• 31
    yapmamamız gereken protestoydu. toki başkanı olacak adam galatasaray'ı aşağılayacak ve biz protesto etmeyecektik. gelmiş geçmiş yönetimlere geçirecek ve biz protesto etmeyecektik. önünde mikrofon bulan herkes tayyip erdoğan yaptı bu stadı diyecek, allah rızası için bir kişi bile özhan canaydın, mustafa sarıgül demeyecek ve biz evet yine protesto etmeyecektik. statta bangır bangır çarpık kentleşmeyi bitirdik vs. vs. diye akp propagandası yapılacak ve hayır dostum biz yine protesto etmeyecektik.

    kusura bakmayın. cahillik ettik.
  • 9
    "sikerim stadını da bi tarafını da" deyip, paraya ruhunu satmayan insanların pretestosudur.. tepkinin yeri ve zamanı olmaz.. ordaki insanların "şimdi durayım da sonradan tepkimi şurada gösteririm" diyecekleri bir yer yok, münferit olarak yapanların ne hale geldiğini hepimiz biliyoruz.. o insanlar içlerinden ne geliyorsa onu yapmıştır.. hepsinin ağzına sağlık..
  • 16
    insanın temel hakkı olan protestoya bile "dur ya dur devletle aramız bozulacak dur s.kseler de sesini çıkarma" diyen kişileri görmemize vesile olmuştur bu protesto soruyorum o kişiler ulan siz bu kadar mı satılıksınız bu kadar mı genişsiniz, bir beton parçası yüzünden senin şerefli tarihine dil uzatılacak, cumhuriyetin beşiği olan bu kuruma sanki "sadaka" gibi stad verildiği imajı oluşturulacak sen de utanmadan, sıkılmadan, omurgasız bir şekilde, tıpkı akbabalar gibi galatasaray taraftarını suçlayacaksın yuh sana be yuhh milyon kere yuh,

    yönetim yanlış yapıyor deriz, tepki gösterirsin, yanlış yaptığı ortaya çıkar
    tribün grubu menfaatçi deriz, aslan kaplan dersin, gerçekler ortaya çıkar
    açılış propagandaya dönüşecek deriz, padişahım çok yaşa dersin yapmaz öyle şey dersin, al işte sonuç ortada

    hayatın boyunca böyle yaşayacaksın sana acıyorum, işe gireceksin torpille el öpmeyle, kız isteyeceksin yalvarmayla yakarmayla, bıyık bile bırakırken başkasının düşüncesini düşüneceksin, sen böyle rüzgar nerden eserse insanı olursan, birileri de çıkar sana aynanın kralını tutar. al doya doya bak bakalım.
  • 19
    protestonun doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmıyorum, orası ayrı bir konu ama ben tayyip erdoğan'ı birazcık tanıyor isem kendisi bunu galatasaray'ın yanına bırakmaz ve fitil fitil galatasaray'ın burnundan getirir. kaldı ki bundan sonra olanları da hep beraber göreceğiz. şahsen stadın bağlantı yollarının, metro inşaatının ve çevresindeki eksikliklerin tamamlanmasını geçtim, muhtemelen şimdiden erdoğan bayraktar'la stadı kasımpaşaspor'a devretmek için çalışmalara başlamışlardır. ha ben bu duruma üzülürsem de namerdim, aksine bayram ederim, eski de olsa , yıkılmışta olsa, koltukları olmasa da, kısacası her ne olursa olsun ben ali sam yen stadı'na dönmeye ve orada oynamaya razıyım arkadaş, hatta türk telekom arena'da oynamaktan daha da fazla isterim bunu. o nedenle buradan tayyip erdoğan'a, erdoğan bayraktar'a, futbol federasyonu başkanı'na, göksel gümüşdağ'a, egemen bağış'a kısacası alayına seslenmek istiyorum; yemişim stadınızı *, alın stadınızı münasip bir * takımınıza verin.
    tüm kasımpaşa halkına ve kasımpaşaspor'a hayırlı uğurlu olsun.

    edit : anlaşıldığı kadarı ile yazdıklarım yanlış anlaşılmış, yazının başında da belirtmiştim protestonun doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmıyorum diye ancak bu durum da açıklamak zaruri oldu. tayyip erdoğan senelerdir en iyi bildiği şeyi yapmış ve yine "mağduriyet" oyununu stadın açılışında sahneye koymuş ve bunun içinde önden tetikçisi erdoğan bayraktar'ı göndererek amacına misler gibi ulaşmıştır. o konuşmayı kim yapmış olsa aynı tepkiyi görecekti zaten, şayet dün gece yaşananlar bizzat tayyip erdoğan ve çevresindekiler tarafından kurgulanmamış ise o zaman başbakan, galatasaray taraftarından önce erdoğan bayraktar'a tepki göstermeli. sen kalkıp galatasaray tribününün göbeğinde hem de böylesine özel ve anlamlı bir gecede koskoca galatasaray camiasına "gider" yapar, hatta utanmadan ölmüş adamın arkasından atıp tutup onun emeğini seni o makama getirenlere ihale etmeye kalkarsan o taraftar da sana cevabını verir.

