• 226
    3 gün önce kulüp tarafından fazladan bir tane gönderilen kart.

    elime geçen, başkasına ait bu kombineyi ne yapacağımı sormak için bir kaç kere kulübü aradım ama ulaşamadım. az önce yine aradığımda maç öncesi yoğunluktan dolayı yine ulaşamam diye tahmin ediyordum ki, beklerken çalan "haydi bastır galatasaray" marşına yüksek sesle eşlik ederken çat diye birisi çıktı karşıma. neyse bozuntuya vermeden durumu izah ettim. çözüm olarak; "kombineyi mng kargo ile kulübe kargolayın" dedi. "adam bu akşamki maça gidemicek, bizi irtibatlandırın kombinesini vereyim" dedim. öyle bişeye gerek olmadığını, kombinesi ulaşmayanların bilet ile maça gideceklerini söyledi. ben yine de bu saatten sonra kargoyla uğraşamayacağım için kartı yanımda götürüp 4-5 koltuk yanımdaki sahibine elden vereceğim. eğer maça gelmediyse de yarın kargolarım artık.

    böyle bir durumla karşılaşan arkadaşlarla bu çözüm önerisini paylaşmak istedim.
  • 229
    elime geçmeyiş hikayesi türlü basiretsizliklerle dolu..

    öncelikle sistemden adres güncellemesi yapmayanlara kargolanmayacağı sms geçildi günlerce. 3 senedir kartı gönderdiği adresi neden bir daha ister bir anlam veremesem de açtım siteyi güncelleme yapmak için. ama o da ne? oturduğum ilçeyi giriyorum, semtim yok? e dolayısıyla mahallem de yok?

    e naparsın böyle bir durumda, aradım 444 1905'i. konuştuk ettik yaptık güncellemenizi kartınız kargolanacak bizi aradığınız için teşekkür ederiz deyip kapattılar. öyle ki iş yoğunluğunda maça 3 gün kala aklıma geldi kartımın hala elime geçmediği ve yeniden aradığımda cuma günü mesai saati bitene kadar ulaşacağı söylenerek ve onları aradığım için teşekkür edilerek kapandı telefon. bişey değil de canım arkadaşım nasılsa galatasaraylılık arkasına sığınıp her şeyi yediririz diye düşünüyorsunuz ve bu da can sıkıyor.

    maç gününe kadar kart elime gelmedi, o gün gişeye gittim kimliğimi verdim ve geçici bir biletle maça girdim. orada hazır basılı ama teslim edilmemiş belki binlerce kombine vardı(tek bir gişe olması ise ayrı, apayrı, çok ayrı bir konu).

    gaziantep maçı geçti gitti, üstüne bir hafta daha geçti gitti, 444 1905'i arıyorum bir mail adresi verip oraya sorun diyolar, o mail adresi ise maillere cevap veriyor, ne olacak bizim halimiz büyük merak içerisindeyim.

    gelişmeleri müteakip editlenecektir.
  • 231
    şunun yüzünden bildiğin kız tribi atıyorum kulübe ya gerçekten çok acayip.

    #1292591 itibariyle anlattıklarımın ardından gskombine@galatasaray.org ile yaptığım yazışmaları sizinle paylaşmak istiyorum sevgili renkdaşlarım.

    ilk mailim, gayet efendi ve üsturuplu bir şekilde;

    "iyi günler,

    2013-2014 sezonu için 2 sezondur sahip olduğum koltuğumu yenileme döneminde satın 3. kez satın aldım. dağıtım dönemi öncesi gelen uyarı sms'lerini alınca kartımın adresime kargolanması için sistemden adres güncellememi yapmaya çalıştım fakat oturduğum mahalle tanımlı adreslerde yer almıyordu, bu sebeple güncellemeyi 444 1905 vasıtasıyla yaptım ve kartımın adresime kargolanacağı söylendi.

    fakat kombinem sezonun açılış maçı olan gaziantepspor maçına yetiştirilemedi ve maça gişeden verilen geçici bilet ile girdim(kargolanmamış yüzlerce kart da o gişede bulunuyordu ama benim kartım orada değildi). gişede herhangi bir adres güncellemesi veya bilgi de verilmediği için şu an kartımın akıbetini merak ediyorum. en kısa zamanda tarafıma kargolanması için yapmam gereken bir şey varsa bu konuda beni bilgilendirmenizi rica ediyorum.

    jardelizma
    tc kimlik: xxxx""

    parasını aylar öncesinden vermişim, paramla rezil oluyorum demek istemiyorum fakat, biliyorlar ki biz "galatasaray için can feda" diyicez, düşünüyorlar ki ne derlerse "he" diyicez. yüzde bimilyon haklı olmama rağmen efendi efendi yazdığım şu maile cevap verme zahmetinde bulunmadı adamlar. ve üç gün sonra attığım mail şu:

