1958
aslında yaşı itibariyle kafamda hakkında şüphelerim olan olan oyuncuydu. fakat l'incroyable destin de didier drogba belgeselini izlediğimde kendimi drogbaya aşırı derecede yakın hissettim, saygı duydum ve belgesel boyunca bir de galatasaray taraftarını görse neler olur diye kafamdan geçirdim. o sadece çok iyi forvet diyerek geçiştireceğimiz bir adam değilmiş özetle. tıpkı zidane gibi, hagi gibi, orijinal ronaldo gibi kendine has bir oyuncuymuş. üstelik belgeselden de çıkardığım bir şey var ki o da bu adam eğer taraftar ile sıcak bir ilişki kurarsa oyuna kendisi çok daha iyi oyuna veriyor. e bu da bizde fazlasıyla var...
umarım her şey çok iyi gider...
umarım her şey çok iyi gider...