantajlar:
öncelikle konuya stoper hattından başlamak lazım. davinson ve nesyrieşleşmesi en kritik eşleşmelerin başında geliyor. galatasaray'ın elindeki mevcut stoperlerden hava toplarında tek cevap verebilecek sağ stoperi davinson bu maçta ortalamanın üzerinde bir performans göstermeli. ki davinson'un bana göre en eksik olduğu konulardan biri hava toplarıdır. bu yüzden en büyük dezavantajlarımızdan biri stoper hattımızolabilir bu maçta. öte yandan dzeko ile abdülkerim eşleşmesi de abdülkerim için yine büyük bir sınav olacak. çünkü dzeko muhtemelen apokerim'i kendi alanının dışına çekip nesyri'ye boş olan yaratacaktır. galatasaray'ın en çok dikkat etmesi gereken ve boşluk verebileceği alanlardan biri apokerim'in savunduğu alanlar olabilir bu yüzden.
bekleri baskılamak:
bence maçın düğümünü çözecek konu ise bekler(kanat bekler). daha önce kendi x hesabımda yazdığım gibi (https://x.com/...1891787464978657404) galatasaray, az deplasmanında 3'lü oynamıştı ama en büyük problemi rakip bekleri birebir baskıda baskılayamamalarıydı. ardından rize maçında hocanın ilk cümlelerinden biri şuydu: `"beklerimiz baskıda çok gömüldü"`. çünkü eğer siz birebir eşleşerek pres yapıyorsanız 3'lüde oynasanız 4'lüde oynasanız rakip bekleri baskılamak ve gerektiğinde 3. bölgeye kadar prese çıkmak zorundasınız.
galatasaray tottenham'ı 3'lü oynayarak yendiğinde rakip beklere baskı yapan bir oyuncumuz mauro icardi diğeri ise barış alper'dive galatasaray o gün 4 hücumcu ile baskı uyguladığı için bekler gömülmemiş oldu ve mükemmele yakın bir pres şemasıyla rakibi yenmiş olduk. o gün ya kanat beklerimiz çok hücumcu deniliyordu fakat o hücumcu beklerde baskıyla gömülmedin. fenerbahçe maçı özeline dönecek olursak rakibin en büyük asist üretme mekanizmalarından biri olan kanat bekleri frankowski ve eren net şekilde baskılamalı. kostic ve oğuza sınırlı oynama alanı vermeli ve orta açmalarını minumuma indirmeliyiz. eren'i rize maçında çok beğendim ve bu maça kesin başlaması gerektiğini düşünüyorum çünkü baskıda kesinlikle rakip beki ve kanat oyuncusunu yapışarak rahat bırakmıyor. franky ise lens'teki gömülü oynama alışkanlığını bırakıp beke daha yakın pozisyon almalı. onun dışında zaten teknik kapasite olarak aşırı beğendiğim, beni son yıllarda mutlu eden transferlerden biri oldu.
3'lü orta sahaya geçiş:
orta sahada lemina-sara-torreira'yı kesinlikle popülizm'den uzak bir şekilde bekliyorum. bunun nedeni tadic'i stoperle eşleştirmek yerine 6 numara ile eşleştirmenin daha doğru olması ile alakalı. bunun yanı sıra artık mertens'i rakip stoper/6 numara arasında koşturmak ondan herhangi bir performans alamamıza neden oluyor. ayrıca sara ceza sahasına atacağı koşularlada gol üretmemize olanak sağlayabilir. sorun şu ki tadic ile kim eşleşecek? ben aslında torreira'nın eşleşmesi taraftarıyım çünkü lemina ile fred'i eşleştirmek daha az geçiş yememize neden olabilir çünkü torreira geçişlerde çalım yedikten sonra geriye jogging atarak dönen ve bizi çoğu zaman eksik bırakan bir oyuncu. bunun yanı sıra ilhan palut'un belirttiği gibi lemina'nın oyunda olması rakip kim olursa olsun orta saha üstünlüğünü ele almanıza olanak sağlayabilir. çünkü lemina hem driblingle topu rakip bölgeye taşıyabilir hemde fiziksel avantajını kullanarak ikili mücadelelerde fark yaratabilir. bu yüzden derbide kesin olarak ilk 11'de başlaması gerektiğini düşünüyorum.
ileri üçlü:
daha önce okan hoca'nın ilk sezonunda yaptığını hatırlaması gereken maçlardan ve bölgelerden biri ileri 3'lü. o sezon kadıköy deplasmanında ileriye 3 koşucu oyuncu atmış ve fenerbahçe'nin 3 stoperini aşırı derecede zorlamıştı. bu maçtada beklediğimiz üzere fenerbahçe 3 stoperle çıkacağı için galatasaray'ın 3 tane koşucu üçlüye ihtiyacı var. bizim en avantajlı olduğumuz bölge ise burası. bunun nedenlerinden biri barış alper'in muhtemelen ağır bir stoper olan skriniar ile eşleşecek olması, amrabat eğer merkez stoper oynarsa osimhen'in ona üstünlük kurma ihtimali. tam 3 koşucu ile rakip stoperleri baskılaman ve iç saha avantajınıda kullanarak oyun gücünü ele alman çok muhtemel senaryo.
özetlemek gerekirse, herşeyden önce bu maçın analizini yaparken ilk düğmeyi doğru ilikleyip 4-3-3dizilişi ile sahaya çıkarsa ve ileriye daha öncedende yaptığı gibi 3 koşucu atarsa ben şansımızını dahada artacağını düşünmekteyim. elbette kesin favori oluruz diyemem çünkü bahsettiğim gibi en dezavantajlı olduğumuz konulardan biride stoper hattımız + torreira'nın dalgalanan performansı. bunlara ek olarak, eren, frankowski ve lemina gibi oyuncular yeni bir takıma daha adaptebile olamadan büyük bir derbi maçına çıkacağı için performanslarını tam olarak kestiremiyoruz.
benim şu ana kadar yazdıklarım sadece eşleşmeler, oyuncu tercihlerinin nasıl olması gerektiği ve pres şemasına dair şeylerdi. tabiikide bir maç analizi sadece bunlardan ibaret olmayıp; duran top organizasyonları, hücum setleri, taç setleri gibi daha birçok konuyu içermektedir. fakat bunları yazabilmek için oyuncu tercihlerini daha önceden bilmek gerekir. umarım okurken keyif almışsınızdır. aynı zamanda daha önceden dediğim gibi öncelikle ilk düğmeyi doğru iliklemeli ve ilk yarıyı çöpe atmamalıyız.
şimdiden yazıyorum, 4-3-3 çıkmazsak muhtemelen ilk 45'i çöpe atacak ve ikinci yarı diziliş değiştireceğiz ama umuyorumki o zamana kadar skoru ve oyunu kaybetmemiş oluruz.
120 yıllık galatasaray tarihinin en önemli maçında umarım maç sonu gülüp eğleniriz...