    "hala bir cevap bekliyorum."

    yok kız değilim açıkçası ama kız tribi yapma konusunda gerçekten bi tecrübe kazandım bu olaylar neticesinde. neyse. bu mailime bir gün sonrasına cevap verme lütufunda bulunuldu:

    "merhaba

    kombine kartınızın basım talebi için tekrar basımını ilettik kartınız gelince sizi arayacağız.

    bilgilerinize "

    bu mailin tarihi 28 ağustos. bekledim bir haber gelsin diye. arada 444 1905'ten aradılar ve dergi aboneliği için bilgilendirme yapmak istediler, "heh iyi ki aradınız nerde benim kombinem hala?" dedim "onunla biz ilgilenmiyoruz iyi günler" deyip kapadılar telefonu. bunun üzerine ben aradım ve kartın basımda olduğunu haber vereceklerini söylediler. 28 ağustos'un ardından gelen ilk mail 5 eylül:

    "merhaba

    kombineniz ulaşmadıysa eğer tarafımıza bilgilendirme rica ederim.

    bilgilerinize"

    "kombine hala bana ulasmadi."

    "merhaba

    kartınız çarşamba günü ofisimize gelecektir."

    "carsamba gunu kargolanacak mi?"

    "ofismize gelmiş olup arayıp adresinize yollarız"

    "su an ofise geldiyse bugun kargolanabir mi? cuma gunku macta gaziantep macindaki sikintilari yasamak istemiyorum. adres bilgilerini tekrar verebilirim."

    "kart çarşamba gelecek ve biz o zaman kargoya vereceğiz"

    şimdi burda değinmek istediğim bir şey var ki, ben bu kulübün milyonlarca taraftarından sadece bir tanesi olarak kulübe bir mail yazarken saygımdan girizgahlı, imla kurallarına uygun, düzgün tonlarda mail atıyorsam, o bilgisayarın başındaki arkadaş da galatasaray spor kulübü'nü temsil ettiğinin farkında olacak ve adam gibi bir üslupla mail atacak. evet sonraki maillerimde olumsuz bir ton takınmış olabilirim fakat sen karşımda galatasaray a.ş. olarak bulunuyorsun ve benimle aylar öncesinden paramı alıp yaptığın kontratın gerekliliklerini yerine getirmiyorsun. özür dileyeceğine saçma sapan bir üslupla cevap verilmesi canımı çok ama çok sıktı. neyse.

    büyük gün olan çarşamba, yani bugün telefonumda yine 444 1905 numarasını gördüm. açtım, kartınız geldi stattan gelin alın dediler. yok dedim benim evime gönderin. kargoya ancak yarın akşam verebiliriz o da yetişmez dediler. cuma günkü maça gitmeyi düşünüyosanız gelin alın dediler. açıkçası artık pes ettim ve gelip gişeden alıcam dedim. telefonda bana söyledikleri 500 kadar taraftarın kartlarının basımında hata olduğuydu ben artık bişey demiyorum. antep maçında gördük koli koli kombineleri o yardım gişesinin içinde.

    hayırlısı olsun artık.
  • 233
    dağıtım işi ele yüze bulaşan kombine kartıdır.

    şu malum 1 haftalık adres bilgisi güncelleme döneminde tatildeydim, neden? çünkü ağustosun başı, yazın ortası. saçmalık burada başlıyor zaten. yazın ortasında sadece 1 haftalık süre için adres güncelleme yapanlara kargo ile gönderirsen o iş karışır. haliyle benim bu güncelleme olayından haberim olmadı. ilk hafta maçını devrettik koltuğumuz satıldı neyse ki kaybımız yok. 4. hafta yaklaşıyor baktım karttan haber yok aradım 444 1905'i dedim:

    - kart?
    - adres güncelleme döneminde adresini güncellemeyene kargo ile göndermiyoruz.
    - istanbul dışında yaşıyorum?
    - bir dilekçe ile birini gönderin teslim edelim.
    - cumartesi-pazar?
    - sadece hafta içi 09.00 - 17.00 saatleri arası.

    kombine almayın demenin bir yolu sanırım bu. ayrıca adres güncelleme ne demek lan? geçen sene de bu kombine bana geldi, adresim filan da değişmedi. kurumsallaşma filan diyoruz da pek uğramıyor sanırım alt taraflara...
  • 242
    seneye yenilemeyi düşünmediğim kartım. sokayım futbolunuza.

