2344
akılsız futbolcudur.
aldatılması öncelikle eşinin olmakla birlikte, birileriyle tekme tokat kavga etmesi, sürekli küfür yemesi direkt olarak kendisinin hatasıdır.
ben mi dedim yanlış eş seç, üzerine ama çocuk var diye evliliği devam ettirmeye çalış diye?
ben mi dedim atarlı giderli takılıp üç büyük kulüpte dayak ye diye?
ben mi dedim üç büyükleri gez, dolaş, bir araba küfür ye diye?
kendisinin yerinde olmak isterdim. yeteneğiyle idare ederken aklını kullanamayıp sosyal hayatta tepetaklak olması tamamen kendi hatalarından kaynaklanmaktadır. aldatılmakta sorun yok. aldatan suçlu. sen zaten hatasız isen bu meselede çocuğunun velayetini de alırsın, maddi yönden de sorun yaşamazsın.
ezeli kulübe gidip küfür yemesi de futbol taraftarı ile alakalı. figo'ya domuz kafası atılmadı mı? bak türkiye'de sinan güler bile tepki gördü ki görece basketbol daha "profesyonel". gökhan gönül'e fenerbahçe maçınca öpücük mü yağdırdılar?
kendisine üzülmüyorum açıkçası. hatalarından ders alabilen biri de değil. bir insan yirmili yaşlarının başında, ortasında ve sonunda, yani hayatının farklı dönemlerinde sürekli birilerinden dayak yiyorsa yahut birileriyle kavga ediyorsa, çalkantılı hayatı devam ediyorsa durup kendisine bir bakmalı.
eski eşine aldığın arabalar, futbolundan daha çok haber alıyordu. beckham mısın sen? kaldı ki beckham haber olduğu kadar top da oynardı. 98/99 şampiyonlar ligi finalinde solksjaer'in bir golü vardır. müzmin sakatlığına neden olan gol, ki o golde kayarak sevincinden sonra o diz bir türlü toparlanmamıştır. solksjaer topa vurmadan o top bir kafadan seker, arka direğe gelir. ortayı yapan da beckham'dır. bak senin kariyerin boyunca yaptığın tüm ortalar şu orta etmez, ama türk basınında maşallah beckham gibisin. anlamak güç.
kafasına sıkması gereken biri varsa futbol piyasasında, birincisi hector cuper'dir. ikincisi de bahsettiğim 98/99 şampiyonlar ligi finalini 89'dan sonra yediği iki golle kaybeden bayern münih'in hocası ottmar hitzfeld'dir. dortmund ve bayern ile şampiyonlar ligi kazansa da, büyük travmadır o maç.
aldatılması öncelikle eşinin olmakla birlikte, birileriyle tekme tokat kavga etmesi, sürekli küfür yemesi direkt olarak kendisinin hatasıdır.
ben mi dedim yanlış eş seç, üzerine ama çocuk var diye evliliği devam ettirmeye çalış diye?
ben mi dedim atarlı giderli takılıp üç büyük kulüpte dayak ye diye?
ben mi dedim üç büyükleri gez, dolaş, bir araba küfür ye diye?
kendisinin yerinde olmak isterdim. yeteneğiyle idare ederken aklını kullanamayıp sosyal hayatta tepetaklak olması tamamen kendi hatalarından kaynaklanmaktadır. aldatılmakta sorun yok. aldatan suçlu. sen zaten hatasız isen bu meselede çocuğunun velayetini de alırsın, maddi yönden de sorun yaşamazsın.
ezeli kulübe gidip küfür yemesi de futbol taraftarı ile alakalı. figo'ya domuz kafası atılmadı mı? bak türkiye'de sinan güler bile tepki gördü ki görece basketbol daha "profesyonel". gökhan gönül'e fenerbahçe maçınca öpücük mü yağdırdılar?
kendisine üzülmüyorum açıkçası. hatalarından ders alabilen biri de değil. bir insan yirmili yaşlarının başında, ortasında ve sonunda, yani hayatının farklı dönemlerinde sürekli birilerinden dayak yiyorsa yahut birileriyle kavga ediyorsa, çalkantılı hayatı devam ediyorsa durup kendisine bir bakmalı.
eski eşine aldığın arabalar, futbolundan daha çok haber alıyordu. beckham mısın sen? kaldı ki beckham haber olduğu kadar top da oynardı. 98/99 şampiyonlar ligi finalinde solksjaer'in bir golü vardır. müzmin sakatlığına neden olan gol, ki o golde kayarak sevincinden sonra o diz bir türlü toparlanmamıştır. solksjaer topa vurmadan o top bir kafadan seker, arka direğe gelir. ortayı yapan da beckham'dır. bak senin kariyerin boyunca yaptığın tüm ortalar şu orta etmez, ama türk basınında maşallah beckham gibisin. anlamak güç.
kafasına sıkması gereken biri varsa futbol piyasasında, birincisi hector cuper'dir. ikincisi de bahsettiğim 98/99 şampiyonlar ligi finalini 89'dan sonra yediği iki golle kaybeden bayern münih'in hocası ottmar hitzfeld'dir. dortmund ve bayern ile şampiyonlar ligi kazansa da, büyük travmadır o maç.