şampiyonlar ligi'ne doğrudan katılma yolunda kilit öneme sahip olan maçtı. ilk yarısında daha çok defansif oynayıp oynadık, trabzonspor ise savunmamızın arkasına
olcan adın'ıve
henrique'yi sarkıtarak kontradan açık alanlar bulmalarını önledik ...
selçuk inan'ın onur kıvrak'ın bir sağına bir de soluna attığı güzel şutlar haricinde orta sahada çoğalamadık, orta sahamız defansa daha yakın olduğu için burak yılmaz ile orta saha oyuncularımız arasındaki mesafeden dolayı trabzonlular bu bağlantıyı kesmede zorlanmadılar çünkü kanatlardan da bir bindirme yapamadık ve trabzonu açamadık böyle olunca çok sıkıcı bir ilk yarı seyrettik.
ikinci yarısında da aynı şekilde devam ederken maçın 47.dakikasında yusuf'un kaçırdığı gol maçın
parçalanmaanı oldu ve o pozisyondan sonra daha fazla ileriye çıkmaya, orta sahada top yapmayı ve mesafeleri kısaltınca da trabzonspor a karşı üstünlük kurmaya başladık.tam bu anlarda gelen wesley golüyle rahatladık, selçuk inan'ın direğin içine çarpıp giren frikiğinden sonra ise 'kazandık' hissine kapıldık. oysa dakikalar daha 6o 'ı bile göstermiyordu. trabzonspor yüklendikçe yüklendi ve hakan balta'nın adamını takip etmemesi sonucunda lüzumsuzca bir faul yapan telles penaltıya sebebiyet verdi.dakikalar 60' ı gösteriyordu daha...
10 dakika süren bu penaltı gazını semih'in şansının da yardımıyla al da at dercesıne verdiği pas 2 dakika önce oyuna giren umut bulut ile sonlandırdık ...
dakikalar 83 olduğunda ise bir dünya yıldızı'nın bir maçı nasıl çevirebileceğini, sırtına alıp şampiyonlar ligi'ne ve kupalara giden o yolu nasıl açabileceğini gösteren enfes bir golle trabzonspor' un ve dolaylı olarak da jimnastik klübünün fişini çekti...
maçın geniş özeti...
http://vk.com/...abe13a5bd86&hd=2