    dolayısıyla öncelikle erdoğan bayraktar'ın dün gece yaptığı konuşma iyi irdelenmedir, zira kendisi konuşmasına "sevgili galatasaraylılar" diye başladığında tüm stad kendisini nazikçe alkışladı ve kimse tepki göstermedi, ta ki ne zaman abuk subuk konuşmaya başladı ondan sonra insanlar tepki göstermeye başladı, kısacası ne olduysa bu adamın konuştuğu iki üç dakikalık sürede oldu ve televizyonda da ne dediği tam olarak anlaşılamadı ama o kadar saçmalıyordu ki adamlar yayını kesmek zorunda kaldılar ve biz neler söylediğini ancak saatler sonra hatta bu sabah öğrenebildik.

    dolayısıyla benim yaptığım sadece durum tespitidir ve bu protesto sonrasında neler olabileceği konusunda tahmin yürütmektir, yine tekrar ediyorum, alsınlar stadlarını ceplerine soksunlar.
  • 23
    ülkeye şeriat geldiğinde, içki içmek, kadınların maça gelmesi falan yasaklandığında isim hakkının, beşyüzbin kişilik stadın, bi boka yaramayacağını bilenlerin yaptığı protestodur.

    toki başkanı için de adam bile diyemeyeceğim varlık çıkıp orada kıymetlimiz istedi, efendimiz istedi, siz eziksiniz 40 yıl yapamazdınız desin, kimse ıslıklamasın di mi? ben şahsen kimsenin adamın üzerine yürümediğine şaşırdım.

    yollar yapılsın, ağaçlar dikilsin, ondan sonra protesto edilsin di mi? oldu, tamam.

    edit: carpathiansmaradona sağolsun, adam demiştim düzelttim.
  • 42
    başbakanı sevmem. ama makamına saygı duyarım. ve bu stadın yapımında emeği geçtiğini bildiğimden dün ismi anons edildiğinde yuhalamadım. alkış da tutmadım.

    ama o toki insanı. sen koskoca galatasaray camiasına dilenci yakıştırması yaptın. açlıktan ağzınız kokuyordu biz size neler yaptık mealinde konuştun. rahmetli canaydın hakkında karşımızda acz içinde duruyordu dedin. galatasarayın stadyum açılışında bakın biz fener'e de ataşehir'de salon yapan çok muhteşem bir idareyiz dedin. işte sen başbakanına yalakalık yapmak isterken rte'yi hedef tahtasına koymuş oldun. benim gibi protesto aklında bulunmayan kişileri bile tepki vermeye zorladın. seneye milletvekili olmayı garantiledin bu ayrı konu tabi.

    adnan polat'a gelince. galatasaray tarihinin en başarısız ve en sevilmeyen başkanı oldu. çok eleştirdiğimiz canaydın dün gece o stadyumu terketmezdi.
  • 175
    ömrüm boyunca tribünlerde yaşananları ve galatasaray taraftarına hakaret edenleri unutmayacağım bir gündür.

    protestoyu ultraslan foruma taşıdığımız için, 2001 yılından beri bünyesinde bulunduğum, yurtdışında bir ülkede koordinatörlüğünü yaptığım oluşumdan dışlanmış ve kovulmuştum. gerçi o gece belki de 1000' in üzerinde bilinçli galatasaraylı, iktidar yanlısı reisler tarafından oluşumdan çıkarıldı hemde tehditlerle.
  • 8
    şimdi staddan eve geldim yazılanları okumaktayım ve hala bu protestoya gerek yoktu aha başımıza neler gelecek diyenleri anlamıyorum.
    yahu orada badem bıyıklının biri gelmiş 40 bin galatasaraylının ortasında eski yönetime yeni yönetime tüm galatasaray camiasına geçiriyor ya ne yapsaydık? lan şimdi bu adamlar yetkili kişiler aman aman canlarını sıkmayalım mı deseydik? galatasaray taraftarı kendisine en çok yakışanı en şerefli en haysiyetli tavrı sergilemiştir bu gece orada olmaktan gurur duyuyorum. keşke bu duyarlılığın birazı o kendilerine edilmedik laf bırakılmayan yöneticilerde de olsaydı.
  • 75
    iki gündür konuşulanları takip ediyorum, her bir ağızdan farklı şeyler çıkıyor. kimi "bu ne saygısızlık" diyor. kimi "bu ne terbiyesizlik" diyor. eski başkanlarımız bile savuruyor lafları taraftara. yorumcular, gazeteciler, devlet adamları herkes.. hatta kendi içimizdekiler bile (başkan, futbolcu vs.)
    bu bir komplodur diyorlar. yuhlayanlar galatasaraylı değil diyorlar. çalışmayan kameralarla tespit edeceklerini söyleyip babasının malıymış gibi sahiplendikleri stada almamakla tehdit ediyorlar. futbola siyaseti sokuyorlar. başbakan artistlik yapıp daha da gelmem deyip çekip gidiyor. o gitti diye federasyon başkanı da gidiyor. yardımcıları gidiyor. galatasaray başkanı gidiyor. ama tek bir şey kalıyor geriye. galatasaray taraftarının haklı serzenişi.

