27
burda yanlış anlaşılan bir durum var, bir oyuncuya fazla para vererek takımına imza attırmak transfer çalımı değildir. iki kulüp birbirlerine yakın paralar verir, oyuncu bir tarafı seçerse o transfer çalımıdır gözümde. mesela, bizim verdiğimiz fiyatın 2 katını verip irfancan’a imza attırmak transfer çalımı değildir ama 2011 yazında daha çok para teklif edilmesine rağmen galatasaray’a imza atan selçuk inan babalar gibi transfer çalımıdır. 1998’de alınan hasan şaş, babalar gibi transfer çalımıdır mesela. hasan şaş’ın yaptıkları, başarıları ortada çünkü. o veya bu sebeple 2019’da fener’e giden muriq çalım sayılabilir ama bir ton para verip ligi 3 5 golle tamamlayan pedro’yu transfer çalımı olarak sayamazsın, el insaf.
alper potuk’u 2013’de elimizden kapmak transfer çalımı sayılabilir (allah razı olsun onu alandan) ama mert hakan yandaş transferi bir zahmet transfer çalımı sayılmasın yahu. oyuncunun vermiş olduğu performans da önemli bu noktada. dediğim gibi başarı olmadıktan sonra istersen messi’yi getir takıma, ne işe yarar?
ben fenerbahçe’nin bize çalım attığını zannedip almış oyunların hiçbirinden hayır gördüklerini görmedim. bizden giden oyunculardan da pek hayır görmediler. zamanında giden tanju ve emre haricinde yok yani. muriq’den de baya para kazandılar işte. biz servet ve tomas’tan bile fayda sağlamışız. daha bunun ayhan akman’ı, emre aşık’ı, servet çetin’i falan var. biz her dönem çoğundan fayda sağlamışken, karşı taraf babayı almış.
gerçi zamanında en büyük transfer çalımını kosecki transferiyle atmışız. babam anlatırdı, özel hayranıydı kosa’nın, “ben fenerbahçe ile yarışıp daha fazla para verip aldığımız bir oyuncu görmemiştim daha önce” der. hem verdiğimiz para olsun, hem son dakikaya kadar heyecanlı bir şekilde transfer hikayesinin sürmesi, hem de kosa’nın olay bir adam olması baya bir sükse yaratmış o dönemler. bir de sosyal medya falan yokmuş o dönemler. insanlar, tv başından, gazetelerden ya da radyolardan takip etmişler transfer sürecini.
alper potuk’u 2013’de elimizden kapmak transfer çalımı sayılabilir (allah razı olsun onu alandan) ama mert hakan yandaş transferi bir zahmet transfer çalımı sayılmasın yahu. oyuncunun vermiş olduğu performans da önemli bu noktada. dediğim gibi başarı olmadıktan sonra istersen messi’yi getir takıma, ne işe yarar?
ben fenerbahçe’nin bize çalım attığını zannedip almış oyunların hiçbirinden hayır gördüklerini görmedim. bizden giden oyunculardan da pek hayır görmediler. zamanında giden tanju ve emre haricinde yok yani. muriq’den de baya para kazandılar işte. biz servet ve tomas’tan bile fayda sağlamışız. daha bunun ayhan akman’ı, emre aşık’ı, servet çetin’i falan var. biz her dönem çoğundan fayda sağlamışken, karşı taraf babayı almış.
gerçi zamanında en büyük transfer çalımını kosecki transferiyle atmışız. babam anlatırdı, özel hayranıydı kosa’nın, “ben fenerbahçe ile yarışıp daha fazla para verip aldığımız bir oyuncu görmemiştim daha önce” der. hem verdiğimiz para olsun, hem son dakikaya kadar heyecanlı bir şekilde transfer hikayesinin sürmesi, hem de kosa’nın olay bir adam olması baya bir sükse yaratmış o dönemler. bir de sosyal medya falan yokmuş o dönemler. insanlar, tv başından, gazetelerden ya da radyolardan takip etmişler transfer sürecini.