    ekleme: keşke kimse yenilemese. sırf galatasaraylı değil, beşiktaşlısı, fenerlisi, anteplisi, konyalısı da yenilemese. böylece bu işten para kazanan futbol kurum/kuruluşlarını panikletsek, şapkalarını önlerine alıp ne yaptık biz diye düşünseler. olay trabzon maçında yaşananlara tepki vermek değil. maç yarıda kaldı, sokayım böyle işe kombinemi iptal ediyorum gibi bir mantık olabilir mi?! sonrasında basının, yayıncı kuruluşun takındığı tavır. ve hala biz futbolun eser maddesi taraftarları maşa olarak kullanmaları. bu olaylar uzun zamandır özellikle şike sürecinde bu kadar azdı.

    geçen gün sözlük yazarlarının doğum günleri başlığı dikkatimi çekti. bayağı genç bir profil var. 32 yaşındayım. uefa kupası trenine binmiş taraftar değilim. benden büyük taraftarlar da var. bunu da biliyorum. herkesin fikri kendine.

    kombineyi yenilememeyi düşünmem galatasaray'ı desteklemeyi bırakacağım anlamına gelmiyor. ama bu çarkın küçük de olsa bir dişlisi olarak önce kendi yönetimime mesaj vermem gerekiyor. ötesine zaten uzanamıyoruz. her tarafımız pislik içinde. ntv'ye yaptırım uygulayamıyoruz. ligtv'ye uygulayamıyoruz. demirkol'a, rıdvan'a uzanamıyoruz. şahenk'e, aziz'e, çakar'a söz geçiremiyoruz. ama 40000 kombinesi 20000 kombineye düşse o zaman görün siz ünal aysal'ın açıklamalarını. yabancı futbolcu kısıtlamasına bağladıkları güdük tartışmaları bırakıp aslolan taraftara dönmezler mi o zaman görürsünüz.

    tribünde savaş vererek güzelleştireceğiz romantizmine kapılacak değilim. çelişkili olarak şunu da belirteyim ki bu işin de tam ortasındayım. dayımın beyaz ceketli bir amigonun her maç öncesi tüm tribünleri dolaşıp tek tek "arkadaşlar, galatasaraylıya yakışır şekilde davranıyoruz" diye uyarı geçmesini dinleyerek galatasaraylı oldum ben. buradan örnek vermem gerekirse şu ana kadar 100 tane yazarla özel mesaj yoluyla konuştum. sinirle yazdıklarına yumuşak dille eleştiri getirdim, fevri davranışlarını gözden geçirmelerine dikkat çektim, galatasaraylılığın gerektirdiklerinden bahsettim. bunları yaparken de kimseye galatasaraylılık öğretmek değildi derdim. bu sarı kırmızıdan herkesin anladığı farklı. ben üstümden gördüğümü, aklıma da yatanı aktarmaya çalışıyorum. eminim ki kombinesi olan/olacak binlercesinden de daha uygun bir galatasaraylı kalırım.

    bugün bu ülkede futbol oynanmıyor, takım aşkıyla yanıp tutuşan milyonların cebiyle ve kalbiyle oynanıyor. ampute maçında hakem değnekle dövülüyor. küfreden futbolcuya hiçbir yaptırım uygulanmıyor. onu bırakın küfür eden hakeme kol kanat geriliyor. futbolcunun suratına çakı atılıyor, çıt yok. şansal çıkmış yarım saate bir dönüp dolaşıp biliç'in ayarına karşılık vermeye kalkıyor. hala çıkıp suçlu yöneticiler diyor. alman hakem gelmiş borusunu öttürüyor. bu işi bitirecek adam ne medya, ne futbolcu, ne yönetici. bu işi bitirecek adam taraftar. storedan alışveriş eden taraftar, kombine alan taraftar.

    sen galatasaraylı -ben dahil-, kombine aldığımız her sene, ligtv yayını seyrettiğimiz her kebapçıda, alınan her formada, her spor gazetesinde, aradığımız her spor programında, attığımız her twitte, seyrettiğimiz her ntv programında bu pis çarkı bir cm daha ileri çevirdiğini bil!

    kombineyi yenilemeyi düşünmüyorum dediğim savaştan kaçmak değil, tam tersine savaşın içine girmek. en büyük silahımı da kaybetmek pahasına. en azından ileride kombine alınca orta oyunu yerine adil spor müsabakası seyretme hayalim olur.
  • 246
    hayatımın sonuna kadar her sene yenileyeceğim kart. bununla da yetinmeyeceğim, sol önümde oturan sinirli genç sahaya bozuk para atmaya kalkıştığında kolundan tutup attırmayacağım, 2 arkadaki ultraslan ceketli liseli meşale yakmaya çalıştığında kıvırıp uygun yerine monte edeceğim, bizim bloktan imkansız ama olur da sahaya dalmak için koşturan bir manyağı görürsem engel olacağım.

    bu iğrenç futbol kültürü güzelleşecekse, her kötü olayda kombine kartı iptal ettirenle değil, kötü olayların yaşanmasını engellemeye çalışanlarla güzelleşecek.
App Store'dan indirin Google Play'den alın