169
benim için maçın hikayesi ;
okulum kadıköy civarında olduğu için çok çubuklu gördüm sabah. hepsi aralarında şu muhabbeti yapıyordu "yok lan 27 senelik hasret bitiyor aziz başkan vurur yoksa hepsini" derse girdim ve saat 1 de çıktım öğleden sonraki derse girmedim ve yemek yedikten sonra arkadaşlarla maçı izlemeye başladık. trabzon 2 tane net pozisyondan yararlanamadı ve sonra fener balı aklıma geldi ve 100lerce fenerlinin sevincini görmemek için eve doğru yola çıktım bir taraftan arabayı sürerken bir taraftanda heyecanla maçı dinliyordum. derken fenerbahçenin golü geldi ve radyoyu kapattım. kafam bozuk bir şekilde sahile indim en yakın arkadaşımı aradım ve 70lık rakıyla beni sahilde beklemesini söyledim. tek tesellim arkadaşımın hazırladığı mükemmel salata ve mezelerdi. rakıyı koyup efkarlı bir şekilde içmeye başladım. tam kafam çakırkeyif oldu ve o sırada dün gürcistana giden peder aradı.
-alo
+oğlum napıyorsun maçı izliyormusun ?
-yok baba ya kapattım televizyonu sahile indim arkadaşla içiyoruz
+he bende şimdi trabzona geldim
-baba sen gürcistanda değilmiydin ?
+oğlum sıkıldım memleket havasını özledim atladım arabaya geldim
o sırada gol oldu ve korkunç bir gürültü koptu. trabzon beraberliği yakalamış ve deli gibi bastırıyordu. rakıdan bir yudum daha aldım ve telefonu kapattım. arkadaşla biraz daha muhabbet ettik ve yan restaurant dan millet gol diye bağırdı. o sırada "tüh ulan fener attı anasını satiym dedim içimden" tekrar babam aradı.
+oğlum 2 yi attı trabzon kupa geliyor kupa.
-baba erken konuşmayalım bu adamlar son dakikada bağlarlar işi.
+yok oğlum bak maç bitsin seni arıycam.
arada 10 dakika geçti geçmedi babam yine aradı. tam millete trabzon 2-1 koydu diyordum ki...
+oğlum 3 oldu 3 ben tura çıkıyorum hadi kapat telefonu.
bu andan itibaren ne yaptığımı bilmiyorum. kafam ayılmadan başka bir arkadaşı daha aradım ve direk taksime gittik. taksimde millet kolbastı oynuyordu. üstünde galatasaray formalısı trabzon formalısı kol kola girmiş horon, halay, kolbastı kısacası karadeniz yöresine özel ne varsa. şahsımın bir karadeniz insanı olması ve finalde fenerbahçe gibi tüm türkiyenin nefret ettiği bir takımı eze eze süpürmesi beni gerçek anlamda çok mutlu etti.
fenerbahçenin kupayı 28 senedir alamamasının bir nedeni vardır.
(bkz: türkiye kupası türklerindir)
okulum kadıköy civarında olduğu için çok çubuklu gördüm sabah. hepsi aralarında şu muhabbeti yapıyordu "yok lan 27 senelik hasret bitiyor aziz başkan vurur yoksa hepsini" derse girdim ve saat 1 de çıktım öğleden sonraki derse girmedim ve yemek yedikten sonra arkadaşlarla maçı izlemeye başladık. trabzon 2 tane net pozisyondan yararlanamadı ve sonra fener balı aklıma geldi ve 100lerce fenerlinin sevincini görmemek için eve doğru yola çıktım bir taraftan arabayı sürerken bir taraftanda heyecanla maçı dinliyordum. derken fenerbahçenin golü geldi ve radyoyu kapattım. kafam bozuk bir şekilde sahile indim en yakın arkadaşımı aradım ve 70lık rakıyla beni sahilde beklemesini söyledim. tek tesellim arkadaşımın hazırladığı mükemmel salata ve mezelerdi. rakıyı koyup efkarlı bir şekilde içmeye başladım. tam kafam çakırkeyif oldu ve o sırada dün gürcistana giden peder aradı.
-alo
+oğlum napıyorsun maçı izliyormusun ?
-yok baba ya kapattım televizyonu sahile indim arkadaşla içiyoruz
+he bende şimdi trabzona geldim
-baba sen gürcistanda değilmiydin ?
+oğlum sıkıldım memleket havasını özledim atladım arabaya geldim
o sırada gol oldu ve korkunç bir gürültü koptu. trabzon beraberliği yakalamış ve deli gibi bastırıyordu. rakıdan bir yudum daha aldım ve telefonu kapattım. arkadaşla biraz daha muhabbet ettik ve yan restaurant dan millet gol diye bağırdı. o sırada "tüh ulan fener attı anasını satiym dedim içimden" tekrar babam aradı.
+oğlum 2 yi attı trabzon kupa geliyor kupa.
-baba erken konuşmayalım bu adamlar son dakikada bağlarlar işi.
+yok oğlum bak maç bitsin seni arıycam.
arada 10 dakika geçti geçmedi babam yine aradı. tam millete trabzon 2-1 koydu diyordum ki...
+oğlum 3 oldu 3 ben tura çıkıyorum hadi kapat telefonu.
bu andan itibaren ne yaptığımı bilmiyorum. kafam ayılmadan başka bir arkadaşı daha aradım ve direk taksime gittik. taksimde millet kolbastı oynuyordu. üstünde galatasaray formalısı trabzon formalısı kol kola girmiş horon, halay, kolbastı kısacası karadeniz yöresine özel ne varsa. şahsımın bir karadeniz insanı olması ve finalde fenerbahçe gibi tüm türkiyenin nefret ettiği bir takımı eze eze süpürmesi beni gerçek anlamda çok mutlu etti.
fenerbahçenin kupayı 28 senedir alamamasının bir nedeni vardır.
(bkz: türkiye kupası türklerindir)