    galatasaray taraftarı yıllardır mahçup. yaşadığı zaferlerin, gururların mutluluk verici hallerini düşünerek avutuyor kendini. rakipleri gıcır gıcır statlarda oynarken kırık dökük koltuklarda, beton merdivenlerde oturan ülkenin tek avrupalı takımının taraftarları onlar..

    altına şanlı türk bayrağını koydurduğumuz kupaları almak için milyon dolarlar harcayan rakiplerimize karşı, eziliyoruz güya!
    stat yapıyorlar, alın kullanın diyorlar, müslümanlar ya! yaptığı iyilikleri söylüyorlar.

    kimse de demiyor ki arkadaş, bu taraftarı gaza getiren.. çileden çıkaran o şeref yoksunu insanların hiç mi kabahati yok?
    biz yaptık. şunu yaptık bunu yaptık. galatasaray yönetimi köle gibi yalvardı diyene karşı taraftar susup da alkışlayacak mıydı o yalaka başkanımız gibi?
    susacak mıydı türkiyenin en büyük kulübünün taraftarları?

    hiç kimse bilmezken 16 dakikanın, 14 seneye eşit olduğunu. kimse beklemenin, vefanın, sabrın ne olduğunu bilmezken biz bildik. biz o statta 16 dakikayla 14 yılın hesabını biliriz. biz ülkemiz için mücadele eder, türk olmayan takımları yeneriz! tek bir yürekle.

    elle kolla değil, bilekle şampiyon oluruz. masa altından paralar değil, ettiğimiz dualar, alnımızdaki terler getirir bize kupaları.

    omzumuz çıkar, oynarız. 90+ da çizgiden top çıkarırız. dünyanın en büyüklerini yeneriz. perişan ederiz.

    çünkü biz galatasaray'ız. kimse bunu bilemez.

    gelin bakın, nedir bu büyük taraftarın tepkisinin sebebi..

    galatasaray'ın tepkisi akp'ye değildir.
    galatasaray'ın tepkisi başbakan'a değildir.
    galatasaray'ın tepkisi devlete hiç değildir.

    galatasaray'ın tepkisi, o'nu (türkiye'nin dünyaya açılan ilk ve tek kapısı olan galatasarayı) küçük düşürmeye çalışan yalaka, kolpa zihniyetedir.
    galatasaray'ın tepkisi, yaptığı iyiliği dile getirip, müslüman geçinenleredir.
    galatasaray'ın tepkisi, tepkisizliğedir.

    galatasaray can'dır. cananımızdır. sahipsiz değildir, bunu unutmasın hiç kimse.
    gerekirse ne baş kalır ne bakan ne de başbakan!
  • 57
    hayatım boyunca aşırılığa kızdım. tribünde küfüre kızdım, küfredenlere terslendim, başka bir deyimle elit taraftar olarak dalga bile geçildim hep. ama dün yaşanılanları anlamak için, müsaadenizle "dalkavuk" demek istediğim adamın konuşmasına şahit olunması gerekirdi. ben zar zor anladığım konuşmada galatasaray'ın yerin dibine sokulmasına dayanamadım, gözlerim doldu. dayanamadım, ayağa fırladım, ne diyor bu adam ya diye elimi kolumu salladım. ben daha şaşkınlıktan protesto etme aşamasına bile geçemedim, çünkü duyduklarıma inanamıyordum, ağzım bir karış açık bakıyordum. adam her cümlesinde dalkavukluk yapıyor ve kimse adama dur demiyordu, anlamlandırmaya çalıştım ama beceremedim.

    komedi filmlerinde bile göremeyeceğimiz bir olaydı bu. eğer orda tüm stadyum tepki vermeseydi, o konuşmaya şakşak tutulsaydı, asıl o zaman tarih affetmezdi. kim ne derse desin, bunları taraftar yutmazdı, yutamazdı. orda bir adam, benim paramla yaptığı statla ilgili ahkam kesecek, benim milyarın üzerinde para ödeyerek geldiğim stat için "lütufta bulunduk" diyecek ve ben kibarlığımdan susacağım, yok böyle bir dünya.

    benim çıktığım sami yen'den milyonlar kazanacak ama kulübün nakit parası yok diye bizi bu hallere düşürecek ve ordaki 40 bin taraftar susacak, yok öyle bir dünya.

    anlaşma imzalanmamışmış, yollar yapılmayacakmış. kimse merak etmesin, bu ülkedeki galatasaraylıların oyunu kaybetmeyi kimsecikler göze almaz.

    yanarım yanarım da, bir gazete farklı yazmadı, bir gazete asıl olanları yazmadı, tek bir yayın organı "ya aslında şu da oldu" demedi. kimseden ordaki kombine sahiplerini, kongre üyelerini (aa evet, ordaki kendini bilmezler kongre üyesi, kulüp davetlileri ve kombine sahibiydi!!!) savunmalarını beklemedik, olanları "azıcık detaylı" yazsalardı yetecekti.

    ama çok şey bekledik, ülkenin durumu ortada, dalkavukluk denilen şey eskilerden hortlayıp gelmiş. bu noktada yazıyı bitirmek zorundayım çünkü dayanamayıp "ilgi alanımız dışında" ya girmekten korkuyorum.
  • 13
    sayın recep tayyip erdoğan'nın protesto edilmesine karşı değilim. kendisini günahım kadar sevmem. (yanlış anlaşılmasın, muhaliflerinden de en az ondan nefret ettiğim kadar nefret ederim) nedenini bilmiyorum. büyük ihtimalle siyasal varlığına duyuyorumdur bu nefreti. fenerbahçeli olmasıda üzerine tuz biber ekiyordur. (gerçi muhalifi olan kapasitesiz lefter abi'yi kaleci sanıyor. acaip fenerbahçeli birde. o beni prenses peri sanıyor hesabı. neyse) ve hangi galatasaray maçına gelirse gelsin yuhalarım ve yuhalayanlara katılırım.

