türkiye'de son çeyrek yüzyılda (ulan amma olmuş, yeter be) birçok şey temelli değişti, kutuplar yer değiştirdi. artık seküler türk kaybedecek bir şeye sahip değil. aman şimdi lekelemesin diyeceği bir kariyeri yok, gelecek hayali yok, hayattan zevk alamıyor, sokakları zaten güvenli değil, canı zaten kıymetli değil. kaldırımda elektriğe kapılır, maganda gelir bıçaklar, başına balkon demiri düşer, kaldığı otel yanar, yandaşın biri arabayla çarpar geçer, depremde ezilir ölür. ölür gider yani, çok da büyütülecek şeyler değil bunlar.
"tehlikenin farkında mısınız?" diye sorulunca götüyle gülüp seçim vakitleri bodrum'a, floransa'ya tatile giden seküler türk yok artık, bitti onlar. naparsın, dersi böyle alacağımız varmış. keşke dersi derste dinleseydik anasını satayım.
tüm bunlara rağmen seküler türk hala bu ülkede katma değeri üreten ve üretirken kazandığını harcayıp vergiye dönüştüren tek grup. boykot bu yüzden işe yarayacak, çünkü o dandik kahveleri %51 içmiyordu biz içiyorduk, kitapçılara biz girip çıkıyorduk, tur acentelerini biz dolduruyor; borsalarda, bankalarda, bireysel emeklilik planlarıda enayi gibi üç kuruşumuzu biz tutuyorduk.
e madem artık bize çıkış yok, size de olmasın anasını satayım. kilitleyip bırakalım her şeyi
zugzwang'ta onlar kalsın. ne yapacaklar, toki kredisiyle balkan turu mu satacaklar? okuma seferberliği başlatıp boktan tv dizilerinde yakışıklı tarikat şeyhlerine, yağız aşiret ağalarına kitap, dergi okuma sahneleri mi yazacaklar? milli içkimiz karamel makiato'dur diye kahveci propagandası mı yapacaklar? gerçi yapar bunlar.
biz de üzerimize düşeni yapalım.
https://www.boykotyap.com/
