belki kariyerinde euroleague sayı krallığı yok, belki euroleague şampiyonluğu da yok. ama bootsy'nin isminin bir yerinde mutlaka "
winner" damgası bulunur. cantu'yla başladığı avrupa serüveni siena'ya geldiğinde zirve yaptı. istikrar ve sistem denilince akla gelen ilk takım olan siena'nın sistemleşme yolunda kısa rotasyonunda sırasıyla
bootsy thornton,
romain sato,
david hawkins gibi dış savunmacılarla varoldu. sistemin işlemesi bu yan parçaların çok iyi verim vermesiyle hep yukarı taşındı ve sonucunda italya'da ve euroleague'de sürekli başarılar sağlandı.
bootsy bu işleyen çarkların içinde kendine çizilen rolü oynayan ve takımı için oynayan bir oyuncu oldu hep. 3 senelik
efes pilsen kariyerinde ilk yılında
* final serisinin geri dönmesinde nasıl 1. etken olduysa ve mvp seçildiyse, 2 yılında
* final serisinin 2.maçında yaşadığı sakatlık sonrası yine kazananın belirlenmesinde en büyük faktör oldu. efes pilsen o parkede olduğunda çok daha rahat ve özgüvenle oynuyorken onun olmadığı zaman efes sıradanlaşıyordu
*efes pilsen sezon başı türk pasaportu elde edecek olan
bootsy thornton'la yollarını ayırdı. hemde ellerinde gerçek anlamada bulunan tek sf cenk akyol iken. coach
ufuk sarıca kinsey'i 3 numara oynatarak bu problemi çözdüğünü düşünüyor olabilir ama kısa rotasyonu
sasha-
sinan-
cenk-
kinsey olan bir takım nasıl f4 hayalleri kurabilir ki. türk olabilecek ve devşirme statüsünde oynayacak bootsy'den vazgeçmenin hiçbir mantığı yok malesef.
kariyerinde hep skorer oyuncular winner olarak anılır ancak savunmasıyla winner olan olan oyunculardan biridir bootsy. şu an boşta ve lokavt nedeniyle daralan transfer piyasında mutlaka onu almak isteyen takımlar olacaktır. sf arayanlara duyurulur.