    önceden bu sözlükte yazmıştım, hamburg maçında yuhalayanlar arasındaydım. (şimdi arayıp bulamam o entryi).

    burası anlaşılmıştır umarım.

    gelelim bu akşam olan protestoya;
    bu akşam sayın başbakanın stadyuma gelişi farklı anlamlar taşıyan bir gelişti. adam sıradan bir maça gelmedi. yeni stadyumumuz açılıyor ve kulüp başkanımızın bize söylediğine göre sayın başbakan'ın bu konuda epeyce bir katkısı olmuş. iş bu nedenle nezaketen davet edilip katkılarından dolayı sayın başbakana teşekkür edilecekti.

    olayın gelişimine baktığımızda; sayın başbakan'ın hiç ismi ortada yokken stadın bitimine bir ay kala kulüp başkanımız sayın adnan polat'ın recep tayyip erdoğan ismini bir ay içerisinde bu kadar sıklıkla vurgulaması, sayın adnan polat'ın milletvekili adaylığı veya başka bir düşüncesi olduğu konusunda beni kıllandırıyor ama ben şimdilik başkanımın söylediklerine inanmak zorundayım. bu nedenle bir galatasaraylı olarak sayın başbakana gereken hoşgörüyü ve nezaketi göstermek benim birinci görevimdir.

    protesto konusunda hiç yalana dolana gerek yok. toki başkanı konuşma yapmaya başlamadan yarım saat evvel stadyumda ismi anons edilirken recep tayyip erdoğan'ı ıslıkla protesto başladı. yani taraftar daha ortada hiç bir şey yok iken protestoya başladı. ayrıca ses düzeni o kadar kötüydü ki kürsünün önündekiler hariç hiç kimse hatiplerin ne dediğini anlamıyordu. bir taraftan ultraslan parazit yapıyordu zaten. kısacası yuhalamanın ve ıslıklamanın nedeni toki başkanının konuşması filan değil. o adam konuşma yapmaya başlamadan çok önce yuhalama ve ıslıklamalar başlamıştı.

    bu olayın dört nedeni olabilir;
    1-adamın sportif nedenlerden dolayı orada olmasını istemiyorsundur,
    2-adamdan siyasi nedenlerden dolayı nefret ettiğin için orada görmek istemiyorsundur.
    3-son olarak adnan polat'a gıcıksın, adam küçük düşsün istedin.
    4-ya da ikisi veya üçü birden.

    a-sportif nedenlerden dolayı orada olmasını istemiyor olsan bile taraftarı olduğun kulübün başkanı o stadyumun var oluşuna çok büyük katkılarda bulunduğundan bahisle gerekli hoşgörüyü ve misafirperverliği adeta senden rica eder gibi sık sık vurguluyorsa ona bu katkıyı sağlamak için böyle özel anlamı olan bir gecede protesto etmemelisin. yaptığın çok ayıp.

    b-siyasi nedenlerden dolayı orada olmasını istemiyorsan ve eline fırsat geçmişken adamı hırpalamak için bu protestoyu yapmışsan kimin adamısın diye sormak isterim. çünkü bu adamın önümüzdeki seçimlerde iki adet muhalifi var ve ikiside birbirinden kötü. hatta o iki muhalifi bu adamdan da kötü. lefter abi'yi kaleci sananı dünyanın en sığ ve en kapasitesiz adamı (bkz: kemal kılıçdaroğlu), diğeri kabile reisi bir milliyetçi faşist (bkz: devlet bahçeli) ha benim bilmediğim matah bir adamın yandaşıysan bize gösterki arkasında duracağımız bir adamımız olsun.

    c-adnan polat'a gıcıksan o en ayıbı. sayın adnan polat'ın bir takım hata ve eksiklikleri olmasına rağmen bu camiaya çok emeği geçmiştir. en azından bunların hatrına böyle özel bir gecede adamın ricasını kırmamalıydın.

