• 946
    gelenleriyle ve gidenleriyle bizim adımıza müthiş bir transfer sezonu olduğu su götürmez. gelgelelim, bu transfer sezonunu taçlandıracak olan sonraki iki yani 2017/18 ara ve 2018/19 yaz transfer sezonudur.

    zaten ara transfer sezonunun gündem maddesi bellidir: kwadwo asamoah.

    2018/19 yaz transfer sezonuysa çok çok önemli. öncelikli gündem maddesi de şimdiden belli gibi: stoper. nedeni malum: elimizde yine bir tek maicon kalacak. bu transfer sezonunun bence adı bile konulabilir: gençleştirme, ikame ve sürdürebilirlik.

    yani ne demek istiyorum? 2017/18 sezonunda müthiş bir ilk 11 kurup, yedeklemesini bir önceki facia kadronun iyi olmayan kısmıyla sağlıyoruz. bu temizlik operasyonu bir sonraki sezon da devam etmeli ve zaten edecekmiş gibi duruyor. artık amacımız, belirli bir oyun anlayışı ve futbol mentalitesine göre, mevcut kadromuzdaki ilk on biri ikame edebilecek, daha genç ve potansiyelli oyuncuları şimdiden bulmak ve bizi tatmin eden futbolumuzun sürdürebilirliğini sağlamak olmalı. ve hatta elden çıkarabileceğimiz, talibi olabilecek oyuncularımızı da şimdiden gözden geçirmeli ve iyi bir teklif geldiğinde gözden çıkarabilmeli ama yerini de hemen doldurabilecek oyuncu havuzuna sahip olmalıyız.

    iddia ediyorum. bizim 2017/18 sezonuna başlangıç oyunumuz -eğer devamını getirebilirsek- oyuncu parlatır. hele bir de avrupa liginde oynasaydık, oyuncularımıza daha iyi teklifler gelmesi çok olasıydı. neyse, o iş geçti.

    mesela, sezonu en azından şimdiki formlarıyla sürdürebilirlerse, garry rodrigues, martin linnes ve tolga ciğerci'ye iyi teklifler gelir. bu oyuncular bizim yan parçalarımız ve yerlerini daha iyileriyle doldurma ihtimalimiz bulunuyor. burada iş elbette, cenk ergün ve scout ekibine düşüyor. bunun haricinde badou n'diaye'ye, feghoouli'ye, belhanda'ya vesaire teklifler gelecektir. çünkü yaşları müsait. gelgelelim işin bir de diğer yüzü var. gomis, fernando ve mariano gibi, oyunumuzun temel yapıları belirli bir yaştalar. ben yaşa pek takılmam ama yerlerine şimdiden oyuncu bulmalıyız. ben demiyorum ki: "seneye tiz elden gomis'in yerine genç bir adam bulunsun, fernando'nun yerine yeni birini alalım, mariano çok yaşlandı bre!" çarpılırım. hedefimiz, bu oyuncuların bizi götürebildiği son raddede, yerlerine adamları koymuş olabilmek. fernando'yu genç yaşında bulabilmek. falan filan. "olursa olur, olmazsa yeniden deneriz" misali, maliyeti az scout transferi yapmalıyız. zaten, bu transfer sezonunda harcamalarımızın düşeceğini öngörmek için müneccim olmaya gerek yok sanırım.

    bilmiyorum anlatabildim mi...

    demek istediğim aslında, kadromuz bu haliyle ilk on bir nezdinde bizi iki üç yıl götürebilecek düzeyde. ama iş sadece bizimle bitmiyor. oyuncularımıza talipler çıkabilir. form düşüklükleri olabilir. sakatlıklar olabilir. falan filan.

    oyunculara bağımlılığımızı azaltmamız ve oyuna bağlılığımız ve oyunun sürdürebilirliğini baki kılmamız gerektiğinden bahsetmeye çalışıyorum. umarım anlatabilmişimdir.

    tabii biz -ya da ben- bir taraftar olarak bu kadar ileriyi düşünürken, cenk ergün'ün -nedense bu adama güveniyorum- düşünmeyeceğini düşünecek kadar düşüncesiz değilim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın