kendisini çok az izledik.
topla buluştuğu anlarda güzel işler yaptığını gördüm. ancak izlediğim maçlarında sinan gümüş ile aynı sıkıntıyı yaşıyordu. maç içerisinde çok kopuk. çok silik. adını duyamıyoruz. topun olduğu yerde yok. dinamik değil.
sadece yetenek ile bir iş yapmak zor galatasaray'da. biraz da istemek ve çalışmak lazım.
ha bu oyuncunun genel analizi mi? değil. yani bin yılda bir gelen fırsatla yunus'un kim olduğunu görmek mümkün değil. bazı futbolcular vardır kendilerini hemen belli ederler. ama her futbolcu öyle değil işte. zaman ve emek harcarsanız meyve veriyor. bu konuda teknik direktöre güvenmekte fayda var.
ben oldum olası onyekuru, bruma, rodriguez tarzı hızlı ama mental açıdan zayıf oyuncular yerine yunus tarzı futbolcuları tercih etmişimdir. dar alanda beceri, yüksek oyun görüşü, iyi pas kabiliyeti, topa basabilmek, set hücumunu kurabilmek... okan, emre çolak, engin baytar, arda
*...
bunlar benim sevdiğim tarz oyuncular. tabi bu tarzın her oyuncusu "olacak" diye bir şey yok. hatta bu tarzın oyuncuları tutunabilmek için oyun içinde çalışkan ve aktif olmalılar. çok yönlülüğü maçın her anında sahaya yansıtmalılar.
yunus'tan bu çıkar mı, göreceğiz.