1201
bu ülkeden mustafa kemal atatürk'ü çıkardığınızda elinizde afganistan, pakistan falan kalıyor. atatürk'ün izlerinin en fazla silindiği dönemin, ülke tarihinin en aciz dönemi olması bir şeylerin göstergesi ama türk milleti henüz duruma uyanamadı. uyansa da geç kaldı gerçi. 100 yıl öncesinde olduğu gibi büyük bir esaret içine düşen ve tarihten ders çıkarmayarak aynı hataları yapan bu ülke, içine düştüğü bitap durumdan kurtulabilecek mi merak ediyorum. yoksa tarihte kurulmuş ve yıkılmış onlarca türk devletinden birisi mi olacak?
bildiğim tek şey gidişatının çok kötü olduğu ve yeni dünya düzeninde/dinamiklerinde atatürk gibi bir ismin çıkmasının imkansız olduğudur. 21. yüzyılda toplumlar birliklerle yönetiliyor. kurtarıcı bir birey, yeni bir atatürk çıkmayacak.
türkiye ve değerli halkı artık kendi başınadır. yeni bir kurtarıcıyla değil, toplum olarak yönetmeyi ve yönetilmeyi bilmelidir. atatürk bir şanstı, kullanıldı. başka atatürk yok ve olmayacak. cumhuriyetimizin fertleri insan gibi yaşamak istiyorsa doğru olanı yapmak zorunda. ne yazık ki bu ülkenin insanlarının doğruyu yapacak bilince ve iradeye sahip olduğunu düşünmüyorum. toplum olarak senelerdir verilen yanlış kararlar da bana türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşunun ve gelişiminin tamamen atatürk'ün varlığıyla alakalı olduğu izlenimini verdi. zira, bu halkın kendi kendine doğru kararlar alıp sıfırdan bile değil, eksiden bir ülke oluşturup artıya geçmesi çok olası değil. değilmiş daha doğrusu.
geçmişte yaşanılanları okuduk, izledik ve dinledik ama yaşaması çok farklıymış. yaşamak geçek bir pratiktir. yerine hiçbir şeyin koyulamayacağı bir neticedir. biz aradan geçen 100 yılda ne yazık ki insan olmayı beceremedik. insan olmak bilinçli olmaktır, iradeye sahip olmaktır, anlamaktır, özgürlüğü savunup esareti reddetmektir. insan olmak toplum olabilmektir. biz okuduğundan, dinlediğinden ve yaşadıklarından ders alan bir millet olamadık. cumhuriyetimizin temelleri sarsıldı, ülkemizin ekonomisi, adalet ve eğitim sistemleri gibi yaşamın temel unsurlarının olmazsa olmazı olan dinamikleri mahvoldu. demografik yapımız bozuldu.
bir ülkenin ekonomisi, eğitim anlayışı, adalet ve hukuk sistemi, özgürlük anlayışı bir şekilde düzeltilebilir. çeşitli politikalarla yeniden yaratılabilir ama demografik yapınız ve sosyolojiniz bozulduysa geçmiş olsun. demografik yapısı bozulmuş ülkelerin ekonomisi, eğitim ve özgürlük anlayışı, adalet ve hukuk sistemi sıfırdan kurgulanamaz. demografik yapı, bir ülkenin en temel direğidir. onu ayakta tutan kolonudur.
asır geçti üzerinden, biz yine mücadele etmek zorunda kalıyoruz. ders çıkarmadık ve hatalı kararlar verdik. bu sefer kurtarıcı da yok. kendi başımızayız. tüm bu olanlar üzücü çünkü ortaya koyabileceğiniz bir irademiz de yok.
bildiğim tek şey gidişatının çok kötü olduğu ve yeni dünya düzeninde/dinamiklerinde atatürk gibi bir ismin çıkmasının imkansız olduğudur. 21. yüzyılda toplumlar birliklerle yönetiliyor. kurtarıcı bir birey, yeni bir atatürk çıkmayacak.
türkiye ve değerli halkı artık kendi başınadır. yeni bir kurtarıcıyla değil, toplum olarak yönetmeyi ve yönetilmeyi bilmelidir. atatürk bir şanstı, kullanıldı. başka atatürk yok ve olmayacak. cumhuriyetimizin fertleri insan gibi yaşamak istiyorsa doğru olanı yapmak zorunda. ne yazık ki bu ülkenin insanlarının doğruyu yapacak bilince ve iradeye sahip olduğunu düşünmüyorum. toplum olarak senelerdir verilen yanlış kararlar da bana türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşunun ve gelişiminin tamamen atatürk'ün varlığıyla alakalı olduğu izlenimini verdi. zira, bu halkın kendi kendine doğru kararlar alıp sıfırdan bile değil, eksiden bir ülke oluşturup artıya geçmesi çok olası değil. değilmiş daha doğrusu.
geçmişte yaşanılanları okuduk, izledik ve dinledik ama yaşaması çok farklıymış. yaşamak geçek bir pratiktir. yerine hiçbir şeyin koyulamayacağı bir neticedir. biz aradan geçen 100 yılda ne yazık ki insan olmayı beceremedik. insan olmak bilinçli olmaktır, iradeye sahip olmaktır, anlamaktır, özgürlüğü savunup esareti reddetmektir. insan olmak toplum olabilmektir. biz okuduğundan, dinlediğinden ve yaşadıklarından ders alan bir millet olamadık. cumhuriyetimizin temelleri sarsıldı, ülkemizin ekonomisi, adalet ve eğitim sistemleri gibi yaşamın temel unsurlarının olmazsa olmazı olan dinamikleri mahvoldu. demografik yapımız bozuldu.
bir ülkenin ekonomisi, eğitim anlayışı, adalet ve hukuk sistemi, özgürlük anlayışı bir şekilde düzeltilebilir. çeşitli politikalarla yeniden yaratılabilir ama demografik yapınız ve sosyolojiniz bozulduysa geçmiş olsun. demografik yapısı bozulmuş ülkelerin ekonomisi, eğitim ve özgürlük anlayışı, adalet ve hukuk sistemi sıfırdan kurgulanamaz. demografik yapı, bir ülkenin en temel direğidir. onu ayakta tutan kolonudur.
asır geçti üzerinden, biz yine mücadele etmek zorunda kalıyoruz. ders çıkarmadık ve hatalı kararlar verdik. bu sefer kurtarıcı da yok. kendi başımızayız. tüm bu olanlar üzücü çünkü ortaya koyabileceğiniz bir irademiz de yok.