• 61
    herkesin işine nasıl geliyorsa öyle yorumladığı makamdır.

    mesela başkanı sevmiyorsun, icraatları hoşuna gitmiyor, topyekun adama yağlı surat diyebiliyorsun. hırsız, dolandırıcı da diyebiliyorsun. tefeci de diyebiliyorsun.

    ya da mesela hocayı sevmiyorsun. ama hoca da başkanı sevmiyor. o zaman başkan büyük başkan oluyor. "hop birader başkanlık makamı bu!" masalını anlatabiliyorsun. bakın inanmazsınız, 3-5 sene önce dursun özbek'e başkanken hırsız diyip, mustafa cengiz - terim sürtüşmesinde "ama ama başkanlık makamı" diyen tipler gördüm ben. o yüzden çok da şey yapmayın.

    başkanlık makamı, dolayısıyla galatasaray başkanlığı o makamda oturan kadar değerlidir. bu kulüp 6 aylık başkanlarla da şampiyon oldu, kulübe bir çok hizmeti olmuş başkanları şampiyon olmadan da uğurladı.

    olaya "kulüp" başkanı olarak bakarsak her şey çözülür. görevin mali açıdan hata yapmamak, kaynak yaratmak, kulübün çıkarlarını korumak, hakkını yedirmemek. yani kısaca iyi bir kadro kurmak ve federasyonla başedebilecek güven özveri ve tecrübe. bu kadar. bunu ne kadar iyi yaparsan o kadar değerlidir o makam. yapamıyorsan dursun gibi teneke bağlanıp yollanırsın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın