ilgili yılları her şeyden ama her şeyden bağımsız o kadar çok özlüyorum ki! tweetteki kısa videolardan birinde elinde galatasaray bayrağıyla maç sonu koşan taraftar o gün ne hissettiyse, hem o gün şahit olurken hem de bugün bir daha izlerken aynılarını hissettim. şanlı günlerimiz hemen geri gelseydi...
53
97 sampiyonlar ligi sampiyonu dortmund'un kadrosundan bir tek altin cocuk lars ricken kalsa da, dortmund'un kadrosunda viktor ikbepa gibi bir azman, fredi bobic ve andreas moeller gibi ustalar, lehmann gibi bir efsane, daha sonra yollari turkiye'ye dusecek stevic ve dede, giovanni'nin babasi giuseppe reina ve muzmin wonderkid ibrahima tanko vardi. zor gecmesi beklenen mac, westfalen'i ali sami yen'e ceviren turk taraftarlarin, ergun-hagi ikilisinin inanilmaz efektif oyunu ile 0-2 sonuclanmis, gorece rahat gecmisti.
54
üniversite son sınıftaydım, o hafta okulu sallayıp izmir'den gönen'e geldim, peder bey ile huzur birahanesinde, soframızı kurup rakımızı yuvarlamıştık, gerçekten hayatımın en güzel günlerinden biriydi. harika bir maç, olağanüstü bir gündü, hayat bu anılar için yaşanıyor.
55
hali hazirda uzun özetini izlediğim maç. valla hagi milleti ipe dizmiş hep. o zaman küçüktük yaptıklarının yapılamaz olduğu hakkinda hiçbir fikrimiz yoktu. şimdi bakiyorum da o kadar sakince çalım atan yok. rakibin destek ayağına doğru çalımı atıp rakibe hamle firsati bile vermemek... en güzeli de kusursuz zamanlamasi... doğum günün kutlu olsun comandante hagi.