    son olarak;
    gözlemlediğim kadarı ile siyasi nitelikli bir protesto idi. yani chp'li bir çoğunluk vardı stadyumda ve bu olayı fırsat bilip akıllarınca yakın dönemde iktidar bekledikleri yeni genel başkanlarının yolunu stabilize ettiler. (ne iktidarı! babayı alırsınız. chp 135 milletvekili çıkarır. 136 çıkarsın dişimi kırarım. ahanda buraya yazıyorum boşuna heveslenmeyin) ben bu protestoya katılmadım ama toki başkanının söylediklerini sözlükte gördüm. (ses düzeni çok kötü olduğu için stadyumda anlamamıştım. zaten ıslık ve yuhalama karışınca hiç bir şey anlaşılmıyor. hiç kimse bir şey anlamadı, millet "her ihtimale karşı" yuhalayıp ıslıklıyordu) eğer toki başkanının söylediklerini orada duysaydım o zaman iş değişirdi. toki başkanını protestoya katılırdım. densizlik etmiş ve sadece toki başkanı yuhalanmayı ve ıslıklanmayı hak etmiş.

    protestoya katılmadım ve çevremdekileri engellemeye çalıştım ama katılmayıda çok istedim. neden biliyormusunuz!
    kameraları ile tribündekileri çeken polislerden gıcık kaptığım için. bizimkilerin sayın başbakana yaptıkları ne kadar ayıp ise sayın babakanın polisleri aracılığı ile insanların üzerinde polis tahakkümü kurmaya çalışması bin kat daha ayıptır.

    evet, bu akşam bizler sayın başbakana karşı ayıp ettik ama özür dilemesi gereken birisi varsa o da o kadar insanın üzerine utanmadan sıkılmadan üzerinde polis ünüforması olan kameramanlarını göndererek insanları polis tahakkümü altına sokmaya çalışan sayın başbakandır.

    üzerlerine çevrilmiş onlarca polis kamerasına rağmen protestoya devam eden taraftarları işte bu nedenle hoşgörüyor ve sayın başbakandan en kısa zamanda özür dilemesini beklediğimi belirtiyorum.

    edit: sütoğlan bulmuş eski entryimi. sağolsun varolsun..
    (bkz: #530253)
  • 40
    olmaması mı bekleniyordu acaba. ben açılıştan önceki gece hanıma söylemiştim. yarın stada açılışına başbakan da gelecek ve çok karışacak ortalık demiştim.

    ne sanıyordunuz ki, dünya basketbol şampiyonasında bile ıslıklanmış, yuhalanmış bir başbakanımız var. doğrusu, eğrisi ayrı bir konu ama bu bir durum tespiti.

    peki neden ıslıklandı dün başbakan? öncelikle siyasi kimliği yüzünden. fenerbahçeli olduğu için ali sami yen'e ne zaman gelse ıslıklanıyordu* zaten.

    evet, stadın yapılmasında büyük katkısı olmuş olabilir başbakanın. ama her fırsatta, her mecrada stadı galatasaray'a biz yaptık reklamının yapılması bütün galatasaraylıları rencide etti. politikayı bu kadar iyi bilen bir siyasetçinin, bunu neden önleyemediğini anlayamıyorum.

    bu bağlamda protestoların önlenmesini beklemek çok saçma değil mi. eğer sen parti olarak ters tepki oluşturabilecek bir yaklaşımı, sözünü dinleyen adamlara rağmen engelleyemiyorsan, kimseye bağımlı olmayan binlerce kişiden oluşan bir taraftar grubunun tek vücut olarak davranmasını nasıl beklersin? mantıklı mı bu?

    zaten stadın bitmesi yaklaştıkça fener stadında alın teri var, galatasaraya devlet kıyak yaptı diye gaz verildiğini göz ardı edebilir misiniz? sanki devlet bu işten maksimum karla çıkmamış gibi. ali sami yen'den kazanılan parayla arena'ya harcanan parayı birbirinden çıkardığında neredeyse 500 milyon dolar kar etti devlet. bu da mı gol değil.

    islamiyetten kaynaklı bir söz vardır: iyilik yap, denize at diye. oldu mu şimdi bu.

    gelelim protestoya verilen tepkilere. adnan polat, galatasaraylı diyemeyeceğim kişiler demiş. eyvallah başkan. 37. senesini tribünde geçiren ben de kaynadım ya arada, eyvallah.

    herkes özür dileme peşinde başbakandan, normaldir. ama hiç kimse abuk sabuk konuşan toki başkanından bahsetmiyor, ne kadar acayip değil mi? birisi de çıkıp toki başkanının ne haddine böyle bir konuşma yapmak demedi be arkadaş.

    yönetim başbakandan özür dilerken toki başkanına gerekenleri söylemezse, yazıklar olsun.
  • 17
    organize bir olay olmadığı için, bazı kesimlerin hakkında yaptığı "hiç zamanı değildi" söylemini çok saçma bulduğum protestodur.

    toki denen kurumun başkanı çıksın galatasaray camiasına başkanından kulübüne laf geçirsin, sonra siyasi miting yapsın, sonra fenerbahçe'ye yaptıkları tesislerden bahsetsin, biz de sessizce dinleyelim; yok öyle dava. demokrasi demokrasi diye bir yerlerini yırtanlar, protestonun da demokratik bir hak olduğunun farkına varsınlar. ben kendimi önce vatandaş, sonra taraftar olarak görüyorum. eminim bu protestoya katılanların çoğu böyle. böyle olmayanların bile sırf toki başkanının bize soktuğu laflardan dolayı protestoya katılması doğal olurdu gerçi.

    sonuç olarak kimsenin kimseye karışma hakkı yok. protesto oldu, çok da memnun oldum şahsen. 'stadı biz yaptık' havaları da artık baydı beni. 2016 adaylığı için koz olarak kullan, milyonlarca dolar kâr et, sonra sanki babanın hayrına yaptırmış gibi 'biz yaptık bunu, sizi gidi nankörler!' diye dolaş. hadi ordan!
  • 174
    galatasaray'a gönülden bağlı her taraftarının vicdanını sızlatan konuşmalar sonrasında gereken cevabın gerekli kişilere verildiği gündür. parayı kolay kazananların, birilerinin eline bakanların ve birilerinden emir alanların yapamayacağını; tarihine bağlı, geçmişine saygılı, geleceğine sahip çıkan şanlı taraftarımız yapmıştır.
  • 164
    gurur vesilesi olan hadise ve tabi hüküm süren zihniyete baş kaldırma olması nedeniyle de sonuçları olmuştur kulübümüz için. ayrıca yönetimimizdeki yalakaları ve korkakları da görmemizi sağlamıştır. ertesi gün yaptıkları basın toplantısı ile taraftarını tüm ülkenin önüne atan adnan polat ve yönetimi galatasaray tarihi için kara leke olmuştur.
  • 56
    kimlerin galatasaray'a, galatasaray'ın çıkarlarına; kimlerin kendi çıkarlarına, holdinglerinin yatırımlarına hizmet ettiğini göstermiştir. galatasaray tarihinde, yönetiminde yer almış insanları tanımamızı sağlayarak galatasaray tarihinin en önemli turnusol kağıdı olmuştur bana kalırsa.

    hadi hepiniz toplaşın, bir daha özür dileyin başbakandan. imza kampanyası falan başlatın. kelleyi sağlama almak lazım unutmayın.
  • 65
    protesto tartışılırken (bkz: zizonkovac/#530253) ve protesto sonrasında sıcağı sıcağına (bkz: zizonkovac/#571849) iki adet entry yazdım.

    olayın sonrasında haberdar olduğum toki başkanı'nın konuşması, ardından sayın adnan polat'ın açıklamaları ve sayın başbakanımız recep tayyip erdoğan ile etrafındaki adamların beyanları sonucunda dinden imandan çıkmış bulunuyorum. az bile yapılmış. keşke daha fazlası yapılsaymış.

    bakın saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler.

    ismi hiç ortada yokken yaklaşık bir ay evvel sayın başkanımız adnan polat tarafından tayip erdoğan ismi "stadın yapımında büyük emeği geçti" gerekçesi ile hergün kafamıza kakılmaya başladı ve bu güne geldik.

    tribün acaip bir dünyadır. genellikle bir grup alkışlamaya başlayınca stadyumun büyük çoğunluğu alkışlamaya başlar, bir grup ıslıklamaya başlayınca stadyumun büyük çoğunluğu ıslıklamaya başlar. stadyuma girip şeref tribününde "beyaz kürsü"yü görünce rahatsız oldu millet. taraftarı o "beyaz kürsü" bozdu. "ultraslan"ın galatasaray yönetimi ile bağı herkes tarafından biliniyor. tribünler, başbakan'ın konuşması esnasında adnan polat'ın adamları olan "ultraslan" tarafından başlattırılacak bir alkış tufanı ile konuşmanın siyasi bir şova dönüşeceğini anladı ve diken üstünde beklemeye başladı. zaten o günü orada bulunan taraftar çoğunluğu akp'nin siyasal muhalifi bir karaktere sahipti. sayın başbakan'ın "ben yaptım, ben yaptım, mal bağışladım" tavrı biliniyordu ve fenerbahçe'li olması ise işin tuzu biberi oldu.

    işte bu yüzden "recep tayyip erdoğan" ismi geçer geçmez, ses düzeninin çok kötü olmasına ve başbakan'ın ismi haricinde hiç bir şey anlaşılmamasına rağmen "ultraslan" alkışı başlatıp milleti uçurmasın diye "her ihtimale karşı" ıslık ve yuhalama başladı. sonradan toki başkanı konuşmaya başlayınca iyice çığrından çıktı.

    evet, olan bize yakışmadı ama az bile yapılmış.

    şu başbakan'ın etrafındakilerin açıklamalarına bak; şerefsizler, nankörler filan. allah belanızı versin diyorum ben de onlara.
    ya başkanımız adnan polat! bu olanlarda sizin hiç mi suçunuz veya kusurunuz yok. bana göre baş suçlu ve kusurlu siz iken o tribünde olan insanlar için yakışıksız sözler sarfetmeniz size yakışıyormu.

    hepsini geçtim; sayın başbakan'ın "allah kuruşu yoktur", "daha sözleşme yapılmadı" gibi aşağılayıcı tavırları!! ne oluyor!!!!

    bak kardeşim;
    bizler uzun yıllardır büyük haksızlıklara uğradığımız duygusu ile yaşayan bir camiayız. bu ülkede gerek devlet gerekse basın yıllardır bize karşı yapılan büyük haksızlıklara aracı olmuştur.

