• 475
    sinirden ne yazacağımı bilemediğim, yediğimiz ikinci golden sonra kapattığım maç.

    eğer ortada kavram gereği bir suç varsa, suçlu arıyorum.

    1. oley için ıslık bırakan, tatmin için cehennem'i cennet'e çeviren taraftar elbette. eli ayağı titreyen adamı ayağa kaldırdılar, bir top için 6 kişi basan zebanileri kuzuya çevirdiler. cehennem'de kuzu çevirme iyi olur tabii!

    2. onlara ayak uyduran futbolcu topluluğu. ilk önce ileri üçlü. sonra geriye doğru gelir. mesela ryan donk... maç 2-1... üç kişiyi şak diye geçmişsin, önünde kontra atak şansı var. ryan kardeşimiz ne yapıyor? bütün takımı çalımlamaya çalışıyor. yahu şaka mısınız? ya da badou ndiaye... önünde adam top sürüyor, badou'muz gözleriyle topun sürülüş seyrini izliyor. neden bu oyuncuları özellikle yazdım. çünkü bu adamlara güveniyorum.

    3. tabii ki fatih terim... hocam... skor 2-1 olmuş... zaten penaltı olmadan önce de takım sendeliyor. boşvermeye başlamış. zaten alırız biz bu maçı havasına girmiş. neden hamle yapmıyorsun? televizyon başında bir kişi dahi yoktur ki, "aha ikiyi yiyeceğiz, gol geliyor" dememiş olsun.

    -1 veya 4: yönetim elbette. bu maçta ne kadar etkileri vardır bilemem. maçın hikayesi oraya hem kayar hem kaymaz.

    not: bu arada oley'i kim başlattı, kim eşlik etti bilmiyorum. "evinden konuşması kolay, tribüne giden biziz" diyeceklere de saygım sonsuz. eşlik edene değil, başlatana laflarım. yoksa, psikolojiden biraz anlarım. tribün bilmez de değilim. ben bu oleyli, ağır aheste beste söylenmesi yüzünde, basket maçında kavga etmiş, yalan söylemek olmasın, neredeyse linç yiyecektim de aklıselim insanlar sağolsun (!) yaka paça dışarı çıkarıldım.

    sonra, salon dışına davetler ve beklemeler oldu. falan filan...

    neyse, olay ben değilim.

    gerçi ortada ilgimi çekecek bir olay da yok. olaylar ilginçleşmeye değil, sıradanlaşmaya başladı. "galatasaray, artık bu sanırım" dediğim an beklentilerim sıfırlandı. bir an önce sinirden kendi kendimi yiyordum. şimdi, rahat rahat sezonun geri kalanını izleyeceğim.

    oh, be! rahatlık varmış.

    edit: hak yediğimi fark ettim. o fırat aydınus denen hakem kişisini unutmuşum. onu bir zahmet bir yerlere sokuverin. siz sokuvereceğiniz yeri bilirsiniz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın