1541
yeni bir hıncal uluç olur muyum diye didinen şahıs.
"postmodern x" kişisi olma işlerinin kahvede maç izleyen sıradan bir vatandaşın futbol yorumlarıyla olmadığını anlayana kadar tepki görmeye devam edecek. fikrim var, ben böyle düşünüyorum diyerek arkası olmayan ve ezbere laflar söylerseniz elbette tepki çekersiniz.
"selçuk inan, 2000 yılında emre belözoğlu'nun yerinde olsa uefa kupası'nın yanından geçilmezdi" son söylemi buna yakın bir şey. evet tam olarak tekniği olmayan, futbolu bilen birinin asla söylemeyeceği bir şey. öncelikle bundan 20 sene öncesinin oyunu ile kıyaslama yapmak çok yersiz. her şey değişmiş bir kere: futbolcu rolleri, sistemler, onlar bunlar... ikincisi emre ile selçuk aynı mevkinin adamları bile değil. biri sol iç, öteki göbek oyuncusu. daha daha sonra 2000 yılı takımı orta sahada üçlü oynarken, selçuk hep ikili oynamış. kanımca selçuk'u, emre yerine capone ile kıyaslasa aynı kapıya çıkacaktı. iki futbolcunun orta sahada oynuyor olmaları hemen bir kıyasa yol açıyorsa bunu yapan kişi ya futbolu bilmiyordur ya da ilgi çekmeye, konuşulmaya çalışıyordur. bunun takım versiyonu var aklıma geldi şimdi: beşiktaş*
tüm bu söylemlerin ardından tepki görünce de darılmalar, küsmeler felan. çeşitli platformlarda hatta burada bile kendisinin söylediklerini anlamadığımızı, eğer galatasaray'ı ve futbolcularını övmezsek ona kızacağımızı söyleyen savunucuları da cabası. çünkü bizler sadece gözü dönmüş birer fanatiğiz ve koşulsuz olarak galatasaray'ı yüceltmeyen kişileri düzenli linç ediyoruz... merak etmeyin burada kendisine gösterilen tepki emre belözoğlu'nu beğenmesi değil. nereden bakarsanız 8- 9 yıllık bir emeğin, sistemi oturtmak için belki binlerce kez yapılan çalışmaların böyle umarsız ve temelsizce bir kişiye bağlanması. futbol dediğiniz şey takım oyunu. galatasaray 17 mayıs'ta halter değil kupa kaldırdı, güreş tutmadı. final maçında da emre b. oynamadı zaten unutmuş galiba.
yazının başında da bahsettiğim gibi bir şekilde gündeme gelmeye çalışıyor artık. kendisine tavsiyem malzeme bulamayınca elma ile armut'u kıyaslayacak kadar düşmemesi. aslında açıklamaları dikkate alınmadığı gün belki de bu işleri bırakır.
"postmodern x" kişisi olma işlerinin kahvede maç izleyen sıradan bir vatandaşın futbol yorumlarıyla olmadığını anlayana kadar tepki görmeye devam edecek. fikrim var, ben böyle düşünüyorum diyerek arkası olmayan ve ezbere laflar söylerseniz elbette tepki çekersiniz.
"selçuk inan, 2000 yılında emre belözoğlu'nun yerinde olsa uefa kupası'nın yanından geçilmezdi" son söylemi buna yakın bir şey. evet tam olarak tekniği olmayan, futbolu bilen birinin asla söylemeyeceği bir şey. öncelikle bundan 20 sene öncesinin oyunu ile kıyaslama yapmak çok yersiz. her şey değişmiş bir kere: futbolcu rolleri, sistemler, onlar bunlar... ikincisi emre ile selçuk aynı mevkinin adamları bile değil. biri sol iç, öteki göbek oyuncusu. daha daha sonra 2000 yılı takımı orta sahada üçlü oynarken, selçuk hep ikili oynamış. kanımca selçuk'u, emre yerine capone ile kıyaslasa aynı kapıya çıkacaktı. iki futbolcunun orta sahada oynuyor olmaları hemen bir kıyasa yol açıyorsa bunu yapan kişi ya futbolu bilmiyordur ya da ilgi çekmeye, konuşulmaya çalışıyordur. bunun takım versiyonu var aklıma geldi şimdi: beşiktaş*
tüm bu söylemlerin ardından tepki görünce de darılmalar, küsmeler felan. çeşitli platformlarda hatta burada bile kendisinin söylediklerini anlamadığımızı, eğer galatasaray'ı ve futbolcularını övmezsek ona kızacağımızı söyleyen savunucuları da cabası. çünkü bizler sadece gözü dönmüş birer fanatiğiz ve koşulsuz olarak galatasaray'ı yüceltmeyen kişileri düzenli linç ediyoruz... merak etmeyin burada kendisine gösterilen tepki emre belözoğlu'nu beğenmesi değil. nereden bakarsanız 8- 9 yıllık bir emeğin, sistemi oturtmak için belki binlerce kez yapılan çalışmaların böyle umarsız ve temelsizce bir kişiye bağlanması. futbol dediğiniz şey takım oyunu. galatasaray 17 mayıs'ta halter değil kupa kaldırdı, güreş tutmadı. final maçında da emre b. oynamadı zaten unutmuş galiba.
yazının başında da bahsettiğim gibi bir şekilde gündeme gelmeye çalışıyor artık. kendisine tavsiyem malzeme bulamayınca elma ile armut'u kıyaslayacak kadar düşmemesi. aslında açıklamaları dikkate alınmadığı gün belki de bu işleri bırakır.