    ulan allahsız kitapsızlar, ben bile şu ahir ömrümde bir sürü haksızlığa tanık oldum. üç yıl üst üste şampiyon olduk diye bizi ali sami yen'den sürmedinizmi. tam on dört sene süründük kah dolmabahçede kah kadıköyde. kağıt üzerinde 7 yıl sonra 1980'de ali sami yen'e dönüş yapmış gibi görünsek bile 1980 ile 1986 sezon başlangıcına kadar ali sami yen'de yaptığımız maç adedi 5'i geçmez. taa 1986 1987 sezonunda ali sami yen'e geri dönebildik ve o sezon yine şampiyon olduk sizlere inat. federasyonunuz ve hakemleriniz eli ile yaptıklarınız saymakla bitmez. ispat edemeyeceklerimizi yazmıyorum ama ispatlısı burada. (bkz: orhan cebe) (bkz: nihat özbirgül) (bkz: doğan babacan). bana galatasaray'ın 14 sene ali sami yen'de oynatılmayıp sağda solda süründürlmesini açıklayabilecek bir insan evladı varmı! hangi gerekçe ile açıklayacak. 14 sene sonra geri döndüğümüzde bıraktığımız gibiydi ali sami yen. 14 senede kuş mu kondurdunuz. dönüşümüzdeki şampiyonluğumuz nasıl kapak oldu ama sizlere.

    tüm yapılanlara rağmen galatasaray bu ülkeye gerek sosyal barış gerekse ülkenin tanıtımı açısından en fazla katkıda bulunan kulüptür. sizler galatasaray'a olan borcunuzu bir stadyumla ödeyemezsiniz. bize yaptıklarınızı ödemeye bir stadyum yetmez. onun için boşuna çırpınmayın.

    sayın adnan polat;
    git.

    ve
    sayın başbakan;
    sizi sevmem. 15 ocak 2011 protestosu sonrasında yaptığınız açıklamalar nedeni ile iyice sıtkım sıyrıldı. eğer bu şekilde tırmandırmaya devam ederseniz bunun sonu nereye varır bilinmez. uyarayım, bir daha bizlerin olduğu stadyuma gelmeyin daha ağırı ile karşılaşırsınız haberiniz olsun.
  • 64
    cumartesi günü rüya gibi bir gündü benim için. tam bir heyecan fırtınası yaşıyordum. içim içime sığmıyordu. çok ama çok mutluydum. galatasaray yeni mabedine kavuşacaktı. kanal d’yi açtığımda gördüğüm görüntü karşısında şoke olmuştum. inanılmaz bir mabetti gördüğüm. ellerim buz kesmiş ve ekran başına mıhlanıp kalmıştım. ta ki garip bir adamın, sanki tüm galatasaray taraftarlarını cellada yolluyormuş gibi elini kolunu sallayarak, hesap sorarmış gibi zırlayarak ve tüm bunlar yetmemiz gibi 106 yıllık galatasaray’ı aciz göstererek, küçümseyerek ve de o da yetmezmiş gibi rahmetli başkanımız özhan canaydın’ı bir nevi ezik haline dönüştürerek cinnet getirmemize sebep olana kadar!

    galatasaray taraftarı aptal değildir. bir koyun hiç değildir. kulübü için yapılan bir mabet için saçma sapan bir demeci sineye çekecek kadar salak hiç değildir. bir stad yapıldı diye biat edecek kadar yalaka hiç değildir!

    siz bu taraftarı, seçimler öncesi oy çalabilmek için vatandaşlara kömür, beyaz eşya ve gıda malzemeleri verdiğiniz gibi dönüştüreceğinizi mi sandınız? “bana ekmek verdi, ben de oyumu ona vermeliyim o halde” düşüncesine sahip olduğunu mu sandınız? kimin parasını kime veriyorsunuz? babanızın parasını mı? yoksa, o hiç sevmediğimiz mustafa kemal atatürk’ün temellerini attığı ve o temeli yıkmak için yapmadık şey bırakmadığınız devletin, halkın parasını mı?

    eğer siz, sizden çok daha büyük olan, hatta yaş olarak türkiye cumhuriyeti’nden bile yaşlı olan, bu ülkeye sayısız başarıları getirmiş, en kötü dönemlerinde ülkesini gururlandırmış, milyar dolara yapamayacağınız ülke tanıtımını yapabilmiş, ismini uganda, madagaskar, alaska, japonya, şili’ye kadar duyurarak ülkesinin varlığını büyük bir gururla yaşatan ve galatasaray dendiğinde türkiye’yi akıllara getirterek sizin bile asla yapamayacağınız bir güzelliği yapmış bir kulübe sanki sadaka vermişsiniz gibi bu dev çınarı aşağılayamazsınız. halkın parasıyla yeterince ceplerinizi doldururken, bu ülkeyi tanıtmak için milyar dolarlarla yapamayacağınız tanıtımı yaparak sizden daha fazla ülke tanıtımına katkıda bulunmuş yüzyıllık çınarla raks edemezsiniz! bu yüzyıllık çınarın en saygıdeğer ve en önünde eğilesi başkanlarından birine ezik muamelesi çekemezsiniz! bir rahmetlinin arkasından konuşamazsınız!

