• 15
    dokuzyüzyetmişlerde "dört büyük" diye bir şey yoktu. "üç büyükler" vardı malum. eskişehirspor ismail arca, k.burhan, b.burhan, ender konca, yenal, ömer kaner ve fethi heper'li kadrosuyla dördüncü büyüğe en yakın kulüptü. beşiktaş basri, ahmet 1, ahmet 2, niko, kahraman, sanlı, mesut, tezcan gibi isimlerle ilk beşe girmeye çalışırdı. fenerbahçe de datcu, niyazi, yılmaz, alpaslan eratlı, ersoy, ziya şengül, cemil ve osman arpacıoğlu ile kendini göstermeye çalışırdı. (ziya ve osman ankara çinçin koleji mezunudur.) galatasaray'ın rüya on biri ise şu şekildeydi (1975): yasin özdenak, müfit erkasap, güngör, fatih terim, ali yavaş, bülent ünder, k.mehmet, b.mehmet, metin kurt, gökmen özdenak, şevki. gökmen ve osman gol krallığında yarışırlardı. maçları radyodan dinlerdik. hele spiker halit kıvanç veya orhan ayhan'sa demeyin keyfimize. o yıllarda futbol fanatizmi ve holiganlık yoktu. mahalledeki (ankara-yenidoğan) taraftarlar arası şakalaşmalarda gülmekten yerlere yatardık. (bugünün trabzonspor'una ise fazla güzelleme yapamayacağım.) ruh halimizi soracak olursanız: "metin kurt gibi yalnızız ceza sahasında."
App Store'dan indirin Google Play'den alın