6854
rüyamda harun tekin ile baş rolü paylaşan, daha sonra rolü tamamiyle harun tekin'e bırakan oyuncu. bu giriyi harun tekin başlığına veya ne olduğuna karar veremeyeceğim bambaşka başlıklara da yazabilirdim, ama falcao'da anlamsız bir karar kıldım. şimdi size saçmalıklar silsilesini anlatayım.
yer kadıköy feneryolu mahallesi. minibüs caddesi ile bağdat caddesinin birbirine yakın olduğu, aralarının nispeten dar olduğu bölge. apartmanlar var, hepsinin arka tarafı ve otoparkları genişçe bir alan oluşturmuş. bu alanda galatasaray-fenerbahçe maçı var ama ortada oyuncu yok. derken lehimize bir penaltı çalınıyor. topun başına otoparkın birinde falcao geçiyor. evet o büyük bölgede falcao bir yere topu koymuş ve penaltı atacak. kale ise tabi ki karşısındaki apartman. apartman dediysem, 3. ya da 4. katı. katın otoparkı cepheden gören 3 büyük penceresi var. öne geçme şansına sahibiz; ancak ben kendi rüyamı kuantum fiziğindeki gözlemci bilinciyle rüya benim değilmişçesine değerlendirebiliyorum ve falcao'nun penaltıyı kaçıracağını düşünüyorum. diğer yandan da atsa 1-0 öndeyiz, daha erken dakikalar, güzel oyun olur beklentileri kafamda dolanmakta.
falcao geriliyor, karşı binada vuracağı pencerelerin kenarı siyah renk, dolayısıyla hedefi kolaylıkla ayırt edebilir durumda. pencerede (yani kalede) ise harun tekin var. falcao topa vuruyor, top önce kısa düşüyor. yani falcao'nun şutu anca bir alt katın dış mantolamasına geliyor. derken, top canlanıyor ve maymuna dönüşüyor. o maymun üst katta harun'un koruduğu kaleye son sürat koşuyor. aha gol mü geldi derken, herhalde harun'un penaltı istatistikleri bilinçaltımda beni etkilemiş olacak ki, maymun pencere çizgisini tam geç(e)meden harun maymun'u çizgiden çıkarıp penaltıyı kurtarıyor.
lakin tam o anda harun'un diğer elinde de çocuğu var. salonda olmalarına rağmen her nasılsa çocuk harun'un kollarından kayıp bina içi merdivenlerden kafa üstü düşüyor. hemen çocuğa yardıma koşuyorum. harun'un 2 arkadaşı daha geliyor ve iş sonra partiye falan dönüşüyor. rüyanın devamı da var ancak saçmalıklar tam gaz devam ederken, şimdi olduğu gibi hiçbir sonuca da bağlanmıyor.
dolayısıyla ben de girdimi bu sportif içerikle sınırlı olarak burada noktalıyorum.
yer kadıköy feneryolu mahallesi. minibüs caddesi ile bağdat caddesinin birbirine yakın olduğu, aralarının nispeten dar olduğu bölge. apartmanlar var, hepsinin arka tarafı ve otoparkları genişçe bir alan oluşturmuş. bu alanda galatasaray-fenerbahçe maçı var ama ortada oyuncu yok. derken lehimize bir penaltı çalınıyor. topun başına otoparkın birinde falcao geçiyor. evet o büyük bölgede falcao bir yere topu koymuş ve penaltı atacak. kale ise tabi ki karşısındaki apartman. apartman dediysem, 3. ya da 4. katı. katın otoparkı cepheden gören 3 büyük penceresi var. öne geçme şansına sahibiz; ancak ben kendi rüyamı kuantum fiziğindeki gözlemci bilinciyle rüya benim değilmişçesine değerlendirebiliyorum ve falcao'nun penaltıyı kaçıracağını düşünüyorum. diğer yandan da atsa 1-0 öndeyiz, daha erken dakikalar, güzel oyun olur beklentileri kafamda dolanmakta.
falcao geriliyor, karşı binada vuracağı pencerelerin kenarı siyah renk, dolayısıyla hedefi kolaylıkla ayırt edebilir durumda. pencerede (yani kalede) ise harun tekin var. falcao topa vuruyor, top önce kısa düşüyor. yani falcao'nun şutu anca bir alt katın dış mantolamasına geliyor. derken, top canlanıyor ve maymuna dönüşüyor. o maymun üst katta harun'un koruduğu kaleye son sürat koşuyor. aha gol mü geldi derken, herhalde harun'un penaltı istatistikleri bilinçaltımda beni etkilemiş olacak ki, maymun pencere çizgisini tam geç(e)meden harun maymun'u çizgiden çıkarıp penaltıyı kurtarıyor.
lakin tam o anda harun'un diğer elinde de çocuğu var. salonda olmalarına rağmen her nasılsa çocuk harun'un kollarından kayıp bina içi merdivenlerden kafa üstü düşüyor. hemen çocuğa yardıma koşuyorum. harun'un 2 arkadaşı daha geliyor ve iş sonra partiye falan dönüşüyor. rüyanın devamı da var ancak saçmalıklar tam gaz devam ederken, şimdi olduğu gibi hiçbir sonuca da bağlanmıyor.
dolayısıyla ben de girdimi bu sportif içerikle sınırlı olarak burada noktalıyorum.