    devlet, yönetim kadrosundan müşavirlerine kadar devletliğini bilecek. halkın neden dellendiğini de çok iyi bilecek. bunu iyi sorgulayacak ve adımını ona göre atacak. eğer siz, olayı siyasi bir şova dönüştürmek isterseniz, biz olmasak bunlar köpek gibi sürünecekti edebiyatı yaparsanız, sizi aç dağ kurtlarının önüne atılan et parçası gibi paramparça ederler! devletliğini bileceksin ve haykıran vatandaşına köpek muamelesi çekmeyeceksin. hele babası belli olmayan dersen, sen devlet falan değilsindir. daha halkının tepkisini sineye çekemeyen, ona adam gibi davranmasını bilmeyen, onu geçtim galeyana getirilmiş halkına orospu çocuğu diyen güruhlar ülke falan yönetemez. ülke yönetemeyeceklerini gelen her tepkide saçma sapan tepki göstererek belli ediyorlar zaten. onlar analarımıza bile “gitmesi” gereken bir güruh gözüyle bakarken, isterlerse tüm milletin cebine paraları koysunlar, adamlıklarının bir yere kadar olduğunu bilecekler. bu halk icabında kızar, bağırır çağırır, tepkisini koyar. bu halk olmazsa siz bir hiçsiniz. bu halk için var olmanız gerektiği halde her gelen hükümetler gibi kendi kesenizi doldurmaktan da geri durmazsınız.

    eğer dininiz, kitabınız, allah’ınız varsa, o ağzınızdan hiç eksik etmediğiniz allah’ının yapılan bir iş sonrası böbürlenmemen gerektiğini, bir karşılık beklememen gerektiğini, mütevazı olman gerektiğini ve kibirin hiç iyi bir halt olmadığını söylediğini de iyi bilmelisin. ayrıca biat kavramının sizin gibilere değil, yüzyıllar önce ehlibeyte, halifeye olduğunu da bilmeniz lazım. siz ne ehlibeytsiniz, ne de halife! halk size biat etmez. siz halka hizmet için varsınız. ve siz bu hizmeti verirken kendi babanızın parasını harcamıyorsunuz. yine halktan aldığınız paralarla veriyorsunuz. siz bu halka aldığı benzine karşılık 4 tl ödetirken, bu 4 liranın 2 lirasını ötv diye kasanıza atıyorsunuz. 2 liralık malı halka 4 liraya kakalıyorsunuz. sonra da bu halktan koyun olmasını ve biat etmesini bekliyorsunuz!

    siz siz olun, sakın bir daha galatasaray’a sadaka vermişsiniz gibi laf yapmayın. eğer laf yapmaya devam ederseniz size bunun hesabını sandıklarda soracak 20 küsur milyon galatasaraylı var. sakın ola, bu halkı tehdit etmeyin. sakın ola bu halktan biat beklemeyin. sizin işiniz hizmet. sizin işiniz sadece hizmet etmek. sadece yapmanız gereken şeyleri yapmanız. bu sizin göreviniz. eğer futbolda turnuva düzenlemek istiyorsanız ki istiyorsunuz, eliniz mahkum yapacaksınız böyle spor komplekslerini. zaten mecbursunuz! sadece galatasaray için değil, diğer kulüpler için de yapacaksınız. bu sizin sorumluluğuz zaten. turnuva düzenleyeceğim diyorsan mecbursun arkadaş! başbakan çekip gidince kendileri de çekip giden kulüp başkanlarının aklında olan şey de budur. çünkü bilir ki, oraya terk etmezse başına bir iş gelebilir, belki bir spor kompleksi kapamayabilir. ruhunuz yalaka sizin.

    özür dilemesi gereken galatasaray taraftarı değildir. özür dilemesi gereken, o gollum gözleriyle adeta küfreder gibi konuşarak, resmen hakaret ederek konuşan zattır. sadece stadyumdaki 40 bin taraftarı değil, tüm galatasaraylıları öfkelendiren o zattır. 106 yıllık çınarı aşağılayarak konuşan ve rahmetli bir insana ezik muamelesi çeken o zattır.

    sakın ola böbürlenmeyin, “biz yaptık, biz ettik, biat edin ulan” diye böbürlenmeyin.

    sizden büyük allah var.

    sizden büyük galatasaray var.

    bu halk zamanı gelince hesap soracak sizden. 25 milyonluk nüfusuyla.. sizden çok daha büyük olan mevcudiyetiyle. halk sizin karşınızdayken karşınızda önünüzün iliklenmesini isteyebilirsiniz ama galatasaray dendiği zaman sizin önünüzü iliklemeniz lazım. çünkü sizler yokken bile galatasaray bu ülkeye hizmet ediyordu. hem de 500 yıllık geçmişiyle. yaşınız kaç, başınız kaç? sadakaymış!

    halk sizin önünüzde eğilmez. siz halkın önünde eğilirsiniz. ve bu halka orospu çocuğu diyemezsiniz. işte siz busunuz. ruhunuz, kalbiniz bu.. ve bu ruh, kalp, koskoca türkiye cumhuriyeti’ni yönetiyor.

    gittiği her yerde yuhalanan bir kitle, %47’yi nasıl çıkarıyor anlamak mümkün değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın